29 Ekim 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

29 Ekim 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MAKEDONYA finensi Komitesi Bolkanları ölüm al ve pusu eği getismiş olan teşkilâtın iç yüzü! * 19 m” Tefrika Noj iy eksandrof, Makedonyanm "ğini ve “ bütünlüğünü koru- Han başka birşey düşünmü - aç Ki Petriş'in Bulgar devletin- iz parça olmasının ve Ma » Yalığını kaybetmesinin ne ar ey olduğunu biliyordu. nanlılarla Sırplar Makedonya iz © amme karıştırma - bunların hüviyetlerini kay- ğe uğraşırken zaten Bul- İsi Petriçlilerin Bulgar dev- tarafından yutulması hiç de değildi. İşte Aleksandrof Pet- | ay esindeki ahalide Make - yacılıle duygularını uyandırıp en ettirmeğe kalkışıyordu. | lider Simitli noktasında “ma ırmağın geçerek Pirin te- iyle Rila dağlarının arasın - ii dar ve zikzak geçide daldı - iz İı, 'N mustatil bir dağdır. Yüksek l takım dağ tepeleri onun belke- teşkil eder. Mangar Tepe, , Todorin Virh, El - tepe şi pelerden bazılarının adıdır. )> Tepe bunlarm en yükseğidir. sislerle örtülü olan dağm firtmalar tepesi mânasınadır. 7 * “Aleksandrofla Protogeroff an en tepesine çak yy e varan ii komiteci ER > ' Balkanlarda fartmalar yarat - hk ve günün birinde belki de bir e savaşma sebep olmak için ya gelmişlerdi. Aleksandroff Makedonyanın tanrısı oldu. Eski Tanrı ME Pirin dağında oturup ©- dığı belli değildir. Fakat A: elan mezarı bu dağda - İk. Ölümünün öcünü almış olan İn Mihailoff, bakın onun için Or? “ hz Todor'un en göze batan ta- Mk yl: Sözlerinden sonra ha- Ma Onda bir tabiat arı- olursanız, kuvvetli bir ada- - daima harekette olan tabi hi bulursunuz. Todor'un şah - hareket, lüzumu zamanın - dıran, başlıyan, takip eden Ki berhalde iş başaran bir usta tu, » Tesebbüsünün azameti ne olur ln, o, mes'uliyet almaktan Kii, rkmazdı. Tam zamanı san- ki “içgüder,, le sezerdi. Bu ba- deri o, büyük kabiliyette bir adamı oldi uda ispat “iyi, luğunı spa tri “Böylm bir adam başkalarınm a etmesini beklemez. A - droff daima en önde lider - Gi Bilhassa dağılmış ve par- “ Parça olmuş bir kitleyi topla» Ye ulusal ülküler arkasında dv işlerinde gösterdiği ka- * büyüktü, Adam seçmekte isabet gösterirdi. Alek- Si insanlar hakkdaki ia vg ne kadar elverişli - nsan oğulları neyse odur; a- ön ik ne olmalarını istiyorsa- arı o hale getirebilmeniz - | “Tilüğeş Makedonya ondan e yk bir âsi ile karşılaşma- Münferit darbeler indir - ,yazan: stoyan Kristof mek, tam bir savaş tasarlamak hu- suşunda gerçekten usta bir adam- dı. Makedonya ihtilâlinin ruhunu! Todor Aleksandroff'tan daha iyi bilen kimse yoktu.,, Kan gövdeyi götürüyor Todor Aleksandroff Bulgar hü- kümetinden Petriç bölgesini tah- sis ettirerek orada küçük bir Ma- kedonya devletini kurdu. Öteki iki parçada Makedonya ve Make- donyalı adı yasaktı. Bulgarista - nın parçasında ise her hareket Makedonya karakteristiğini aldı. Hattâ teşkilât bile eski ve say- gı gösterilen görünmezlik yasa - sma pek ehemmiyet vermedi. Ko- mitecilerle Vmro'nun (ajanları köyler ve şehirlerde üniformaları ve bellerinden sarkan tabancala - riyle gezip dolaşmağa başladılar. Artık bunu gizlemiyorlardı. Bü - tün ticari ve diğer teşkilâta hep Makedonya ve Makednoyalı ad - ları verildi. Komitenin tarihine adlarını geçirmiş olan Makedon - yalılar burada anılıyor ve resim- leri mekteplerde, resmi daireler- de, kahvehanelerde ve hususi ev- lerde asılıyordu. Teşkilât burasını Makedonya - nın diğer iki parçasında yapaca - ğı ihtilâl hareketleri için sadece bir merkez olarak (kullanmakla kalmadı. Vmro, Bulgar memurla- rınm orada mevcudiyetine mecbu- ri olarak tahammül etmekle bera” ber mıntakayı kendi bildiğine gö- veliye boşlei ve bebe dek . devletinin herhangi bir müdaha - lesine karşı hemen kavga etmeğe hazır bulundu, Halbuki ülkesinin diğer onbeş vilâyetinde olduğu gi bi burada da elverişli bir idare makinesi bulundurmak meselesin- de bütün dünyaya karşı mes'ül o- lan yalnız Bulgar devletiydi. Aleksandroff'la General Proto- geroff Petriç vilâyetinde ekono - mik ve idari buyruklarını kurduk- ları zaman burası Bulgaristanın en kötü bir yeriydi. Yol yoktu, sağlık nedir bilinmiyordu. Bun - dan başka hırsız ve eşkiyalar, vi- lâyeti kendi aralarında paylaş « mışlardı. Vmro, devlet memurlarmın ek- sinlik gösterdikleri bir işi yaptı; bu eşkıyaları çabucacık temizle « di. Burasının Makedonya devleti olduğunu gözönünde tutarak Vm- ro hamiyetli ve şefkatli bir baba tavrmı takındı; vilâyette idari, e- konomik ve sıhhi ıslahata girişti. Amerikalı Rokfeller Enstitü - sünden sıtma mücadelesi için bin- lerce dolar alındı. Lâkin bütün bunlar, Vmro için, ikinci ve hattâ üçüncü derecede işlerdi. Vmro evvelbeevvel gizli ve âsi bir teşkilâttı. Onun başlıca gaye- si Makedonyanm muhtariyeti için dövüşmekti. Teşkilâtın ana yasasmda Ma - kedonya kurtulunca, Vmiro'nun bir makedonya hükümeti halini alacağıma dair bir tek söz yoktur. Makedonyanın serbestliğini aldı - ğı zaman başa geçirilecek hükü - metin şekline dair bir madde de mevcut değildir. Makedonyanın müstakil bir devlet halini aldığı gün Vmro kendi kendini dağıta - cak, üyeleri terhis edilecek, mü - cadeleleri de Makedonya tarihine mal olacaktı. İşte bütün bu amaçların gözö- kaçırılan Türk kızı Tomson, polis müdüriyetindeki yazıhanesinde dolaşırken, Aslan Turgut imzalı bir telsiz aldı: “Parayı Neclâya vermeyin.. Çünkü o esirdir!,, Kalrk'ın dikkatine diyecek yok. tu. O, bu işte, en maruf bir polis hafiyesinden daha mühimbir ze- kâ ve dikkat eseri göstermiştir. Tomson arkasından genç kadr nın fotoğrafını aldı.. İkisini bir- den cebine yerleştirdi. Klark: — Ne telâş ediyorsun? diye sor du. Tomson çarçabuk yemek yiye- rek ayağa kalkmıştı. — Ben müdüriyete gidiyorum. Yazıhanede müstacel işlerim var. Diyerek arkadaşını lokantada bıraktı. Paltosunu giyip çıktı. Polis hafiyesi yazıhanesine ge- lir gelmez, ilk işi banka direktö- rünü evinde aramak oldu. Bu işe banka direktörü de çok alâka gösteriyordu. O gece direktörle Tomson ara» sında şöyle bir telefon konuşması oldu: “— Sizi, bankaya ait bir işin için gece evinizde rahatsız etmeğe mec bur oldum. Beni mazur görünüz! — Bir emriniz mi var? Zabrta- ya her hususta yardıma hazırım. — Teşekkür ederim.. Bir ricam Yök: Şu Isdübunu hızd gin pe ra meselesi, — Evet... Ben de şahsan bu iş- le alâkadar oluyorum. — Bu paranın sahibine iki üç gün teahürle vezilmesi mümkün değil midir? İRK Ml MB nünde tutan Aleksandroff, Petriç bölgesinde idari teşkilât yapmak, Vmro için vergiler toplamakla be- raber, yabancı devletlerin buyu - ruğuna geçen Makedonyanın par- çalarında ihtilâl ve isyan hareket- lerini hazırladı. Orada sulh uz - laşmalarının daha mürekkepleri kurumadan Makedonyalılar yeni bir harp ilân ettiler. Bombalar ve cehennemi makineler patlamağa başladı. Aleksandroff'un kendisi de Yugoslavya smırlarını aşarak bu savaş ve kan dökme hareketlerine şahsen iştirâk etti, Makedonyalılar Türk idaresi altımda meğerse çok mes'ut ve bahtiyar insanlarmış. Balkan har- bından ve bilhassa Paris yarm uzlaşmasından sonra Makedon - yalılar eski Türk idaresini çok a- radılar, Petriç vilâyetinde Todor Alek. sandroff'un rahatı çok uzun sür - medi. Aleksandr Stamboliski'nin Çiftçi kabinesi kendini Vmro'nun can düşmanı olarak ilân etti ve onun gücünü Bulgar Makedonya- sında imhaya karar verdi. Şişko köylü başvekil, Makedonyalılar» dan candan nefret ederdi. Çünkü Bulgaristan bunlar için lüzu - mundan fazla fedakârlıklarda bu lunmuş olduğuna inanıyor ve bu tedhişçiler yüzünden Yugoslavya- nın Bulgaristanı istilâ etmesini is temiyordu. Bundan başka posteki gibi saç- hı başvekil, Bulgaristanm €kono- mik refahı için Yugoslavya ile uz- — Sizce buna lüzum görülürse, memurlarımız bunu temin etmek” te güçlük çekmezler. — Çok teşekkür ederim. Bu - gün zabıtanın eline — bambaşka bir kanaldan — bu kızın bir fo - toğrafr daha geçti. Para sahiple ri bu vaziyete göre ikileşiyor. — Bu işin esrar perdesi, sizin elinizde üç gün sürmez, yırtılır. Takibatmızdan beni de srk sık ha- berdar ederseniz memnun ol rum.,, Bir telsiz: Parayı kimseye vermeyin! Tomson o gece saatlerce yazı- hanesinden ayrılmamıştı. Maiye- tndeki memurlarm bir çoğuna bu fotoğrafların birer kopyasmı ve- rerek, hepsinin ayrı ayrı kulak- larını bükmüş, ve hâdiseyi bütün Nevyork zabıtasma bildirmişti. Amerikan polis hafiyesi, gece yarısı yazıhanesinde çalışırken. Nevyorka gelen (Britanya) tram satlantiğinden şu telsizi aldı: “Sizi gıyaben tanıyorum. Nev- yorkş B. V, ticaret bankası vasıta- siyle Neclâ hanım namına gönde- rilen elli bin doların birkaç gün i- yin sahibine verilmesi muamelesi: nün tehirini rica ederim; Paranı hakiki sahibi olan Neclâ, Hopkins adlı bir milyonerin elinde esirdir.,, Aslan Turgut Tomson bu telgrafr birkaç de. fa gözden geçirdi. laşarak ve elele vererek çalışma - sına inanmış bir adamdı. Dahası da var: O, Bulgaristanın Yugos - lavya ile birleşmesi ümidini de besliyordu, Yugoslavya dostluk teşebbüsü- nün ilk önce Bulgaristandan ya - pılmadığı takdirde hiçbir Bulgar hükümetine el uzatmaz. Böyle bir teşebbüsün en basit ve ilk adımı da Vmro'nun Bulgaristanda ve Bulgar Makedonyasında ortadan kaldırılması teşkil ediyordu.Stam- boliski bu işte samimiydi ve Bel- gradm istediği ilk adımı da attı. Bununla beraber Bulgar ordu - su Stamboliski'nin düşüncelerini hiç de beğenmemişti. Bulgar or - dusu devletin müdafaasından zi » yade Balkan yarrmadasında bü - tün Bulgarların bir tek bayrak al- tına toplanması ülküsü için tutul » maktaydı. Bulgar ordusu Sırp ve Yunanlıların yeminli düşmanlarıy dı. Vmro ise ordunun harp mey - danlarında kurtaramamış olduğu Bulgarları kurtarmak için çalışı - yordu. Bu tarihten on sene sonra Bul- gar ordusu Vmro'yu Bulgar Ma - kedonyasından kovacaktı, fakat şimdi değil! Stamboliski bunu bi- liyordu. İşte bunun için vazifeyi Harbiye Vekili yerine Dahiliye Vekiline verdi. Stamboliski bunu yaptığı za - man zavallı Dahiliye Vekilinin kellesini koltuğuna vermiş oldu. Nitekim kendi idam fermanmı da kendi eliyle imzalamıştı. (Devamı var) — Çok isabet etmişim.. Banka direktöründen söz aldım. Birkaç gün paranm teslimi tehire uğruya. cak, Ve kendi kendine konuşarak o- dasında dolaşmağa başladı: — Aslan Turgut.. Ben böyle bir kimse ile tanışmadım. Belki bu a- dam, kızın ailesinden biridi.. İs tanbuldan hareket ederken, sefa» rethaneden benim adımı ve şöhre- timi duymuş olacak.. Ne iyi bir te- sadüf.. Bu zatın telgrafmı (o polis nazırına yazıp doğrudan doğruya bana yazması, benim işlerimi ko- laylaştıracak, Parmağını zile dokundurdu. Odadan içeriye yakışıklı, kuv vetli bir genç girdi. Bu, Tomso- nun muavini Mister (Cim) idi. Cim de para meselesiyle meşgul oluyordu. Tomson henüz gelen telsizi mu avinine uzattı: — Buna ne dersin, Cim? Genç polis hafiyesi telgrafı oku. du: — Anlaşılıyor ki Neclâ bir tır zağa düşürülmüştür. Şimdi, üze * rinde yürüyeceğimiz yol biraz da - ha e va we Milyoner iğ n öl» Mein. lan dsi ; te Hepkinstir. İşte izi bulunacak hakiki haydut budur. Tomson yumruklarını sıksrak bağırdı: — Şu berifin izini iki aydanbe- ri bulamayışımız, doğrusu bizim için bir yüz karasıdır. Sahte Hop- kinsin kim olduğunu anlamak srra sı gelmiştir. — Şiradi ne yapmak fikrinde- siniz? — Takibat sahasmı genişlet « mek.. Neclânın bu parayı almak üzere bankaya gelmesini bekle « mek... Türk kızını yakalayınca, öteki haydudun yakasını kolayca ele geçirebiliriz. — Türk kızımı da tevkif etmek mi istiyorsunuz? — Hayır.. Onu tevkife salâhi- yetimiz yoktur. Ancak, tahkikatı kolaylaştırmak için, elbette sorgu. ya çekeceğiz. Çünkü (milyoner Hopkinsin veresesi: (Hâlâ bir iz bulamadınız?) diye beni hsr gün sıkıştırmaktan geri durmuyo:. — Ben öyle sanıyorum ki, Nec. lâ, haydudun elinden, ancak bu parayı ona vermekle kurtulacak. — Ona şüphe yok.. Dün birden- bire kayboluşunun sebebi de bu olsa gerek. Sahte Hopkins yıka- yı ele vermemek için, elbette za- bıtaya karşı tedbirler almıştır. —Elli bin dolar.. Yüz bin Türk lirası,. Şüphesiz ki, zabıtaya karşı tedbir almağa değer. Tomson son talimatı verdi: — Cim! Göreyim seni.. Beni mahçup etme! Yarın sabah ban- kanım kapısı açılır açılmaz, en de- ğerli memurlarımızla bankanm etrafını kuşat. Türk kızını iyice tanıyorsun, değil mi? — Şüphesiz! Fotoğraf kopyan cebimde! (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: