24 Aralık 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 8

24 Aralık 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

70 SERVETİFÜNUN e o. RM No. 2105—420 Mafbaamıza Gelen Eserler: Ür ke LA, nm İN Yabancı kelimeler Türkçede nasıl yazılmalı Vahdet Gültekin'in mecmuamızda tefrika edilen bu sıra halindeki dil tetkikleri kitap şeklinde çıkmıştır. Bu kitapda, dilimizde kullanılan yabancı kelimelerden bazılarının türk imlâsiyle yazılmaları kabul ediliyor. Fakat bir çoğunun asıl imlâlarn ile yazılmaları ve yabut, tercihen, Türkeeleşdirilmeleri ileri sürülüyor. Kitapda, her dilde yabancı bir dilden gelen keli- melerin asıl imlâları ile yazıldığı, bizde de bu yolun takib edilmesi iâzım geldiği, sebebleriyle anlaşıldık- tan sonra dilimizde yabancı kelimelerin nasl Türk- celeşdirilmeleri icap ettiği gösteriliyor. İyi ve ilmi bir tedkikten sonra hazırlanan bu eseri dille uğraşanlara olduğu gibi Eültürle alâkadar herkese tavsiye ederiz. Karmen Prosper Merim&e'nin «Karmen» adlı meşhur ese- rini, Dünya Nimetleriyle kudretli bir tereüme örneği veren Avni İnsel, Türkçeye çevirmiştir. Eser Hilmi kitabevi tarafından neşriyat sabaşına çıkarılmıştır. Zevkle okunacak şüksek değerdedir. Kadın Nedir? Nâzım İçsel'in bu isimde bir eseri intişar etmiştir. Birçok büyük edebiyatçıların ve feylesofların kadın- lığa dair vecizelerile dolu olan bu kitab, muhtelif resim ve tabloları da ihtiva ettiğinden, alâka uyan- uyandıracak bir değerdedir. Armağan Şair Zekeriya Gökaytaçın yeni bir şiir dergisi inti- şar etmiştir; «Armağan», ulusal hislerle yazılmış olan bu şiirler, edebi kıymet itibarile de yüksektir. Şiir- sever okuyuculara tavsiye ederiz. Devrim Yolunda Genç şair O. Turgud Yaylâlı'nın neşrettiği bu ki» tab güzel ve kuvvetli milli şiirlerden mürekkebtir. O. Turgud Yaylâlı bu eserile takdire lâyık bir mu- vaffakiyet kazanmıştır. Hayatın intikamı Mecmuamızda birçok tercümeleri intişar eden de- ğerli yazıcı Ferid Namık Hansoy, Paul Bourget'in meşhur bir eserini Türkçeye çevirmiştir. Eserin adı « Hayatın İntikamı» dır. Okuyucularımıze tavsiye olunur. Taşpınar Afyan Halkevi tarafından çıkarılmakta olan Taş- Binar mecmuatının Son sayısı zengin mündericatla intişar etmiğtir. Sevgiliye Mektub Saat yediye geliyor. Kış gecelerinin soğuk karan- lığı çoktan pencerelerin arkasında durnyor, fakat çini sobanın ılık çıtırdıları ve elektriğin güneş par- laklığı bu sevimsiz giyaretciyi dışardan bakmağa mecbur ediyor. Sabahtanberi sokağa çıkmadım. Karyolama sırt üstü yatmış kitap okuyorum.. Beni iyl tanıdığını sandığım için bu satırları basma kalıp bir nezaket iltifatı telâkki etmiyeceğini tahmin ediyorum. Benim sevgili çocuğum! Eminim ki sen de, ben seni düşünürken... Benden uzak olduğun yerlerde beni hatırlıyorsun. Sana dâima tekrar ettiğim şey- lerden başka neler yazabilirim. Fakat bu ikimizin de çok iyi bildiğimiz şeyleri, daima çok vazih yaşadığı- mız hatıraları senin de ben kadar hazla düşüne- ceğini biliyorum seni tanımazdan evvel ne kadar bedbin ve isteksiz olduğumu tahmin edemezsin. Fakat bu vaziyete hiç de istiyerek düşmemiştim. Mektepler bana insanları iyi diye tanıtmış kitaplar iyilikten ve doğruluktan dem vurmuş, insanların kerdeş olduklarından bahsetmişti. Halbuki hayat bütün bunların aksiymiş! Orada.. kitapların yalan- cılık, ahlâksızlik diye anlattığı şeyler o muvaffak olmak için en lâzım meziyetlermiş! Orada.. bilerek, düşünerek birbirlerini parçalıyan ve yırtıcı hayvan- lardan daha fena insanlar varmış! Faket yazık ki bunları ne geç öğrendim. Kitaplardan öğrendiğim bütün bunleriın yalan, ninelerimizden dinlediğimiz peri masallarından daha yalan olduğunu anlayabil- mem için gençliğimden, gıhhatimden ve şerefimden neler verdim bilsen! ve bu anlayış, bu yeni baştan mektebe başlayış beni bedbin ve hayata karşı istek- siz yaptı. İşte seni böyle bir anımda.. hayatın ve kitabların kafama soktuğu bambaşka bilgilerin bir- birini ezmek için çarpıştıkları çok buhranlı bir zama- nımda tanıdım, Hayatın, canlı misaller vererek sert ve değişmez kaidelerini öğretmesine rağmen ben zaman zaman yine kitaplardan kafamda kalan güzel hikâyeleri hatırlıyor, gördüğü çok güzel bir rüya ortasında uyanıveren, fakat gözlerini yumarak rüyayı yeniden yaşamak istiyen bir insan gibi on- lara halâ inanmak istiyordum. Hayatımın böyle güç bir yerinde karşıma çıkarak beni ezen bu bocalamadan kurtardığın, yaşabilmek için hayata uymak lâzımgeldiğini kafamda tereddüt- süz yerleştirdiğin için sana daima borçluyum. Şimdi kendimi hayalleriyle yaşıyan dünkü insandan bam- başka buluyorum, Seni ve sevgini düşündükçe bana herşey yenlilebilir ve erişilebilir geliyor. Seni o kadar seviyorum ki, herşeyi yapabileceğime ve ka- zanabileceğime inanıyorum. Geninle kendimi o kader kuvvetli hissediyorum ki hayatın bütün acılarını, beraberce yaşamağı tahayyülettiğimiz sâkin ve me- sut günlere kavuşmamız için yenmekliğim lâzımge- len bütün engelleri unutuyorum.

Bu sayıdan diğer sayfalar: