14 Aralık 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

14 Aralık 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tek çare, tamamiyle âdil olmasa bile kredi hacminin tesbit edilmesiy- di. Belli bir plâfon çerçevesinde geliş- mesi arzu edilen branşlara imtiyazlar tanınabilirdi. İmtiayzların tesbıtı de, tabiidir ki, hususi ve resm sektörü kaplıyan bır yatırım plânı tesbıtını ge- rektiriyordu. Bu suretle hususi sek- törün banka kredileri dışında kalan, otofinansman yoluyla — yaptığı yatı- rımların da disiplin altına alınması mümkün olacaktı. Fakat bir yatırım plânının tesbiti, plânı tatbik edecek vasıtaların ortaya konması, banka sisteminin — organizasyonu — çabucak başarılacak — işlerden değildi. Ama kredi hacminin tesbiti, banka likidi- telerinin daraltılması kolayca gerçek- leştırılebılırdı Kredi Tanzim Komi- si bu sefer ciddi bir şekilde, yarım bıraktıgı işe yeniden başlamalıydı. Ancak Devlet Bankalarının kredi enflâsyonuna hususi bankalardan çok daha hevesli gözükmesi, kredi işinin ciddiyetle ele alınıp alınmıyacağı hu- susunda şüpheler uyandırıyordu. Fiat kontrolleri iat kontrolleri işte bütün bunlar- dan sonra geliyordu. Manavların bile apartman kurduğu enflâsyon dev- resinde satıcılar çok ve kolay kazan- ma itiyadım edinmişlerdi. Sadece sı- kı ve devamlı bir kontrol bu kötü iti- yadı unutturabilirdi. Nitekim Anglo- sakson memleketleri fiat kontrolleri- ni oldukça muvaffakiyetle tatbik et- mişleri a prensip itibariyle olan fiat kontrollerını tatbik etmek son dere- ce güç bir işti. Bilhassa memleketi- mizde müstahsilin çok sayıda ve da- ğınık olması, ufak iş yerlerinin fazla- lığı, müstehlikin haleti ruhiyesi, tesir- li bir kontrolü hemen hemen imkân- sızlaştırıyordu. Her müstehlikin ve er satış mahallinin başına bir polis dikmek mümkün değildi. Meselâ Ko- re Harbi arifesinde fiat kontrollerine başvurmayı düşünen Amerika bile bin memura ihtiyaç olduğunu hesap- layınca bu, astarı yüzünden pahalı işten vazgeçmişti. —Esasen iktisadi meselelere ünsiyet peyda —etmiş bir personelin yetiştirilmesi de hâlâ ger- çekleştirilememişti. Nitekim 1956 yaz ayları bu kifayetsizlikleri bütün açık- lığıyle ortaya koymuştu. Deneme; lü- zumsuz haksızlıklar, zulüm, becerik- sizlik örnekleri vermekten ileri git- memişti. Son fiat tanzimi teşebbü- sünden de bu durumda pek fazla bir şey beklenemezdi. Nitekim İçel Vali- si şimdiden portakal ve limonların kesimini herhangi bir sebeple gecik- tirmeyi yasak ediyordu. Sayın Vali portakal bahçelerini - bakalım nasıl kontrol edecekti. Et-Balık ve Top- rak Ofisi gibi teşekkullerın müstah- sil ve müstehlik arasındaki mesafeyi kısaltmak yolunda sarfettıgı yerınde gayretler ise daha uzun bir za çin mahdut ölçüde kalmaya mahküm du. Nüfusun hızla artması işleri daha da güçleştiriyordu. İktidarın her ve- sileyle söylediği gibi 1950 den beri AKİS, 14 ARALIK 1957 Sebati Ataman Bir müttefik - ki... istihsal artmıştı. Fakat beslenecek ağız sayısı, belki de daha büyük bir hızla çoğalıyordu. Hele köyünde yu- varlanıp giden her köylü şehre yer- leştiği zaman, fazladan bir müstehlik olarak ortaya çıkıyordu. Şehırlılerın iaşesi, pazarların tanzimi gibi uzun vadeli meseleleri ciddiyetle ele almak gerekiyordu. Bugünün işi akat kısa vâdede hakiki savaş; kredi, maliye ve kısmen de fiat Onman Kibar Sırça köşkün içini biliyor YURTTA OLUP BİTENLER kontrolleri sahalarında — verilecekti. Halbuki hükümet samimi olarak bu savaşa girişse bile, birçok güçlük- lerle karşılaşacaktı. Evvelâ bizzat iktidarın ve onun başının yılların verdiği alışılması ko- lay, terki zor itiyatlardan kurtulması lâzımdı. Her sahada yapılması son derece faydalı birçok iş mevcutken mali bir disipline boyun eğmek kuv- vetli bir irade ve azme ihtiyaç göste- riyordu. Nitekim son bütçede lüzu- mu kadar enerjik davranılamamıştı. Enflâsyonu durdurmak için alınması gerekli İktisadi Devlet Teşekkülleri mamulât ve hizmetlerine zam, kredi tahditleri, muhtemelen yeni Vergıler fiat kontrolleri vs. gibi — tedbirler hiç te hoşa gidecek tedbirler değil- di. İyi aydınlatılmıyan müstehlik de, mutlak hakimiyetine son verilen müs- tahsil kadar bu tedbirleri beğenmi- yecekti. Bilhasa enflâsyondan hiç de müşteki olmıyan bankalar ve iş a- damları, enflâsyon mücadelesini ya- Vaşlatmak için bütün ikna vasıtala- rım seferber edeceklerdi. Meselâ tat- bik edilirse kredi tehditlerinin bazı tüccarı, hiçbir suçu olmadığı halde, son derece müşkül durumda bırak- ması muhtemeldi. Mütad heyetler, hü- kümeti yanlış yollara sürüklenmek' ten kurtarmak için Başbakanlık ka- sıra — bekliyeceklerdi. Hât- tâ iyi aydınlatılmıyan bir basın ve alk efkârı, iş adamlarının feryatla- rını paylaşacaktı. Ekseriya son de- rece itaatkâr gözüken D.P. Grubu- nun bile heyecana, rikkate gelmesi im- kânsız değildi... Parti teşkilâtından nahoş haberler alınacaktı. Nitekim Menderes V. Hükümeti, daha işin ba- şında pamuk fiatlarının tesbiti dola- yısiyle, çoğu D.P.ye mensup Egeli pa- muk tüccarının ve fabrikatörlerin mukavemetiyle karşılaşmıştı. Pamuk hakkındaki son karar elbette isa- betli değildi. Maamafih isabetli de olsa, aynı muhalefete uğraması müm- Tedbirlerin bir yıldırım harbi ve- rir gibi ardarda, sür'atle sahneye konulmaması da psikolojik bir hata idi. Mutazarrır olduğunu düşünen iş adamlarına, mukabil tedbirler hazır- lamak imkânı veriliyordu. l.V[unis yol şte bütün bu sebeplerden dolayı dır ki ucuzluk hemen dağın ar kasında görünmüyordu ve orada gö- rünmediğinden Hasan Polatkanın Bütçe Komisyonunda sert tenkidlere maruz kalması çok muhtemeldi. Mali ye Bakanı bu tenkidlere karşı, geçen seneki gibi asık surat, çalımlı eda- mı takınacaktı, yoksa artık — abes müdafaa etmemenin verdiği kuvvet- le daha munis mi davranacaktı. Doğrusu istenilirse ikinci yolun da ha başarılı olacağı muhakkaktı. Zi- ra Meclisin üçte birinin — muhali mılletvekıllerınden müteşekkil bulun- duğu, üstelik bunların arasında çok 15

Bu sayıdan diğer sayfalar: