4 Eylül 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

4 Eylül 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER mi istikbalden hayli farklıydı. Her şey gosterıyordu ki Yugoslav millet Türk devletinin reisini karşılama to— renine kalbını de koymuştur. Celal Bayar Savaronada seyahat e- pahalı mek- Sultanhı— refakat ediyordu. Yolda 30 Ağustos bayramı münasebetiyle bir merasim yapılmış, sonra gemıler sakin bir ha- vada Egeyi geçmişlerdi. Türkiye Rei- sicumhuru Yugoslav topraklarına Ri- jeka limanında ayak basacaktı. Sava- rona, Korfuyu geçip de Yugoslav su- larına girdiğinde Yugoslav donanma sına mensup iki muhrip tarafından se- lamlandı ve muhripler kafileye lima- na kadar refakat ettiler. Liman baş- tan aşağı bayraklarla donanmıştı. Ce- lal Bayar oradan trene bindi ve doğ- ruca Belgrada hareket etti. Asıl kar- sılama Belgradda oldu. Yugoslav başkenti bir bayram yeri manzarası arzediyordu. Türk ve Yu- bayraklarıyla bezenmemiş bir tek nokta yoktu. Muhtelif — yerlere elektrikle "hoş geldiniz" ibaresi yazıl- j İstasyondan itibaren Nemanjina caddesi, Tucovica meydanı Knez Miloşa caddesı Osodje mey- anı, areşal Tito bulvarı bayraklar çıçekler ve yeşil dallarla — süslenmişti. Sava nehri üzerindeki büyük köprüye ayrıca tak kurulmuştu. Bütün şehir gece 1şıl 1şıl yanıyordu. Halk sokakla— dökülmüş, ellerinde Türk ve Yu goslav bayrakl arı Celal Bayarı ve Ma- Tit hararetle selamlıyordu. Işte bir Amerıkalı muhabir bu sahne- yi tarif eden telgrafında Bu, içten ge- len bir tezahürattı cümlesini kullan- dı. Bu hakikaten içten gelen bir te- Bayar ve uğurlayıcıları Tebessümler arasında zahürattı ve rejimleri ne olursa olsun iki mlekette yaşıyan insanların bir- bırlerıne karşı duydukları hakiki mu- habbetin bir nişanesiydi. Reisicumhur anda dost Yugos- lav topraklarında bulunuyor. Şerefine, hazırlanan program gereğince — kabul resimleri, ziyafetler — tertiplenmiştir, tertiplenmektedir Bayar, yaretten sonra trenle m ğer taraflarına da gidecek ve hiç şüp- he yok, aynı candan alaka ve hararet- le karşılanacaktır Zira iki millet arasında ne mazide ne halde vahim bir anlaşmazlık mev- cuttur. Belki de bu sebepten dolayı iki devlet reisi yaptıkları görüşmelerde Türkiye ile Yugoslavya arasındaki bir meseleyi değil, üçlü paktın üçüncü ve uysuz azası Yunanistan'ın ortaya çÇı- kardığı Kıbrıs işini bahis mevzuu et- mişlerdir Zira Celal Bayar ve Mareşal Tito- nun, dostluk tezahürlerinin kenarın- Kıbrıs meselesi Celal Bayar, ne de Mareşal Tito, açık kalpli insanlar olarak böyle bir dava- nın şu anda patlak vermesinin üçlü pakta tesir edeceğini saklamışlardır. Türkiye Reisicumhuru Türk Hüküme- tinin bu mevzuda ne kadar itina gös- terdiğini, dikkat ettiğini, elinden — ge- len herşeyi anlatmış — ve Mareşal Tito bütün bunları tasdik et- Gerek Türkiye'de gerekse Yu- iki mille- tin arasını belki de bir daha kapan— mıyacak şekilde açmak istidadını gös- teren nümayişler, mitingler de konuş- a ele alınmıştır. Fakat hadıselere 1lk sebebıyet vere- Yunanistan'ın takındığı durum karşı- sında herhangi birinin elinden her- i bir şeyin gelmesi ihtimali fazla degıldır Bu husus da müzakere- ler esnasında gözden uzak tutulmamış- tır. et iki devlet reisi, Ankara- da buluşmalarından bu yana cereyan eden dünya meseleleri üzerinde de fi- dilen Muharrem Nuri Bırgı Celal Ba- yarın kıymetli bir müşaviri olmuştur. evlet reislerinin ziyaretleri ce s o maktan kurtulamıyor. Celal Bayarın Koraltan Vekil Bayar —- Asıl — halen devam etmekte olan seyahatin- de bu iki cephe de tahakkuk etmiştir. Bilhassa Kıbrıs meselesinin patlak ver- diği anda üçlü paktın iki mühim azası arasında bir fikir — birliğine varılması şayanı memnuniyettir. Türkiye Reisicumhurundan sonra Yunan Kralı da Belgradı resmen ziya- ret edecek ve Kral Paul, Mareşal Ti ziyareti ıade edecektir. ziyaretin tarihi henüz tes- bit edilmiş değilse de eğer o vakte ka- dar Kıbrıs işi halledilmezse Tito'nun Yunan Kralı üzerinde bir müsbet mantıki tesir yapmaya çahşacagından şüphe yoktur. Savarona gidişte — olduğu gibi dö- nüşte de Yunan sularında pek fazla oyalanmadan yoluna benzemekl dir. lünç olmaktan ileri gidemeyecektir. AKIS Hoşunuza gittiyse hemen Abone olunuz AKİS. 4 EYLÜL 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: