4 Mayıs 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4

4 Mayıs 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4— SONTELGRAF — 4 Mayıs 1937 ngilizler meşhur Majino hattı- — HIKAYE nı uzattırmak istiyorlar İi İngiliz hariciye nazırının Brükseldeki görüş- melerinden çıkan neticeler pek mühimdir Fransa ve Almanya bir taarruz karşısında Belçikayı müdafaa etmek vaziyetindedirler SIT A AAA | Ingilizler kendi hudutlarının Renden başladığı hakkındaki sözlerini geri almıyorlar rinı aşa- Sarı saçlar Yazan: y Fransız ve Belçika hudu: ka şimdi artık Lokarno m: kögde Alman — arkerleri ciye Nazırının şu günlerdeki Brük- sel seyahati bu maksatladır: Bel- çikadan teminat almak. Öyle ki, Fransız - Alman hududundaki Ma- Ren mıntakasında bir Fıanîız - Alman , hududunda Majino hatt» dedikleri müda- faa tertibatı pek meşhurdur. Fran- sanaın bir zamanlar Milli Müdafaa Nazırı olan Ma de a- | jino hattını uzatarak Belçika hudu- â idüğ öylemekle Nzı.uıbılw ökürolar *yes, Blimdla | :luıul'lı denize k K şe;m kudu miye hazır olduğunu söylemekle | uzun uzadıya “araştırmıya Jüzum | Gan Remzi, arkadaşlarından biri - | € ve müstebzi bir sırıtış!E lğe galara Köç İRFÜ MAD Y Ytrş B ge an deniza kadar indirmek me- | beraber — İngilizler — Belçika - | yar mi?, Belçikanın ezilmesi Fran- Sntali bi süzüyor, acır gibi gözlerle B her türlü — vasıtalai müceh- | selesi çıkmıştı. İngiliz; Fransız ve | yı mutlaka kendi taraflarına çeke- | antıda bul Ku hakllteten akla 1 t veren 5 , e y sanın ve İngilterenin tehlikeye gir- - | Mi yakıyordu. ez, hakikaten akla hayret veren | Belçika erkânıharpleri bunu düşü- | rek buradan kat'i tte emin ol- Üü CiRdlE Oradan nasıl çıktığımı hayül tertibat ve tesisata maliktir. Ara- | nüyorlar. İngiliz gazetelerinin şu | mak emelindedirler. Gene İngiliz Te Er a l Bi al hatırlıyorum. Çocuklar)mi sıra bu.tesisatın neşri caiz olan bâ- | son gün Brüksel mülâkatları | gazetelerinin neşriyatırıdan anla - vlet Belçikayı mutlaka ko- L yi a tlahı ee 21 resimleri şurada burada çıkıyor | etrafında verdikleri malümata ba- | şıldığıne göre Eden'in seyahati mu- | Tumak azmindedir. | Milar & pütün * da görüyoruz. Toprağın kat kat'al- | kılırsa Almanyayı, Fransa ve Bel- | vaffakiyetli tur, Yani Belçi- | Belçikayı yalnız bırakmıyacakları oe | gıları rükı şişelerinin ağzmdtli ti türlü türlü binalar yapıl » | çikaya karşı tecavüz edemiyecek | kanın Al afına geçerek, | meydandı Şu halde Brüksel B 'f'“'l“' S arln, ölee ayef mis, öyle ki, bu sayede ordular u- | bir hale getirmek için bundan son- | Berlinden verilecek teminatı kâfi | hükümeti, Berlin tarafına değil, f]"'*" m“*:’ *);*"';“- e Ha ea D a den dW yun zamanlar ferah fahur saklana- | T Sarfedilecek gayret ve faaliyet | görmemesi, Brükselin Berlin tara- | Paris ve Londraya dönmüş demek- i:ı:'m_;';] a u““h"':î üezür A bilir. Bu hat, servet ve bilginin bir | *Zami dereceyi bulacaktır. Alman- | fına geçmemesi şimdiden elde edil- | tir. İngilizler isterlerse Majino hat- T T SAD e ; Bu uğı ya, bir gün bir