10 Eylül 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

10 Eylül 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—.. " SOSYAL HAYAT * N getirir. Fedakârlıklar tek taraflı ö- larak beklenmemelidir.” Sebepler bilin oğum ve kadın hastalıkları müte- hassısı Dr. Muzaffer Argun: irgün, uzun süredir tanıdı- ğım genç, sportmen yapılı bir erkek, perişan vaziyette muayenehaneme geldi” diye söze başladı ve sonra şöyle devam etti: “— Birkaç gün önce, çok beğen- diği, çok istediği bir gençkızla ev- lenmişti, Mutlu olmak için herşey- leri vardı ama, çok üzülerek, muh- temelen, . karısından ayrılmak 70- runda kalacağını söyledi ve benden yardım istedi, Evet, eşini görmüş, sevmiş ve seçmişti ama, onunla cin- sel münasebette bulunamıyordu ve ye en korkunç tarafı, evlilikleri. da karısını, uzun zaman- ib. tanıdığı bir kadınla aldatmıştı. S.1.'nin iktidarsız olmadığı böy- lece meydana çıktıktan sonra ben, özellikle bu ikinci kadın üzerinde durdun, Acaba kimdi bu kadın? S.İ'nin ona büyük bir zaafı mı var- dı? Öğrendiğim gerçek, durumu ol duğu gibi aydınlatıyordu; Sİ, cin- sel hayatını uzun süre, annesinin c- vindeki dul bir yardımcı kadınla de vam ettirmişti. Kadınla başka her- hangi bir şekilde bağlantısı yoktu. Ancak, nişanlandığı ve sonra da ev- * dendiği bu gençkız gerçekten çok ki- bar, çok münis ve değişikti, Mesleği vardi ve daha çok ciddi konular ü- zerinde duruyor, erkeğe bir nevi kompleks veriyordu. S.I., ona lâyık a onu hayal kırıklığına uğ- tma endişesi içindeydi. İktidarsız- lik gör böylece ortaya çıkmış ve Sİ.,, sevdiği genç karısın bu Şartlar aitiida aldatınıştı. Bü durumda, S.İ'nin eşiyle de konuşmam gerekiyordu. Kendileri- “ne, ciddi konuları bir kenara bıra- kıp, bir süre tatile gitmelerini, eğ- lenceli şeyler okumalarını, gülme lerini, eğlenmelerini, sadece birbir- leriyle meşgul olmalarını söyledim. İlâca filân lüzum kalmadı. Bir yıl sonra top gibi bir oğulları dünyaya geldi. Şimdi çok mutlular.” Karşılıklı tatmin şart Dr. Muzaffer am kısa bir süre sustu, sonra devam etti; Mini ki, 1 zere me aile mutluluğunda çok önemli rol oynamaktadır, bun. lar, çoğu zaman kolaylıkla çözümle. nebilir, Yeter ki çiftler bunun öne- mini kavrasınlar ve gereken yerlere başvursunlar. Bugün bana gelen her beş hasta dan bir tanesi muhakkak cinsel tat- minsizlikten şikâyetçidir. Tabii ve na gelenler, yi va ukla an eşleriyle ad nuşurum ve bu mad çok az şey bildiklerini görürüm. Kadının hor- Kğ kifayetsizlik yüzünden frijid, soğuk olması çok daha nâdir bir olimde ve bunun tedavisi de za ten oldukça kolaydır. Asıl zor olan, kadının bu konuda çok mahcup ol- ması ve derdini uzun süre kimseye anlatmâması, durumunu eşinden de kabul etmiştir. İnsan hayatta herşey olabilir. Fakat cinsel tatmine kavuşmamışsa, en önemli birşeyden yoksundur ve huzursuzluk içinde- dir. Sinirler gergindir. Bu cinsel tat- min eksikliği, bir taraftan muhak- kak kendisini gösterecektir. , Kadının erkekten çok daha geç tatmin olması, bu konuda muhafa- zakâr olup, geleneklere bağlı kalışı ve evlilikte, çoğunlukla ilk tecrübe- ye atılışı, uzun süre onun cinsel zevk duymadığı zehabını uyandırmış, böyle.bir istek kadın için ayıp adde- dilmiş, birçok dinlerde yasaklama- lar bile konulmuştur. Evliliğe hazır- lanan gençlerin bu konuda bilgili Nikâh töreni At besmeleyle imzayı. dahi saklaması, neticede birçok sr kıntılara uğramasıdır. Erkek bu ko- nuda hem bencil, hem bilgisizdir. Kendisi zevk almak ister, fakat ka- dının da zevk alabileceğini, sağlığı vönünden, (omutlul yönünden zevk alması gerektiğini unutur ve va hesabına öyle gelir, Bu müşterek hareketin zevki kadına âdeta yasak edilmiştir, hattâ bazı çevrelerde bu, kadın için ayıptır, günahtır, pıs bir- şeydir. Birkaç çocuk sahibi oldukla- rı halde tatmine kavuşama- mış kadınlar vardır ve çok vahim sonuçlar olmadan bunlar doktora bile gi eğer Oysa ki tabiat cinsel tatmini ka» dın için de, erkek için de ayni şekil olmaları, favdalı yayınları izlemele- ri, gerekince hekime başvurmaları lâzımdır. Karısını düşünmeden ken: di zevkine bakan erkek, onu kay- betmeye hazırlanıyor demektir. F.A. isminde bir müşterim, bana bu konuda ilginç bir ifşaatta bulun- du. Bu müşterim, tatmin etmeden, her gece kendisine sahip olan eşini aldattığını ve bundan bür- yük bir zevk duyduğunu, ondan böylece intikam aldığını söyledi. Bazı kadınların evlilikte cinsel hayattan zevk duyamamalarının ne- denide, bunların, gen en kendilerini tatmin etmeye alı olmalarından başka birşey değildir. Bu durumda erkeğin kabahati yok- 20 10 Eylül 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: