2 Haziran 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4

2 Haziran 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 4 Sokakta ölü bulunan eski maliye memuru Rahmi adında bir şoför yakalandı. Fakat | adliyede suçu olmadığını söylüyor Bir hafta evvel Beyoğlunda Belvü bahçesi önünde eski maliye memur- larından Bedri adında biri sarhoş ve yaralı olarak bulunmuş, yaralı kaldı- Zamtaca yapılan tahkikat netice- sinde Rahmi adında bir şoförün oto- mobilile gelderken Bedriye çarparak ölümüne sebebiyet verdiği anlaşılmış ve Rahmi evvelki gün yakalanmıştı. Maznun Rahmi dün Adliyeye veril miştir. Zabıta tarafından yapılan ilk | tahkikat evrakına nazaran Rahmi orada verdiği ifadede suçunu İtiraf ederek: — 25 mayıs gecesi otomobilimle Belvü bahçesi önünden geçerken bir- denbire otomobil sıçradı. Bir şeye çarptığımı anladım ve dönüp bakın- ca yerde bir adamın yattığını gördüm, | Hemen otomobilimi sürüp savuştum. Otomobili garaja bıraktıktan sonra vicdan azabı duydum ve yürüyerek tekrar kaza yerine geldim. Yaralı ada- mın hâlâ orada yattığını gördüm, Ağ- zında da ispirto kokuyordu. Polis dev» * İstanbulun imar işi (Baş tarafı 1 inci sahifede) 2 — B. Prost, yol, meydan açmak üzere yapılacak istimlâklerin şehrin mali kudretile mütenasip olmasını İstiyor, imar plânını tahakkuk ettire- bilmek üzere ayrılacak <tahsisattan çoğunun istimlâk işlerine kapatılma- sna muarız bulunuyor. Mütehassıs, istimlâk bedellerinin yükselmesine de nazarı dikkati celbetmektedir. Plânı tatbiki münasebetile yapılacak istim- Jâk işlerine verilecek paranın tahdidi için behemehal bir kanunun yapıl- masını lüzumlu görüyor ve bu kanun- da bilhassa imar plânının hükümet çe tasdikinden evvelki istimlâk kıy- metlerinin plânın tasdikinden sonra yükselmemesi için sarih maddeler bu- Tunmasını tavsiye ediyor. Mütehassıs bu iki tedbir alınmadığı takdirde imar işlerinin tahakkuk et tirilmesine imkân görmemektedir, 3 — Son zamanlarda belediyeye bina inşaatı için yeni bazı müracaat- lar vuku bulmaktadır. Belediye fen işleri müdürlüğü, şehrin imar plâni- na temas ve taallüku görülen inşaat için B. Prost'un mütalâasını soruyor. 'B, Prost, inşaat tafsilât plânlarını yapı riyesini buldum ve yolda bir yaral gördüğümü söyledim. Ben yaya oldu- ğum için polisler şüphelenmediler. Sonra savuştum. Rahmi, dün müddeiumumilikte ver- diği ifadede bu sözleri tamamile de- giştirerek: -— Zabıtada yazılan ifade yanlıştır. Kazayı ben yapmadım. Gece Topha- neye bir yolcu götürdükten sonra oto- mobilimi Taksimde garaja bırakıp yaya olarak Mecidiyeköyündeki evime gidiyordum. Belvü bahçesi önünden geçerken yerde bir yaralı adam gör- düm, derhal polise haber verdim. Bi- Yaz evvel ayni yolun karşı tarafından otomobille geçmiş, fakat bu adamı görmemiştim. Buna nazaran kaza, ben 'Tophaneye gittiğim sırada başka bir | otomobil tarafından yapılmıştır. Be- nim kaza ile alâkam yoktur. demiştir. Müddelumumilik evrakı iknici sor- gu hâkimine vermiş ve Rahminin iddia ettiği gibi, hakikaten kazanm başka bir falli olup olmadığının tesbi- ti için tahkikata girişilmiştir. tığı yol istikametleri, üzerinde ise bu müracastlara derhal cevap veriyor, An- cak B. Prost, şehirde açılacak yolların kat'i istikamet ve seviyelerinin tesbiti İçin iki senelik bir zamana ihtiyaç gö- rüyor. Mütehassıs, bina inşaatına ta- allük eden bu gibi müracaatları hal- letmek üzere ameli bir teklifte bulun- muştur. B. Prost tafsilât plânı yapılar rak istikamet ve seviyeleri kat'i su- rette tayin edilen cadde ve sokaklarda bina inşaatına müsaade edilmesi, he- nüz istikamet ve seviyeleri tesbit edil- | miyen yerlerde de bina inşaatına mü- saade edilmemesini teklif etmektedir. Mütehassıs, imar plânının tatbikini işkâl edecek yeni «Emri vakiblere mâni olmak üzere bu tedbirin de alın-| masını pek zaruri görmektedir. B. | Prost'un bu teklifi, şehrin bazı semt- lerinde bina İnşaatını -muvakkaten- menedici mahiyette olduğu için çok mühimdir. Mütehassısın yukarıda kaydettiği- miz teklifleri Vali ve Belediye relsi B. Muhiddin Üstündağ tarafından ted- kik edilmektedir. Bu noktalar etrafın- da nasıl bir karar verileceği henüz bel | H değildir. | 5 k e ; * Salihli (Akşam) — Salihli Çocuk Esirgeme kurumu, bir günde mektepliler- den 1300 çocuğu kıra ürmtş, kendilerine bir ziyafet vermiştir. Yukarıdaki r6- simde yavrtlar, Salihil Çocuk Esirgeme kurumu ve muallimlerile birlikte yemek © yerken görünüyorlar. | Atina AKŞAM. 1000 vagon buğday Yugoslavya gümrüksüz olarak idhal edecek Belgrad 1 (A.A.) — Vreme gazetesi, hükümetin bin vagon buğdayı güm- rüksüz ithal etmek hususundaki ka- rTarından bahisle, bu kararın memle- kette buğday fiyatının yükselmesine sebebiyet veren spekülâsyoncular ara- sında bir panik hasıl ettiğini yazmak- tadır, Ayni gazete, yüksek fiyatları muha- faza elmek kaygusunda olan spekü- lâsyoncuların ortaya atmış oldukları şaylalara rağmen hükümet tarafından ittihaz edilen kararın süratle tatbik edileceğini ilâve eylemektedir. İngiliz bahriyesi için munzam tahsisat Zondra 1 (A.A.) — Öğrenildiğine göre amirallık dairesi, yakında beş milyon İngiliz lirası miktarında mun- zam tahsisat talebinde bulunacaktır. Bu krediler, muavin deniz ve hava kuvvetlerinin takviyesine tahsis edile cektir, Ankara Borsası 1 Haziran 1933 ESHAM ve TAHVİLAT (Kapanış fiat) Türk borcu I peşin 19,— Türk borcu 1 vadeli Ergani Bıvas - Erzurum HI Anadolu TI ve II Mümessil Peşin ÇEKLER (Kapanış fintleri) 6,28 | Prag 128 | Madrid Paris 35125) varşova Milâno 6,85,50 Cenevre Oo 283175) Budapeşte Amsterdam 69,725 | Bükreş 09428 Bertin 50,76) Belgrad 2150 Brüksel 7133) Yokhonma 36,46,75! 11450) Stokholm (322750) Moskova | 238579) 254,50 Profesör Hasan Tahsin Ayni'nin refikasınin vefatı | Mülga darüllünun profesörlerin- | 18975 95,.— Bü, — 4030 4130 Londra 439 Nevyork ! 763,0 237102 5m Sofya | den B. Hasan Tahsin Ayni'nin refi- kası, müşir merhum Namık paşa ha- fidesi bayan Nazıme Hürremin vefa- tını teessürle yazmıştık. Cenazesi bu- |' gün saat on birde İstanbul belediye- si civarında Piyer Loti sokağında 43 | mumeralı evden kaldirlacak, cenaze namazı öğleyin Böyamd camlinde kılındıktan sonra Merkezefendi ha- | tiresine defnedilecektir. B. Hasan "Tahsin Ayni'ye ve sair ailesi erkânı- na taziyelerimizi sunarız. Bayan Azize Aşar Avrupadan getirttiği yeni medelleri kendi salonunda teşhir etmiştir. Galatasaray lisesi karşısında 184 bay e Ziya apartımanı ? nel kat, “Ecnebi limonu O 100 Aded isa — 219 — | 1/6/938 çarşamba günü Istanbul Hâlinde toptan satılan yaş sebze İ de Ikram etmişler ve bu suretle ara- j günü bara ifşa etmişti. Fakat bu sır- ve meyva flatleri; En En Cinsi Emsali aşağı yüksek Sakız kabağı Yer fasulyesi Çalı fasulyesi Ayşekadın fasulyesi Kır domatesi Semizotu Ispanak Yaprak tat# Enginar Yeşil salata 1000 Maral Hiyar Pancar Aded , , Demet Maydanoz Dereotu Nane Dolmalık biber Kiraz Caneriği Yerli çilek Ereğli çileği ŞEHZADEBAŞI Zasölllli mel vana lll1sssdaBsallılll1ıslıll! se da uu ue 5 — TURAN TİYATROSU Halk sanafkâiri NAŞİT Leblebici kunrettesu Dans, duet 10 Hazirandan itibaren YAZ Temsillerine başlıyor 2 Haziran 1938 m amm mam Define merakı Eski değirmen yerinde bulunan “altın, liralar Bir hafta sonra altınların birden bire pirinç olduğu görüldü! Bulgaristanda bir köylü define hırsile garip bir şekilde dolandırılmış- tır. Vaka şöyle olmuştur: Samokov kazasının Goövedartsi kö- yünde İvan Klenov adında bir mey- haneci vardır. İvan bir akşam mey- hanesinde otururken içeriye iki kişi girmiştir. Bunlar bir masaya yerleş- tikten sonra şarap ısmarlamışlar ve şarabı getiren İvan ile öteden beri- den görüşmüşlerdir, Bu arada ken- dilerinin tüccar olduklarını ve mü- him bir iş için geldiklerini söylemiş- lerdir. Bir kaç bardak şarap içildikten sonra müşteriler meyhane sahibine larında dostluk teessfis etmiştir. Gelen tüccarlardan biri bu sırada «mühim | iş» in ne olduğunu anlatmıştır. Me- ğer iki tüccar define bulmak için kö- ye gelmiştir, Govedartsi köyü civa- rında bir değil iki define varmış. Bİ- ri köyün dışında eski değirmenin ba» şında gömülü imiş. Burada bir pet- rol tenekesi altın bulunuyormuş. Dİ- ger definenin yerini henüz öğrene memişler, Klenov sarı altınları duyunca yeni dostlarına kendisinin de bu işe işti- ! râk ettirilmesini rica etmiştir. İki tüccar bir müddet düşündükten son- ra ricayi kabul etmişlerdir. Yalnız İ- kinci definenin yerini bulmak için paraya ihtiyaçları olduğundan bu pa rayı temin etmesini istemişlerdir. İkinci definenin yerini istanbulda bir «harem> de yaşıyan bir Bulgar kadını biliyormuş. İki tüccar bunu i şöyle anlatmışlardır: — Geçen sene hayvan satmak için İs- tanbula geçmişlik. Orada zengin bir Türk beyile tanıştık. Beyin «harem» indeki kadınlardan biri Bulgardı Sa- mokov kazasından olan bu kadın bi- ze şu sirri söyledi: «Hareme aldıkları zaman 17 yaşın- da bile yoktum, Anam, babam ölmüş- lerdi. Yâlniz kalmıştım. Bâbam öl mezden evvel, iki define bulundu- Tı 30 sene kimseye söylememekiiğim için bânâ yemin de ettirmişti. Bu se- bebiş şimdiye kadar hiç kimseye söy- | liyemedim. Sizin de bü sirri kimseye söylememenizi rica ederim.» dedi ve definelerden birinin yerini söyledi. Şimdi bu yerdeki altınları çıkara- cağız. İkinci definenin yerini öğren- mek için gidip tekrar kadınla görüş- mek lâzım.» Meyhaneci bu mâsala inanmış ve | kaç para lâzim geldiğini sormuştur. "Tüccarlar «50 bin leva» cevabını ver- mişlerdir. Meyhaneci düşünmüş tâ şırımış: — 50 bin leva yok amma 10 bin le- va bulurum... demiş ve bu parayı ge- | tirmiştir. Tüccarlar şimdilik işe giriş mek için bunu kâfi görmüşler, fakat ilk define meydana çıkmadıkça bir santim bile almıyacaklarını söylemiş lerdir, Meyhaneci bu adamların na- muskârlıklarına hayran kalmış ve ken dilerine yemek ikram ederek vaktin biraz gecikmesini beklemiştir. Gece yarısına doğru üçü köyün dr şına çikarak eski değirmenin yerinde durmuşlar ve fener yakarak yeri kaz mağa başlamışlardır. Bir müddet sonra hakikaten bir teneke meydana çıkmıştır. Teneke kaldırılınca içinden altınlar yere dökülmüştür. Meyhaneci ortaklaığının bozulması için derhal 10 bin levayı tüccarlara vermiştir. Altınlar karanlıkta sayılmış ve 250 tane olduğu anlaşılmıştır. Tüccarlar bu parayı bir mendile koymuşlar ve açılmaması için mendili mühürlemiş- lerdir, İki tacir; — Biz hemen yola çıkıyoruz. İstan- bula gidip Bulgar kadınını bulaca- gız. Altınları sen saklarsın... demişler ve mayhaneciden ayrılmışlardır. Klenov sabaha karşı elinde bir çıkın altın olduğu halde, evine gelmiş ve meseleyi hiç kimseye, hattâ karısına bile açmamıştır. Fakat bir hefta son- ra meraktan duramamış ve altınları bir defa daha görmek üzere mendili açmıştır. Meyhaneci 250 altını bir i- ki defa sevinçle karıştırmış, sonra «diğer allınlara benziyor mu?s diye mukayese n bir iki altın bularak tedkik etmiştir. Bu tedkik neticesin- de mendildeki paraların altın değil pirinç olduğunu anlamış ve polise başvurmuştur, Polis şimdi dolandın- cıları arıyor. Emin Coşkundere adında muharririmiz yoktur Emin Coşkundere adında biri- nin Anadoluda Akşam muharriri sıfatile gezdiği ve abone kaydet- tiği haber alınmıştır. Gazetemi- zin bu namda hiç bir muharrir veya muhabiri olmadığını, ken- disine abone parası veren olursa mesuliyet kabul etmiyeceğimizi beyan ederiz. Mühim ihtar: İdaremiz tarafından mühünü ve imzalı, ayni zamanda vilâyetçe tas- dik edilmiş ve «abone kâydine me- mürdut» ibaresini muhtevi vesikası olmiyanlara emniyet ve itimad edil memesini, aksi takdirde mesuliyet kabul etmiyeseğimizi beyan ederiz. İzmilie Şark Pâzarı Sadeddin Yalım Ticarethanesi Kocaeli vilâyeti mektep kitapları satış yeri, Mer mevi. kırtasiye çeşitleri, Nauman dikiş ve yarı makineleri, Ko- dak foleğraf makine ve İevazımı saire bulunur. a Nel > Eskişehir (Akşam) -— Bu yıl Eskişehirde Yoksul 500 talebeye sıcak öğle ye- meği verilmiş, bunlardan üç yüzü 23 nisanda giydirilmiştir. Gönderdiğim resim- de giydirilen çocuklar, himaye heyetile birlikte görünüyor,

Bu sayıdan diğer sayfalar: