25 Eylül 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

25 Eylül 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Haftanın içinden Partilerin Sloganı Ti milleti 1957 (seçimlerinde, iki partinin iki gö- rüşü arasında tercih yapmak mevkiinde bırakıldı. C.H.P. ve onun cephesinde yer almış bulunan C.K. M. P. ile Hür. P. esas itibariyle şu tezin şampiyonuydu- lar: Rejim meselesi halledilmeden ve Demokrasinin icapları yerine getirilmeden bu topraklar üzerinde hiç bir şey yapmak kabil değildir! D. P. ise, liderinin arzu ederse bu millete odunu milletvekili diye seçtirebilece- gine dair inancının fütursuzluğu içinde, artık "Kalafat Beyannamesi" diye bilinen meşhur demeçle şöyle di- ordu: Hürriyetmiş, ki bunlar hep fasafiso; biz size kalkınma vaad ediyoruz 1957 seçimlerinin cereyan tarzı, buna rağmen Ooy- ların dağılma nisbeti ve o dersten ibret almayan, mille- tin gerçek arzusuna doğru teşhis koymayan D. P. nin iktidar takımının âkibeti herkesin malümudur. Milletce, yeni bir seçim kampanyasının o arefesin- deyiz. Hattâ, içinde bulunuyoruz. Şu satırlar okunduğu sırada liderler kampanyayı açış nutuklarım ya vermiş olacaklardır, ya vermek üzeredirler. Ancak, geride ka- lan bir kaç ay içinde aynı şahsiyetlerin tutumları, dav- ranıştan ve sözleri partilerinin 1961 seçimlerindeki slo- ganının ne olacağını kâfi açıklıkla göstermektedir. pi seçimlerde D. P. oylarına karşı C. H. P. ile C.K.M.P. ve Hür. P. nin birleşmiş olmalarına mukabil bu eri e C.H. P. bir cephede, D. P. oylarının pe- şindeki C.K. M.P.,Y.T.P. ve A. P. bir cephede görün- mektedirler. Üç veraset iddialısı, milletin karşısına tek teklifle çıkmaktadırlar: C. H yi iktidara getirme- yiniz! Her bir parti, kendi lider takımının çapına ve müşterisinin seviyesine göre buna bir mucip sebep sö lemektedir. Söylenmeyen, C. H. P. nin iktidara getiril. memesi lüzumundan başka şeydir. Üç partinin, bu müşterek platformdan gayrı ne bir fikirleri, ne plânla- rı, ne hazırlıkları vardır. Söyledikleri mucip sebebin ise, memlekette mevcudiyetleri muhakkak, fakat miktarla- TI hayal edilenin çok altında bir "körükörüne C. H. P. ve İnönü düşmanı" zümrenin dışında hiç kimseyi tat- min etmediği seçim neticeleri açıklandığında görülecek- tir. Bir C. H. P. iktidarının bu partiler sözcüleri tara- fından propagandası yapılan tehlikesini anlamak, İti- raf etmek lâzımdır ki biz fâniler için pek kolay değil- dir. Bütün kusurlarına rağmen tek parti C. H. P. si- nin bile son devir D. P. sinden çok daha iyi faziletli ve memleketsever olduğu bu kadar açık şekilde ortaya çıktıktan sonra ve 1945'ten bu yana seçmen saflarını yeni yeni nesiller doldurmuşken bir totaliter C. H. P. umacısını sallamaya kalkışmak, hele bundan ummak ,insana pek çocukca gelmektedir. medet Bırakınız ki yoktur, ama . H. P. sinin bir totaliter parti gibi hareket ede- ceğinin, edebileceğinin mantıki tek delilinin bulunma- ması üç D. P. vârisinin büyük handikapını teşkil ede- cektir. Üstelik bu tutumun yarın gene bir "Ehlisalip Edebiyatı'nın tohumlarını ekmek neticesini verebile- ceği tecrübeli ve basiretli milletin gözünden şüphesiz kaçmayacaktır. Yeni cephe içindeki sinsi intikam he- veslilerinin mevcudiyeti ise memleketin bütün sağlam kuvvetlerini tedirgin etmiştir. Bu sağlam kuvvetlerin AKİS. 25 EYLÜL 1961 Metin TOKER umumi efkâra manen hakim bulundukları hatırlanırsa, platformun çürüklüğü kendiliğinden meydana çıkar. Bu elbette demek değildir ki üçlü cephe hiç oy top- layamayacaktır. Ama yeni partiler C. P. düşmanlı- gının yanına fikir katabilselerdi, millete inanacağı bir şeyler söyleyebilselerdi -düşünmek lâzımdır C. K. M. P. nin organı, okuyucuları arasında "C. H. P. iktida- ra niçin getirilmemelidir" konulu yazı müsabakası makta ve buna mukni cevap bulana 10 bin lira mükâ fat vaad etmektedir!- seçim şanslarım azaltmaz, arttı- rırlardı. Cc. . nin sloganı "Yurtta huzur ve istikrar" olarak belirmektedir. Sayın İnönünün bir süredir bu konuyu ciddiyetle, önemle ele aldığı ve konuşmalarında hep aynı temayı işlediği görülüyor. İtiraf etmek lâ- zımdır ki bunu bir "beylik gerçek" sayanlar, dudak bü- kenler ve iktidara namzet partinin Genel Başkanından memleketin dertlerine çâre olarak partisinin ne dü- şündüğünü duymak isteyenler bilhassa aydınlar arasın- da yok değildir. Unutulmaması gereken husus İnönü bütün siyaset hayatında daima herkesin bildiğini sandığı şeyleri söylemiş, fakat sonradan, bu herkesin bildiğini sandığı şeylerin tatbikinin hasıraltı (o edildiği görülmüştür. İktidarları felakete, bu ihmal götürmüş- H. P. memleket kalkınmasına alt hazırlıklarını Araştırma Bürosunun zengin, fakat (o iddiasızlığından dolayı pek duyulmamış yayınlarında millete Ş bulunuyor. Bu, bir büyük programdır ve yarınki ic- raatın iskeletini teşkil etmektedir. Bunun bir o özeti, partinin Seçim Beyannamesidir. Ama her şey gösteri- yor ki sayın İnönü bu çalışmaların ancak güven, huzur ve istikrar içinde verimli olabileceğine yürekten inanmak- tadır. 1961 a arefesinde C. H. P. Genel Baş- kanı, elinde D yüklerinin alay ettikleri Jefferson ilkeleriyle Türk milletinin karşısındadır. İktidara 1 nu- maralı namzet partinin | numaralı liderinin, memle- ketteki huzurun tesisi için başlıca vazifelinin (iktidar partisinin başı olduğunu bugünden hülus ile, açık kalp- le kabul etmesi yarınki rejimin bir esaslı teminatıdır. Geçmiş devir liderlerinin aksine sayın İnönü, vatanda- şın güven içinde yaşamasını kolaylaştıracak vasıtaların en ziyade İktidar lideri elinde bulunduğunu söylemekle hâdiselere bir defa daha çok doğru Ur teşhis koymak- tadır. C P. nin Genel Başkanı, İhtilâlden bu yana bunu yılmadan, bıkmadan, usanmadan, hattâ az sabır- lı kimselere bıkkınlık ve usanç verecek şekilde tekrar- lamakta, tekrarlamakta, tekrarlamaktadır. Kalkınma? Evet. C. H. P. bunun plânlarını yapmış- tır. Ama bundan önce, iktidardan gelen ve ancak kuv- vetlilere has geniş müsamahayla sağlanacak bir iti- mat havası. Müesseseleri işin başında yerine oturtul- muş, muvafık ve muhalif vatandaşları iktidar tarafın- dan tamamile eşit görülen bir cemiyette refahın ger- çekleşebileceğine İnönü çapında prestij ve otorite sa- hibi bir kudretli liderin yürekten inanmış olması, hu- zur isteyen milyonlarca Türkün yolunu bu seçimlerde aydınlatırsa hiç kimse şaşmamalıdır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: