21 Şubat 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

21 Şubat 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

imkanlarının araştırıldığı,hat sının değil, "diksonant" dikey y ının hâkim olduğu, vahşi, saldırgan, fakat zeki, hayat dolu bir musiki yazmıştı. Devlet Operası bassosu Ayhan Baranın kardeşi İlhan Baran -yaş: 24-, rum programlarına gi- ren bestecilerin en gencidir. Henüz Devlet Konservatuarında Adnan Say- gunun bestecilik sınıfına devam e- den Baran, Türk musikisinin istik- balinin en buyuk ümidi olarak gö- rülebilir. .Piyânist Yıldıray Ölçerin her iki konserde de, sağlam teknik- li, parlak, coşkun bir çalışla dinlet- tıgı "Üç Dans", folklor unsurları- ululuğa düşmeden na- sıl kullanılabileceği hususunda çok daha tecrübeli ağabeylerine bile ders veren genç bestecinin diğer eserle- rinin -Bagatellerin, Piyano Konser- tosunun, Kuartetin- de artık konser yazı- Atıfet Usmanbaş Şiir gibi... sahnesine çıkması lüzumuna işaret etmektedir. Geçen yılki festival için yazılan, fakat tenorun konserden az, önce hastalanması yüzünden icra edilemi- yen"Sonnet" ler Bülent Arelin mü- him eserlerinden bın olmıyabılırdı Fakat bestecinin "sadece tatlı mu: ki yazmış olmak için besteledıgını söylediği bu musiki herhalde beste- cinin maksadına uygun tesiri sağla- mıştı. İlhan Berkin şiirleri üzerine bestelenen bu eserin beş bölümü, yekdiğerinin bir çeşit tekrarı gıbı— dir. Arel, şiirlerdaki tekrar hususi- yetine, musikisini de uydurmuştur. Birbirlerine az çok bağımsız üç va- sat tenor ses, yaylı kuartet ve gi- tar- için yazılmış partisyonda tenor partisinde, bestecinin Türkçe orozo- diyi muhayyilesini fazla çalıştırma- dan kullanmış olması dolayısıyle bi- 32 Leyla Gencer Kovuldu İlhan K. MİMAROĞLU eçen hafta, Leylâ Gencerin Devlet Operasındaki işineson verilmiş olduğu açıklandı. Birkaç ay önce Gencerin, işine son verilmesi veya istifaya zorlanması bahis mevzuu olduğu sıralarda Cumhurbaşkanının müdahalesiyle bunun önlendiği rivayetleri duyulmuştu* Bu sefer, ünlü soprano yurt dışında bulundugu için ve Cumhurbaşkanının da bütün işi gücü bazı kıymetlerin ayâğının altına konan karpuz kabuklarını Çekip almaktan ibaret bulunmadığı için olacak kıymet düşmanları öyle görünüyor ki, büyük bir engelle karşılaşmadan amaçlarına vara- bilmişlerdir. Olan olmuş, Devlet Operası Leylâ Gencersiz kalmış, daha da ö- nemlisi büyük bir değer harcanıvrmiştir. Devlet Operası zaten, Ley- lâ Gencersizdi. Ünlü soprano, dış ülkelerdeki angajmanları arasında gerçi bir vakit bulup her mevsim hiç olmazsa iki üç temsilde Ankara Operası sahnesinde görünebilirdi Ama Leylâ Genceri, kadrosunda bu- lunduğu teşekkule karşı ilgisizliğe sevkeden asıl sebep, La Scala'da, San Carlo'da, San Francisco operasında gördüğü saygıyı, Ankaranın Devlet Operasında görememiş olmasıdır. ÖOpera goklerının en parlak iki yıldızıyla kıyaslarsak, Leylâ Gencer, Maria Callas'tan daha kali- teli sesi, daha müzikal söyleyişi olan dramatik gücü Renata Tebaldi- ninkinden k dah üstün bir şarkıcıdır. Ama, küçük entrikalardan baş kaldırıp bu gerçekleri görebilen idareci nerede? "Acaba Leylâ Gencere her ay ödenen 1500 lira mı çok görüldü ?*' suali de akla gelebilir . Öyleyse bu parayla batı ülkelerinde değil ün- lü bir opera şarkıcısının, bir hizmetcisinin bile çalışmadiği üstelik Leylâ Gencerin Türkiyeye kazandırdığı şerefin bu paranın on misliyle bile sağlanamıyacaği unutulmamalıdır. üphesiz ki yeni Opera Müdürü Necil Kazım Akses 'Leyla Gen- cerin kontratını Jeshetmekle, bu ödevdeki ilk büyük gafinı yapmıştır. Akla gelmişken şunuda soralım':Acaba Devlet Operasında Leylâ Gencere yakın maaş alan, bıma rağmen yıllardır sahneye çıkmıyan, attâ .Gencerin'aksine- yurt dışında' geçirdiği yıllarında üstelik de Devletin dövizini kullanan şarkıcılar yok mudur teviyelik varsa da gitarın — irticali karakterdeki refakati ve yaylı ku- artetin sağladığı atmosferi eseri baş- tan sona ilgiyle takip edilen bir mu- siki haline getirmiştir. "Sonnet" ler. Bulent Arel idaresinde tenor Cemil "Sökmen, gitarcı. Siegfried Behrend ve Helikon Kuarteti -Can Kutay, Sıtkı Bursalı, Faruk Güvönç, İlhan Usmanbaş: tarafından prova sayı- sının azlığına kıyasla, doyurucu bir icrayla sunuldu. Müzikli şiirler I kinci konserin dikkat çeken ese- ri, İlhan Usmanbaşın, geçen yıl Amerıkada bestecinin eşi soprano Atıfet Usmanbaş tarafından — defa- larca icra edilen ve başarı kazanan "Müzikli üç Şiir” ivdi. İnsan sesi- nin hem teganni, hem konuşma ha- linde kullanıldığı, piyano refakatının şiirlerdeki, -Ertuğrul Oğuz Fıratın şiirleri- mânayı aksettirdiği bu eser, bestecinin ilk dodekafonik çalışma- larındandı. Şıırlerden ilki "Zamanın - örümceği"' geçen festivalde soprano Selma Emiroğlu ve piyanist Pertev Apaydın tarafından sunulmuştu, E- serin tamamı Pazar günkü konser- de yurdumuzda ilk defa icra edilmiş oldu ve soprano Usmanbaş, Bülent Arelin bilgili refakatiyle , sanat ha- yatının en parlak- başarısına bu ese- rin tegannasinde varmış — olduğunu isnat etti. Piyanist Dieter Brux ,Yalçın Yü- reğirin "Beş Türkü" sünde de bari- ton Seyit Ahmet Yıldıza, refakat et- ti. Yüreğir folklor malzemesının kullanılışında İlhan Barana kıyas- la, sötük ve buluşsuz kalıyordu.Ca- hât Koparal ile Halil Ekseriyet ta- rafından çalınan,' iki flüt için duo, Yüreğirin bestecilik kaabılıyetlerının dahamüsbetbirdeliliydi.Bestecinin yaylı çalgılar triosu, kemancı Ulvi Yücelenin Almanyaya gitmesi — yü- zünden — proramdan — çıkarılmıştı. Yalçın Remzi Yüreğir bestecilik e- ğitimine İstanbulda Cemal Reşit Re- yin Ööğrencisi olarak başlamış.Ame- rikada Michigan Üniversitesinde de- vam etmiştir. Birinci konserin başında Kemal İlericinin "Bizden Birkaç Renk"ad- lı yaylı kuartet süiti Helikon Kuar- teti çalışından,ikinci konserde de Adnan Saygunun yaratıcılık haya- tında bir dönüm noktası ve çok u- zaktan en iyi eser — sayılabilecek, Bartok tesirli Op.35 ikinci kuartet Juilliard kuarteti çalışında, manye- tofonla dinletildi. Her iki konserin sonunda, salon- da bulunan bestecilersahneye çıktı- lar ve dinleyicilerin sorularını ce- Vaplandırdılar Amerık da — yapılan "Bestsciler Forumu", konserlerinde olduğu gibi,dinleyiciler, program kağıtlarının üstünde herbir besteci- ayrılmış vere sorularını yazıp kağıtları program 1darecısıne gön- deriyorlar, o da alaka çekici soru- ları seçip bestecılere soruyordu AKİS ,21 ŞUBAT 1959

Bu sayıdan diğer sayfalar: