19 Şubat 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

19 Şubat 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Toplantılar ve temaslar, Mayıs a- yının başına kadar bu minval üzere devam etti Bu sırada, 28 Nisan O©- layları hareket zamanının geldiğini gösterdi. Şimdi, harekâtın planlan- ması gerekiyordu. Albaylar, bu arada Ekrem Acuner daha kesif şekilde ça- lışmaya başladılar. Acuner, Harp O- kulu ile sıkı temas halindeydi. Za- ten Teşkilâtın kararı, başkentteki darbeyi Harp Okulu talebesiyle yap- mak, onu Yedek Subay Okulu talebe- siyle desteklemek, kıtaları çiaha son- ra, -gerekirse- işe sokm Mayıs ayının başında m bir fırsat Komiteye, fikirleri mide obu- landırmış olan Alpaslan Türkeşi ka- rantinaya sokma imkânını sağladı. Gürsel, izin alarak İzmire gitmişti. Ancak, Milli Emniyet tarafından ta- rassut altında tutuluyordu. Bir NA- TO tatbikatı dolayısıyla Türkeş de İzmire gidince, Komitece kendisine Gürseli görmeme talimatı verildi. Ancak Milli Emniyet, Türkeşin Gür- selle ogörüştüğünü D. P. iktidarına rapor etti. Rapor, Teşkilâtın eline geçti. O zaman Türkeş, bütün Mayıs ayı boyunca Komiteden uzak tutul- du, hiç bir toplantıya alınmadı, plân- ların seyahati gösterildi. tan bir kaç gün öncedir ki, Türkeş Suphi Karamanın delaletiyle yeniden Komiteye alındı. Zaten bu sırada Ko- adamakıllı (o kalabalıklaşmıştı. Madanoğlunun yardımı sağ- lanmıştı, bütün gruplar biraraya gel- mişti. 26 Mayıs gecesi "Böylelikledir ki, İhtilâl öncesi ka- rantinada tutulan ve hâdiselerden habersiz bırakılan Alpaslan Türkeş ulağa Küpe "Beg,, in kerameti Jlizler, ey mühendisler, mimar- su hep babalarımızın foyası or- taya çıktı. Meğer o o babalarım» oOyok mu, ne "Ordu Düşmanı" imiş onlar.. "Bu deli saçması da ne," mi diyeceksiniz? o Baksa yin Feyzullah, nam-ı diğer Al- ralleri öyle ordu düşmanıydılar, orduyu öylesine küçü, örü yor, ona hor bakıyorlardı ki oğullarını o asker yapmadılar" diyor. Hey yarabbi! Ayol, o insan Alpaslan Türkeşin ta kendisi- ne bakıyor da, "Ordu Düşma- nı'nın onun babası mı, yoksa bizim babalarımız mı olduğunu şıp diye anlayıveriyor. 26 Mayıs akşamı, herkes gibi Okuluna geldi ve Okulun Komutan odasında yapılan tarihi toplantıya katıldı. Odada bütün subayları otur- tacak iskemle, koltuk bulunmadığın- dan ihtilalcilerin pek çoğu yere o- turmuşlardı. Toplantıda bir çok M. Harp TARİH B. K. üyesinden başka -Madanoğlu, Okan, Küçük, Acuner, Karaman, U- lay v. s. gibi- Harp Okulu ve .kıta subayları da vardı. Harekâtı karar- gâhtan Cemal Madanoğlu, Ekrem Acuner, Sezai Okan, Suphi -Karaman idare edecekti. Sabaha karşı başla- yacak herakâtın son plânları gözden geçirildi, vazife taksimi, yapıldı, Ma- danoğlu emirleri imzaladı. Bu sırada Türkeş bir köşede oturmaktaydı. Komite, ilk defa olarak o akşam bir yazılı metin hazırladı. bu yana, bir ihtiyat tedbiri hiç bir vesika ortaya çıkarılmamış, meydana getirilmemişti. Harp Okulu Grubunun hemen orada üç kişilik bir komisyona hazırlattığı, sonra da o- kutup tasvip ettiği meşhur (Radyo Tebliği, ilk vesika oldu. Bu metal mikrofondan Alpaslan Türkeş oku- mak istedi. İhtilâlde talip olduğu gö- rev buydu. Harp Okulu Grubu, Tür- keşin kalın ve tok bir sese sahip ol- duğunu göz önünde tutarak bu talebi kabul etti ve metni kendisine yerdi. Türkeş İstanbula nazaran geç çalı- şan Ankara Radyosunda bu metni kı- raat etti. Bu sırada, İhtilâlin başarı haberi İstanbul radyosundan dünya ya duyurulmuştu. İşte, bütün M. B. K. üyleri için- de İhtilal (o hakkında ilk "ifşaa"ta lerine bu iş için teklif edilen büyük paraları geri çevirmişlerdir- . Alpas- lan Türkeşin İhtilaldeki payı, rolü ve görevi. İhtilal sonrasına gelince, onun hikâyesi ayrıdır. Bu hikâyeyi AKİS okuyucuları oOönümüzdeki hafta bu sütunlarda bulacaklardır. 13 Kasım operasyonundan sonra yeni M.B.K. Çankaya Köşkünde © u gider, kum kalır AKİS, 19 ŞUBAT 1962 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: