6 Ağustos 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

6 Ağustos 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM —— Sahife 9 Radyo AKDENİZDE Her akşam e bir hikâye Dudak boyası G Ağan pazar arti INCILARI | " e meş pancurların arasından | ti. Şimdi içinde büyük ümitler Benlik Dr. Fake 19 an be Yazan: İSKENDER FAHREDDİN Tefrika No. 135 e sızıyordu. Gerine gerine | uyanmıştı. Her halde meçhul ka- eşriyatı. (Ekrem, Ruşen, Cevdel, ndı. Ancak geç vakit öğle üs- | dın ona ya bir telefon edecekti, | kemani Cevdet, — İbrahim beye ü ya deli odasına min vururdu. | ya bir mektup yazacaktı. Yahut, | © habarlar 2130 Bati çepik Esi Kemal Keti ( Jüzette ) z geiiden uzaklaştırmak dü baktı, Tam: yahut ta bir yerlerde karşılaşa- mn Saakila tan iğ rks orkenra$ istiyordu. Halbuki, kendisini ölüm döşeğinde sm “Gel el, dedi, onun x ölümden kurtulması i ! anrıya birlikte yalvaralım rat bu ke işitince bey- ledi vurulm döndü. — Amiral Güriliriye) nın yi masına meydan sancak direğinde astım. üret Kemal reis? mal reis bir müddet sustuk- tan sonra, başka bi mas etti: ir mevzua te- raman beyini tehdit et- de es Dilme Me gazaba geleci eki.. Ne a | Pediş- Iboluda bıraksan.. İstanbula yal- nız dönse: k iyi olacak! ru söken Muradın fena hal- .de canı sıkılmıştı. bırakmak mı nu dedin? ondan vazgeçe! ş Kemal reis! ölüm döşeğinde yatan bir ka hakkında söz söyliyenlere ler zaptettim. Eğer (Jüzetta) ya- nımda olmasaydı, ğe si birini yapamıyacak m, O, beni üğurlu bir a ar ide - padişah irade etse - me emi Ondan ayrıla- — Ölüm ayırırsa ne yapacak- — Talihime küser otururum. .İnsanlık göğe çık- iıyan çocuğa meme eriği analar nasıl teline müs- tahaksa, m muzfarip insanların yar- dımına koşmuyanlar da benim in- dimde tıpkı o taş yürekli analar gibi teline Mi ktır. Ben onun balmumu kadar sararmış çehresi- ni ve hergün biraz daha eriye; esiz.. 1 Aği görüyorsa, ben İsi anal yalikmades dönme- sini de bilir: emal reis, e Muradın > kadar temiz yürekli ve manda bu derece san bir vd oldü- ğunu bilmiy. — Ben senden hileli mağa baş- ladım, Murat zn dedi - Sende bu azim ve iri n, yalnız (Otranto) sms bali Venedik sahillerini işgal edebilirsin! u sırada Kara'Ali koşarak Mu N 4 radın yanına gelmişti, Murat reis Kara Alinin NN görünce ye rinden fırlad e var Yü irük Ali? Kara Ali Murat reisin kulağına eğildi: — Kamaranın önünden geçer- ken bir inilti işittim.. Bir defa yoklasanız fena olmaz! Murat e süzerek Kemal reise baktı — canı seven gemiciler Eğ bastalığile benden ziya- de slâkadar orlar.. emal reis kalktı: — misal bey, bende geliyo- rak yü oturduğu ire > ikisi birlikte geminin arka eşi geçtiler, Murat reis kamaranın kapısını avaşça açarak içeriye o Ar Bu zamana ada a ter- liye terliye uyumuştu. Başını kal- içinden adeta ağzına kadar bir is- pirto rüzgârı geliyordu. Hâlâ sar- hoştu. Zaman zaman bir baş dön- mesi geliyor, od. ncereleri yatağının etrafında dönerek oy- nuyorlardı.. Bir müddet iğ kaldıktan ii Aynaya yaklaştı. Yüzü sapsarı idi. Zaten son derece çirkinlik üzeri- ne bu sarılık onu kendi kendisin- den iğrendirdi. Birdenbire gözleri fal taşı kadar açıldı. Yanağında, evet yanağında kır- mızı bir dudak iz i vardı. Bir değil, “Deli olacaktı. Demek dün gece idi, “ Lâkin inanmıyordu. Bu derece çirkinliği, bu derece gudubetliği ile kep bir kadın girsin! İmkân. de du 'n, garip bir haleti ruhi- Aklına feci “bir şüphe geldi. yenin tesiri altında, kendisinin de ii ve için adi bir kad Sı bil l ? Sonra ken- larak, Jüzettayı kamaranın kapı- sından tetkike başlamıştı. Msırat reis karısının b ucun- da duruyordu. Jüzettanın çehresi balmumun- dan daha sarıydı.. Genç kadının gözleri gittikçe ve ek m kemikleri meydana çık- va ellerini yukarıya kaldır. mıştı: — Allahım, sen şu zavallıya merhamet et! Onu e bağışla! ye yalvarı; Jüzettanın aZAMZ kurumuş hazan erir >. soluktu.. g hafif ve müte- bessim bir çizgi belirdi.. Sonra birden gözlerini kapadı. urat elini karısının alnında gezdirdi. Jüzettanın başı bir yanar dağ kadar ateşliydi. Kemal reis kendi kendine: — Muradın hakkı varmış... Diye mırıldanıyordu. Kemal reis ömründe ili bu kadar acıklı bir e v oi şılaşmıştı. iin Blüiybr mağ? Böyle Kamara- tahta sedirin ke- kadar hiç bir hadise elin lg gevşemiyen dizlerinin sinirleri bir a Kemal reis, Muradın kolundan ttuz ıma otur, koca aslan! Ne kadar ağlasan yeridir! Hazan rüz- gârına tutulmuş bu meleğin önün- de en sert granitler bile eriyip kül olur. Gel, kardeşim, onu ecelin pençesinden kurtarmak için tan- rıya birlikte yalvaralım! ( 1 var) di kendine güldü. Dün cebinde bir tek lira vardı. Halbuki gece o bir pie gitmiş, a Ki Lira olduğu gibi O halde demek dün gece Ni tında ilk defa olarak bir aşk gecesi geçirmişti ha. Kendisine pa halde EY Hayatta ilk defa böyle bir cesi geçirsin de küp gibi srbaş ei duğu için farketmesin ha!.. Ah nı yapmıştı? Ne yapmıştı iğ bu ka- dik sarhoş olmuştu? Sanki o ka- dar içecek ne vardı?... Dün geceki hatıraların hepsini yeri şiirli aşk sahne- lerine dair bir şeyler ii Bil Fakat nafile, Aklına hiç in ir şey in ve 3 malar yanyana eti Analı kimdi? | Nasıl bir kadındı?. Esmer mi idi? Sarışınmı idi? Kumral mı idi? Bunları düşünürken kendi kendisine: — Muhakkak sarışındır.. dedi. Sarışınlara karşı anlaşılmaz bir â E: zâfı vardı. Esmer, yahut kumral, düz siyah saçlı olmasını hiç iste- miyordu. : Dün gece hayatına esrarengiz şekli, istediği rengi, istediği göz- leri, istediği saçları, istediği bur- iği vücudu, istediği ayalinde meçhu “ kendi düşündüğü en güzel kadın a çizdi. Dee hattâ plâtin dr vi gözler, zayıf uzun bir b Artık hi dönmesi geçmiş- caklardı. Aynada kendisini seyrediyordu. Hâlâ kırmızı silmiyecek, böyle hokkabaz gibi sokak sokak dolaşacaktı. Fakat birdenbire gene müthiş bir şüphe ile sarsıldı. Ya bunlar dudak boyası değil de bayağı bir boya, mürekkep filânsa, ve bir ii düfen sürünmüşs Bu şüphe onun şiirli rüyasını berbat Li Aklına bir çare geldi. Hemen büyük bir dikkatle boyaları in sildi. Yanak- larında az uz boya yoktu. Mendi- lini bir kâğıda sardı. Belediye kim- yahanesinde bir arkadaşı vardı. maa Kem ona endili — ii şu bayii tahlil et!., ii ğ # B 5 z 5 5 FR i 2 ğ $ g g hayet bime mi va bil şını kaldırdı v: ud sıl. Oooooh!.. Şimdiye kad le rahat bir nefes aldığını bilmi- yordu. Ol h1.. Şüphi Ik muştu. Mul ak ki o dün gece haki bir aşk gecesi, bir aşk fırtınası . MN ga ne ip ek? - tam ma- 'çirmişi Mendil elinde, memnun sol neden çıktı. Günlerce, hafta- meçhul kadından bir defacık bile olsun yü mediği meçhul kadına âşık mi tu. Artık o tamamile şeklini al mıştı, Plâtin saçları, uzun incecik ücudil. det: dı da doli İRE du. Ve Ahmet Sermet bu plâtin saçlı genç sevgiliye mütemadiyen Mi yazıyordu. azdı, yazdı, yazdı, belki hiç v kus mdüz siyah “ saçlı bir a — O bendim.. O kırmızı beni ndir... izler demiş olsa inanamiya- caktı, Bir gün pie onu ziyare- geldiler. Senelerce evvel yap- Sli o değme âlemini li bal le kırmızı dudak iz- lerile emi tarihi geceden ba- his açıldı. en biri kahkaha- larla gülüyordu: ümre Sermet.. O geceki ha- lini hiç m Bir kaç ği ind ! ” Bükreş (364 5m) m 2015 mi sirin 21,15 oda musikisi, 22 tas” pi 22.30 piyano şer hai m. Very Tİ 4 m.) — 21,12 Polosl nez musikisi, 100) 50 Gi 22,15) Polonez miki, 23, Poj mai aklen kons g (471 DİZ 20, dye piyesi, 21,45 Vi büker! gas zino tiyatrosundan Franeg musikisi. i Vi 8m.) — 21,15 kon- | ser Ta i bebeler, 23; 10 yi k, 24,15 dam s mun indn LR riyasetinden: 330 doğumlu ve Pa Lİ tabi efradın ilk ve Jamaları eylül 984 tarihindi Şi 10 kazali e tarihine kadar devam. edecektir. Yerli ve yabancı efradın ilk yoklamaları vi tarihi günlerde öğleden evvel ve Ss klamaları et tari e nlerde y iğleden evvel yapılı tır. Mükelleflerin yeni bezi ei 8 cüzuanlarile ve ikişer it tit raflarile şubeye gelmeleri. Tecile tabi talebelerin a — e iyim hal mıfta bi ul gir ei edişi md azılmıştır. ımdar nabiyesi 8, 10, Kürkü pi z Beyazıt m Kumkapı — Bilümum yoklama kaçakları 6, la ii Posta ittihadına dahil olmayan ecnebi memleketler: Seneliği va altı aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres tebdili için yirmi iy pul göndermek ll 25 — Ruzıhızır: 93 İkindi Rebitlahır : : ter içtikten sonra arka salon- zmışsın.. Kravatın bir tarafa ie kei bir tarafa.. Hanım- lardan biri — Koşun.. Koşun!. diye seni bize gösterdi.. - una bir muziplik yapalım!, dedik, Kami mi gittin?.

Bu sayıdan diğer sayfalar: