May 15, 1940 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 12

May 15, 1940 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ri “me Ahmet Mithat Efendi Merhum Xl Fön kudretinin harikulâdeliği ile hayvanlardan ayrılan insan, ber devirde, her çağda ve her yerde doy- mak bilmez bir ihtiras taşır. Beşerin ruhi isyanları, bedeni azgınlıkları ve dimagi teşevvüşleri bile bu “Taklit hassa , sının büyük tesirinden kurtula- mamıştır. kaları ne yapıyor ?. bizde aynini yapabiliriz, başkaları büyük ihtilâllere girişti, biz de ihtilâl çıkarabiliriz; baş- kaları bir şeyler karalıyor, biz de yaza- biliriz. Başkaları okurken, çok okurken, niçin biz de ayni şeyi yapmıyalım? İşte Ahmet Mithat Efendinin ya: şadığı yıllar, biz böyledik. Tanzimat bir nevi mukallitlikle geçti, meşrutiyete gebe kalan günlerde hepimiz birer hürriyet Kahramanı kesilmiştik. Abdül- hamide karşi alınan cephe, Türk mü- nevverlerinin Eransız ihtilâli kebirinden taklit ettikleri bir vatanperverlikti ve kişiye inhisar eden bu mukallitlik, yüzlerce kişi tarafından taklit edildi. Taklit... perverliğin taklidi olur mu? Yalnız taklit mi?. vatan Mademki, mütekâmil insan, taklit kudretinin barikuladeliği > hayvan lardan ayrılmıştır, niçin vatanperver mukallit, âlim mukallit, san atkâr müs kallit olmasın ?. Mithat efendi, bu devrin keşmekeşi içinde yetişmiş mukallitlerin en büyüğü sayılır. Yıllarca didinerek elde etmeğe çalıştığı şeyler, taklit çer- çevesinden çıkmış olsaydı, Ahmet Mit. hat efendi bugün daha iyi bir hava ile 12 Ahmet Mithat Efendinin Hüviyeti “ İsmetlü ve utufetlü Ahmet Mithat Efendi haz- retleri,, nin eserlerinin her sahifesinde kötü bir “Benlik,, kokar. İşte bu benlik yüzündendir ki ne bir müverrih, ne bir romancı, ne de bir filezof ve edib olabilmiştir. karşilanırdı. Bu emektar mukallit unu- tuldu mu ? hayır, onu unutulmak gay- yasından kurtaran tek birşey oldu: Ga- zeteciliği... Ahmed Mithat efendi, devrin oku mağa aç kalan nesline verdiği eserler, ya başkalarının dilinden çevrilmiş ki- taplar, yahut ta başkalarının yazdığı eserlerin taklitleri idi. Şayanı hayret taklit kudreti, onda tabii bir hal yarat- mıştı : Önüne kâğıdı çeker ve Victore İlugo'nun roman tahkiyesi ile uzun romanlar yazarlı. Bu romanlarda vak - alar Monte Karloda veya Pariste ge- çer, kahramanların bepsi Fransızdır, Fransız ruhu ve Fransiz içtimai hayatı Ahmet Mithat efendinin kaleminden sahifelere şayanı hayret bir benzeyişle dökülür. Sonra bu eserler tefrika edil diği veyahut kitap halinde çıktığı za- man üzerinde yalnız bir “ Abmet Mit- hat . imzasını taşır Ahmet Mithat neler yazmadı?, bunu, bütün eserlerini bir dostumun kütüp: hanesinde tetkik ettiğim halde ben bi- le kestiremiyorum. O, kitaplarından ikisine verdiği * Dağarcık , a benzer. Önüne ve aklına ne gelmişse bu kırk anbara ve dağarcı- ga atmıştır, tercüme romandan telif romana, ruhiyattan içtimaiyata, ziraat- türlü şey yazdı. man gerisinde binlerce makale ile 150 den fazla kitap kalmıştı. Ahmet Mithat efendi bütün bunları nasıl yazardı ?. işte bu, nevi şahsına münhâsir olan şahsiyetinin en anlaşıl- maz farafıdır. Elerşeyi, hiç yanlışsız, Fransızcayı arsce VE Arapça kadar bilir, ufak kafasının her yanında bir Ansiklopedi yerleşmiştir. Bir doktor gibi, hatasız ve mantıki bir tıbbi ma- kale yazabilir. Sevkulceyş esaslarına dair bir erkânıharp kadar malümat su hibidir, yıllarca toprakla didinmiş bir Yazan: Rebia Şakir bahçıvan kadar nebatlar üzerinde bil- gisi vardır. O balda Ahmet Mithat efendiye * Harikulâde . lik vasfını ni- çin vermeli © liyakati ile çalışması bir araya gelince, onun önünden hiç birşey kolayca sıyrılamadığı halde, Ah- met Mithat efendi bu memlekette yal. nız bir “Yazı makinesi , olarak bel. lenmiştir. Bu sıfat yanlış değildir. Ab. met Mithat efendi hakikaten bir yazı makinesidir. Zaten taklit etmeseydi, “ Bunu yapabilirim ,, demeseydi, Ahmet Mithat efendi böyle bir yazı makinesi olamazdı. Fakat Ahmet Mithat efendinin acı- nacak tarafı işte böyle bir yazı maki- nesi oluşudur. Serveti Fünuncuları de» virmeğe çalışan * Dekadanlar * makale- sinde Ahmet Mithat efendi, Muallim Naci ile beraber * Zavallı ? mevkiine düşmüştür. Çünkü bir mukallit, başka mukallitlere karşı daima cephe alır. Niçin Serveti Fünuncular garp kültürü” ne dönmüşlerdir? Niçin yeni Genre'le- re öm ayak olmuşlardır? Mademki kendisi herşeyi taklit etmek kudretin” dedir, Serveti Fünuncuların giriştiği işi kudretle, (Hakikaten kudretle) başa: rabilirdi. İşte Ahmet Mithat efendiyi çırpın dıran, aylarca didindiren bu pişmanlık olmuştur. Bütün kalem arbedelerinde bu genç kalem erbabını yere vurmak isterken, bir borsa sarrafı gibi kaybet tiğini çıkarmağa çalıştı, iddialarında tamamen haksız olduğu halde azminden ve bildiğinden dönmedi. < İsmetlü ve utufetlü Ahmet Mithat efendi hazretleri * 1878 de çıkarmağı başladığı Tercümanı İlakikati 1889 den 1884 e kadar bir kalem savaşı meyda nına döndürdü. Damadı Muallim Naci ile birlikte, durmadan, dinlenmeden etrafa çattı, boğuştu, bazen mağlüp ol du, bazen yendi, fakat hiçbir zaman — Arkasi 27 inci sayfada — m

Bu sayıdan diğer sayfalar: