2 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

2 Mayıs 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İti evin içyüzü Nakleden:' Osman Cemal Kaygılı —e Dördüncü kapım: k Ah o dördüncü kapım, ah o dördüncü apım! c(_îaîm_ İ??nim oraya kapılandığım ilk ge- ka _"n itibaren bayanla bay arasında Yayda başladı. Bu kavgalar zaten ben o- Ya yerleşmeden önce de hemon her tün, yahut gün aşırı devam eder du- Tüurmuş! , Bayan baş nirli! Benim ora; ban ydan, bay da bayandan si- M YA yerleştiğim ilk günün ak- Ğ laki kavga tam yemek zamanı çÇık- ıkş_—.înç ile orta yaş arasında olan bay, Eelip * Reç vakit işinden yorgun argın &i yındf"'fundu. dökündü, geceliklerini h.ı"l;;'Düm önceden bayanla birlikte “ruhıu_ı pez çilingir safrasının başına Çekilip Fur;dı bayanla bayın karşısına ladık, N “dan buradan konuşmaya baş- e e Nedense hi b Sile beni aç Biç çocukları olmuyan bu SOk neso “etine evlâtlık aldıkları için | Teşeli görünüyorlardı. | daî:'“" Öteki kapılarıma nisbetle bana daha ÇATim! geliyor. Bayan da, bay da benziya a Yakın, daha babacan insanlara Yorlardı. tak **sam bay önündeki bir kırk dokuz- ö ?Lwı dibine yaklaştırdıktan sonra 'ahçe tarafındaki kapısı vuruldu. hr]:(;]ıdı' erkek te hemen ikisi birlikte İze r:*a" bahçe kapısına doğru seğirtti- Çıkm ı at, ikisi de odadan sofaya çıkar Baz, genç kadın kocasını önledi: kir a e© git, yerine otur da ben bakayım Mdir o, ne istiyor? Kocası da ona çıkıştı: kıy,, * var sanki, ben gider, bakarsam 4Met Mi kopar? kaş Hayır sen bakmıyacaksın, ben ba - acağım! a Bunun üzerine bay hiddetle karısını 'BSünden içeriye itti: H K ben bakacağım işte! sırada bahçe kapısı boyuna güm R yumruklanıyordu. Derken bu- Yin dediği oldu. Kadm: tüm güm — Ne halin varsa gör! Ti lğ- somurtarak geriye döndü, erkek ıu:,ıı ip bahçe kapısını açtı, orada biri - n paştluya başladı. Onların bu fısıltısı- | ndan -dışarıya kulak £ dinlemeğe Biraz çalışı vordu. *Onra bey çalışı vordu. odadan içeriye girince: ME Bizi, dedi, bu gece komşudan mi - "ırl.go çağırıyorlar, haydi yemeğimizi Yelim de gidelim! Kadın fena halde içerliyerek kocasını Taledi: — Ben şuradan şuraya gidemem, sen Hörsen git! Kocası sordu: — Sen niye gidemezmişsin? — Gidemem iştet — Sebâp? — Sebebini mebebini bilmiyorum ben! darncağız hiddetli hiddetli bir iki içi- “ç"kü Sanra şişenin dibinde kalan ra- ni koca kadehine doldurup - birden Asına dikti vı — Haydi, dedi, getirin yemekleri de hele yemeği Kadın, onu gene tersledi: — Ben yemek memek yemiyorum, yi- yin siz! — Ne oldu gene, nevrin döndü galiba! | (Beni göstererek) ilin çocuğunun yanın- da daha ilk akşamından bu yaptığın a - yıp değil mi? Vay efi liyen? Bayan ayağa daha yükse — Ayıp senin yaptığın! adim vay, sen misin bunu alktı. sesini * Ben şaşırmıştım, meselenin iç yüzünü bilmediğim için afallamıstı. Kadın bir iki daha söylendi hiddetle yemek odasi: ki kel şim için $ ten ra katla- im an çıkıp üst mişti. Ba müddet cı kumrusu gibi düşündü. Bir müddet de ayakta sağa sola gezindi. Nihayet o da karısının pe - şinden yukarıya fırladı. Ben orada yalmız | kalmıştım. Ama bilşeniz bu hal karşısın- da ne kadar sıkılıyordum. Daha ilk akşa- rastladığım bu manza nün! Benim yerimde siz ol: niz ne yapardınız? Mümkün o bilsem hemen bu evi terkedip ge tekrar babamın yanına savuşurdum. Lâ- kin burası, Boğaziçinin yukarı tarafların- dan İstanbuldan bir hayli uzakta, bilme- diğim tanımadığım bir. yerdi. O vakit oradan savuşup nereye gidebilirdim? Yemek odasında nedir bu başıma gelen yarabbi! diye melül melül düşünürken yukarıdan kulağıma bir takım sesi yordu. Bay, kâh usul usul, kâh bızlı hızlı ba - yanı kandırıp tekrar aşağıya inı ler geli- ve ısrarlarını red Neden sonra bay tek başına indi ve ban: — Haygi, dedi, k da biz yem m! bayan biraz raha Ben ör — İstemem bay ağabeyi, benim karmım tok, ben yemem! Diye bir hayli ısrar ettim. Fakat o be- nim bu ısrarlarım karşısında beni kolla- rımdan tutunca zorla yemek oturttu ve söz de ağız tadile masasına karşılıklı ye- meğimizi yedik. Ha, az kalsın unutuyor- dum: Yemekte bay, dolaptan - çıkardığı bir küçük şişe rakıyı da açıp onu da yemekle | birlikte hem yuvarlıyor, bem de dereden tepeden benimle konuşuyordu. Yemekten sonra adamcağız, kahvesini bile içmeden hemen yatak odasına çekil- di. O zaman ben bü tün —müşkül bir mevkide kaldım. Şimdi ne yapacaktım, yatmak için nereye, hangi odaya gide - cektim? On dakika kadar bö düşündüm, durdum. venden gayet yavaş set Gel kızım, yukarıya çık da yatalım! O gece bayanla bir kelime bile konuş- madan ikimiz bir odada ayrı ayrı yatak- (Devamı 8 inci sayfada) le olduğum yerde ra bayan merdi- le bana seslendi: *Jaxınlara başladılar. İkinci İngilterede Kral kupası maçı 92 bin seyircinin önünde yapılan maçı Sandrland kazandı Londra | (Hususi) — Senenin en ecanlı futbol oyunu olan Kral ku- maçı, bugün Vembiy stadında 92 nin önünde, Sanderland ile kımları arasında yapılmıştır. Kral, Kraliçe ve Mısır Kralı Faru- kun da hazır bulunduğu bu maçta, Sanderland bire karşı üç golle galip gelmiş, takım kaptanı kupayı — bizzat Kraliçenin elinden kabul etmi Ankaragücü - Üçök berabere kaldılar İzmir | (Husust) — Bugün nisbeten az bir kalabalık önünde Ankaragücü - Üçok ile ilk maçını yaptı. Hakem Sa: it Salâhattin idi. Takımlar şu kadrolar ile oyuna başlamışlardır: yÜüCÜ: Enver, Ali Rıza, İsmail, Se- r, Şük- En - ver, Faik, Şükrü, Basri, Sai Birinci devre umumiyı nci dakikada Ankara ak devreyi | - O ga- üp bitir Fakat ikinci devrede İzmirliler sıkı dakikada bir yiyen Ankaragücü on üç dakika ra Üçokun bir ikinci saş Bu suretle 2- | gal İzmirliler yarım saat ka lar. Fakat o« çeyrek kala ükrünün sıkı bir kaydı i. gol olamad Ankara şütü ile Oyun: — bundan &« cumlarla geçmiş fakat iki taraf da sa yapamamış, maç 2 - 2 beraberlikle miştir. Ankaragücü ikinci maçını yarın Do- ğansporla yapacak, Çankaya - Altınordu berabere kaldılar Ankara, (Husüsi) — Ankara bö sinin «Bölge kupasır turnuvasının ilk maçını Çankaya « Altınordu takımları yapmışlar ve birer sayı ile berabere | kalmışlardır. Bugünkü maç Dün Beşiktaşa karşı oldukça güz |ve canlı bir oyun çıkaran Ankara genç | ği bugün de Fenerbahçe ile Ka- da karşılaşacak 6 da biraz bozuk Fenerbahçe karşı lerb İdiköy sa | So! © solfra başına '& |ve hem de Anki |acısını çıkarmak |bilecek bir kımdır, alde bugün Kadıköy sahasında dukça güzel bir maç seyretmek imkânı hasıl olacaktır. Poliste : — * Bir çocuk tramvaydan düştü | — Beş Fatihten geçen tramvay &: ıha İmek isterken düşmüş, belinden y Janmı Yaralı çocuk baygin bir hal- de hastaneye kaldırılmıştır. Ruhsatsız ağaç kesme davaları Devlet ormanlarından ruhsatsız ağaç kesenler aleyhine açılan davaların 6 ay- lik müruru zamana tâbi olduğu Maliye Bakanlığından Defterdarlığa bildirilmiş- tir. Bu vaziyete göre ruhsatsız ağaç kes- mek fülinden sonra 6 ay zarfında dava edilmiyenler aleyhine hazine tarafından dava açılamıyacaktır. şıliklı hü- |" iki takım da güzel ve en / Sti — Beşiktaş Gençler birliği JDün Taksim sahasında Beşiktaş - Gençlerbirliği arasında milli küme maç larına devam edildi. | Mayıs bayramı dolayısile stadyom oldukça kalabalıktı. Oyuna Gençler - birliği başladı. Top bir müddet orta - larda dolaştıktan sonra Beşiktaş kale- si önüne kad ldi. Fakat Hüsnü ile | Faruk -tel 9 ştırdılar, | Her iki takım da korkak ve lüzum- suz hareketlerle vakit geçiriyorlardı. iyunun ilk 10 dakikası Gençlerbirliği- nin saj hşamaması ile, Beşiktaşın İ memesile geçti. Fakat bir müddet sonra orta sollu a » kınlar yapmaya ba Beşiktaş mua hattının bir türlü kendine gelememesi Hüsnü ile Faruğu rlendirdi. Lüzumsuz çıkışlar yap - maya başladılar. Gençlerbirliği de bu halden güzelce islifade ederek kaleye kadar bir kaç kere sokuldu. Beşiktaş kalesine tehlikeli olabilecek şütler çe- kildi. Mehmet Alinin biraz şansı ve bi- raz da güzel oyunu gol olmasına mani oluyordu. Beşiktaş topu kornere attı, | açık Made etti. Topu gayet güzel or gönderdi. Klale ö nünde bir karışıklık oldu. Fakat top gene kaleye girmedi Sağdan gelen akını durdurmak yen Mehmet Ali topu bloke edemedi. Sol âçık yetişti çekti. Faruk kurtardı. Fakat bu sefer sol iç topu kaptı, Güzel |bir şütle Gençlerbirliğinin birinci go- lünü attı, Birinci devre hep Anka- arın hâkimiyeti altında cereyah et- nci devre başlar başlamaz Beşik- Hakkı ve Rıdvan da- başladılar. Gençler- ınlar bir bir arkasına ladı. Bir aralık mer- ffer Rıdvanla yer kil Beşikltaş için faydalı el bir akınla Gençi ile mü bundan Beşiktaş - Gençler Birli maçı 2 - 2 ye neticeleni İ(Maç mevsimin en güzel oyunlarından biri oldu, erjik bir oyun çıkardı bugün Cençler Birliği ile Fenerbahçe korşılaşıyı maçından bir enstantane Şeref koştu. Sert bir şütle berak golünü yaptı. Oyun tekrar — başl vakit Gençler ağır, Beşiktaş ise oyununa devam etmeğe başladılar aralık Ankaranın sağ müdafii çıktı. Oyun durur. gibi oldu. bundan çok güzel istifade edi nız başına bir akın yaptı. Vi bir gol yaptı. Bu gölden sonra Beşiktaş Gevşek bir oyuna başladı. Ankaralılar ise birinc! zel ve canlı oyunlarını tekrar oyni ğa başladılar. Bilhassa merkez mu Hasan akınları gayet güzel idare « yordu. Merkez mühacim R: bir pas aldı. Hüsnüyü gayet g lattı. Topu sol içe gönderdi, O da dan yerinde istifade ederek berabd gölünü attı. Gençlerbirliği gene oyuna devam etti. Fakat netice dı miyerek 2 - 2 beraberlikle bitti. Dünkü maçta Beşiktaştan Hakk Eşref, Gençlerbirliğinden ise Ra Hasan, Salâhattin ve Niyazi güzel r. Diğer oyuncular da çalışt Dünkü maç şimdiye kadar yaptlan Ii küme maçlarının en helecanlılı dan biri oldu. Hakem İzmirden M: müsabakayı istendiği gibi iyi id demedi. Bir çok ofsaytleri gö: Gençlerbirliği: Rahim, İhsan, H Kadri, Hasan, Salâhattin, İhsan, zi, Rasim, Asım, Selim. Beşiktaş: Mehmet Ali, Hüsnü, ruk, Feyzi, Enver, Fuat, Eşref, Ş: Muzaffer, Hakkı, Rıdvan şeklinde Türkiye başpehlivanlığı Çocuk Esingeme Kurumu G Merkezinin, Türkiye baş pehlivan sabakası bu sene 21, 22, 23 Mayı: rihlerinde Ankara stadyomunda , lacaktır. Baş pehlivana (500; kâfat ile bir madal, diğ di devredek İktısat Vekâletinin Bir kararı ve maden Ocakları Zonguldak okuyucularımızdan A. De - mir yazıyor: — Geçi e İklisat Vekâleti verdiği bir kararla Zonguldak havzasındaki bü - tün maden ocaklarını — istihsal ettikleri kümürlerinin muayyen bir. kısmını ucut flatla hariç piyasaya çıkarmıya mecbur tutmüştu. Büyük şirketler esasen harice bir mikdar ür satıyorlardı. Diğer muh telif madeni isze gerek harici flatın çok düşük olması ve gerekse ihraç etmek mecburiyetinde bulundukları kömürle - re, mikdarları az olduğu için, cenebi müş- teri bulamadılar. Bu ocaklardan hemen hepsl de faaliyetlerini tatile meebur Kal- İ Bilar, Bu süretle havza iİstihs tön kadar azaldı. Şimdi işit bazi mücasisler havsadan köm edemediklerinden cenebi memleketle yüz bin ton kadar maden kömürü gIİ Mmeği düşünüyorlarınış. — Ve za: abınması da Lekarrür eti mür çıkarmak m lığını karşılamak g üleketten kömür almak doğru Gur? Bir çok ocağın kapanmasına ve bi retle bir çok kiğinin de işsiz kalm sebeb olan bu meebüriyetin “meml bir fayda temin etmiyeceğini bon :| hakkak görüyorum ve fikir hürriy sahip bir Türk vatandaşı gibi sayın İl Vekili Celâl Bayarın nazarı dikkatin bederim.

Bu sayıdan diğer sayfalar: