19 Şubat 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

19 Şubat 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Maliye Bütçe hakkı H aziran 1927 tarihli muvazenei umumiye kanunu altıncı madde- sınde buyçenın tarıfını yaparken "bütçe ' der adem ki bütçe bır e de akaşa ve abulünü maliyeciler “bütç akkı" yla — ifadelendirirler. Gerçekten demokrasi kelimenin men- e manasına g alk kuvveti de- mektir. Lakin bu kuvveti devlet. iş- lerini yürüten, harekete getiren kuv- vet manasında anlamalıdır. Bu mana- dir. tabii karşılanan iktisabi kolayca olmamış- tır. Gerçekten hakımıyetın hukumda- bir zamanda devlet varidatını i vasıtasile müzakere ve kabul etmeleri düşünü- lemezdi. Devlet varidatı vatandaşların ik- tisadi servetlerinin yen bir kıs- mının mecburi olarak hazıneye akta- nlması demek olduğundan ilk önce i veya vergının kanuniliği mücadele edilmiştir. Bu mücadelenin ilk örneklerini demok rasi hareke inde ileri gitmiş memleketlerde ' görüyoruz bir ara müstebit krallar tara riayet kedilmemiş, fakat Cromwell'in idare ettiği hareket 1648 n miştir. Orange İngiltere tahtına oturdugu vakit halkın vergi hakkına riayet edeceğini vadetmiştir. Vatandaşın devlet varidatına iş- raki bu suretle İngılterede bazı kai- re bagl Amerika Birleşik sonra vatandaşlar tarafından bını bir tarihi vakaya istinad ettirmek isterler. Bilindiği üzere başlangıçta AKİS, 19 ŞUBAT 1955 Para D öviz kıtlığını ve eşya fiyatları- nın yükselmesini önlemek için alınan ve alınmak istenen tedbirler arasında istihlaki tahdid edici bazı teşebbüslere de geçileceği duyul- maktadır Para ekonomisinin cart olmadığı devirlerde — düşünülebilecek — istih- laki tahdid edici tedbirler bugün için ne faydalıdır, ne de miimkün- Para — ekonomisine gecHdikten sonra bu gibi hallerde alınacak ted- birlerin, bu ekonominin hususiyet- lerine uygun bulunması lazımdır. Bu tedbirlerde ise istihlakin tahdidi de- ğil daima teşviki lazım geldiğinin, aksi halde her türlü tedbirin neti- cesiz kalmağa mahkum — bulundu- ğunun unutulmaması lazımdır. ünktü para ekonomisini ka rakterize eden istihlaktir. e mıştır. Sadece hu- susi ihtiyaçlar için istihsal yapıldığı ve malların mübadelesi sadece mün- ferid ekonomik varlıklar arasında karşılıklı değişmeye dayandığı müd- detçe paraya ihtiyaç duyulmamıştır. istihsal ve mübadele sahalarının ge- nişlemesi Üüzerine bir değiştirme vasıtasına ihtiyaç hasıl olmuş ve bunun için ilk zamanlarda tabii pa- ra veya fayda adı verilen bir para kullanılmıştır İstihsal in art- masi, mübadele sahasının genişle- mesi ve nihayet bu sebeblerle para- nın ortaya çıkmas bir tesadüf Fılhakıka istihlakin artması, talebi de artınca bu istih devlet varidati hemen hemen devlet emlakinde elde edilen — gelirlerden ibaretti. Vergiye zaman zaman müra- caat ediliyordu. Devlet emlaki ise hü- i malı durumundaydı. masraflarına milli sibi devlet varidatı içinde verginin on safa geçmesinden sonra baslar. Vergi hakki ada — sekizinci asra kad geriye gıder Vergılerın Onarması "Etats G aux" ya aittir. Fakat gerek — vergi hakkının gerek devlet masraflarının meclislerin önce- den mezuniyet vermesine yanması prensibi ancak 1789 inkılabıyla müm- kün olmuştur Memleketimizde vergi hakki Bü- yük Reşit Paşanın Gülhane Hattı Hü- mayunu ile vatandaşa tanınmış bütçe Frans Dr. Kemal BEKATA sali teşvik etmiş, fazla istihsal de ibad mübadele sahasını genişletmiş, bu ise birbirine yabanci ınsanları karşı karşıya getirmiş, ve bu retle har- cıalem bir mübadele vasıtasına lü- zum hasıl olmuştur. Para ekonomisi tabii ekonomi- den is bölümü ve mübadeleye daya- zaman abil bir ge zaruri şartı ve bu gelişmeyi teşvık eden unsurdur. ütün bunlar göstermektedir ki istihlakle oynamak bugünkü iktisadi şartlar içinde bütün bir cemiyetin hayat ve — istiklali ile oynamakla denktir. Yukarıdaki izahat bizde tasarruf efhu maalesef yanh şıldığını açıklamaktadır tasarruf kelimesi ile ifade edilen is- didi değil para ekonomisi yaşıyan bir cemiyette ekonomi pren- sibi ile telif edilen kullanmanın tan- zimidir. Bu iki Aanlayış arasında büyük farklar vardır. ihtiyaclarda tasarruf ihtiyaçları, bilvesile istihsali azaltır, işsizli ço- galtır. işçiyi ucuzlatır, ehliyetsizleş- tirir, vergi gelirini tahdid eder, tat- min edilmemiş arzulara yol açarak n in- , işçiliği kıymetlendirir, kalifi- ye işsizliği doğurur, ücretleri arttırır, vergi gelirini genışletır, medeni se- viyeyi yükseltir hakkı ise 1876 anayasası ıle iktisap dilmek — üzere iken ülhamitin meclisi - kapatmasi bu hakkın ancak ikinci meşrutiyet ile halka tanınması neticesini vermiştir. İkinci Meşrutiyeti müteakip Osmanh İmparatorluğu Bul- garistanın istiklalini ilan etmesi, Bosna Hersek'in Avusturya tarafından ilhakı, Balkan Harpleri, H biri çok yönden larla karşılaştığından gerçek manada bütçe hakkına cumhuriyet devrinde kavuştuk dersek hatamız büyük olmaz. Bur kadar verılen izahat bütçe lıakkının tarıhı ibaret- di tarafından ifa edilecek hizmetlerin bir taslağından ibaret degildir. Bütçe yince milli ekonomiyi muyazene ha-

Bu sayıdan diğer sayfalar: