May 28, 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

May 28, 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

27 MAYIS — 1938 Berlinde bugünkü harp meclisi BE” Baştarafı 1 incide rYansa umumi erkânıharbiye relsi ge. meral Kaytel de iştirak edecektir. Gazete bu telgraftan sonra şunları yazıyor: “Bu konferanstan sonra ne gibi bir netice çıkacak? Bilindiği gibi Hitler Cumartesi gününün adamıdır.Hariçte ve dahilde yapıp şimdiye kadar muvaf- fak olduğu bütün emrivakilerine hep Sümartesi günleri teşebbüs etmiştir. Filvaki cumartesi iyi seçilmiş bir gündür; hariçte seri bir aksülâmel ve mukabele yapılması böyle bir günde mümkün değildir. Çünkü diğer mem- leket idarecileri ve parlâmentoları hafta tatili dolayısiyle dağılmış bu- Tunurlar, Bügünkü konferans bir harb mecli, Sine pek benziyor. Fakst muhtemeldir ki bundan sulh neticesi çıksın... Çün. kü Çekoslovakyava silâhlı bir-müda- hale bugtnkü vaziyette derhal büyük bir ihtilâf doguracak ve müteceviz ta- Bütçe kabul edildi De” Baştarafı 1 incide miş olduğu riymet makamından bildiril. mesini müteakip alkışlar arasında kür- siye gelen Başvekil Celâl Bayat şu be- yanatta bulunmuştur: Arkadaşlar, yüksek omeclisiniz bü İçtimaa ait en mühim ve en esaslı va- Zifelerinden birini ikmal etmiş bulu- muyor. Yeni bütçemizi daha iyi, daha mükemmel bir hale sokmak suretile kabul buyurmuştur. Bütçemiz geçen senelere nazaran daha mahmuldür. Önümüzdeki seneyi hükümet kendisi için tamamile bir ig yılı addetmektedir. Bütçeyi tetkik etmekte me kadar dikkat ve hassasiyet göstermek hü - dikkate almağı da hükümet aynı 'su- retle bir vazife bilmektedir, (Bravo sesleri alkışlar), Çalışacağız, muvaf- fakiyetimiz ancak sizin müzahereti - nizle kabil olacaktır (Allah muvaffak etsin sesleri), Heyeti umumiyenizin bütçeyi bu suretle kabulünü hüküme- te karşı itimadınızın bir nişanesi te- lâkki ediyorum, bilhassa teşekktirler derim (Şiddetli alkışlar). Ingiliz ve Fran- sız tayyareleri Yakında müşterek bir manevra yapacaklar Londra, 28 (A.A.) — Deyli . Herald Bazetesi, İngiliz - Fransız askerihava küvvetlerinin teşriki mesaisine bir baş- largıç olmak üzere yakında her iki mil. letin hava kuvvetlerinin müştereken ta- Healer yapmağa başlıyacağını yazmak- tadır. Bu gazeteye göre Fransada birkaç İn. BİlİZtayayre meydanı ve hâva üssü ya- Dilmasınır istihdaf eden bir proje kaliha- tetkik edilmektedir. , Meksika asi.erinin reisi Tayyare ile kaçtı, takib ediliyor ko, 28 (A.A) — Mili müdafaa eti tebliğ ediyor: diye tayayre ile kaçmıştır. General rak Zinde iken bir süvari kıtas'anl öla- SİĞlİği basmış ve Sedillo ancak bir Ye atlamağa vakit o bulmuştur, e Salto hava meydanı istikametin. tarar etmekte ve kendisi üç tayayre p, klan takip edilmektedir. ka, Sefal ordunun gittikçe artan tazyiki Mile 2 general Sedillo isvanı tama- yada erek üzeredir. Son 30 saat zar- ile > “edil hareketine mensup 1 sef nefer teslim olmuştur. raf dünyanın bütün büyük ve hâttâ küçük devletlerinin ittifaka yakın bir ekseriyetinden mukabele görecektir.,, Çekoslovakya askeri tedbirleri kaldırmıyor Londra, 28 (A. A.) — Niyuz Kro- nikl gazetesi, Çek hükümeti nazırla. rından Bechyne ile yapıldığı söyleni. len bir mülâkatı neşretmektedir. Bu habere göre, nazır şimdiki vaziyet değişmediği müddetçe Alman - Çekos- lovak hududunda alinan askeri ted- birlerin kaldırılmıyacağını ve bu hu. susta muhtelif devletler tarafından Prag hükümeti nezdinde yapılabilecek olan ısrarlı teşebbüslere reğmen ib. ka edileceğini söylemiştir. Prag, 27 (A, A.) — Başvekil Hod- za, Çekoslovakyanın Paris ve Londra- daki orta elçilerini kabul ederek ken- dileriyle uzun müddet görüşmüştür. Bu elçiler Başvekile Çekoslovakya meselesinde Fransonm ve İngilterenin hattı hareketlerini anlatmışlardır. Riyaseticumhur yatı Cumhurreisliği için satın alınmış olan yat 22 mayısta Hamburğ limanın- dan hareket etmiştir. Yat, bir veya iki haziranda Jimanımızda olacaktır. (Savarona) ismindeki yata İstanbul- da âd konacaktır. Yat 1931 de Hamburğda inşa edil miştir. Bir Amerikalıdan satın alman yat, bugün tekrar tamir görerek mem- leketimize getirilmektedir. Yatın da- hili tertibatı fevkalâdedir. Yat 1 buçuk milyon liraya mal olmuştur. Yat 4646 gayrı safi ve 1501 şafi ton hatcmindedir. Sürati saatte 25 mildir. Ingiltere ile mali anlaşma Londra 27 — Londrada bulunan eko- nomi heyetimizle İngiliz maliyecileri a- rasındaki görüşmeler bitmiş ve Türkiye — İngiltere mali anlaşması bu sabah saat 10,30 da imza edilmiştir. o Mukaveleyi Türkiye namına (İmzalıyanlar Londra büyük elçimiz Fethi Okyar ve Muammer Eriş olmuştur. İngiliz başvekili Çemberlayn, yapılan mali anlaşma hakkında Avam kamara sında izahat vermiş, anlaşmanın aşağı- daki esasları ihtiva eylediğini söylemiş- tir: 1 — Ihracat kredileri dairesi, Türkiye- ye on milyon İngiliz lirasına kadar İn- gilterede imal edilmiş mal ihracı hakkın- da garanti vermeyi kabul eylemiştir. 2 — 1986 ticaret ve klering anlaşması- na bir fasıl ilâve olunmuştur. 3 — Türkiyenin İngiltereye kredi ile harp gemisi ve diğer harp levazımı sipa» riş etmesini mümkün kılan bir anlaşma yapılmıştır. Bu hususta lâzımgelen kanun projeleri pek yakında pralâmentoya tevdi olunna- caktır. İngiliz o başvekilinin izahalına göre, bundan sonra zırhlılarımızı İngilterede yaptıracağız, mühimmatımızı İngiltere- den alacağız. İngiltereye olan ihracatımızı 500.000 sterling derecesine yükseltebileceğiz. Limanlarımızı slah edeceğiz ve Türkiye ile İngiltere arasındaki münakalâtı temin için müştereken bir gemicilik kumpanya» sı kuracağız. Kesik memenin esrarı Cinayet mevzuubahs olmadığı anlaşıldı Evvelki gün çöpler arasında bulun - muş clan bal kutusu içindeki kadın me. mesi meselesi tamamen aydınlanmıştır. Tıbbızditde yaplan muayene netice » sinde memenin bir operatör tarafından kesilmiş olduğu ve bir uru ihtiva etmek le beraber kanser müsabı olduğu anla- şılmıştır, Bu suretle hâdisenin bir cinayetle alâkadar olmadığı meydana çıkmış bu- lunuyor. / FABER — Afşım postası nu Hatay davamız DE Baştarahı 4 üncüde #öz alarak Hataydaki tazyik siyaso- tini takbih ettiler. Hikmet Bayurun çok mühim len eski maarif vekili ve inkılâb ders. leri profesörü Manisa mebusu Hikmet Bayur Hatay meselesinin safhalarmı ve Fransanm bu işte takib ettiği siya. seti anlatmış ve bugün Hatayda bu. Yunan milletler cemiyeti komitesi ve azalarınm mensub bulundukları, dost milletlerin bu memurlarını idareden çekmelerini ve “Fransanm hatırı için mes'uliyeti üzerimize almamalıyız,, de meleri lâzımgeleceği mütaleasında bu- Tunmuştur. Hatib, Hatay intihabatının bugünkü vaziyetine mildahale edilmesini iste - miş, Lozan muahedesinin hükümleri. nin Fransa hakkında iskat edilmesini ileri sürmüştür. Fransızların manevra Hikmet Bayur, Fransanm bize res. men düşmen değilse de, şu vaziyete göre, fiilen düşman olduğunu söyledi ve Fransanm bügün meşgul olduğu diğer harici meseleleri ve gaileleri an. Jatarak dedi ki: “ Düşmanımız bütün bu işlerini Hilen halledinceye kadar bizi avut 4 madan bu vaziyetten istifade etmeli - yiz, müsbet bir geyi istihsal etmeliyiz. Vaidlere aldanarak karşı tarafın işle. rini bitirmesini beklersek, vazifemizi tam yapmış olamayız. Bunu dalma müdrik olarak hareket etmek lâzım. dır. Fransanın Cemiyeti akvamda işi karıştırarak, Hatayda bizim hususi müdafaa haklarımız olduğunu bir ke. re daha teyid ettiği vakit vaziyeti en fena vaziyetlerden biri idi. Bunu 0 va- kit mecburen verdi, ve hepiniz hatır. larsınız, tazyik üzerine verdi, O va. kitki tazyikımız pek kat'i ve ciddi idi. Bugünkü günün vahim bir tehlikesi çevirdikleri cihana karşı kendisini haklı göster . mek niyetindedir. Zira Hataydakis6- çimi bütün cihan efkârı umumiyesi reyiam telâkki ediyor. Yani burası Türk müdür? Türk değil midir? Bu- nun üzerine seçim yapılıyor. Birçok yerlerde intihabat aleyhimize netice. lenmektedir.Bu gidişle kazanmak im. kânsızdır. Yani oradaki halk nekadar kahraman olursa olsun, nekadar feda. kâr olursa olsun, bundan fazlasmı ya pamaz. Eminim ki Hatay halkmın yaptığı Gaziantebin yaptığı kahra -* manlığa musdil bir kahramanlıktır.,, Fransızları imana getirmenin yolu mia Bayur sözüne devamla de- “— İkinci bir şey var, Aleyhimize emrivakiler oluyor. Biz de bir şey ya. pamaz mıyız? Burada maksadım, hu. kukt bir muhalefet hududları içinde. dir. Şimdi bu intihabat Franklen Buy- yon muahedesini, Lozan muahedesini, Cemiyeti akvamls yapılan anlaşmayı feshetmeye matuftur. Netice bu ola - caktır. Bundan başka meselâ Lozan mua- hedsinin şu, şu hükümleri Fransızlar hakkında cari değildir. Fransız mek. tebleri, hastaneleri hakkmdaki hü - kümler cari değildir, dense olmaz mı? İşte o zaman Fransızlar imana gelir. ler.,, (Bravo sesleri) Hikmet Bayur, Fransız halkı tara « fından okunan Fransız gazetelerinin mma Prens Bibesko pazartesi günü geliyor Dün Yeşilköyden geçerek (o Ankaraya gitmiş olan beynelmilel havacılık ittikadı reisi prens Bibesko pazartesi sabahı saat dokuzda şehrimize dönecek ve salı günü Romanyaya dönmek üzere (tayyaresile yola çıkacaktır, yaya gg Itizar “MARKİZ Dö POMPADUR,, ve “MIKİi KOVBOYLAR DİYARINDA, Tefrikalarımız, o münderecatımızın çokluğu yüzünden bugün konulamadı. Okuyucularımıza özür dileriz. Bg hâdiseleri yazmaktan çekinen bir mat- buat olduğunu da kaydetti ve beyana” G sırasında Türkiye ile Fransa ara. sında mekteb ve saire meselesi gibi bir iş çıkıp beynelmilel sahada Türk - Fransız gerginliğinin müessir ve ağır bir şekil aldığı görüldüğü zaman Av. Tüpa muvazenesini Fransa aleyhine ih Mile çalışan kuvvetlerin cüret alacağı- nı ve Fransızların buna kat'iyyen da- yanamıyacaklarını izah etti. Hikmet Bayur, sözlerini şöyle bi - tirdi: z “— Bugünden itibaren yapılacak şey: intihabatı derhal durdurmak, intihabdan tamamile sıyrılmak ve dostlarımızı da bundan ayrılmağa da. vet etmek ve bunu dostluklarınm mi. hengi addetmektir. İkinelsi: bizi alâ. kadar eden muahedeler hükümlerini cebirle ihlâl edenlere karşı biz de bir ikl şeyi ihlâl edelim, derhal ortalık düzelir. ve bu mesele hak ve adalet da- iresinde halledilir. Onlarm bize bu hakkı vermelerine imkân yoktur. Ta- savvur eder misiniz ki kuvvete isti - nat etmiyen bir hak olsun? Bu kabul edilmedikten sonra, biz ne bekliyoruz? (Sürekli alkışlar),, Türkün sesi, Türkün topunun ağzından gelecektir Besim Atalay ve Hüsnü Kitapçıdan sonra söz alan Afyon mebusu Berç Türker, 1895 te Çarlık Rusyasının bir takım serserileri, ihtillcileri İstanbula yollyarak Osmanlı bankasmı bastır. dığmı ve orada başma gelenleri an . Tattıktan sonra dedi ki: “— Bu tarihi yakadır. Namusum Üzerine söylüyorum. O vakit bu he - rifler dediler ki siz 'Türk - Ermenile- risiniz, maksadımız evvelâ sizi imha etmektir. Şimdi ben görüyorum ki, Fransız hükümeti ayni Çarlık Rusya. #inir'yaptığı rezli siyaseti tutarak ge. ne birkaç Ermeniyi iğfal etmek İsti . yor, Onlara hitab ediyorum ve diyo- rumki, Nasri ki Çarlık Rusyası Prme- nileri iğfal etti, bu iğfale kapılmayı- nız, Hatay Türklerine sarılmız. Benim yaşım kemale varmıştır. Size bu kür. süden vasiyet ediyorum. Ey Hatay Ermenileri! Ben, bugün varım, yarm yokum. Dünyanm en büyük milleti Türktür ve gene Fransız hükümetine bitaben söylüyorum ki, Türk sabırir. dır, Türk merddir, bir sene, bir buçuk senedir sabrediyor, Fakat Türkün s6- sini böyle kibarca, samimlee dinlemek istemiyorsanız, Türkün sesi, Türkün topunun ağzından gelecektir. Sonra böyle diplomatik vasıta ile testi edi- len notalar Türkün kilicile imza olu- nacaktır.,, (Bravo sesleri, şiddetli s1. kışlar). , Berç Türkerden sonra Trabzon mebu- su Seniha Hızal kürsüye gelerek ezcüm- le şunları söyledi: “— Atatürkün Samsuna ayak bastığı ile birlikte etrafında ve kendisinin çizdi- ği yolda Türk kadının da beraber bulun. duğunu bir kere daha söylemek bahtiyar- Tığına ermiş olmak İçin söz aldım. Hatay meselesinde her davada olduğu gibi ka- dınla erkeğin beraber olduğunu bir ke- re daha işaret ederek huzurunuzdan ay- rilıyorum.,, (Şiddetli alkışlar). Biz de dişlerimizi biliyoruz Yozgat mebusu Sırrı İçöz ve Eskişehir mebusu İstemat Özdamar ve Seyhan me- busu İbrahim Meteden sonra Sıvas me- busu köylü mebuslardan İsmail Mehmet Uğur kürsüye geldi ve içten gelen kısa sözlerle kanaatini şöyle anlattı: “— Fransızlar Hatayda Türk köylüle- rinin dişlerini kırıyorlarmış. Biz burada 10 milyon köylü ise dişlerimizi biliyoruz. Elbette biz de onların dişlerini kıracağız. (Şiddetli alkışlar) Müteakiben İzmir mebusu Halil Men teş kürsüye gelerek ezcümle şunları söy- miştir: “— Bir izzeti nefis meselesi olan bu iş- ten dönmemize imkân yoktur, her ne 0- lursa olsun bu meseleyi halletmeliyiz.,, Fransaya karşı alınması istenen tedbirler Çok heyecanlı olan bu müzakerelerde bazı hatiplerin ileri sürdükleri tekliflerin hulâsası şudur: Lozan muahedesile Fransa ile aramız- da mevcut taahhütlerin feshi, Osmanlı. borçlarından Fransız hâmillerine isabet eden kısmın - ödenmemesi, Fransızlara karşı olan siyasi bloklara iştirak, Türki- yede yer almış olan Fransız kültürünü bertaraf etmek, Fransız mekteplerini ka- patmak, mekteplerimizde Fransız lisant- nı okutturmamak, Hariciye Vekilinin nutku Hatiplerin beyanatından sonra harici- ye vekili kürsüye gelmiş ve şu nutku söy- lemistir: “— Söz alan hatiplerin hemen hepsi Hataydan bahsettiler, Ben de sözlerime bu milli davamızdan başlıyacağım. Bu sayede harici münasebetlerimize dair ma- ruzatımı müsbet bir zeminde (o bitirmek kolay olacaktır. Hatayın elim macerası hepimizin ma- lümudur. Anavatandan cüda düşen Tür- kiyenin bu mütemmim diyarı halkimn çektiklerile bütün Türkiye (yirmi sene- denberi muztariptir. Sakinlerinin her va- kit ekseriyeti Türk, bünyesi Türk, kül- türü Türk olan Hatay ayni zamanda va- tanımızın büyük bir kısmınn emniyet kapısı ve kilididir. Bu kıtayı askeri işgali altıma alan Fransa ile senelerdenberi ta» kibinden biran bile hali kalmadığımız sulh ve iyi geçinme politikamızın icabı olarak makul bir hal çaresine (o varmak için 1921 denberi daima biribirini ikmal edeceğini zannettiğimiz o müzakerelerde bulunduk. Zaman ümit uyandıran günler olmadı değil., Fakat devam etmedi. Bize karşı alman taahhütlerin tatbik edilme- miş olması yüzünden tabiatile şikâyete mecbur olduk. Bu suretle her şikâyet safhası veni bir müzakere açtı. Nihayet bildiğiniz cemiyeti akvam ka- rarlarna varıldı. Bu kararlarm tatbiki- nin istilzam ettiği intihap talimatname- sinin bütün mukarrerata mugayir yapıl- dığını gene cemiyeti akvam makamları- na kabul ettirdikten sonra, bir yenisi tan» zim edildi. Şimdi göya bu son talimatna- meye göre yapılmakta olan O intihabat safhasını yaşıyoruz, Arada Fransa ile bu son talimatnamenin olsun iyi bir tatbika mazhar olması için işbirliği esasında bir. anlaşmaya varıldı. Mütemadi vailler İçinde bulunduğumuzu arzettiğim in- tihabat safhasının daha başında izahı ve tadadı mümkün olmuyacak kadar tertip- lerle ve iyi olmıyan niyetlerle karşılaştık Bu hususta Paris hükümetinin ve Be- rutda onun âli komiserinin dikkat nazari celbedildi ve bu hareketlerin manası $0- ruldu. Her defasında Paris hükümetin. den ve Fransanın buradaki büyük elçi- sinden teahhütlere ve anlaşmamıza ria- yet edileceği cevabı alındı. Fransa ali komiserinin Hatay delegesi Ankaraya geldi. Kendisi ile uzun uzadı- ya konuşuldu. Hataya avdetinde ilk iş olarak yaptığı, Hataym gayri askerliği ahkâma rağmen hakiki bir sebeb olma- Han asker getirmek oldu. Hâdiseler sotra bunün hedefini bize öğretti. İki gün ev- vel Paris elçimiz Fransa hariciye nazırı ile konuştu ve şikâyetlerimizi saydı dök» #0. Katf emirler verileceği vaadini aldı. Fakat tetbiş berdevam... Hataydan gelen haberler orada tüyler ürpertici bir tethiş (manzarası hüküm» ferma olduğunu gösteriyor. - İntihabet bin bir türlü tazyikler içinde cereyan 6 diyor. Vaziyet vahimdir Vaziyetin ciddiyeti, hattâ vehameti â- gikârdır. Cumhuriyet hükümetinin bu milli meseleyi beynelmilel kati ve iyi bir hal suretine İsal etmek hususundaki ka- rarı da malâmdur. Mutadımız olan 86. Zukkanlılıkla hakkımızdan ve davamız- dan emin olarak, Hataydaki kayıt işleri- nin sona ereceği yakın günlerde tebarüz edecek neticeyi belemekteyiz. Binaena- leyh hatiplerin bu mesele etrafındaki su- leri iğim buz Deti hü. ründen evvel cevap istemekte ısrar edil emmesini rica ederim. Bu sabah Paris büyük elçimizden aldı. ğım bir telgrafta şahsın kıymetli eski bir dostumuz olan Fransanın yeni harici ye narının biraz evvel arzettiğim kati vaadımı yazılı beyanat ile teyit etmiş ol- duğunu öğrendiğimi ayrıca tebarüz ettir- meliyim.,, Hariciye vekili bundan (sonra diğer devletlerle münasebalımızı izah etmiş ve Fransadan başka her devletle münase- batımızın iyi bir inkişaf halinde olduğu- mı söylemiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: