29 Eylül 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

29 Eylül 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Sayfaya ait küpürler

 Acaba bir bir pusuya mı düştü? Sait Hikmet bey meselesi çok esrarlı bir şekil aldı Şehrimizde yaptığımız tahkikat, Paristen
 Su, gaz.. Ankara, 29 — Su, gaz, elektrik gibi şirketlerin mukaveleleri haricinde halktan türlü namlarla para aldıklarından
 Üçüncü toplantı Kurultayda dün de çok ühim tezler ızah edıldı Gazi Hz. müzakeratı büyük bir alâka ile takip ediyorlar Dil...
 İsmet paşa Başvekil Urfada büyük teıahuratlı kuıılaııdı Urfa, 28 (Hususi) — Bu akşam saat on yedi de başvekil lsmet P. Hı.
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Başve! oldu, emsalsiz tezabu- tatla istikbal edildi. Urfaya vasıl KŞAM Yunanistanda bütün fırka- ların birleşmesile kabine yapılması muhtemel. Sene 15 — No; 5019 — fiatı her yerde: 5 kuraş PERŞEMBE — 29 Eylül 1932 Telefonlar: Tahrir 21686 — Idare 21434 — Klişe 20113 * Kurultayın dünkü içtimaıdan bir intiba Üç ncü toplantı Kurultayda dün de çok mühim tezler izah edildi Gazi Hz. müzakeratı büyük bir alâka ile takip ediyorlar Dil kurultayı dün mi toplanışını yapmıştır. Bu sefer muayede salonunun arkasındaki salonda toplanılmışlır. Gazi Hz. celse açılınadan evvel salona gir- mişler, sol tarafdaki yerlerden e oturmuşlardır. Biraz sonra Kâzım paşanın ri- yasetinde celse açılmıştır. Âzalar- dan bazıları kurultayda söylenilen sözlerin basılarak © dağıtılmasını istemişler fakat Samih Rifat ve Rüşen Eşref bey bunların imkân sızlığını izah etmişlerdir. Bundan sonra Golumbia darül. fünunu mezunlarından Saffet bey Söz alarak konferansına başlamış” tur. Saffet bey iki saat kadı süren konferansında Türk dilinin ari dillerle olan münasebetini anlatmış Saffet bey Türk gine dair bir çok ingiliz âlimleri- min eserleri olduğunu söylemiş bunlardan misal almıştır. Saffet bey: - “Milâttan binlerce sene evvel dünyanın bütün medeniyet hav- hâkim bir dil bera- ber bütün yazı sistemlerinin mu- citlik şerefi de büyük ırkımıza ittir, demiştir. Bundan sonra ci celseye nihayet verilmişti On dakikalık bir istirahat sonra ikinci celse başlamıştı Aradan Artin Çelebi bey tarı in eskil fından Türk - Summer ve Hint Avrupa lisanları arasındaki müna- sebete dair bir konferans verilmiş- tir. Artin Çelebi bey konferansında Çin medeniyetinin ne kadar eski olduğunu. izah ettikden sonra Çine medeniyeti, kültürü Türkle- rin götürdüğünü söylemiştir. Hattâ medeniyetin “üstüne istinat ettiği 3 mühim unsurun, barutun, mat baanın ve pusulanın Türkler tara- fından icat ettiğini buna dair bü- yük deliller olduğunu söylemi Artin bey çıkarılacak dil an Hint - Avrupa münasebeti izah etmiş, Darülfü- nun profesörlerinden Yusuf Ziş bey kelimelerin bir lisandan diğer bir lisana nasıl geçtiğini anlat- Âzadan Ömer bey Türkçede kullanılan farisi kelimelerin acem lisanından Türkçeye değil, eskiden Türkçeden acem lisana geçtiğini söylemiştir. Bundan sonra encümen intil batı neticeleri ve tebrik telgrafları okunmuştur. Teşkilât encümeni mazbata mazbata mubharrirliğine Sadri Et İ hem beyler seçilmişlerdir. ği AKŞAM Bugün 16 Sahifedir Ismet paşa Başvekil Urfada büyük tezahüratla karşılandı Urfa, 28 (Hususi saat on yedi de . refakatlerindel Pş. Hz. binlerce kişi tarafından pek samimi bir surette karçılan- mıştır. Birinci umumi müfettiş Ibrahim Tali bey başvekil paşaya Antepte mülâki olmuştur. Kolordu kuman- danı Kenan paşa, vali vekili Feyyaz bey paşayı Birecikten karşılamışlardır. Devair rüesası, askeri erkân, esnaf cemiyetleri binlerce köylü Başvekili şehre buçuk saat mesafede Kadı mev rasında kendilerine © tahsis köşke gitmişlerdir. Urfada derece büyük mamıştır. Su, gaz. Ankara, 29 — Su, gaz, elek trik gibi şirketlerin mukaveleleri | haricinde halktan türlü namlarla para aldıklarından şikâyetler vaki olmuştur. Dakiliye vekâleti bir tamim göndererek bu kabil'şir ketlerin halktan aldıkları para- ların tahkikini bildirmiştir. Sait Hikmet bey isminde bah- riye zatın Fransada dört aydan beri ortadan kaybol duğunu ve izinin henüz nüshamızda yaz- mıştık, Bu mesele hak- kında şehrimizde | tahkikat yaptık, | Aldığımız. malü- mata göre Sait Hikmet B. bahriye (j yüzbaşılığındı mütekaittir. Ev velee © Kadı yünde oturuyor du. Esmer, uzun boylu, tıknazca bir. zattır. Ev velee gözlük kullanmazdı. ve bıyıkları bugünkü kadar küçük değildi. Sait Hikmet beyin kullandı kartların üzerinde “ Hüsrev paşa zade Salt Hikmet, yazılıdır. Kendisi on iki sene evvel, Ahmet Muhtar paşanın. ikinci haremi Duhter hanımla evlenmiştir. Dubter hanım 45 yaşlarındadır. Kendisi çerkestir. Otuz sene ka- dar evvel Ahmet Muhtar paşanın konağına girmiş, iptida paşanın odalığı sonra zevcesi olmuştur. Ahmet Muhlar paşadan bir erkek çocuğu olmuştur. Bu çocuk iki Sene evvel Fransanın Cannes şehrinde vefat eden Bedreddin beydir. Veraset davaları Ahmet Muhtar paşanın vefa- tindan sonra diğer varisler bil bassa Mahmut Muhtar paşa Duh- ter hanımın, babasının zevcesi ok madı Bedreddin. kendi kardeşi addedilemiyece iddia ederek bunlara mirastan isse vermek istememiştir. Bunun üzerine Duhter hanım kendisi ve oğlu Bedreddin bey namına Mab- mut Muhtar paşa aleyhine dava açmıştır. Acaba bir pusuya mt düştü? Sait Hikmet bey meselesi çok esrarlı bir şekil aldı Şehrimizde yaptığımız tahkikat, Paristen gelen son haberler Sait Hikmet beyle zevcesinin ikamet ettikleri Nişantaşında Bedreddin bey apartımanı Bu dava uzun sürmüş, neti- cede Duhter hanımın © Ahmet Muhtar paşanın evvelâ odalığı, sonra nikâhlı zevcesi, Bedreddin beyin de Ahmet Muhtar paşanın oğlu olduğu anlaşılmış, (binaen aleyh mirasçı oldukları tahakkuk etmiştir. Bunun üzerine Mahmut Muhtar paşa Duhter hanım aleyhine bir mukabil dava açmıştır. Mahmut Muhtar paşa, pederi Ahmet Muhtar paşadan kalan ve orta dan yok edildiği iddia edilen bir milyon lira kıymetinde elmas- lari istemiştir. Mahmut Muhtar paşa davasını isbat için bir takım tevatür şahit- ler göstermiştir. Bunlar Duheter hanımın kullandığı mücevheratın şekillerini, cinslerini, nerede ne üzerinde gördüklerini anlatılar. Fakat şahitlerin ifadeleri bir birini tutmamıştır. Bunlar aynı günde Duhter hanımın üzerinde bir çok elmas gördüklerini söyle- mişlerdir. Halbuki bir günde (Devamı ikinci sabifede ) Şarkılarımız! Mukiddin Sadık deye «ğu karşıki dağı. Kuzunun feryad. bağrımı de Eşinden ayrılan böyle mimelerfe «Çifte tabanca çak Biratima bak in almadı, kalmadı.» Yuvanın içinde yaldız. yattım, Yarim geliyor diye yollara baktım şanı eti & giliyorum eller sana eg elsa ramadım saranlara aşkolsiale

Bu sayıdan diğer sayfalar: