20 Kasım 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

20 Kasım 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ATATÜRK VE OKYAR AİLELERİ ÇANKAYADA Dostluk bir şeydir, politika başka şey.. Muhalefet milletvekilleri ayrı sebepten sinirliy- diler. ll cereyan etmiş konuşmalar hemen o ge- ce Ankara'nın dört bir tarafında duyulmuştu. İsmet Paşa ve radikalleri, Karabekir Paşayla arkadaşlarını tedirgin ediyorlardı. Bunlar, kendi başlarına bir şey- ler getirilmek istendiğini pek âlâ görüyorlardı. Te- rakkiperver Cumhuriyet Fırkasının idarecileri Halk Fırkasının Grup toplantın ile Meclis toplantısı ara- sında dununu görüştüler, takınacakları tavrı konuş- tular. Fethi Bey Hükümetini ayakta tutmaları lâzım- dı. O kabine düştüğü takdirde yerine bir İsmet Paşa kabinesinin geleceği muhakkaktı. Bu bakımdan, is- yan hareketini telin edecekler, bunun mahalli bir ayaklanma olduğu yolundaki Fethi Be ey görüşüne ka- tılacaklar, suyu daha fazla bulandırmaktan çekine- ceklerdi. Muhalefet partisinin içinde bunu beğenmeyen, bunun kendilerine memleket dahilinde prestij sağla mayacağını düşünenler yok değildi. Onların istedik- leri, biç olmazsa bir suretle, Doğudaki olaylardan İk- tidarı sorumlu tutmaktı. Ama, Meclis toplantısı ari- fesindeki görüşmelerde Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasında, Halk Fırkasının aksine, mutedillerin gö- rüşü hâkim oldu. Meclis genel kurulu önce, Hükümet Başkanının izahatını sükünetle dinledi. Fethi Bey eskisi kadar olayı küçümsemiyordu. "Genç vilâyetinde bazı âsiler devlet kuwvetlerine karşı e diyor, "isyan bölgesi"nden bahsediyor, Şeyh Sait'in "Hükü- metçe muhalif tanınmış unsurlar'la sıkı temasını açıklıyordu. Başbakan, Piran'daki vakanın basit bir patlama olmadığı görüşünü savundu. Şeyh Sait bu patlatmayı yapmadan önce, biri İstanbul'da, diğeri Halep'te bu- lunan iki oğlunun Hınıs'a dönmelerini beklemişti. Bu oğullar iki merkezde bir takım temaslar kurmuşlar- ı. Hükümet bunların mahiyetinden haberdardı. Fethi Bey bundan sonra askeri durumu anlattı ve gerçekleri saklamadı. Şeyh Sait kuvvetleri taarruz, bizim birliklerimiz savunma halindeydiler ve bizim- kiler şimdilik çekiliyorlardı. o Zaten Sıla Yönetimin ilânını da bu vaziyet gerektirmiyti. Başbakanın asıl bundan sonraki sözleri Mecliste ilgi çekti. Fethi Beyin, Grup toplantısındaki konuş- maların ışığında, olayı yavaş yavaş bir "karşı ihtilâl" diye görmeye başladığı anlaşılıyordu. Ele geçen bir takım vesikaları açıkladı ve hilafetçiliğin, şeriatçılığın isyanın temelinde yattığını açık açık beyan etti. Dedi ki: "— Ele geçen bir vesikadan anlaşıldığına göre Abdülmecid'in oğullarından birine halifeliğin overil- mesi düşünülmektedir." 27

Bu sayıdan diğer sayfalar: