19 Ağustos 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2

19 Ağustos 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A Sahife 2 19 Ağustos 1934 SON TELGRAFLAR Avusturyada yeni idam kararları Viyana 19 (Hususi) — Dis a kar hiza edenlerden Domesi idama, diğer mazmumları müskbet kürek ceza sına mahküm etmiştir. Domesin cezanın müebbet küreğe tahvi için müracaatı — reddedilmişt Mahiküm saat 17,30 da mahkeme avlusunda anılmıştır. İbrik divanı harbi de yanla- rında bomba bulunan iki kişiyi idama mahküm etmiştir. Bunların avukatları telefonla Reisicumhu- ra müracaat ederek idam cezası- nın affını istemiştir. Reisicumhu- yun cevabı, idam için kararlaştırı- gelmiştir. Bunlardan sı müebbet küreğe, diğeri 20 sene hapse çevrilmişti Bitler Berline döndü Berlin 19 (Hususi) — Alman- yada bu yor. Her tarafta büyük propagan- dalar yapılmaktadır. M. Hitler dün Hamburgtan gelmis, yüz bin- lerce halk tarafından karşılan- mıştır. Gece yapılan tezahürat ©s- nasında Hitler pencereye çıkmış ve şiddetle alkışlanmıştır. Stratosfer balonu Graç 19 (Avusturyada), (Hu- susi) — Dün Belçikada havala- nan Siratosfer balonu saat 19 da Graç üzerinden geçmiştir. Balon, 3000 metre yükseklikte cenubu şarkiye doğru gidiyordu. Bulgaristanda fırtına Sofya 18 (A.A.) Dün dolu ile karışık gayet müthiş bir bora Şumnu civarında büyük hasstat yapmıştır. 10 kişi ağır surette ya- Talanmış ve bir çocuk ölmüş, ay- rıca birçok hafif yaralılar da vaı dır. Dahiliye nazırı vaka mahal- Tine hareket etmişti Güreşler Dün akşamki müsabakaların neticeleri ilk güreş Estonyalı Rago ile Ok: ranyalı Lubişko arasında yapıl Estonyalı hasmına faik görüni yordu. İlk yedi dakikayı alayla ge- çirdikten sonra sekiz dakika otuz dokuz saniyede kazandı. İkinci güreş: Türk Mülâyim ile arasında | yapıldı. dal min hâkimiyetile geçti, Fakat ser- bes olan güreş greko romene çev- riliyordu, Halk ikaz etti, İkinci 'devre birinciye in çok di ha çetin oldu. Mülâyim tamamen ezici bir hâkimiyetten sonra 13 dakika 45 saniyede tuşla kazandı. Üçüncü güreş: Çek Vavro ile lı Fişer berabere kal- in reye müracaat edili- Alman Tavra ile Romanyalı arasında idi, AL man yirmi bir dakika 31 saniye- de tuşla gelip geldi. Beşinci güreş: Finlandiyalı Hu- #aven ile Belçikalı Dölamod ara- sında yapıldı. Finlandiyalı on da- kika 28 saniyede gelip geldi Güreşlere yarın gece de devam edilecek Fatihte bir ev yandı Fatih civarında Hatip Musli- Telin akan. Nia ilmin evinden dün gece yangın Çıkmış ve ev tamamen yanmıştır. Yangının üst katta bırakıl, mangaldan çıktığı anlaşılmıştır. Otakçılar civarında — Makbul hanımın evinde de ocaktan siç- Tıyan kıvılcımdan yangın çıkmış Ve evin bir kısmı yandıktan son- Fa söndürülmüştür. mmm Bu Sahahki 'Telgraflar Kurultay toplandı, tezlerin okunmasına başlandı (Bap tarafı 1 inci sahifede) Kurultay yazkanlıkla, arif vekâleti neşriyat mi ik Reşit beyle, İsmail Müştak, Re- fik Ahmet beyler seçildiler. Gı mer encümeni, Filoloji encümeni, ıstılahlar encümeni, niz encümeni âzalıkları için yapıldı. Bundan sonra Sovyet demisinden, © Kurultay nışı münasebetile gelen bir tel- grafla İstanbul belediyesinin ve diğer vilâyetler ve müesseselerin Kurultaya gelen telgrafları okun- du, Müteakiben Türk dili tetkik ce- miyeti umumi kâtibi Necmi bey kürsüye gelerek Türk dili encüme- ninin faaliyetini anlattı Rapor büyük bir alâka ile dinlendi. Bundan sonra teneffüs için celse 10 dakika tatil edildi. Ikinci celse Ikinci celse saat 16,20 de açıl- dı. Reis Kâzim paşa hazretleri mname intihap, aka topla- — Kurultay münasebetile ge- İen tebrik telgraflar okuna” caktır. Şimdiye kadar gelen tel- rafların sayısı 2 bini bulmuştur. ftan da gelmektedir. Bun- rif komiserliğinden ve ulüm aka- demisinden gelen başka telgraf lar vardır. Onlar okunacaktır. Tezler Dün Sovyet Rusyadan gelen bu telgraflar okunduktan sonra rüzname mucibince müzakerata geçildi. Ahmet Cevat bey (türk- genin Hint - Avrupa dili ile mu- kayesesi) isimli tezini okumağa başladı. Ahmet Cevat be; mis bir ihtisas dairesi pilmiş olan kıymetli tezi iki saat | sürdü. Ahmet Cevat bey tezinde | türkçenin şimdiye kadar görül. | memiş, gösterilmemiş meziyetle- | rini, anlatıyordu. Saat 18 i geçiyordu. Geçe kalma- mak için, Ahmet Cevat bey bu- gün tezini okumağa devam mek üzere sözlerine nihayet ver- diz et Müteakiben İbrahim Necmi bey alarak dedi — Efendim, merkez hej gelen bir çok değerli tezler var- dır. Bunların hepsi hakkında saygı duyarız. Fakat bunların burada birer birer okunması çok uzun sürecek, vaktimizi alacak- tr, Bunlardan bir takımını doğ- rudan doğruya isyonla- ra havale etmeği münasip bul duk. Komisyonlar, bu tezleri tet- kik. edeceklerdir. İlmi komisyon- lar pazartesi günü mesaiye baş- lıyacaklardır. #brahim Necmi bey, kamisyon- larda tetkik edilecek tezlerin ve bu tez sahiplerinin okudu. Saat 18i çeyrek geçiyordu. Reis paşa hazretleri: — Kurultay yarın (bugün) sa- imi kol isimlerini at 14 te toplanacaktır. dedi İçti- maa nihayet verildi. Kâzım paşa Hz.nin nutku Meclis reisi Kâzım paşa Hz. nin kurultay başkanlığına seçildikten sonra söyledikleri nutuk, şudur: «— Reisicumhur Hz., hanım- lar, beyler, İki yıl önce, yine burada top- lanmış olan bi rultayımın değerli çalışma çağını bugün tatlı bir sevinçle anarım, Birincisine olduğu gibi, bu ikine kurultaya da beni başkan seçti- Zinizden pek mutluyum. Dil birliği, el bir in, düşü. müş birliğinin, ülleü birliği sağlam temeli olduğu maştırıcı gözgü muzun dil işini bu kadar önde tut- ması da bundandır, aramızda bu- lunarak yüce özlerile kurultayın onurunu yükselten büyük önderi- mize sonsuz saygılarımı sunarım. Türk urukları, bilindiği gi orta Asyadan, doğu, batı yönleri: ne, donşaklar kıranına, ısı yaka. lara, binlerce yıllar içinde müş, yayılmış, yerleşmiş, ür ışıklarile şenlendir. miştir. Ancak bu Türk göçmenle- ri, içlerine girdil bütün eri çevrelerde, i Türk dili ku- | türlü değişikliklere uğradılar. O kadar ki, çoğu ana dillerini bile unuttular, yavaş, yavaş öz benlil lerinden de uzaklaşan bu Türk göçkünlerinin Fürk ana dilile ii şikleri, bugün yalnız çevrelerine saçmış oldukları eski dil kök ve izlerinde görülür. Türk ana dilini ve benliklerini koruyabilmiş Türk ulus ve uruklarının bulundukları yerlerde de, binden artık yılda: beri, türlü siyasa ve din baskısı ve zorluğu onları öz türk dili üzerin- de işleyip onu yükseltmekten geri bıraktı. Bu çağların sıyasa ve din ku- rumları ise, türkçeyi yükseltmeğe çalışmak şöyle dursun, tersine ola- rak, onun değerli özünü bozmak için ellerinden geleni yaptılar. İşte bunlardan ötürüdür ki, bu- gün yazı dilimiz öz türkçeden ay- rılmış, bambaşka bir kılık almiş bulunuyor. Bununla beraber, öz türk dili ulus içinde yaşamaktan alıkonamamıştır. Ancak, yaşamak- ia olan öz türkçenin arı olarak, daha işlenmemiş durmakta oldu- nu acı olsn da, açıkça söyleme- iyiz. Dilimizin sağlam temeli dü- zen ve türelere dayanarak işlem | mesi, genişletilmesi, onun bugü nün üstün bilgi ve bilgin dili kı- lınmaşı, gerektir. | Birinci kurultay, bu yolda ilk Verimli adımı atlı, İçinden seçtiği - umumi merkez heyetinin - ge- İ celi gündüzlü çalışmasile dil işi iki yılda çok yol aldı. Daha bu- günden yabancı sözleri atarak yer- lerine öz türkçe sözleri kullanma- ğa alışmış bulunuyoruz. İkinci kurultayın dil işini daha gok ve tez verimli yola koyacağı" na güveniyoruz. Bu inanla ikinci Türk dili kurultayma kutlu çalış. ma dilerim. (Melis reisi Kâzım pasa Hz. nin putuklarındaki öz türkçe kelimelerin izahı: Baskan (rei9), Gözgü (ayna), Ulas (en büyük), Onur (haysiyet), Önder (lider). Yön Çistikamet), Acun (dünya), Göşmen ve Göşkün Cenubacir). Çevre (muhit), Donuk, (cumüdiye), Yaka (cihet), Kıran (tac Fal), Sıyasa (yasa, nizamın en yüksek ve saril mefhumu), Kurum (tesis, mü- Gssese), Isı (ucak). An (pak; temiz) Yağmur, fırtına Karadenizde oldukça şiddetli bir fırtına var “Aylardanberi kurak ve çok si- cak giden havalar değişti. Dün & bah başlıyan yağmur fasılalarla | devam ediyor. İstanbuldan başka Trakyaya ve Anadolunun ekser yerlerine yağmur yağmaktadır. Bir kaç gün evvel 33-34 dere- ceye kadar yükselen termometre Yirmi dörde inmiştir. Hattâ saba- ha karşı 21 dereceye kadar inmek- tedir. Oldukça sert karayel lodos esi- yor. Bu hava Karadenizde fırtına yaptığı gibi ölü dalgalar Marma- rada da vapurların sallanmasına sebep olmaktadır. Dün sabah Adadan gelen vapurlar, ortada fırtınaya delâlet eden köpüklü dalgalar olmadığı halde, çok sal lanmıştır. Yolcular bu havadan çok müteessir olmuşlardır. Yağmur bahçe ve bostan sahip- lerini memnun etmiştir. Yağmu- run balğar için de faydasi olacaği muhakkaktır. Hafıa ve maliye vekilleri Ankarada ç Ankara 18 — Nafıa ve maliye vekilleri bu sabah saat 9da hu- Susi trenle şehrimize gelmişlerdir. Askeri terli listesi Ankara 18 Askeri listesinin hazırlanması bugünlerde bitecektir. Milli müdafaa vekili listeyi tetkik etmek üzere bugün şehrimize gelmişti, Rauf Hayri beyin muhakemesi Kaçak eşya getirmekten suçlu Odesa baş İconsolosu Rauf Hayri beyle kavas Tevfik ve muhacir Mehmet efendilerin muhakeme- lerine gümrükteki sekizinci ihtisas mahkemesinde devam edilmiştir. Dünkü celsede suçlular müda. faalarını. yapmışlardır. Mahkeme kararını yarın tefhim edecektir. Izmirde incir piyasası açıldı zmir 18 — İncir piyasası niha: yet bugün borsada sekiz kuruş otuz paradan açılabilmiştir. Aydın demiryolu idaresi kilo” tre başına bir ton incir nak- liyatı için daha iki kuruş tenzilât yapmıştır. Çocuk felci Amerikalı bir doktor bir aşı keşfetti Filadelfia 18 (A.A.) — Meşhur doktor John Koluner, çocuk felci- ne karşı bir aşı keşfetmiş olduğu- in etmiştir. | Memaileyh, aşının tesirini isbat | için, maymunlara, kendisine ve r yapmıştır. 1, maymunların amudu fıka- risinden alınmıştır, mikropların vücut üzerindeki tesirleri başla- mazdan 6 hafta evvel yapılması lâzımdır. | Bütün hayatta muafiyet temin edebilmek için aşının 3 hafta sıra ile yapılması kâfidir. | Doktor, bu aşının taammüm. edeceğini ve bunun pek ucuz bir fiat ile yapılabileceğini ümit et mektedir. | Arşidük Otto nereye gitli? | Stokholm 18 (A.A) — Arşidük Otto, bugün meçhul bir semte bareket etmiştir. Milliyet aleyhindeki dava Bürhan Cahit bey hakareti aklından geçirmediğini söyledi Esnaf bankası hakkındaki neşe riyat münasebetile vali ve bele- diye reisi Muhiddin bey tarafın- dan Milliyet gazetesi neşriyat mü dürü Ethem İzzet ve muharrir Bürhan Cahit beyler aleyhine açi- lan hakaret davasına dün üçüncü ceza mahkemesinde devam e işti Dün Ethem İzzet beyin geçen celsede verdiği tarziye üzerine vali Muhiddin bey tarafından mahkemeye gönderilen davadan eragati mutazammın istida okun- muştur. Bundan sonra reis, mahkeme- de hazır bulunan diğer suçlu Bür- han Cahit beye bir diyeceği olup olmadığını sormuş ve Bürhan Ca- hit bey, Esnaf bankası münasebe- tile Milliyet gazetesinde iki ma- kale yazdığını ve bu makalelerde açık tenkitler yaptığını, fakat bu tenkitlerde kimsenin a kar şı hakaret kasti olmadığı gibi içinde yaşadığı beldenin müesse- sesine karşı da tecavüzde bulun- mayı hatırından göçirmediğini, an- cak tenkitkâr yazılarının suitelâk- ki edildiğini bu muhakeme vesi- lesile öğrenerek çok mütcessir ol. duğunu ve bu teessi beyanatının müddet da bir tarziye makamın edilmesini temenni etti ledi, Bunun üzerine belediye veki leri Bürhan Cahit beyin bu şeki deki beyanatınm müekkilleri ta | kabul edileceğini için bu beyanat hak: kında müekkillerinin mütale; almak üzere kendilerine mühlet verilmesini istediler. Mahkeme avukatların bu tale- ini kabul ile muhakemenin bu ayın 23 üncü perşembe günü w bahına bırakılmasına karar verdi. 26 Ağustos sergisi İş bankası tarafından Galata- saray lisesi salonlarında hazırla man büyük serginin inşaatı epeyce ilerlemiştir. Bilhassa serginin antresi pek mühteşem olmuştur. | Sergi İpekiş, iş, Yünişç Camiş, Şekeriş, çiviiş, ormaniş gibi birçok paviyonlara ayrılmı tır, Bu paviyonlarda ipek, kömi cam, şeker, çi geçirdi #ayanı dikkat istatistikler, resim- ler, tablolar, heykeller ve muhte- if şekillerle çok iyi izah edil mektedir. Kömüriş dairesine girince in- san kendisini bir kömür ocağına girmiş zannetmektedir. i Bu paviyon tıpkı bir kömür ma- orman işlerinin kil, yazı ve rakamlarla gösterile- cekti Şekeriş paviyonu da fevkalâde olmuştur. Bu dairede şeker fabri« kalarının en küçük teferrüntn ait bütün faaliyeti altından ışık verilen renkli fotoğraflarla halka gösterilecektir Bu kısımda üzeri toz şekerle kaplanmış sütunlar vardır. İş bankası sergisinin her husür- ta mükemmel olacağı anlaşılmak» tadır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: