13 Mart 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

YOW T riy eögrllü Ki Acffisîyh A Dünyada cinayetler gün geçtikçe çoğalıyor! Bir mütehassıs “ esşkiden şeref venamus ıçm: aşk için adam öldürülürdü. Cinayet şimdi her vicdanın kaldı- rabileceği Büyük harp sonu dünyanın eski gidişini büsbütün değiştirdi. Hemen her şey alt üst oldu. Yaşama tarzı, çalışma usulleri, zihni- yetler, görüşler başka bir renk aldı... Ve bütün bu değişiklikler cinayetler üzerinde de tesirini göstermekte gecikmedi... Bu noktaya ilişen bir Fransız gazeteci- si uzun tetkiklerde bulunmuştur. Bu gaze- teci Pariste çıkan Entrausijan — gazetesi muharrirlerinden Marse Sauvagedir. Mu- harrir Paris emniyeti umumiyesinde yap - tığı tetkiklerin neticesini, herkesin merak ve dikkatini uyandıracak bir tarzda şöyle anlatmaktadır: Eski cinayetler kalmadı aCinayet masasının maruf mütehassısı ile karşı karşıyayım. Muhatabım elinde tuttuğu kâğıt keseceğini sinirli bir hare - ketle masa üzerine ativerdi. Gözlerini bir noktaya dikti. Sesinde teessür ifade eden bir ihtizaz vardı. Dedi ki: — Eski cinayetler kalmadı. İçtimat he- yetler de bence birinci miyar cinayetlerin şeklidir. Eskiden şeref için, aşk için, hattâ nam için ölüp öldürülürdü. Cinayetlerde de bir asalet vardı... Muhatabım derin, derin içini çektikten sonra ilâve etti: Her vicdanın kaldırabileceği bir mata N — Halbuki şimdi... — İnanılmıyacak vak'alar oluyor. Cinayet herkesin elde ede- bileceği, her vicdanın kaldırabileceği bir mata oldu. Ben anlatayım, siz dinleyin: Öldürdüğü karısının etini yiyen katil Hatıranızı bir yoklayın... Şu meşhur Versay cinayetini bir düşünün... Cani ka - rısını öldürüyor. Fakat bununla menfur hırsını gideremiyor, cesedi parça, parça ediyor,... Bu da kâfi gelmiyor. Tüyler ür- mata oldu. 40 santim için adam öldürenler var.,, bir bir hareket yapıyor: pertirecek Zavallı maktulün Müthiş değil mi?..,. Manasız, mantıksız cinayetler Diğer bir noktaya temas ediyorum: Ta- ammüden katil meseleleri. Bütün vak'alar bize bu cinayetlerin harpten sonra arttı - Banı göstermektedir. Yalnız şehirlerde evvelce — aoygunculuk yüzünden vuku bulan cinayetlerin son za » manlarda azaldığını söyliyebilirim. Şehir - lerdeki cinayetler hep tesadüfi vak'alardan ileri gelmektedir. Cinayetlerin esası ekse - riya mantıksız ve manasızdır. İnsanların kıymeti ucuzlad: Yalnız muhakkak olan bir nokta varsa, kaba etini yiyor... o da insanların kıymetinin çok ucuzlamış olmasıdır. 40 santim için adam öldürüldü - ğgüne sık sık rastgeliyoruz. Bunun şüphe — (siz ki bir çok sebepleri vardır. Bunlar ara- sında en başta işsizliği ileri sürebiliriz. İş - sizlik yüzünden içkiye olan meyl artmıştır. (Ahlâki tereddi her tarafta göze çarpıyor. Bunların insanlar kendilerini geçici eğlen- celere vermişlerdir. İşsizliğin tesirleri Size bir istatistik göstereyim: Rakamlar işsizdir. İşsizlerin miktarı, bilhassa Pariste haftadan haftaya, hattâ günden güne art - maktadır. Bütün bu unsurlar netice itiba - rile halkın sıhhatini de bozmaktadır. Korkunç bir istatistik Siz bir istatistik göstereyim: Rakamlar size dehşet verecektir. Bakınız: 1931 senesinde işlenen cürüm ve cün- hanin sayısı 176973 ü bulmuşken 1934 te bu rakam 200.066 ya kadar yükselmiştir. Teecssüfle söylüyorum: Biz bu cinayetlerin ancak 161829 unun failini yakalayabil - dik. Polisin bütün gayretlerine rağmen taşrada yapılan cinayetlerin yüzde altmı - Arkadaş ' Tutamıyan Kız ğHıyıtlı yapayalnızım. Yani arka - daşsız yaşıyorum. Bu benim tabiatimin 4 ve huysuzluğumun neticesi değil, temiz we inanılır arkadaş bulamadığım — için böyle oluyor. Bir veya iki erkekle ko - nuşmiyan bir tanıdığım yok. İyi, fena bütün kızların erkek — arkadasları dostları var. Ben bu tanışmalardan haş- İanmıyor ve korkuyorum. Fakat netice beni muztarip ediyor. Ne de olsa bir genç kızım. Ben de eğlenmek istiyorum. Sinemaya bile nadiren gidiyorum. Çün- kü arkadaşlarımla gidip kendimi teşhir etmekten korkuyorum, Erkek kardeşim filân da yok ki beni gezdirsin. Onun için çok müşkül vaziyetteyim. Bana bir yol gösterir misiniz? ve Belma Kendini bilen, haysiyetine ehemmiyet veren, erkeklerle tanışmanın tehlikele - bet mukadderdir. Bizde erkek ve kadın münasebatı he- nüz garp memleketlerinde olduğu gibi - nizamına girmemiştir. Yeni hayat tar - zımız kızlarla erkeklerin bir arada ya- amalarına cevaz veriyor. Fakat bu be- * yaşamanin doğurması tabii olan neticeleri mazur görmüyor. Sonra gençler de bu münasebete he- nüz alışamamışlardır. Ne kızlar erkek- lere, ne erkekler kızlara arkadaş gözile bakamıyorlar. Ne de olsa eski terbiye- nin izi henüz ortadan kalkmamıştır. Er- kekler bu serbestiyi suüistimale müte - mayil görünüyor ve kızları tehlikeli ma- ceralara sürüklüyorlar. Onun için bu tehlikeleri göze alarak kendilerini meçhule atan arkadaşlarınız- la öteye beriye gitmemekle isabet edi- yorsunuz. Fakat insan, bilhassa genç, eğlenmek ihtiyacındadır. Kendinizi bü- tün bütün bir rahibe hayatına mahküm etmeniz de doğru olmaz. Ailenize men- sup kimselerle sinemaya da, tiyatroya da, eğlenceye de gidebilirsiniz. TEYZE AT AAT vE ; SON POST. Evinde her ” yeşil çuhali masası olan kumarbaz mıdır ? İkinci Sulh Ceza mahke- mesinde- şayanı dikkat bir dava İkinci sulh ceza mahkemesi: Hâ- kimin elinde en az iki kilo ağırlığında bir evrak tomarı: Kâğıtları, bilmediği bir dilde yazılmış bir kitap gibi habi- re karıştırıyor: Satırlara büyük bir dik- katle göz gezdirdikçe; geniş — alnının terleyişinden, —dudaklarının bükülü- şünden, ve yüzünün taaccüp ve hid- det ifade eden çizgilerinden, istedikle- rini anlayamadığı belli. Tetkikatın uzayışı, maznun yerin- de sabırsızca kıvranan ahçı Bayramı tasalandırıyor, Hâkim, şahidi dinlemek istiyor, ve çağrılan memura soruyor: — Bunları siz mi yazdınız? | — Evet efendim. : Maznunu gösteriyor: — Bu adamı tanır mısınız? — Bu meselede tanıdım. — Nedir bu mesele? — Orada yazıyaor. — Ben buradan bir şey anlayama- dım! Sen anlat bakalım ? Şahit memur bu talebi yerine getiri- yor. O sözünü bitirince, hâkim haklı bir hiddetle soruyor: — Sen benim yerimde olsan, bu söylediklerinden bir manâ çıkarabilir misin ? Ve onu dışarı çıkarttıktan sonra - kinci şahidi çağırtıyor. İkinci şahit te, hâdiseyi mahkemeye veren memurlar- dandır. Fakat onun ifadesi de cürmün mahiyetini karanlıktan kurtaramıyor. Sahit diye dinlenilen üçüncü — me- mur: — Efendim, bu adam zabıtaca ma- lüm kumarbazlardandır. — Onu anladık! Fakat bu seferki suçune? Kumar mı oynamış? Kumm'îdavet etmişti. Habeşistan, bu " davete nının temin ettiği istifadeleri tahak'? | mı oynatmış? — Kumar oynamış! — Nereden anladınız? — Basıldıkları yerde kumar <(âlât ve edevatı» bulunmuş!| , — Nedir o «âlât edevat»? — Bir masa... Dört sandalya, bir de yeşil çuhal.. Hâkim, bu üçüncü ifade maznunun ve mahkemeye gelmeyen arkadaşlarının beraetine karar verdi. Sonra memura döndü, ve: — Burası, dedi, evrak deposu değil mahkemedir. Her elinize geçen kâğıt- ları toparlayıp buraya göndermeyin... Ve ilâve etti: — Eğer her evinde dört sandalya, bir masa, bir de çuha bulunan adamı, kumarbaz diye damgalamak lâzım gel- seydi, bütün İstanbulluları mahkemeye vermek icap ederdi! üzerine kir bir dinleyici, kulağıma eğilerek güldü: — O zaman İstanbulda benden baş- ka namuslu adam kalmazdı: Çünkü hamdolsun benim kulübede bu — uku- mar alât ve edevatından » hiç biri yok! Selim Tevfik ;ıîıı'n fı;l;ı;ı 'l;.ı'l!.n.ıl.t'k.ı'biî elamıyor. Burnun da sebebi köylülerin birbirlerini cok ko-| rumalarıdır. Saf görünen köylülerin ekse- " "<"' KEŞ, GR P FO çarr Mat 13 | ıtalya ne isteyecek? Eğer İtalyan - Habeş h yerleri isterse bunlar Habeşistan için ehemmiyeti haiz değildir. İtalya da buraları almakla gayesine vasıl olmuş bulunmıyacaktır. şimdiye kadar işgal ettiği s SUU DAN B İTALYA TARAFINDA İŞGAL EDİLEN YERLER Almanyanın ortaya attığı meseleler, Habeş meselesini âdeta unütturdu. 'Halbuki bu mesele de mühim bir saf- haya girmiştir. İtalyaya karşı petrol | ambargosunu tatbik etmek meselesi - ni müzakere için toplanan On Sekiz- ler komitesi, bu işi başarmadan önce Italyanların Habeşistanda şmdiye kadar işgal ettikleri araziyi gösterir harita (iki tarafı uzlaştırmayı düşünmüş ve| 'mesele On üçler komitesine havale o- | 'lunmuştu. Bunun üzerine 13 ler komi-| 'tesi iki tarafı da muhasemata son ver- | meğe ve Milletler Cemiyeti esasları dai- resinde sülh müzakerelerini — açmağa | ğmüsbet cevap vermiş, İtalya da teklifiı lesas itibariyle kabul ettiğini bildirmiş | 've bir aralık muhasematı dahi durdur- muşlardı. Fakat bilâhare Avrupanın karışıklığından istifade ederek vaziye- 'tini değiştirmiş, ayni karışıklık yüzün- den On Üçler komitesi de toplanama - dığı için mesele gecikmişti. " Bu hafta içinde Milletler Cemiyeti | ibir ölüm nöbeti geçirmezse gelecek | 'hafta Hafta Habeş - İtalya meselesi yeniden eski ehemmiyetini kazanacak ve İtalya - Habeş sulhü nazarı dikka - 'ti üzerine çekecektir. * | İtalyan - Habeş sulhü mevzuu bah> 'soldukça ikide birde «Beşlerin tekli - fi» ileri sürülüyor. Yığın yığın hâdi - .seler yüzünden bu teklifin unutulmuş ca anlatmak istiyoruz. Bu teklif Milletler Cemiyeti tarafın- dan geçen senenin eylülünde ileri sü - rülmüştü. Harp henüz başlamadığı | liçirıı İtalyanın bu teklifi kabul ede - rek harpten çekinmesi bekleniyor - du. | Beşler Komitesinin teklifi, Habeşis- tana arsıulusal yardım temini ile oldu, rdı: Bu cevabı duyan hırpani kılıklı fa- olmasını mülâhaza ederek bunu kısa- İngiltere, risi kurnaz adamlardır. İp ucu vermem» - iktısadi vazıyetin islâhını temin etmek sini çok iyi bilirler. Jandarmadan hiç hoş- istedikten başka İtalyaya Habeş ara- lanmazlar, İstenilen malumatı da vermez - zisinden bir kısmını vermekte ve bu- ler, 'na mukabil İtalyanın da Habeşistana bir kisım arazi vermesini teklif et- mekte, İngilterede bu uğurda fedakâr- lıkta bulunmıyı ve Somalideki liman - larından birini Habeşistana — devret -| meyi üzerine almakta idi. Köylerde katilin mevkü Köylüler arasında, katil- ehemmiyet ve- renler pek çoktur. Buralarda bir katil bazı defa hürmete şayan bir adam mevkiine yükselir. Bu itibarla dağlarda ve köy lerde yapılan cinayetlerin — faillerini Tmeydana çıkarmak çok güçtür. Çünkü buralardaki mücrimler kendi aleyhlerindeki — delilleri kolaylıkla ortadan kaldırabilmektesirler, Hattâ çok defa maktulün — cesedini — bile bulmak mümkün olmamaktadır. Amerikadaki hayduıtların tesiri Diğer taraftan Amerikadaki terlerin Avrupadaki cinayetler İtalya hükümeti bu teklifleri red - idetti. Daha sonra (Hoar - Laval) teklifi | yapıldı. Geçen ilk kânunda bu teklif öğ _ılerin ortaya atıldığı sırada İtalya Ha- beşistan arazisi içinde ilerlemiş bulu di nuyordu, Bu sulh teklifi Habeşistanın şarki gengs -| için fen.ıı bir misal teşkil ettiği de bugün tahakkuk etmiş gibidir. Avrupada, bilhassa son za- (manlarda, Amerikanvari haydutluklar da|Tigre vilâyetini İtalyaya veriyordu. İ- çok artmıştır Biz 'onlarla başa çıkamıyo -İtalyaya ilhak olunan parça şimalden ruz. İşin doğrusu budur:» cenuba giden bir hat ile ayrılıyor — ve, a | - gi 5 - | » F B 4 Ha A - ! PadliP Ça Bi j j — a Fi L p - N p ”A N ti t. g ai #t val T gy ee e : 3 TWCEİZ PN G? (kosunu bozduklarını söyliyerek Mi! Aksumu Habeşe, Aduayı İtalyaya bi rakıyordu. Ayni plân Danakil ülkesini (Musü w Ali) ye kadar İtalyaya, ve buna mü * kabil Tssab limanı ile bu limana varafi | koridoru Habeşistana veriyordu. İtalya o zamandanberi Habeşistani” da bir hayli teprak almışsa da (Dana* kil) i işgal edememiş, buna muka Somali tarafından Habeş arazisi için * de ilerlemiştir. Bu suretle İtalya Laval - Hoar plâ* kuk ettirememiştir. Çünkü bu plân ” talyaya 700 mil uzunluğunda, 300 mil genişliğinde bir sahayı iktısadi istismâf için bırakıyor, yalnız bu sahayi Habej imparatorunun hâkimiyetinden ayır * mıiyordu. İtalya (Laval - Hoar) plânını men * faatlerine uygun olmamak, ve dilek * lerini tahakkuk ettirmemek dolayısiy” le reddetti. İtalyanlar bu plânın reddolunmasır” | dan sonra Habeş arazisinde bir hayli ilerlemiş iseler de bugün Eritre ile 5& maliyi birleştirememiş bulunuwd"'k | Halbuki İtalyanın en belli başlı emel * ' lerinden biri budur. İtalyanlar, bir çok defalar gayeleri” -_ nin bu olduğunu söylemişler ve 192ö7 İngiltere ile bu yolda anlaşmışlaf'ı'ü_' tı, renin Sudandan Tana gölüne bir yol yapmasına ve Tana gölü üz€ A rinde sedler inşa etmesine ait plânh'. el müzaheret edecekti. Bu sıralarda Habeşistan İngiltere ” le İtalyanın kendini ezmek için uğraT — tıklarını ve Milletler Cemiyeti ista 4 letler Cemiyeti nezdinde protest bulunmuş ve proje de bu yüzden sü düşmüştü. Yeni sulh teşebbüsü netice verdi$' takdirde İtalyanın ne isteyeceği ai nüz belli değildir. a İtalya şimdiye kadar - işgal ettiği yerleri ilhak üzerinde israr ederse b“?' lar, haritada görüldüğü gibi Habeti? tan için bir ehemmiyeti haiz değ'l(î:r İtalyaya gelince, cenupta aldığı yer'”, çölden ibaretti. Şimaldeki arazi gzl: kıymetli ise de İtalya bunları alma gayesine vasıl olmuş bulunmıya tır . t 4 A ha arbinin | yeni bir muhasebesi * 6 » — | | yi | | | | Eritreden başlıyan, ve Adit — sababanın garbinden devam edereş ' Somaliye uzanan bir İtalyan demiryo " — lunun yapılmasına müzaheret edecef” — yerleri iktısadi nüfuz mıntakası UBY' j caktı. Buna mukabil İtalya da İngilt€ — | | )