taarruza kalkarsa | miştir. a e D n » şaheseridir. Bu uğurda ne mühet , git D o mişi ti uzattıracaklar balda , baltalidaske bj 'Abgdan TaytimAlI “'d"w& disler çalışl, ne müyonlar gitti!.. mıştır. Müddeiumümilikçe rikmiş bir kaç kuruşum çe ,4; Fransız hududunu Almanlara karşı aklın alabileceği kadar âağlam mü- gdafaa edebilmenin çaresi temin e- dildi; deniyor, İstikbal bilinemezse | eden tarafı, kazazede ile aramızda | ruh krizi içinde söyretti öf de her halde Fransız hududunu aş- | | olan eski bir dostluktu rediş beni aile ocağından €©7 gy mak kolay iş olmıyacaktır. Bunu Zavallı Remzi ün şu müle batakhanesili? herkes anlıyabiliyor. cek kadar kısa şürdü. Fakat bu böyle olmakla beraber Fransaya taarruz etmeyi düşünen- ler, Umumi Harpte olduğu gibi, ne- den Belçika üzerine yürümeyi bir kere daha tecrübe etmek isteme- sinler?.. İşte bugünün bir meselesi yan 25 mumluk ampul, geciş al - | mit olm de budur. Belçikanın artık Alman- nında esrarlı çizgiler haml ediyor- | damın dört duvarı arası yaya — karşı Fransayı korumak du. Üstünde çeşitli mezelerin sıra - | avuçlarımda isporto buhar! PCa için, Lokarno muahedesi Almanya tarafından yırtıldıktan sonra, bir taahhüt tanımamış olması bugün ortalığı hayli meşgul eden bir me- seledir. Öyle ki, Almanya bugün çikaya teminat vererek ileride bir harp çıkarsa onun toprağıma te- , onun bitaraflı- cavüz elmiyece; masın diye dah& kim bilir bu hu- dutlarda ne tertibat yapılacak, ne tesisat vücude getirilecektir!.. Büyük Britanya adalarını koru- mak için müdafaa tertibatının pek uzaklardan başlamış olması lâzım geleceğini İngiltere Başvekili Bald- vin kaç sene evvel göyle anlatmış- ti — İngilterenin hudutları Ren - | den başlar!.. Fransa olsun, Belçika olsun bir taarruza uğrarsa İngilterenin emin olâmıyacağı düşünüldüğü için E- | den'in Brükselde bunlari derin de- rin könuştuğu âşikâr surette anla- şılıyor. Almanya, Belçikanın bita- faflığına riayet için teminat ver - ine yüklettiği va- zifelerden - taarruz hi nya ve bunlardan taarru- ma yardım mecbu! ulmuştur. Fakat İngil ini ile Fransa Belçika topraklarını ta- arruza uğramaktan korumak hu - evvelce Lokarno misakile girişmiş oldukları taahhüde gene sadık bulunuyorlar. Hulâsa Be'i | ka hiç bir kefalet kabul etmez, lâ- kin onun toprağı kefalet altında- dır gibi bir vaziyet. Devletlerin mü- nasebetlerinda her taraf kendi men- faatini düşüne geldiği için Belçika- ya gösterilen bu iyiliğin altında na- sır bir menfaat düşüncesi olduğunu | f t):ırm:kî:ır:r:.m arasında buru - şan SON TELGRAF gazetesine tekrar tekrar göz gezdirdim, Bir havadis, bir zabıta havadisi beni 20 dakikadır oyalıyor, düşündürü- yordu. Bu yazı, bu ufacık haber bulunduğu sütundan fırlıyor, göz- lerimde büyüyor, beynimi şitişek- lendiriyördu.. Bir dâha, bi daha okudum. ün sabah X da bir çinnet 1 oldu. Genç iktisatçılarımız -| fa- | kata devam edilmektedir.» Vak'a görünüşte ale kir ka- za olmasına rağmen beni alâkadar lıkpazarındaki m bi - | rinde ona rastlamıştım. Simdi, o | günü bütün teferruatile hatırlıyo- rum. Meyhanenin kasvetli boşl ğunda bir türbe mumu gibi 1 di landığı tahta masada yarıya yak - laşmış büyük bir rakı şiş bit kadeh görünüyordu. par - | makları, dağınık saçlarında ve göz- leri gözlerimde dolaşıyordu: — Rıza; demişti.. Sigara var mı? Nikotinin zehirli buğusunu bir sevgili kâkülü gibi kok | fes daha Bu lüks dekor, bu ihtişam ıit beni ve fakir yuv unutâl sin. Fakat, ya çocuklarımız” ları ihmal ederken olsun dü'“' Ynedin mi? Evet, aıılı)—nı'um._ ' memur maaşım sana istediğik: g savvur ettiğin sandeti vermiyi” bi geliyor. Ben yalnız şunu'at yorum: Saadet, paranın çokl mi ölçülür? İnce melek!. — cij Diye yal yılan & rirken 9, p 1, zifilendiğim şu 24 unda erittim. Hayatı, an süzen, üzen, nldu!f",'aı ğ Sözün burasında Remzi d“'g Parmaklarının arasında uZüf ŞA tülle uçlanan sigarasından V' i. Ve devam ettt — Artık hayattan tamamefi | ı ren bir vatlık halinde yaşağl ie d u halimde cinnet en büyük deliler en mes'ut insanlaf Va insa! bocaladığımız yük, tabitt tetketmek, g»,—,în.-.jç-ıdı—.ııcvc_ın;ş_a' De Tatmıya başlamışti ve ,.' hi mes'üt kü nti kâğıda da yazarak imzalamal üp streslik Cottiği | makl.: İşle son e ğ tiyor. Halbuki diğer taraftan Fran- zengir 3 Sişlideki evine | — İredemizin dışındaki af'ı“ sa ile Ir.,_g.ucıc ve bilhassa İngil - gitti * kapı | kudretleşmesile dünyaya ıt' tere buğün Belçikayı asla yalnız da k yek iradi bir hare- | ve yine bu maverii bırakmak hevesinde değildir. Bel - çika harpte çiğnenirse bundan İn- giltereye ne fenalı! düşünüyı Büyük Harpte Türk Bahriyelileri Nasıl döğüştüler öNÜRaME Ni NAk dd aaNtNaNENAan aa aNsiRanA ASA AĞNT A NNN AERNETE B DLEDN KA AAA aA DA Tefrika No. 34 — Yazan: Zeki Cemal ra Yavuz ile Midilli ve Hamidiye | bulunan postalar birdenbire gelen de buraya gelmişti. bu felâket karşısında âdeta dilleri Yavuz koca gövdesi ile kırmızı | tutulmuştu. ıa:nndrr-dan içeriye girdi ve ar- Ne olmuştu? Mayin öyle müthiş tık mayin arayıcı ve tarayıcılara lü- | / tilâk etmişti ki. hem de biribiri zum yoktu. Korkmadan rahatca manvera ya- SNDN : i bi parak İstanbul Boğazına doğru a Koskoca Yavuzun iri gövdesi bir lerlerken biri sancak baş omuzlu - | aç kere sarsılmış ve âdeta kıya » | Vorsunuz. ale gelmi - | kahraman Türk gemisi yanlarında | daki askerleri nakliye gemileri va- | Bunda, diğeri de iskele bordasında | ©*t alâmeti görünmüştü. yecek olan bu € et sahasında- | diğer torpido muhrinleri olduğu | sıtasile Kafkas cephesine nâkle ka- | V7: bir f olmak üzere biribirini müteakip i- | — — Yara nerede? i faaliyet ruslatın da uyumadık - | halde” Rusların kat kat faik oları | rar verdiler. Lâkin bu kararı tat- | — Dükin. bu çok kolay ,.94: ki mayine çarptı. — Yara neredet larını ve her vesile ile Türklerden | kuvvetlerine meydan okudular. bik etmek çok müşküldü. di. Çünkü 15 milden '“WW; — Mayin.. İki dakika sonra yaralar anlaşıl- | intikam almağa ahdettiklerini is - HAMİDİYE VE MİDİLLİ | — Yavuz, Hamidiye, Midilli müte- | kâmilen mayin ıaırııısıı'l'ıı v — Mayin.. maştı ar müthiş bir a - | bat ediyordu. KARADENİZE HÂKİM madiyen Karadenizde bir aşağı, | tü- Gemilerin çok dikkâ ',,-ıf — Felâket.. kınla luyor Yavuz yaralı arslan yavaş yavaş ünüevvel 3L... bir yukarı dolaşıyor ve Karadeniz- | yük bir ihtirazla mayi ır:/ ndanı niye uğradı - . Gözcüler,. Ça- vardiyada — İmdat... Midilli Yavuzun yan tarafında İ- di. Fakat yanaşmıya da cesaret e- demiyordu. — Yara büyük mü? Biraz sonra yaranın vehameti anlaşılmış fakat Allahın inayeti yetiştiği görülmüştü. Biri sancak diğeri iskele borda- sında olan yaralardan içeriye 600 ton kadar su girmişti. Lâkin her i- ki taraftan baskın eden sular ge - mide muvazeneyi temin ettikleri i- çin gemi hiç sarsılmamış ve munta- zaman yoluna devama başlamıştı. Bu dakikadaki felâketi tavsif et- mek ne kadar güç.. Neş'e ile gelen gemilerin önündeki mayin tarayıcılar salıveriliyor.. son- ra birdenbire felâket içine düşü - İstanbula geldi. Ve doğruca İstinye tersanesine girdi. Yavuzun yaralarını kapamak i- çin geminin havuzlaması icap edi - yordu. Halbuki Yavuzu havuzlıyabile » cek İstanbulda böyle bir havuz mevcut değildi. Bu sebepten Ya - vuzun yarasını tamir etmek çok zor olddu. Geminin yaralarının etrafında büyük sandıklar yapıldı. Suları bo- şaltıldı. Sonra 3 ayda iki yara an - cak tamir edildi., Üç ay koca arslan yaralı hâlile Boğazda kaldı. Ruslar bunu fırsat bildiler. He - men Kafkas cephesine asker nakli- ne, bir taraftan da Türkiyeye hü - cuma başladılar. Lâkin Midilli ile Bamidiye; ağfabeysiz kalan bu iki Yavuz İstinye koyunda ha - vuzlamakta idi. Fakat harp bü- tün şiddetile devam ediyor.. Bil - ketle dizeri önüne çöktüm., Dü- şüncelerim dumura uğramıştı, lıyordum; yalvardım, dedim ki: nden sevgi dileni hassa Ruslar Kafkas cephesinde yeni bir taarruza hazırlanıyorlar - d Nitekim Türk kuüvvetleri de Kaf- kas cephesinde taarruz için lâzım o- lan her türlü hazırlıkları ikmal et- mişlerdi. Ruslar Kafkasın müthiş vaziyetini bildikleri için buna o ka- dar chemmiyet vermiyorlar, fakat her ne bahasına olursa olsun şim- diden tedarikli olmak- istiyorlardı. Ancak Vlâdi Kafkas üzerinden geçen Trans Kaspiyen ve Kafkas hattı askeri nakliyata hiç de kâfi değildi. Bilhassa garp cephesindeki milyonlarca askerden istifade et - mek lâzımdı. Rus erkânıharbiyesi Sivastopol- | de meydan okuyorlardı. Rus nakli- | ye gemilerinin Türklerin eline ©- | yuncak olmaları çok muhtemeldi. —| rum (Devamt 6 nci v0i / radesile hayatımız son bul; I i geçen zaman; sand şte hayat L Ruslarin Yavuzun )vuuls”w dan henüz haberleri yoktü: ııvl Fakat Türk istihbarat mep' Rusların asker nakletmek h"—fyg daki faaliyetini öğrenerek Romanya yolile İstanbula ler. yf Türk erkânıharbiyesi denif ğir vetleri bunları menetme sini üzerine almak - icabedl ı) Aksi takdirde Kufkastaki “ ğf taarruzumuzun akim k: ğ de daksan dokuz muh.kkı*“, 31 kânunuevvelde Midilli " gef midiye Karüdenize ıcı"":,,f nakliye — gemilerinin rine mâni olmak vazifesi "DJ maz derhal denize açılmak » geçmeleri Tüzai ve ile Midili KAİĞİ (Devomi "

Bu sayıdan diğer sayfalar: