29 Mayıs 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

29 Mayıs 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ERME e a . Hakem Ibrahim Fenerbahçenin İzmir maçları için ne diyor? İzmirde Fenerbahçenin maçlarını idare eden Ankara bölgesi hâkemle- rinden İbrahim 'Taylandan aldığınız mektubu olduğu gibi dercediyoruz: «Geçen hafta hakemliğim oltin- da yapılan Fenerbahçe Doğanspor maçı dolayısile 16 mayıs tarihli muh- terem gazetenizde intişar eden imza- sız yazı dolayısile bir kaç noktanın tavzihine Tüzum hissettiğimden neşri- ni bilhassa rica ederim. Tafsilâtı okuyan ve maçı seyretmi- yenlerin hakemlere ve bilhassa bana karşı fena bir his besliyecekleri tabit olduğundan maçın karakterislik ci- hetlerinin de benden duyulmasını fa- ideli gördüm. Maçtan bir gün evvelki İzmir gazeteleri en iyi oyuncularının Istanbul maçlarında sakallandıkla- rından takımlarının Fenere karşı bir nin gayri tabii olduğunu ve nihayet yakışır bir farkla mağlübiyeti kabul ettiklerini yazıyorlardı. İzmir efkârı umumiyesi bu merkezde iken bir hafta evvel:6 gol farkla galib gelen bir ta- kımın haleti Tuhiyesini tahmin et- mek zannımca pek güç değildir. Bu ufak psikolojik tahlilden sonra ma- çın tafsilâtınz geçiyorum. 1 — Birinci dakikada İzmir muha- cimleri Fener kalesini sardılar. Sağiç kaleye 4 metre mesafede yakaladığı topa şüt atacağı sırada yüzde yüz gol olacağım kestiren kaleci Hüsameddin büyük bir feragatle kendisini topun üzerine fırlatarak takımını muhak- kak bir golden kurtarıyor ve bu me- yanda maalesef bir de kriz geçiriyor. Kalecinin bu hareketi takdire değ- mekle beraber bu vaziyette şüt atan İzmirli oyuncuya da cezs. verilemiye- ceğini alenen ve cesaretle söyliyebi- dirim, 2 — Fenerin mağlübiyeti fena oyu- nunun neticesidir: Topa hakimiyetle- ri herkesce malüm olan oyuncuları- nın stop yapmadıkları ve mütemadi. yen topu hasım oyunculara kolaylık- la kaptırdıkları kendilerince de inkâr » edilmiyecek bir hakikattır, 3 — Oyunun devamı müddetince taraflardan birisini iltizam ettiğime dair tafsilâta hiç bir işaret bulunma- ması benim için en büyük tesellidir. Afledilmiyen cihet müsamaham do- Tayısile oyunun sert cereyan ve mağ- lübiyetin de bundan neşet ettiğidir. Buna da cevabım çok kısadır. İzmirli- ler futbolü tabiri amiyanesiyle dobra dobra oynadılar. Bu sistemi aşan en ufak hareketi “cezasız birakmadım. Ve unutmadılarsa gerek Fenerliler gerek İzmirliler bu cezalardan birer de gol yaptılar. Maçın sonunda İstanbul- da olduğu gibi ne çenesi kırılan ne ayağının kemiği çatlıyan bir oyuncu- ya (esadüf etmedim. Tafsilâtın s0- nunda Fikretin, ne böyle bir maç ne de böyle bir hakem gördüm demesi hayrelimi mucib oldu-çünkü: Çok feci söhmelerin cereyan ettiği ,Böylenen Doğansporun İstanbuldaki maçları tarifine pek uygun olduğu İhalde misali çok uzak yerlerden inti- Mab ediyor. Sonra ben çok iyi hatır- Yarım Ki bu sözü bana serfeden oyun- cu bir çok maçlarda hattâ Mili maç- Tarda bile hasmına çok defalar yum- Tuk sallamıştır. Hücum etmeli fakat haklı mevkide olmalı o halde niye böy- Je bir maç ve hakem görmemiştir s0- Tabilir miyim? Üçok - Fener “maçını iyi idare et- mişim, ben bu maçta diğerinden da- ha titiz davranmadığım halde nasıl oluyor da iyi idare etmişim bilmiyo- rum, Her halde iki takım sert oyna- mamak için mutabık kalmış olsalar Serlliğe meydan vermemek için Oyuncu çıkaran hâkeme hücum eği- Jir. Bunda bir çek gizli Tikirler aranır, Çıkarmayan için mağlübiyetimize se- bob oldu denir. Memleketimizde ken- disine hücum edilmeyen ve biraz tak- dir edilen hakem kimdir? Çok merak Bugün ve yarınki maçlar Ankaraya giden Galatasaray futbol takımı bugün ilk maçını Ankaragücü ile yapacaktır. Yarn İzmirde Doğanspor - Üçok, Ankarada da Galatasaray- Gençlerbirliği maçları olurken İstanbulda da Fenerbahçe - Gü- neş takımları Fenerbahçe Ssta- dında karşılaşacaklardır. Fenerbahçe takımının; Necdet Tebib Fadıl AM Reşad (“Aytan © Cevad Orhan Fikret AliRıze Naci Niyazi Güneşin de Ankarada ikinci maçta çok muvaffak olan: - Cihad Reşad Faruk İbrahim Rıza İsmail Rebii Necdet Rasih Selâhaddin Melih şeklinde olacağı söylenmektedir. Bunlar en fazla dolaşan Tiva- yetler olub iki tarafın kati şekli ancak sahada belli olacaktır. YUNANİSTAN HABERLERİ: Atletizmin 28 nci Atinada #tletizmin yirmi sekizinci yildönümü münasebetile yapılan mü- sabakalarda çok güzel dereceler elde “edilmiştir: 100 metre: 1 — Labrakis 112 2 — Sakalarlu 113 200 metre: 1 — Fotoplos 235 2 — Sakalarlu 25 400 metre: 1 — Misailidis 619 2 — Yorgökoplos 52 400 metre: 1 — Yorgokoplos 159.8 2 — Velcoplos 201 1500 metre: 1 — Yorgokoples 4132 2 — Velcoplos 4.144 5000 metre: 1 — Kiryakidis o 15.35 Yenirekor 2 — Varcokis 15422 10000 metre: 1— Kiryakldis 3252 2 — Varcakis 3253 110 manialı: 1 — Mantikas 15.1 2 — Skinadas 15.5 400 manalı: 1 — Mantikas 554 2 — Skindas 55.6 Disk: 1 — Sillas 49:83 2 — Floros 42.13 Gülle: 1 — Stefanakis 1338 2 — Paterakis 1261 Girit; 1 — Papayorgi 6430 Yeni rekor 2 — Lukoplos s2 Çekiç: 1 — Dimitroplos 43 2 — Petroplos 4087 Uzun atlama: 1 — Lamibrakis 690 2 — Elefterladis 682 Yüksek: 1 — Pantazis 183 2 — Paterakis 180 Sırık atlama: 1 — Tanes 383 2 —Travles 370 Üç adım: 1 — Naplodis un 2 — Palamiotiş 1409 Yunan diski: 1 — Sillas 42.98 Yeni rekor 2 — Kantolatos 36.10 Bu müsabakalar neticesinde Etni- kos klübünün atletleri 93 puvanla birinci olmuştur. 23 Mayısta Atinada yapılacak olan Yunanistan - Polonya- Çekoslavakya, atletizm maçında Yu- nanistanı bu müsabakalarla birinci ve İkinci gelenler temsil edecekler- dir. Yunan atletleri Polonya ve Çe“ koslovakya atletlerini mağlüb edecek» lerini iddia ediyorlar, * * Balikesirde lig maçları İdmanyurdu Doğansporu 5 - O yendi Balıkesir (Akşam) — Balıkesir böl- gesinin ik maçlarına geçen pazar gü- nil Bandırma sahasında başlanmış ve ilk maç Bandırma İdman Yurdu ile Bandırma Doğanspor takımları arasında yapılmıştır. Bu maçın birinci devresi iki takı- mın müleaddit hücumlarına rağmen sıfır sıfıra beraberlikle neticelenmiş ikinci “devre başladığı zaman İda Yurdunun gerek teknik bakımından ve gerekse nefes kabiliyeti cihetinden doğan “spora faikiyeti aşikâr olarak kendini göstermiştir. Bu devrede İdman Yurdu ağır ba- sarak Doğansporun kalesini şüt yağ- muruns tulmuş ve binnetice beş gol çikarmağa muvaffak olmuş ve maçı 5 - O kazanmıştır. Haftaya Bandırma İdman Yurdu Gönen İdman Yurdu ile Gönen saha sında ve Bandırma Doğanspor takımı da Gönen Doğanspor tskımile Ban- dirma sahasında, karşıluşacaklardır. Istanbul atletizm bayramı İstanbul &tletizm bayramı tertib heyetinden: İstanbul atletizm bayra- mının sekizincisi 30 Alayıs pazar gü- nü Bebekte Kolej sahasında yapıla- caktır. Müsabakalara #am saat 1430 da büşlanacak ve fusılasız devam ede- cektir. Bu seneki müsabakalara 19 Mayısta Ankarada derece alan Anka- ralı ve İzmirli atletler de iştirak ede- cektir, Müsabakalara herkes davetlidir. Dühuliye yoktur. Müsabakalar prog- ramı sirasile şöyle tanzim edilmiştir: 14,30 Resmi geçid, 15;100 metre gül- le atma, uzun atlama, yüksek atla- zan, İkinci müsabaka 800 metre disk atma, Üç adım atlama, Üçüncü mü- sabaka 100 metre (Bayanlar) sırık ile atlama, Dördüncü müsabaka 110 zaanialı cirid atma, Beşinci müsaba- ka 3000 metre, Altıncı müsabaka 1500 racire (yürüyüş) Yedinci müsabaka 1500 metre, Sekizinci müsabaka 400 met»e, Dokuzuncu müsabaka 200 metre, Onuncu müsabaka bayrak ya- rışı (Muhtelitler arasında) Galatasaraylılar günü Galatasaray Cemiyetinden: 30 Muyıs 937 Pazar günü mutad se- nelik pilây toplantımızda «iki ve çök kiymetli yuvamızın her köşesi açıktır. Bu sene toplantı programı şu suretle tes- bit edilmiştir: 1 — Saat onda kapılar davetlilere açılmış bulunacaktır. 2 — 1910 senesine kadar mektepde bulunanlara büyük saatin altındaki ge- niş saha tefrik edilmiştir. 3 — 1910 lâ 1920 senesinde bulu nanlara metbalin sağ tarafındaki büyük bahçede toplanacaklardır. 4 — 1921 Mü 1930 senesinde bulu- nanlar methalin sol tarafındaki (jimnas- tikhanenin önü) bahçe bulunacaklardır. 5. 1931 - 1936 mensupları da met- balin sol tarafındaki muttasıl Oo (Grand cour'a) küçük bahçede toplanacaklar- dır. 6 — 10,45 de yukanda bildirilen dört bahçede toplanan her grupun ayrı ayrı xesmi çekilecektir, 7 — Sant 11 de (Grand cour) da mü- teknidler arasında bir futbol maçı yapı- Jacaktır. 8 — 11,45 de konferans salonunda toplanacak ve mektebin en eski ve en genç mezunları tarafından bir söyler verilecektir. 9 — 12,90 da yemek ve istirahat, 10 — Sant 14 de saatin altındaki ge- niş sahada umum bir resim çekilecektir. TI — Saat 14,30 da bütün davetliler. le birlikte abideyo gidilerek merasimle çelenk konulduktan sonra içtimaa niha« yet verilecektir. Eskişehirde AKŞAM neşriyatı | «Sos - Işike müessesesinde saki- lır, <Akşam; gazetesine abone SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SÜLEYMAN 'KÂNİ İRTEM — Tercüme iktibas hakkımahfuzdur. 'Tefrika No. 889 Murad bey Abdülhamide uzun bir lâyiha takdim ediyor Murad bey saraya davet edilmesi, ne sebeple olduğunu ve fikirlerini izah etti. Islahatın iyice tatbik edi- lebilmesi için sadaret rakamına Sa- id paşanın getirilmesini padiştha arzeyliyeceğini de söyledi. Said paşa ise Murad beyin bu sözünden hiç hoş- lanmadı. Kendisini ağıza almaması- ni kati surette rica etti. Fakat Murad bey fikrinden vazgeçmedi. Padişsha Said paşayı gene sadarete getirmek lüzumundan bahsetti. Murad bey (Mücahedel milöye) eserinde Said paşa ile mülükalını baş- ka şekilde tasvir etmektedir. Buna göre de: Sajd paşanın beşinci defa sadarete (15 Zilhiççe 1312 - 13 rebiül- âhır 1313) tayininden evvel Murad bey paşanın fikrini yoklamak istedi. Paşayı memulünün haricinde olürak kendi endişelerine pek vâlaf ve kal- ben müşterek buldu; kımıldanmağa başlamış gayret erbabile münasebet- te olduğuna bile hükmetti. Bundan cesaret alarak biraz kendisine açıldı, Paşa da onunla derdleşmekten çekinmedi; ancak mümeyişlerden ha- Tie kalmak kendisi için halin icabın- dan olduğunu anlattı. Zatı şahane sa- daret için kendisine teklifte buluna- cak olursa istediği vükelâyı intihap etmek, bütün maruzalına, kabul veya red vevabını &lmak, iradeler yalnız başkitabet vasıtasile tahriren tebliğ edilmek, sadaretin malümatı haricin- de dsirelere emir vetilmemek gibi şartlar kabul olunmayınca itizar et- mek münasip olacağı hakkında ikisi hemfikir bulundular. Said paşa sadrazam oldu. Ancak hattı hümayunda yalnız kendisile şeyhislâm zikrolunmuş, heyeti vüke- lânın teşkili sadrazama nuhavvel kal dığı ima edilmişti. Ancak ertesi sabah sair vükelânm makamlarında ipka olunduğu ge zetelerle ilân edildi. Sajd paşa istifa etmedi. Yalnız mabeyine giderek ken- disine haber verilmeden yapılan ve vaad hilâfımda olan bu muamelenin sebebini istizah etti. İpka iradeleri gece yarısı gazetelere verilmiş oldu- ğunu anladı. Kendisine: — Şimdilik böyle icab eti. Bir müddet sabredin. 'Tavsiyesinde bu- Tunuldu. Ahmed Ratıb paşanın Hicaz valili- ğine gönderilmesi de 'Sald paşanın malüömet ve muvafakati hilâfmda yapılmıştı. Artik Murad bey Said pa- şadan da ümidini kesti. Paşanm azlinden bir kaç gün sonra ziyaretine gitti. Paşayı meyus, endişe içinde buldu. Said paşa azlinin sebe- bini de bilemediği için mümkün ise bunun tahkikini Murad beyden rica etti. Murad bey bu sebepleri hünkâr ile mülâkatında Abdülhamidin ağzımdan işittiğini, menbanı ifşa etmiyerek Sa- id paşaya tahıriren bildirdiğini de ya- zıyor, Bu sebepler şunlarmış: 1 — Ermenilerin İstanbulda nüma- yişler yapacaklarını işitince Sald pa- şanın padişaha müracaat ederek ç0- luk, çocuğunun tehlikeden vikayeleri için saraya kabul edilmelerini ısrarla rica etmesi; 2 — O günlerde bir Alman dükası- na Yıldızda verilen bir ziyafette Said daretleri bahsinde bu iki nokta hak- Kanda izahat vermiştik.) Murad bey Said paşayı bu siyare- tinde son Ümidini paşanın sadareti- ne bağlamış iken bundan ön bir şey çıkmayınca artık tamemile meyus olduğunu, ne memuriyette, ne mem- leket dahilinde kalamıyscağını ve bir tarafa çekileceğini açık olarak haber verdi. Said paşa ziyade telâş etti. Mu- Tad beye memulünden ziyade tevec- cüh ve muhabbet gösterdi. Sabretme- sini bir baba gibi tavsiye etti. Murad bey — Nasihatınızı kabul ettim diyerek efendimizi aldatmak is- Dlurad bey Said paşh, buna teşekkür elli. Mu- Tad bey de veda ile çıktı. Bu mülâkalın bu iki tarzda hikâ- yesi arasında fark çoktur. Said paşa- nın bilinen haline göre Murad beyin ifadesinde kaleminin akışına kendisi- ni biraz kaptırmış olduğu hissolunu- yor. Herhalde Sald paşanın Murad be- yin firarından kendisini evvelce ha berdar etmemiş bulunmasına pek memnun Kaldığından şüphe edile. mezl Murad bey 1$ teşrinievvel 311 »- 26 teşrinlevvel 1895 de Abdülhamide takdim olunan lâyihasında ıslahatın ikinci sultan Mahmuddan başlıyarak bir tarihçesini yapmıştı, Pek uzun dan bu lâyihanın bazı noktalarını hulâsaten gösterelim: (Gülhane hattı hümayununun da- hili siyasette tatbikatına ve neticele- rine bakılınca Reşid paşanın zama- nin ihtiyaçlarından ziyade bazı cene- bi sefaretlerin dostane tavsiyelerile teshir edilmiş oluğuna hükmedilebi- lir. Sultan Mahmud halkın şikâyet lerine ve vükelâsının .tereddütlerine bakmıyarak ordusunun ıslahı için Av- rupalı sabitler celbetmişti. Reşid pa- şa ise hattı hümayun ile konulan €esas- lardan semere almak üzere icab eden müesseseleri kurmadı. Böyle olduğu halde herkes (memleketi frenk mem- leketi haline getirmek istiyor) diye Reşid paşanın efalini tenkid ediyor- du, Bu tenkidler Âli ve Fuad paşalar hakkında da yapılıyordu. Fakat ay- ni zamanda Halil Şerif ve Alısırı Mustafa Fazıl paşaların da dahil bu- lundukları bir zümre bunları pek ya- vaş gitmekle itham ediyordu. Bunlar da umumi menfaatlere hüdim müesseselere ehemmiyet ver- miycrek ruhunu kavrıyamadıkları ha- yeli bir hürriyetin iyiliklerini müfri- tane methile iktifa ediyorlardı. Bu parlak zavahire kapılan bazı gençler iptida bunların “etrafında toplandı- Jar, Fakat sonra yanıldıklarını anlıya- rak çekildiler. Sonra reisi Afitet paşa saydan Jön Türk pertisi meydana çıktı. Sadrazam Esad paşe, Kıbrıslı Mustafa pasa zade Şevket paşa, Bü- heyl bey, Mehmed bey gibi münevver zevsi bu partiye dahil olanlardan ço- unun tecrübe, vukuf, hattâ ahlâk itibarile arzu edilen evsafı haiz olma- “dıklarını görerek bunlardan uzak ka amşlardı. Bu Jön Türk partisinin Te- isleri sultan Abdülâzizden ümiğleri kesilmiş olduğu için onu hal' ile vsle- hata taraftar sultan Muradı içlâs ey- lemek üzere teşebbüslerde bulundu- dar. Bu partinin zatı şahanelerinin cü- Tüsunu biraz soğuklukla karşılaması bu ümldlerinin inkisara uğradığı ze- habında bulunmalarından ileri geli- yorüu. Bu parti halk rasında kök temem. Yapabileceğim hir şey varsa | salmış eğifi, Bilâkis meşrutiyete o da gideceğim vakit size malümat | muhalif olanlar ekseriyeti teşkil edi- yermeden hareket etmemeği vaadey. | yordu. lemekten ibarettir, (Arkası var),

Bu sayıdan diğer sayfalar: