28 Eylül 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

28 Eylül 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DAYAN. 28 Eylül 1937 SIYASI İCMAL: B. Delbosun Cenevre içtimaıda oynadığı rol Milletler Cemiyeti meclislerinin bu | runu iştirak etmişlerdir. defaki toplantısında ve Cenevredeki diğer temas ve müzakerelerde başlıca rolü İngiltere Hariciye Nazırı B. Eden değil Fransa Hariciye Nazırı B. Del- bos oynamış ve en kuvvetli sözleri o, | söylemişlir. Fransa Hariciye Nazır» nın Cenevrede faal rol oynamasının sebep ve hikmeli bütün dünya ve sosyalist birlikleri ayni zamanda Ce- ik nevrede toplanarak demokrasiye ta- bi devletleri tazyik maksadil kararlar almış olmasıdır. B, Dolbos neden kuvvet aldığın: d& gizlememiş ve bütün dünya son un- surlarının ittifakı ve diledikleri dik- kate alınmadığı takdirde sulhun teh- likede kalacağını bildirmiştir. Bu tt- Hfak dahi Cenevre amele sendikları enlernasyonali ile sosyalistlerin en- ternasyonalinin Cenevrede birlikte yaptıkları toplantılarda verilen ka- rarlardır. Bu toplantılarda İngiltere amele söndikaları liderlerinden Citrine, Bel- çika sendikaları reisi Broukkere ve Fransız sendikları birliği velsi meşhur Jouhauz ve hatlâ Korl Marksin ge nm Emlâk ve Eytam bankası- faiz indirilmeli Fransız mütehassısı bankanın imâr faaliyetine daha geniş bir şekilde iştiraki için bunu tavsiye ediyor nın verdiği Ankara 27 (Akşam) — Emlâk ve Eytam bankasının memleketin ima- rı işlerine daha geniş bir mikyasta teşkilâtına yeni bir veche verilmesi düşünülümş ve bu vecheyi tayin için geçen sene Fransadan bir mütehas- 8ış getirilerek bankada tedkikat yap- tarılmıştı. Bu mütehassıs tarafından verilmiş olan ve üç yüz sahife tutan raporu tedkike memur edilen Maliye Vekâ- leti mütehassısları çalışmalarını bi- tirmişler ve rapor hakkındaki mü- talhalarmı Vekâlete bildirmişlerdir. Fransız mütehassısının raporunda bilhassa temas ettiği nokta; banka- ca. bugün eytama verilmekte olan yüzde yedi buçuk faizin yüksekliği ol- muştur. Mütehassısın kanaatine göre ban- iştirâkini temin etmek üzere banka | | ka eytama böyle yüksek bir faiz ver- | meğe devem ettiği müddetçe pek ta- İ sevkedilecektir. İlk tahsilin beş seneden Sekiz Seneye çıkarılacağı söyleniyor Orta tahsil talebesi hayatta tutacağı meslekle alâkası olan dersleri görecektir Maarif teşkilâti m esaslı bazı değişiklikler yapılması düşünül mektedir. Bu tebdilin bilhasa kanu- nun 6 ıncı ve 20 inci maddelerini a- lâkadar ettiği söylenmektedir. Bu husta yapılacak tadilâtın şu esasları ihtiva edeceği İleri sürülüyor: | Memleket dahilinde tedrisat işleri ik, orta ve yüksek olmak üzere üç de- receye ağrılacaktır. Kültür seviyesi- nin daha fazla yükselmesi için böyle bir tashihata lüzum - görülmektedir. Bunun için bir program hazırlana- caktır. İlk tedrisattan sonra gelecek orta | tedrisat teknik kısmı teşkil edilecek- tir. Bu suretle Avrupada oladuğu gi- bi, talebe bir takım teferruat ve ha- yatta tutunacağı meslekte kendisine hiç de lüzumu olmıyan derslerle uğ- raşmıyacaktır. Yalnız ilk tahsilin şimdiki ğibi beş senede bırakılmıya- rak, 8 seneye iblağı düşünülmektedir. Bu şekil kabül edilirse talebe 8 sene- | Tik ilk mektebi ikmalden sonra tek- | nik mekteblerden birine girecektir. Teknik mekteblerin ayrıca ihzari sınıfları olacaktır. © İlk tahsilini ikmal eden gençlerin teknik mekteblerden hangisini seçe- cekleri kabiliyetlerine ve istidadları- 'na göre tesbit edilecektir, Bu iş peda- | Kemeye vermiştir. mmm ea e ZN iğde bil ! cektir. İ simdiyen açılmıştır. Kurstan | siyeleri Milletler Cemiyetini Bu enternasyonaller tarafında Milletler Cemiyeti umumi kâti ie bütün murahhas heyetlere verilen karar suretlerinde Mületler Cemiyeti tarafından. Valencia lehine müdahale ilmesi taleb edilmiştir. Fakat bu talepler ve müdahaleler ve B. Delbosun şiddetli ihtar ve tav- Valen- müdafaaya cia davasını iltizam ve sevketmemiştir. memleketlerde ve bilhasa Fransada hükümet üzerinde büyük tesir ve tazyiki olan amele sendikalarının. bir- ieşerek beynelmilel politika üzerinde müttehiden müessir olmağa ilk defa teşebbüs etmeleri yeni bir âmil teşkil etmiştir. Her memlekette sağ partiler ve bil- hassa İngilteredeki muhajazakârlar amele sendiklarımın dünya politika” sı üzerinde doğrudan doğruya milda- hale etmelerini şiddetle tenkid etmek- te ve mütekabil iedbirler alınmasını tavsiye etmektedirler. Feyzullah Dem | bii olarak emlâk sahiplerine ehven asl ikrazatta bulunmak imkânla- rından mahrum kalmakta devam ede- cek ve binnetice memleketin imarı işlerinde istenildiği şekilde müessir bir rol oynıyamıyacaktır. Aksi takdirde, yani eytama veril- mekte olan falzler daha makul ve bugünkü iktisadi şeraite de uygun Mahaza - demokrasi İ İKTİSADİ MESFI Yağ #iatleri neden yükseliyor Son bir kaç hafta içinde, tereyağ ve zeytinyağ fiatlerinde bir yükseliş ö r. Halbuki her se- fistlerinin en ucuz olduğu bir dir, Geçen sene bu Trabzon yağı, 70 - 76 kuruşa sa bu sene İ 80 - 85 kuruştur. Bu flat toptan vi- yasanın fialleridir, diğer taraftan, zeytinyağı fiatlerinde de bir yükseliş | alâmeti baş göstermiştir. Fiatlerin yükselmesindeki sebebler şu suretle izahı edilebilir: Bu sene, | Trabzon ve Kars yaylalarında ku- raklık hadiseleri olduğu için hayvan- lar kâfi . derecede beslenememiştir. Bilhassa Trabzonun oVakfikebir, Po- lathane yaylâlarında görülen kuraklık daha şiddetlidir. Bu yüzden Trabzo- | nun yağ İstihsalinde, diğer senelere nisbetle bir noksanlık vardır. Trab- zon yaylâlarına seyahat etmiş olan bir yağ tacirinin ifadesine göre, bu seneki yağ istihsalâtı geçen seneye nazaran yarı yarıya azdır. Bu şersit altında fiatler yükseliyor. Bu sene - zeytinyağı mahsulü bol olduğu hadle, fiatler yine yüksektir, | bunun da sebebi, dış memleketlerde zeytinyağına karşı olan taleblerin artamsıdır, beynelmilel piyasada zey- tinyağı fintleri, diğer senelere nisbet- le yüksektir, çünkü zeytinyağı istih- salâlında büyük bir rol oynıyan bir meleket, ortadan çekilmiştir. Nete- kim geçen sene de, bu yüzden zeytin- yağ flatleri yükselmişti. Bu artışa munzam olarak bir sebeb daha ileri- ye sürebiliriz. Bu da, tereyağ flatleri- nin pahalılaşmasıdır, < Vejetalin fiatleri de diğer yağlar ile müvazi bir, surette yükselmekte- dir. Halbuki vejetalin fabrikaları, genel ithalât rejimi münasebetile, şarıdan kâfi derecede ham maddeli: getiriyorlar. Bu itibarla fiatlerin de- İ au ucuz olması lâzımdır. HA. bir hadde indirilir ve sermayesi de | bir mikdar artırılırsa banka az bir zaman içinde büyük inkişaflara maz- | har olacaktır. İ Fransız mütehassısınm bilhassa" mühim görülen bu noktai nazarı | Maliye Vekâleti mütehassısları tara- fından da kabul edilmiştir. Bankanın vaziyeti bu yakınlarda Vekiller heyetinde görüşülecek ve | bankaya verilecek yeni şeklin esaslar rı katarlaştırıldıktan sonra bir ka- nun iâyihası hazırlanarak Meclise goji enstitüsünde “yapılacak. talebe- nin kültür seviyesi ölçülecektir. Bu- nun için enstitünün tevsiine şimdi- den başlanmıştır. Bu sene enstitüye 10 bin liralık yeni alât getirilmiştir. Önümüzdeki ders senesi Amerika ve İngiltereden daha fazla alât getirile- Fakat.bütün bunları yaparken mu- allimlerin vaziyetleri de düşünülmüş- tür. Bu hususta verilen malümala göre, muallimler de kurslarda ders gö- rerek o hazırlanacaklardır. Kurslar sonra her muallim bir imtihan geçirecek, bu suretle istikbale hazırlanıb hazır- lanmadığı anlaşılmış olacaktır. Yatılı köy mektepleri açılacak | Köy mekteblerinde kültür sistemi tamamile başkadır, Köylerde köy ço- cuklarına daha ziyade köy içtimai ha“ yatının icabettirdiği şekilde ders ve- rilecektir. Meselâ; tavukçuluk, süt- çülük, ziraatellik vesaire gibi dersler... Bunun için de köylerde köy dalı mektebleri açılacaktır. Yedi sarhoş yakalandı Zabıta; pazar akşamı muhtelif yerlerde rezalet çıkaracak kadar sar- hoş olan yedi kişiyi | hale etmiştir. Vaka şöyle olmüştür: “Kız yüzünden bıçaza ü kavga Beş örkadığ liz sapkınlık yüzünden biribirine girdiler Evvelki gece Kadıköyde bir kız yü- | günden beş arkadaş biribirlerile kav- | ga etmişlerdir. Kavga bıçaklı, silâhlı | bir şekil aldığı sirada polis işe müda- | Haşim, Kemal, Sabri, Salâhaddin | ve Samim isminde beş arkadaş, bir eğlenti yapmağa karar vermişler ve hep beraber muhtelif yerlerde rakı içmişlerdir. Adamakıllı sarhoş olan beş arka- daş, cadde üzerinde ilerilemekleler. iken önlerinde genç bir kızın ilerile- | mekte olduğunu görerek bir kısmı bür- na sarkıntılık etmeğe başlamış, bir kısmı da bu hareketin doğru olmadı- ğını müdafaa etmiştir. İşte bu ihtilâf az zamanda büyü- | müş, Haşim İle Sabri bir olarak Ke- mal ile Salâhaddini adamakıllı döv- müşler ve yaralamışlardır. Polis memurları hâdise Yerine ge- ince kavgacılar yakalanmış, üzerle- rinde yapılan aramada da Haşimde uzun bir bıçak bulunarak müsadere edilmiştir. Pazar ar yerleri Şehrin 69 pazar yerine ihtiyacı vardır Sabahları kurulacak pazar yerleri için yapılan tedkikler ilerlemiştir. 1 Teştinievvelden itibaren pazarların kurulmasına başlanacağı o cihetle muhtelif kazalardan pazar adedleri- nin bildirilmesine devam edilmektedir. Şimdiye kedar muhtelif kazalar- dan bildirilen pazar yeri adedi 40 idi. Dün de Beyoğlu kazasında 29 pazara ihtiyaç olduğu bildirilmiş bu suretle şehrin umumi pazar yeri ihtiyacının 69 oldugu anlaşılmıştır. Bu cihet bu- gün belediye daimi encümeninde mü- zakere edilesek ve alınacak kararla” Ta göre kazaz tebliğat yapılacaktır. İ Cümlesi göze çarpıyordu. İyi tanzim Nafa vekâleti yollar ve şoseler mü- | kilometre olduğunu, ikinci kısım 96 İstanbul - Lüleburgaz asfalt yolu dün merasimle açıldı İstanbul Topkapı önünden başlıya- | rak Edirneye kadar uzanacak olan İs- | tanbul - Edirne - Londra asfalt yolu- nun 155 kilometrelik İstanbul - Lüle- burgaz kısmının inşaatı bitmiş ve açıl- ma meraşimi dün Nafia Vekili B. Ali Çetinkaya tarafından yapılmıştır. Nafıa Vekili B. Ali Çetinkaya ve me- Tasime iştirak edecek zevat sabahle- yin saat 8 de otomobillerle yola çık- muşlar ve yolun başlangıç noktası olan Topkapıda bir müddet durmuşlardır. Asfalt şoseye bu noktadan girilmiştir. Otomobiller yolda hiç bir ânzaya ve küçük bir sarsıntıya uğramaksızın İlerliyorlardı. Nafla Vekili ve davetli- ler Küçükçekmece, Tekirdağ vilâyet hududunda ve Silivride, halkın; — Yaşasın Atatürk.. Yaşasın cum- huriyet... Yaşasın Çetinkaya... Seslerile karşılanmışlar ve alkışlan- muşlardır. Çorluda Heyet Çorluya geldiği zaman kol- ordu kumandanı general Salih, askeri ve mülki erkân tarafından karşılan- dılar, B, Ali Çetinkaya, bir bölük pi- | yade, bir askeri mızika tarafından 56- lâmlandı. Burada hemen bütün Çor- lu halkı, toplanmışlardı. B. Ali Çetin- kaya ile davetliler otomobillerinden in- dikleri zaman şiddetli bir alkış tufani- le karşılaştılar. Ve gene ayni tezahü- Tat ile tekrar hareket ettiler, Davetli- ler, Büyükkarıştırana geldikleri za- man, Trakya umumi müfettişi Kâzım Dirik ile Edirneden, Kırklarelinden gelen heyetler iltihak ettiler, Lüleburgazda Bundan sonra Lüleburgaza doğru yola devam edildi. Lüleburgaz, asfalt yolun biten kısmının sonunü teşkil ediyordu. Baştanbaşa bayraklarla do- nanan kasaba, bir bayram günü yaşı- yordu. Halk, yolun etrafını doldür- muş, B. Ali Çetinkayayı ve diğer da- vetlileri büyük bir sevinçle alkışlıyor- lardı. Burada bir bölük asker, bir mızıka selâm vaziyetinde bulunuyor- du. Çok güzel bir tak yapılmıştı: Ta- kın üzerinde asfalt yolu gösteren bir harita ve haritanın iki tarafında; «Yollar cumhuriyetin can damarıdır.» edilmiş bir meydanda davetliler top- landılâr. Meydanın etrafında halk ve mektepliler sıralanmışlardı. Nutuklar Meydanın ortasına konan ve bay- raklarla süslenmiş kürsüye ilk önce dürü B. Ali Talib Güra çıktı ve asfalt yol etrafında izahat verdi, şosenin son derece temiz ve sağlam yapıldığı- | nı anlattı, Bundan sonra Kırklareli valisi B, Hasip ve Kırklareli maarif müfettişi B. Yalçın birer nutuk söylediler, Nafia Vekilinin nutku Bunu müteakib Nafia Vekili B, AH Çetinkaya kürsüye gelerek bir nutuk irad etmiştir. B. Ali Çetinkaya bugün işletmeye açılacak asfalt yolun 155 kilometrelik yolun da yakında bitiri- leceğini söyledikten ve bu yolların | ehemmiyetini anlattıktan sonra de- miştir ki; - — Tekirdağı, Kırklareli, Edirne vi- lâyetleri şebekesi . biribirine ve bun- ların hepsi İstanbula ve dolayısile sahillerimize ve hükümet ; merkezi Ankaraya bağlanmış bulunmaktadır. B. Ali Çetinkaya bu hat üzerinde yapılan köprüleri zikrettikten sonra asfalt şosenin bir kısmından Floryaya doğru bir iltisak hattı ilâve edildiğini söylemiştir. Nafia Vekili, asfalt yolun beynel- milel ehemmiyetine işaret ederek de- miştir ki: — Bu müstesna ehemmiyet, Trak- ya asfalt yolunun ayni zamanda Londra - İstanbul milletler arası tu- rizm yolunun Şarka doğru son mer- halesini teşkil etmesinden ileri gel- mektedir. Bu büyük turizm yolu Lon- dradan başlıyarak Belçika, Almanya, Avusturya, Macaristan, Yugoslavya, ve Bulgaristandan geçerek Türkiyeye dahil olmakta ve bütün bu devletlerin üzerlerinde devamlı bir surette meş- gul oldukları mühim bir mevzu halini, almaktadır. Bu güzel toplantıdan bilstifade bi- raz da umumi olarak yol mevzuu hak- Sahife 9 t kında bir kaç söz söylemeği münasip buluyorum. Demiryollara ihtiyacımız olduğu kadar şosa yollarına da ihti- yacımız vardır. Demiryolları uzak naklıyat için zaruri olmakla beraber başlı başına bir memleketin nakliye rvisini temin edememektedir. Bu hususta şosalar demiryollarını besler. Demiryolarımızın verimli bir surette İşlemesini ve ayni zamanda bilvasıta memleketin umumi hayatında mat- lâp olan inkişaf, terakki ve refahın kusule gelebilmesi istasyonlara mün- tehi muntazam şosalarm yapılması- na, etraftaki bütün meskün mahal- lerden demiryollarına yaz kış kolayca gidip gelme imkânına mütevekkittır. Şunu da söylemek icap eder ki ş0- saların memleketin umumi nakliyat meselesindeki rolü yalnız e demiryol- larını beslemek ve tamamlamaktan ibaret değildir. Otomobil sanayiinin tekemmülü neticesi olarak kara yol- ları başlıbaşına icabında her nevi &ş- ya ve insan nakliyatının süratle ifa- sına elverişli bir şebeke mevkiine gel- miştir, Biribirine yakın meskün ma- hallerin ticaret ve sanayi muhitlerinin demiryolu vasıtasile o bağlanışı mev- cut olsa da ayrıca her mevsimde ge- çide elverişli kara yolu ile de bağlan- ması zaruret hükmündedir. Hacımlı ağır eşya nakliyatı ile âlelümum” uzak mesafelere insan ve eşya nakli- yatı demiryolu” işidir. Ufak hacim- daki pahalı eşyanın kısa mesafelere nakliyatında kara - yolu rüçhan ka- zanmaktadır. -B. Ali Çelinkuya Nafia işleri ara- sında yol inşaatına da büyük eham- ni, bü evsafta yol yapılacağını söyle- dikten sonra yeni yapılan yolları say- miş ve köprülerin 78 e baliğ nu söylemiştir. Nafia Vekili bu işler için takriben 15 milyon lira sarfedil. diğine işaret ederek nutkunu şöyle bitirmiştir: — Cumhuriyet idaresi ana vatanda 14 bin kilometre kadar enkaz halin- de şosa İle 4 bin Kilometre toprak yol tevarüs etmiş bu şosaların kısmı mü- himmi tamir edilmek ve yeniden $0- sa ve toprak yollar İnşa edilmek su- retile yol şebekemiz 38 bin kilometre- ye baliğ olmuştur. Arkadaşlar, bu toplantımızda son söz olarak şunu derhal ilâve edeyim ki her faydalı işte olduğu gibi inşa ve imar işlerinde de bize daima en iyi ve en doğru yolu işaret eden Ulu Ön- derimiz Atatürke bu vesile #le de de- rin tazim bağlılığımızı sunar ve bu eserin vatanımız için bilhassa Trak- yalılar için hayırlı ve mutlu olmasını dilerim» B. Ali Çetinkaya kürsüden alkışlar arasında indikten sonra davetlilerle birlikte takın altında bulunan kap» deleyi keserken: —, Vatana mübarek ve kutlu ok sun, yolu açıyorum.» Dedi. Bu sırada bando, İstiklâl marşını çalmakta idi. Herkes ihtiram vaziyetinde marşı dinledikten sonra © küçük bir kız Nafla Vekiline zarif we buket takdim etti, Müteakiben Lüleburgaz balhaye: sine gidildi ve burda mükellef bir ziyatet verildi. Ziyafetten sonrada Halkevinde biraz istirahat edilerek İstanbula dönülmek üzere yola çıkık dı. Dönüşte heyet Çorluda durdü. ve askeri klüpte kolordu kumandam general Salihin misafiri olarak bir saat kadar istirahat edildi ve misa- firler hazırlanmış büfede izaz edildi © ler. Heyet, tekrar otomobillere bine rek geç vakit İstanbula döndüler, . Dünkü merasime Trakya genel müfettişi Kâkım Dirikten başka İs- tanbul, Edirne Kırklareli valileri, Na» fia Vekâleti erkânı, İstanbul ve Trak- ya vilâyetleri erkânı ve Halk mümes- silleri, gazeteciler iştirak etmişlerdir. P. T. T. umum müdürü şehrimizde zi İstanbul dahilindeki posta ve talgraf işlerini teftiş ve kontrol etmek üzere P.T.T. umum müdürü bay Nazif şeh-

Bu sayıdan diğer sayfalar: