13 Kasım 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

13 Kasım 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Dış Politika Moskovadan.. sevgilerle! (Kapaktaki temaslar) Aşağıdaki yazı, Erkin Beye. tiyle birlikte Moskovaya git" miş Olan Başyazarımız Metin Toker o tarafından kaleme alın- mıştır. - Metin Toker Moskova Görüşmelerini en yakından ta- kip etmek firsatını o bulmuş, ha diselerin gelişmesini gö mana ve mahiyetlerini miştir. - Türk-rus o münasebetle- rinde yeni bir devrin açıldığı ve gerek Türkiyenin içinde, ge rek dışında bu konuyla ilgili bin lâfin söylendiği bir sırada Başyazarımızın yazısı gerekli aydınlığı o getirmektedir. görüşmelerin ortasında Gromiko ye rinden kalktı, telefona gidip bir kaç cümle konuştu, sonra Feridun Cemal Erkine: Buyurunuz! Brejnef sizinle ko nuşmak istiyor" dedi. Türkiye Dışişleri Bakanı bir an ir kildi ve tereddüt geçirdi. Eliyle "iyi ama, nasıl konuşayım?" der gibi bir işaret yaptı. Brejnef türkçe veya ya- bancı bir lisanı iyi bilmiyor. Erkin ise rusçadan anlamıyordu. Gromiko gü- lümseyerek : Konuşursunuz.. o Konuşursu- edi. " Ergün telefonun başına geçti. O zaman farketti ki telefon üç uçludur ve birinde Brejnef, birinde kendisi, bi rinde ise tercüman vardır. Rusyanın 1 numaralı adamı o Türkiye Dışişleri Bakanına kendisini Moslkovada gör- mekten - daha doğrusu duymaktan - ne kadar memnun olduğunu söyledi, karşılaşamadıklarından dolayı özür di ledi. O gün, Bolşevik ihtilâlinin 47. yıldönümü şenliklerinde bulunmak ü- zere çeşitli komünist memleketlerden liderler rus başkentine (o geliyorlardı. Bunların içinde, partilerinin 1. sekre- terleri de vardı. Onları hava alanında bizzat karşılaması lâzımdı. Onun için boyuna hava alanına gidip geliyordu. Ama Erkinle, telefonda olsun görüşmek istemişti. Türkiye hakkındaki iyi di- leklerini. Türkiyenin büyük idarecile- rine selâm ve saygılarım söyledi. Er- kin aynı hisleri tekrarladı. Türkiye- nin büyük idarecilerinden kendisine se lâm ve saygı getirdiğini bildirdi. Bun. ları bizzat takdim o duy- duğu üzüntüyü belirtti ve Brejnefin durumunu anladığını ekeni, Rus- yanın | numaralı adamı görüşmeler- 8 de başarılar dilediğini, bunları yakın- dan takip ettiğini ifade ettikten son- ra telefonu kapadı, Feridun Cemal Erkin müzakere ma sasına memnun döndü. Busyanın üç büyük adamından ikisi tarafından biz zat kabul edilmiş, I numarayla da telefonda görüşmek imkânım kazan- mıştı. Bu, rus protokoluna göre iti- bar göstermenin tam ifadesini teşkil ediyordu, ilk günün havası Erkin Heyeti Moskovaya soğuk bir ak şam vakti geldi Hava alanına bir türk ve bir sovyet bayrağı o asılmıştı. Sovyetler Birliği Dışişleri Bakam Gro- miko hava alanında türk meslektaşı- nı bekliyo rdu. Rus protokolünda herkesin kendi Bakanı aynı otomobilin içinde gebre hareket ettiler. Hava alanı şehirden yarım saatten fazla bir mesafededir, Gromiko ve Er- kin rusçayı türkçe kadar, türkçeyi rus- ca kadar mükemmel konuşan bir ter- cümanın aracılığıyla kendilerine bir çalışma programı yaptılar. Komisyon, lar kurulacak ve onlar teknik işleri gö- rüşeceklerdi. Büyükler ise daha ziya- de umumi meselelere el atacaklardı. Bu program üzerinde mutabık kalındı. Gromiko Oo Erkini oteline bıraktı ve ayrıldı. O akşam, Türkiye Büyük Elçiliğin- de türkler arasında ayakta yenen bir yemekte Erkin düşünceliydi. Bir gün sonra vereceği büyük imtihanla zih- ninin meşgul bulunduğu seziliyordu. Erkin Moskova gezisinden döndükten sonra Esenboğada Buzlar eridi dengiyle, yani kendi seviyesindeki kim şeyle meşgul olması âdettir. Bir Dış- işleri Bakanı ancak bir Dışişleri Ba- kanını karşılar, uğurlar, onunla gö- rüşmeler yapar. ger bu seviyenin üstünde bir kimseyle temas edilirse, bu itibar demektir. Yok, kendi sevi- yesinden aşağıdaki kimseler karşısına çıkarılırsa bunun mânası istiskaldir. Nitekim, meselâ Erkinden bir kaç gün sonra Moskovaya gelen Çin Başbaka- nı Çu En-lay Sovyetler Birliği Baş- bakanı Kosigin tarafından karşılandı. Çu En-layın daha sonra Brejnefle de görüşmesi kendisine itibar edildiğinin delilidir. Türk-rus görüşmeleri aslında he- men o an başladı. El sıkışılıp mutad lâflar söylendikten sonra iki Dışişleri Kendisine gösterilen (o "protoköler bir nezaket" olmuştu. Ruslar gereken her şeyi yapmışlar, fakat onun ilerisine gitmemişlerdi. Muhataplarımızın ha- leti ruhiyesine, fikirlerine, niyetlerine bir teşhis koymak için vakit henüz er- ken görünüyordu. Herhalde ertesi sa- bah taraflar birbirlerine bir güzel eler se çekeceklerdi. Kumumuz: Kıbrıs! Ertesi sabah, bilhassa Moskovaya ge- miş plan türk gazetecilerinin ilk işi Büyük Elçiliğe koşmak ve Pravdayı karıştırmak oldu. Komünist Partisinin resmi organı acaba hadiseyi nasıl ve ne büyüklükte vermişti? o Mizanpajın çok şey ifade ettiğini bilen gazetecile- ri Büyük Elçilikte bir sürpriz bekli- yordu: Rus gazetelerini okuyup Tür- AKİS, 13 KASIM 1964

Bu sayıdan diğer sayfalar: