22 Eylül 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

22 Eylül 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KİTAPLAR CEZA HÜKÜMLERİNİ HAVİ TAM METİNLİ HUSUSİ KANUNLAR (Hazırlayanlar Kemal Bora, Baha Soysal, Payende Bora. ukaddı , Semiha Koksel Fahrettın Son Havadis Matbaası, Ankara 1956. 952 sayfa, 25 lira). Büyiik Millet Meclisinin kuruldu- ğu talihten bu yana çıkan kanun- ların 7 bine yaklaştığı ve kanun hük- mündeki amnamelerin — fazlalığı düşünülürse, tatbikatçıların vazifele- rini ifa sırasında mevzuatı takip ba- kımınd. karşılaştıkları guçlukler kendiliğinden ortaya çıkar. Hükümlerini Havi Tam Metinli Hu- susi Kanunlar" bu çeşit güçlüklerle karşı karşıya kalan - tatbikatçıların emniyetle faydalanabilecekleri bir e- serdir. Sabırlı bir tetkikin mahsulü olan bu eserin ikindi cildi de, satışa çıkarılmış - bulunmaktadır. İlk cilg Büyük Millet Meclisinin bazı tefsirlerini, eski devirlerden in- tıkal eden hususi kanun ve nizam- .M. nin kurulduğu tarihten 1955 yılının sonuna kadar intişar e- den ve halen yürürlükte olan ceza hükümlerini havı butun hususı ka- arı, kanun hükmün am- nameleri yargıtay tevhıd -İ ıçtıhat kararlarından seçilen örnekleri. Ada- let Bakanlıgının ehemmiyetli tamım— la veya maddelerin bırbıı'ıyle olan ilişiklerine' ait izah- ları alfabetik bir sırayla ihtiva et- mekte ve 8 sayfalık bu cilt "F” harfiyle başlıyan kanunları da içine alarak sona eı'mekteydı Şimdi eli- ikinci cilt ise "G" harfiyle başlamakta ve “L" harf in- deki Limanlar kanunuyla son bul- maktadır. Fiatı 25 lira olan bu ciltte Güm- rük Kanunu, Gayri Menkul Kiraları hakkında Kanun, Hakimler Kanunu, Harcirah Kanunu, Harçlar Kanunu, Havvanlar Vergisi Kanunu, Hıyanetı Vataniye Kanünu, İcra ve İflâs nunu. İçtimaatı Umumiye Kanunu, Kanunu, Jandarma Kanunu, Ka- çakçılığın Men ve Takibine daır ka- fik Kanunu, Öy unu, Limanlar Kanunu yer almaktadır. Yalnız bu kanunlardan bazıları ha- tırlanacagı gibi Büyük Millet Mecli- sinin son donemınde ya yeni baştan tadil ve tanzim edilmiş, ya da yeni maddeler ilâvesiyle yepyeni bir ruh ve mana kazanmışlardır. Meselâ "İç- timaatı Umumıye Kanunu" ılga edil- miş yerine kaim olmak üzere "Top- lantı ve Gosterı Yürüyüşleri Hakkın- d anun" çıkartılmıştır. "Kaçak- çılıgın Men ve Takibine Dair Ka- nun"a yeni maddeler eklenmiştir. "Gayri Menkul Kiralar Hakkındaki Kanun" ise söylentilere göre değişti- rilmek üzeredir. " a Hükümlerini Havi Tam Metinli Hususı Kanunlar" ise ana hatlarıyla 1955 sonları ile 1956 başlarında hazırlandığı için bu 22 değişikliklere yer verememektedir. Eseri hazırlıyanların son cildi çı- karmadan önce bu hususu da düşün- meleri ve elimize noksansız bir reh- ber vermeleri şüphesiz ki, mesaileri- nin değerini çok daha arttıracaktır. BONJOUR TRISTESSE ve ACI TEBESSÜM (Frvançoise Sagan'ın iki romanı. Çe- vıren Enver Esenkova Günün Ki- apları Serisi, Tür ayınevı İs- tanbul 1956. 178 sayfa, 350 kuruş). Fransada ilkin 5 bin basılan ve a- hcı bulamıyacagı sanılan "Bon jour Tristesse" üç ay içinde 100 bın baskı daha yaptı. erikada bugü ne kadar 1. 800 000 nüsha satıldı A— cı Tebessüm — Certain So- urire" ise 400 bin adet basılıp satıldı. Françoise Sagan'ın bu iki romanı Fransa ve Amerikadan başka İngil- ere, Almanya, İsveç, İtalya ve Da- nimarka'da da basıldı ve böylece bu iki. kitabın baskı yekünu 3 milyonu çti. Françoıse Sagan - hakiki adıyla Ouocirez-, 1935 yılında Fransanın Lotte eyaletınde kuçuk bir kasaba- a doğmuş ve 1939 harbinde Lyon'a götürülmüştü. 1944 de Alman işga- linin sona ermesinden sonra da Pa- ris'e dönmüştü. Tahsılını "Sör"lerin okullarında yapmı e tah- sil., Bir kaç defa cezalı olarak mek- tepten kovulmuş, 1951-52 devresinde güç halle olgunluk — imtihanlarım vermişti. 1953 de Sorbonne'a gırmış, akat birinci yılın sonunda imtihan- larını verememişti. Yaz ayları boyun- ca derslerine çalışacağına — oturup Bonjour Tristesse romanını yazma- ğa başlamış, temmuzda — başladığı romanını ağustosta bıtırmş i. Romanını ilk önce hiç bir tabi basmak istememiş, 19 yaşında tem- bel bir Sorbonne felsefe talebesinin kaprisi diye karşılamıştı. Ama Fran- çoise Sagan israr etmiş, kapı kapı dolaşmış ve nihayet kitabını bastırt- maya muvaffak olmuştu. — "Bonjour Tristesse" önce Fransa için çok dü- şük addedilebilecek bir sayıda, sa- dece 5 bin tane, basılmıştı. Fakat yayınlandıktan sonra o kadar alâka topladı ki, üç aya varmadan yeni yeni baskılar yapmak icap etti ve romanın tirajı 100 bine yükseliverdi. "Bonjour Tristesse" adeta kapışılı- yordu. Münekkitler başlangıçta "Bonjour Tristesse"i alayla karşılamışlar, "19 yaşında bir kızın deli saçmaları" diye dudak bükmüşlerdi. Fakat kitap halk tarafından baştacı edilince, —münek- kit beyler de eserin değerim kabul zorunda kalmışlardı Fakat gebe de roman için "edebiyat âleminde şöyle parlayıp geçiverecek bir kuyruklu ldız" demekten kendilerini alako- yamamışlardı. Fakat parlayıp geçecek denen “Kuyruklu yıldız" daha yayınlandığı yıl Fransanın en buyuk edebiyat mü- kâfatlarından biri olan "Münekkit- ler Mükâfatı"nı almıştı. Aradan bir yıl geçmeden de Sagan, ikinci romanı "Un Certain Sourire"i yayınlamış, Fransız edebiyatının se- malarında şöyle bir parlayıp geçen yıldız olmadığını, yeni yeni ederler verebileceğini göstermişti. Françoise Sagan, zengin bir sana- yıcının kıtaydı. Halen 21 yaşında olan Sagan'ın romanları hemen ütün dünya dillerine çevrilmiş, kitapları- nın sağladığı gelir ona lüks bir vil- la, lüks bir otomobil ve bir milyon lıraya yakın nakit para temin etmiş- S agan'ın romanlarında yaşattığı tipler biraz kendi hayatına uyar. Sa- -an, İkinci Dünya Harbi sonrası ço- cuğudur. Dunya görüşü, pek çok Fransız gencinin görüşüne benzer. Yani harp yılları içinde gelişen ve ütün Fransa aydın gençliğini saran, peşinden sürükleyen ve ün dü yaya da yayılmış olan ekzıstansıya- İizm cereyanına Sagan da yabancı kalmamıştır. Akılcı felsefe anlayışına karşı gelen bu dünya görüşü, insan varlığıni dünya ve cemiyet içinde kendi emrinde bir kendine dönüş o- larak mütalâa eder. Buna göre, insan varlığı evrensel prensiplerden uzak- laşan kendi çevresinde, yalnız kendi çevresinde ve kendisi için bir mâna i- fade etmektedir. Bu mâna ise insa- na dayanan bir mâna değildir. Zira insan daima geleneğe özenen bomboş bir varlıktır. Kendisini ancak var ol- duğu anın yaşanmasında bulur. İşte Françoise Sagan her iki ro- manında da aşkı-bu felsefenin ışığı al tında- inceler. Onun derinliklerine i- ner. Bu işte öylesine muvaffak olur ki kendisini geçen asrın klasikleşmiş aşk romanları yazarlarıyla karşılaş- tırabilirsiniz. Her iki roman da, tabif bir melan— koli iklimi içinde geçer. Her iki rı man da keder ve bedbahtlık havası içinde sona erer. 'Bonjour Tristesse"de birisi 40. di- ğeri 17 yaşında, hafifmeşrep, hayatı yalnız macera olarak anlamış bir ba- ba-kız ıle günlük hayatı cazip, 'dünya görüşü "eğlenelim" felsefesine daya- nan hafifmeşrep bir genç dul arasın- da tatlı şekilde sürüp giden bir ha- yata giren, herşeyi alt üst eden ağır başlı, temkinli bir kadının çıkagel- mesi ve bu dörtlü hayatın tatsız tuz- suz sürüşünün hikâyesi anlatılır. 17 yaşındaki genç kızın hayatına hüzün gelmiş oturmuştur. İşte roman da a- dını buradan almıştır. "Un Certain Sourire" Enver E- senkova tarafından "Acı Tebessüm" adıyla dilimize çevrilmiş olup 18 ya- şında ve Sorbonne talebesi bir genç kızla akranı olan aşığının arasına gi- ren evli bir amcanın hıkayesıdır O- sun yaştaki amca genç kızı önce ye- ğeninin elinden koparır alır, onun yeknesak hayatını aydınlatır, aşkı tanıtır ve sonra da bu hayatı alt üst eder gider. Genç kızın kalbindeki hüznün yerini bir acı ve keder almış- tır AKİS, 22 EYLÜL 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: