11 Haziran 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

11 Haziran 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

lir. Mesele, Parlamentonun bu hal ve şeraiti yaratıp yaratmama konusunda göstereceği basirete bağlıdır. " Tarım "Sezarın hakkı Sezara" Geride bıraktığımız haftanın so- nunda cumartesi günü, başkentin siyasi kulisi müzmin bir oOhükümet buhranı ile hemhal iken, buhranla doğrudan doğruya ilgili bir Bakan, ba- sın mensuplarına son derece önemli bir memleket meselesi hakkında bil- gi vermekle meşguldü. ün, saatlerin tamıtamına iri gösterdiği sırada Tarım Bakanlığının, basın mensupları tarafından doldu- rulmuş bulunan gösterişli toplantı sa- lonuna orta boylu, tıknaz, yer yer be- yazlaşmış düz saçları arkaya tara- lı bir adam girdi. Basın mensuplarını mütebessim bir çehre ile selâmladı, ortadaki büyük masanın başında ken- disi için ayrılmış bulunan sandalyeye oturdu. Adamın adı Cavit Oraldı ve müs- tafi Birinci İnönü Kabinesinin oTa- rım Bakanı iğ Basın men- suplarına ilk sö ani, bugünlerde siz de ne yapacağınızı şaşırdınız. o Koalisyonu mu takip edeceksiniz, başka işlere mi bakacaksınız..." oldu. Sonra saatine bakarak ilâve et- ti: "— Bizim de işlerimiz başımızdan aşkın. Saat 11'de Hükümet toplantı- sı var. Buğday fiyatlarını tesbit ede- ceğiz. Oraya gitmem lâzım. Şu işi- mizi bir an önce bitirelim." Bu sırada, Bakanlığın ilgilileri tarafından gazetecilere, teksir oedil- miş bir metin dağıtılıyordu.. Metin, Bakanın yapacağı açıklamayı ihtiva ediyor ve Oo Başbakanlığa sunulacak olan Toprak Reformu Kanunu Tasa- rsının ana hatlarını belirtiyordu. Oral. teksir edilmiş metinden bir nüs- hasını aldı, ayağa kalktı, bir eli arka- sında, flâşlar patlarken yazıyı ken- dine has şivesiyle okumaya başladı. Açıklamada belirtildiğine (göre muhtelif Bakanlıklar, daireler ve te- şekküller tarafından, tasarıyı hazır- layan komisyona verilmiş olan müta- lâalarda önemli (değişiklikler yapıl- maksızın, "Anayasamızın ruhuna, €- konomik ve zirai bünyemize uygun" bir kanun tasarısı hazırlanmış bu- lunmaktadır. Tasarı 12 bölüm ve 89 madde ile 4 geçici maddeden ibaret- tir. Tasarının esasını teşkil eden 12 bölüm şu şekilde sıralanmıştır: 1 — İlkeler ve tarifle, 2 — Reforma gi- riş, 3 — Dağıtılacak araziye ait hü- kümler, 4 — Kamulaşma ae eş 5 — Arazi dağıtılması, 6 — rilen araziye ait hükümler, 7 — pe top- lulaştırması, 8 — Kiracılık ve ortak- çılık esasları, 9 — Mali hükümler. 10 — Türlü hükümler, Il —* Ceza hükümleri, 12 — Son hükümler. Açıklamanın bir bölümünde de tasarının sadece bir toprak dağıtı- mı tasarısı olmadığı belirtilmekte ve: .. bugünün şartlarına göre aile iş- gücünü değerlendirecek ve daha yük- sek bir hayat standardına sahip dü- zenli aile işletmeleri kurulması için diğer gerekli tedbirleri ihtiva etmek- tedir" denilmektedir. Tasarıya, istih- salin ve ekonomik gücün arttırılma- sı için konulan hükümler de şu şekilde açıklanmaktadır. "Bundan Cavit Oral Reformist ağa! başka toprak reformu ile ziraat top- raklarının özel vasıflarına ve bulun- duğu yerin imkân ve şartlarına uy gun ve verimli bir şekilde işletilmesi, aynı zamanda toprak servetinin ko- runması sağlanacaktır. Ayrıca, ora- form bölgelerinde zirai o işletmelerin kanunda derpiş edilen gayelere uy- gun olarak kurulmaları ve idame et- tirilmeleri, yurt topraklarının sürek- li ve devamlı bir şekilde işletilmesi o kontrol altına alınmış ola- caktı Ecdat malı Bakan, açıklamasını okuyup bitir- dikten sonra: — Tasarı, milletimize hayırlı u- gurlu olur inşallah!" dedi ve gazete- cilerin sorularını beklemeye koyuldu. YURTTA OLUP BİTENLER İlk soru, tasarıda tesbit edilmiş bulunan asgari ve âzami ohadlerin miktarları ile ilgiliydi. Bakan bunu: "— Türkiye dört bölgeye mıştır. Kurak, yarı kurak, nemli ve yan nemli bölgeler. Bu ayırım esas tutularak, en kurak bölgede bir aile- ye âzami 5 bin dönüm, en sulak va nemli bölgede ise 2 bin dönüm arazi tahsis edilecektir. Bu durum tatmin- kâr görülmektedir. İnkılâp Hükümeti tarafından hazırlanan tasarıda bu hadler daha da yüksek tutulmuştu. Asgari had 10 bin dönüm, âzami had 20 bin dönümdü. Biz bunu fazla bul- duğumuz için miktarları daha da dü- e r başka gazetecinin açıklamada bileli ve tasarıda da derpiş e- dilmiş bulunan normal hayat dardının, bu miktar arazi iletemin e- dilip edilemiyeceğine dair sorusuna Bakan "— Aslında bu kanun, tek başına memleketimizdeki ziraat meseleleri- ni halle yetmiyecektir. Beri taraftan topraklarümızın değerlendirilmesi ve iyi şekilde işletilmesi de şarttır. Bu imkânlar da sağlandığı saman, tes- bit edilmiş bulunan miktarlar tat» minkâr olacaktır." Masamın en alt ucunda oturmakta olan bir gazeteci, Bakanın pek hoşu- na gitmeyecek bir soru,sordu: " — Beyefendi, sizin de toprakla- rınızın bir hayli olduğunu ve toprak reformu tasarısını onun için geciktir- diğinizi söylüyorlar. Ne kadar topra- ğınız olduğunu söylerseniz, herkes öğrenmiş olacaktır. Bunda da fayda vardır." ral, tamamen kendi durumunu ilgilendiren bu soruyu, bir süre durak ladıktan sonra cevaplandırdı: "— Söyliyeyim... Benim, atalarım- dan ve dedelerimden kalan 2 bin dö- nümlük toprağım var. Bunu böyle yazın." Aynı gazeteci, toprağının sulak mı, yoksa kurak mı olduğunu sordu. Oral, bu soruya da — Sulak.." Gomabım verdi. Bir başka gazetecinin: — Yâni beyefendi bu kanunla si- zin bir kaybınız olmuyor, değil mi?" demesi, orada bulunanlar arasında tebessümlere yol açtı. Bu sırada, özel Kalemden gelen bir pusulada Oralın Bakanlar Kuru- lu toplantısı için çağrıldığı belirtili- yordu. Oral, gazetecilere teşekkür et- tikten sonra, aceleci adımlarla salonu terketti. Birkaç dakika sonra da si- yah makam otomobiliyle Başbakanlı- ga doğru yola çıktı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: