19 Şubat 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

19 Şubat 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TEEN ya ANI YAN Si “ Şuşnig Çekiliyor ngiltere - İtalya rare wmar | Acaba Kendisi mi Öldürdü? Almanya ve Avusturya) Yüzakereleri (ekiri Anasını Eve Gömen zuu bahsolduğu da zannolunuyor. Bu konuşma, İngiliz Nazırlarına, Hit- ler - Şuşnig anlaşması ve neiceleri nin İi tarafından nasıl karşılan- A d | diğm arlamak imkinm vermişiz. |AAYGINİANIYOF Son görüşmelerin Chamberlain ta- rafından vukubulan davet üzerine a A e yapıldığı haber veriliyor. Chamber-| Belçika ile olan dostluğa nekadar İain daha evvel, konuşmaların mev | kiymet verdiğimiz. Cemal Hüsnü gi- zuunu Fransanın Londra sefirine bil- İbi eski bir vekilin ve kiymetli bir şi Arasında Gümrük Hududu Kalkıyor (Başı 1 incide) | Beynelmilel vaziyet sun müdafaaya hazır olduklarını bi-İ İngiltere ve Fransanın Berlin ve 'dirmişlerdir. Yeni kabinede sola men | Viyana sefirleri vaziyet hakkında ma Hafız Halit Diyor ki: (Başı 1 incide) da tabibi adil Salih Haşime muaye- ne ettirdi, raporunu aldıktan sonra akşam üzeri tıbbı adli müşahedeha- nesine gönderdi. Kendisinde belâhet nin yasak olduğunu bilmiyor mü- sunuz? — Biliyorum amma.. Ne yapayim. Anamın vasiyetini yerine getirdim. Bayım, ben halim, selim, mazlüm, hatadan salim bir adamım. Beni af Sup nezaretsiz nazır B. Rot amele|lümat almak için çalışıyorlar. İngil- mümessillerine son tedbirlerin lüzum Tu olduğunu izah etmiş ise de amele mümessilleri bu beyanattan hoşnut olmamışlardır. Kraliyetçiler bilhassa Nazist Gl - makla maruf İnguart'in Dahiliye Na- zırlığına getirilmesinden müteessir - dirler. Bunlara göre, bugün Avus - turyanın hakiki Beşvekili, Hitlerin emrile işbaşına geçen bu zattır. Kra- Tiyetçiler de hür bir Avusturya uğu- runda her fedakârlığa hazır olduk - larını bildirmişlerdir. Neler görüştüler? United Press'in Viyana muhabiri bildiriyor: Viyanada ısrar ile anlatıl- dığına göre Başvekil Doktor Şüşmiğ önümüzdeki perşembe günü toplana- €ak olan Avusturya diyetinde nutku- nu söyledikten ve yeni vaziyeti izah ettikten sonra hükümet başndan çeki Jecektir. Viyanadan Berline giden yeni Da- hiliye Nazırı İnguart B. Hitler, Hari- eye Nazırı B. Ribbentrop, polis mü- dürü Himmler, Dahiliye Nazırı Frik ve Mareşal Goering ile görüştükten sonra Hava Bakanının hususi tayya- vesile Viyanaya dönmüştür. B. İn. guart Berlini terketmeden evvel Al- manya Dahiliye Nazırı ile bir kere daha görüşmüş ve Hitlerin muavini Mes'i de görmüştür. B. İnguart'ın Berlin temasları hak- kında sıkı ketumiyet gösterilmekte - dir. Fakat Havasa göre, bu temaslar esnasında, Alman topraklarında bu- lunan Hitlerci Avusturyallardan mü teşekki) Lejyonun mukadderatı ve affedilen Nazi liderlerinin. istikbali hakkında müzakereler olmuş ve Her Hitler bunların Almanyada İkameti- De müsaade edeceğini vâdetmiştir. Konuşulan diğer mesele, Her Hitle. Tin gelecek pazar nutkunda Avusutr- yaya dair söyliyeceği sözlerdir. A- usturya hükümeti. Hitlerin Avus - turya Nazilerine müzaheret etmiye - ceğini söylemesini istemektedir. Romada bulunan bir yabancı mu - habire, Avusturyanm komünizm aley bindeki misaka iştiraki, gelecek pa- #ar günü Hitler tarafından Ilân olu- nacaktır. Fiili birleşme tedbirleri Berlinde israr ile dönen bir şayi- aya göre, önümüzdeki günlerde A - vusturyada çok mühim tedbirler alı- macaktır. Ekonomik sahada iki mem- leket arasındaki gümrükler yavaş ya- vaş kaldırılacak ve nihayet iki mem- Jeket arazisi gümrük bakımından bir bütün teşkil edecektir. Paraların bir. Jeştirilmesi de bekleniyor. Büyük na- fla programı Avusturyaya da teşmil olunacak; Almanya, Avusturya işçi- lerinden de istifade edecektir. Al - terenin Berlin sefiri Henderson Al. manya Hariciye Nezaretinden ancak !çok müphem malümat alabilmiştir. Fransa sefiri, Alman Hariciye Nazırı ile Avrupa siyasetine ait bütün mese- İeleri görüşmüştür. Bir aralık Fran- sanın Berlin ve Viyana sefirlerini va- ziyeti görüşmek üzere Parise davet ettiği sayi olmuşsa da bu haber tek- zip edilmiştir. Fransanın Viyana se- firi bugün Şuşnig ile görüşerek Fran- sanın Avusturya İstiklâl ile alâkası hakkında Fransanın Berlin sefiri ta- rafından yapılan teşebbüsü bildirmiş. tir, Milânoda çıkan Popolo d'İtalia gaze tesi, Fransa ve İngilterenin Avuştur ya hâdiseleri dolayısile Berlin ve Vi- yanada yaptıkları teşebbüsü mânasız ve yersiz bulmaktadır Avusturya - İtalya Giornsle d'İtalia gazetesinde yazı İyazan salâhiyettar muharrir Gayda, Avusturya Başvekili Şuşnigin İtalya- dan yardım ve müzaheret istediği hal de bunun esirgendiği hakkında ileri sürülen şayinları tekzip ederek onun yalnız vaziyeti ve neticeleri bildir- mekle iktifa etmiş olduğunu anlat- maktadır. İngiltere meclislerinde Avusturya meselesi bugün de A- vam ve lordlar kamaralarında bahis mevzuu olmuştur. Mister Eden dün- kü beyanatına birşey ilâve descek va ziyette olmadığını söylemiş ve İngil- tere hükümetinin meseleye bütün merkezi Avrupaya taallüku itiberile daima alâka gösterdiğini, gösterece. ğini anlatmış, daha sonra gelecek pa- zartesiye daha fazla boyanatta bulun mayı ümit ettiğini ilâve etmiş, dier Suallere cevaben söylediklerine hiç bir ilâve Bi; i ed edemiyeceğini söylemiş vermemiştir. Lordlar kamarasında LordIalifaks so rulan suallere cevap vermiş ve Mister Edenin Avam Kamarssındaki beyana tini tekrar ederek İngiliz siyasetinin. İbiinci kohferansından ilham almıya İdevam ettiğini, fakat bu mukarrera- tin müessir olması için bütün taraf- ların samimiyetle toşriki messi etme leri lâzımgeldiğini söylemiştir. Lord Halifaks henüz Avusturya « Almanya #tilâflarının neticelerini tahmin ede- cek mevkide bulunmadığını, fakat va ziyeti dikkatle takip ettiğini beyan et miş ve Fransa ve Belçikaya karşı İn- gilterenin askeri taahhütleri hakkın. da Eden'in nutkunu hatırlatmış ve hükümetin umumi bir sükün istediği ni ve Almanya ve İtalya ile de iyi mü nasebetler tesis etmek arzu ettiğini ilâve etmiştir. İngiliz gazetelerinden Daily Teleg- manya, harici siyaset bakımından el- | '2Ph, Avusturya meselesi karşısında de edeceği kazanclar dolayısile bu yol | İtalyanın vaziyetini mevzuu bahsedi da her fedakârlığı göze alacaktır. A.|Yor ve “Mussolini unutmasın ki irk, al ml md tern | lisan ve kültür ile biribirine bağlı o- pakt ile Milletler Cemiyetine karşı |J88 milletler yalnız Brennerin şima- Vaziyetini Almanyaya uyduracaktır. | inde bulunmuyor.” diyor ve “Avus- Avusturya dahilinde vatansever. | turYanın bütün ümidi Hitlerin nut. ler cephesinde değişiklikler yapıla, | kundatır.” sözlerini; ilâve ediyor. cak, Nazistler kabinenin en mühim | NYoZ Kronikl Almanyanın harbe ha- mevkilerine getirilecek ve bunlar ay |21r olmadığım, Alman biötlerine kar. mi zamanda vatanseverler teşkilâtş- | $1 “dur!” denilirse duracağını anlatı. ma da nüfuz edeceklerdir. yor. Fransız gazeteleri Çenevre ve A vusturya Pariste Hariciye Nazırı Delbos va- Berlinde temin edildiğine göre bütün | ziyeti âyan reisi ile görüşmüş bulu. bunlar, Berehtesgaden - mülâkatında | nuyor. Bütün gazeteler o Avusturya » Şuşnige bildirilmiş ve kabul olunmuş | meselesinin Avrupa üzerindeki tes. tur. Berlin, tam bir Anşelus arama-| sirlerini tetkik etmektedir. Petit Pa- makla berâber, Almanya ile Avustur- | risien'e göre Fransa resmi mahafili, ya münasebetlerinin Almanya ile| Fransanın merkezi Avrupayı Alman Dançig arasındaki münasebetlere ben | nüfuzuna yavaş yavaş tamamen bi- zemesi ümit olunuyor. rakacak vaziyete ciddiyetle karşı gel- Avusturya mahafill içinde iyi ha-İmek lüzumuna kanidir. (o Excelsi- ber alanlar, Avusturyanın Milletler) or'a göre Fransa ile İngiltere 80 mil. .Cemiyetinden çekilmesi, Almanya ile | yonluk birleşik bir Alman İmpara- askeri bri itilâf imzalanması, iki taraf | torluğunun vücude gelmesine baş e- arasındaki hududun kaldırılması ha- | ğemezler. Fakat bu vaziyete baş eğ- berlerini katiyetle tekzip ediyorlar. İmek Brenner üzerinde yerleşmiş ve Berlinden verilen bir habere göre | Triyestoyi doğrudan: doğruya tehdit Mareşal Göring gelecek martta A-| eder bir vaziyet almış; sanayi ve &s- Yusturyayı zivaret edecok ve Avustur | kerlik bakımından iki misli bir Al ya devlet adamlerile görüşecektir. | manyayı görecek olan İtalya için da- Şimdiki Hariciye Nazırı Sehmidt Ma-| ha zordur. Jour gazetesine göre Al reşali geçen ilkteşrinde davet etmiş-| manya Avusturyaya bir nevi istiklâl t verecek, fakat Çekoslovakyaya karşı dirmişti. Konuşmalardan sonra Fran sa sefiri Mister Edeni ziyaret etmiş ve sefir Avusturya ve Orta Avrupa statükosu hakkında Fransız noktal nazarında hâsıl olan intiba, Fransa ve İngiltere tarafından bu meselede tamamen menfi bir hattı hareket itti hazının büyük bir hatâ olacağının B. Corbin tarafından kabul edildiği mer kezindedir. İngiliz kabinesi, yarınki toplantı- sında İngiliz - İtalyan ve İngiliz - Fransız görüşmelerinin neticelerile meşgul olacaktır. Konuşmalara gelecek hafta devam edileceği anlaşılmaktadır. Arada Ro- ma hükümetine bugünkü konuşma. lar hakkında malümaf verilecek ve malümat beklenecektir. Ünited Press'in muhabiri tarafın- dan verilen malümata göre, Kont Grandi, M. Chamberlain'e İtalyanın Habeşistan imparatorluğu tanınma- dıkça Avusturya meselesi ile meşgul olmıyacağını, bildirmiş, bunun üzeri- De Mister'Chamberlain kabineyi top lamıya lüzum gömrüştür. m değ Et Fiyatları, Muhtelif Semt- lerde Nasıl Birleştirilecek? * Et komisyonu, dün, yine toplan- mış, ucuzluğun tatbikatına ait proje yi hazırlamıya devam etmiştir. Komisyon. Büyükada, Maçka, Fa- tih, Eminönü, Aksaray gibi şehrin muhtelif yerlerinde muhtelif fiyat- larla et satışının kökünden önüne geçmiye ve ekmekte olduğu gibi ete de bir azami fiyat konularak bu fi- yatın şehrin her tarafında esas satış fiyatı olarak kabul edilmesine karar vermiştir. Bu takdirde belediyece tespit edilen azami fiyattan birkaç BEK mary esip e kat fazlasına satanlar cezalandırıla- caklardır. Fiyatlar daimi surette ve şehrin her tarafında kontrol altında bulundurulacak, ayni zamanda mese lâ kıvırcık için konulan fiyatla ka- raman satılmasına imkân verilmiye- cektir. Bunun da'ne suretle temin e dilebileceği ayrıca tetkik ediliyor. hareket ettiği zaman askerlerini A- vusturyadan geçirecektir. Çek me- selesi bugün daha büyük bir şiddetle ortaya atılmıştır ve daha mühim en- dişeler vermektedir. Ocuvre gazetesi, Şahtın Viyana Elçiliğine tayin olu- nâcağını anlattıktan sonra onun iki taraf arasındaki iktisadi münasebet- lerini düzelteceğini söylüyor. Bu gaze teye göre Çokoslovakyanın vaziyeti tehlikelidir. Buna karşı elddi bir hat- ti hareket lâzımdır. Çekosluvakyadaki Almanlar arasında Londra, 18 (Hususi) — Bugün Çe- koslovakyadan alınan haberlere yöre Karlspatta birçok arbedeler vuku bulmuştur. Arbedeler milliyetçi sos yalist Almanlarla sosyal demokrat Almanlar arasında vuku bulmuş ve Çek zabıtası 14 kişiyi tevkif etmiş- tir. Milliyetçi sosyalistler Henlein'in riyaseti altındadırlar, Çek hükümeti- ne muhaliftirler ve Almanya tarafta- rıdırlar. Sosyal demokrat Almanlar ise Çek hükümeti ile teşeiki mesaj 6- diyorlar. Bunların Çek kabinesinde mümessilleri vardır. Çekoslovakya- daki bütün Almanlar, umum nüfu- sun dörtte biri kadardır. Avusturya hâdiselerini müteakıp Çekoslovakyadaki Almanları da Al man camiasına almak meselesi orta- ya çıkmış ve Çekoslovakya ikinci hedef olarak görünmiye başlamıştır. Kondranın Daily Herald gazetesi bugün bu vaziyetten bahsederek di- yor ki: “Almanyanın bilhassa Çekoslovak. ya istikametinde yapacağı bir hare- kete boyun eğmek daha güç olacak- tır. İngilterede. son hâdiselerin bir çoğunu sulb muahedelerinin zaruri neticesi olarak telâkki edenler bile Çekoslovakyaya karşı yapılacak her- hangi bir tehdidi vahim mahiyette bir meydan okuma suretinde karşılı- yacaklardır. eseri görülüyordu. İdiye karşılaşırız. diplomatın Brüksele sefir diye gönde- rilmesile sabittir. Belçikanın burada- ki mümessili de memleketimizde da- ima yakınlık ve dostluk görmüş ve bu duygulara tamamile mukabele gös termiş kıymetli bir diplomattır. âdiselerin inkişafı şunu ispat etti ki, Belçika gazetelerinde memleketimize dair yaptırılan neş riyat ve Belçikadaki ana şirketin ilk hamlede menfi ve tereddütlü bir ta ka ve gömüldüğünü bir türlü görmek ve anlamak istemiyen Hanses gibi adamı ların kurdukları an'anelerdir. Bu gi- bi adamlar, ciddi bir müessese olan Sofina ana şirketinin hakikati görme sine daima engel olmuşlar ve kendi kendilerine pâyeler verebilmek için Kraldan ziyade Kral görürmüşler - dir. Nitekim buradaki şirket idaresi va- sta diye kullamlmıyarık doğrudun doğruya ana şirketin mimessitlerile temaslara başlanınca hava birdenbire değişmiştir. Ana şirketin mürnessilleri hakkı ta mımışlardır. Ve esas prensipleri ilk hamlede kabul ederek İstanbuldaki idarenin bütün hatalarım fiilen teyit etmislerdir. Diğer bir sütunda neşrettiğimiz mü him vesikalar şunu açık bir surette ispat ediyor İri ortada feh ve hakka- niyet adamları arasında gönül hoşlu- Zu ile devam eden bir müzakere var- dır. Ana sirket, hataları tasdik edi- yor ve tamir için yollar gösteriyor. ofina şirketi, 1926 senesindeki tadillerin hükmünü ortadan şartname esaslarına uygun bir hale ge tirilmesini kabul etmekle ve fuzuli su rette alınan paraların iadesine razı ol makla hüsnüniyetini ciddi bir surette ortaya koymuştur. Bunu takdir eder çe ana şirketin ciddiyetine bir ölçü Fakat şunu da gizliyemeyiz ki, ba hüsnüniyet iki taraf arasında mü- Zakere kapılarını açmış olmakla bera ber anlaşmaya varmak kolay değil dir. Tatbikat bakımından ortada çok ciddi müşkülât vardır. Amme hizmetine ait bir müessese halkın emniyetine dayanarak yaşar İstanbul elektrik şirketi. bu emniyete aykırı ve mukavelesine zıt birçok ha reketlerde bulünmuştür Bugün bun- ları tamir etmiye razı oluyor. Fakat bu tamiri fiil haline çevirmek çetin bir iş olduktan başka acaba iki tara. fın menfaatine uygun bir ahenk. dü- zen ve emniyet vaziyetine dönmek mümkün mü? Biz bundan ciddi suret te şüphe ediyoruz. Şirket, vekâletin şebekeyi satın al- mak hakkını her an için kabul ettiği. 'ne göre bizce doğrudan doğruya sa- tan alma yoluna gitmek: iki taraf için de en zahmetsiz ve en kestirme yol- dur. Tatbikata ait müşkülât çok bü - yük olduğu için en kestirme yoldan satın alma şekline doğru yürümek pek çok zahmetlerin önüne geçebi - lir. Mazideki haksızlıklar, halkın ru hu üzerinde bir korkulu rüya tesirini bırakmıştır. Unutulmaz bir mazinin böyle kati bir tasfiyeye varması hiç şüphe yok ki, çok tabii ve çok umumi bir ferah ve insirah uyandıracaktır. Ahmet Emin YALMAN m eş Müddeiumumiliğin Bir Tavzihi IBaşı 1 incide) imumfliğin esas hakkındaki son iddiası da alınmamış ve henüz alınacak za- man da gelmemiş olmasına göre"'müd delumumiliğin davayı sevke esas o- lan yanlı iddianamesi okundu., sure- tinde tavzih edilmesi istenmektedir. Mesele zaten, tezkerede de söylen- diği gibi, metin içinde bu şekilde ya- zılmıştır. Serlevhanın kısa olması, tam vuzuhla ifadeye mâni olmuştur. Tavzih ederiz. Şimdi sözü, Halitle görüşen mu- harririmize verelim: Halit anlatıyor Dün Halitle Eyöpte başbaşa kal- mıya imkân buldum. Halidin çehre- sini siyah bir sakal çerçeveliyordu. Halinden, giyinişinden, sözlerinden müthiş bir iztirap İçinde kıvrandığı- ni okumak mümkündü. Ona ismini sordum: Zembereği “boşanan bir gra mofon gibi söylendi: — Benim adım Hafız Halittir. 34 yaşındayım. Babam Abdülbamidin kurbancıbaşısı Vehbi Efendi idi. E yüpte Ramide Cuma mhaallesi Rus cukyâranı sokağı 84 numaralı beyaz evde oturan merhume Seyyide Ha- nımın oğluyum. 926 senesinden 927 senesine kadar tütün İşlerinde çal:ş tım. Söyleneni anlıyacak, maksadi- mı anlatacak kadar mürekkep yala- dım. Konya Sultanisinde beşinci si- nıfa kadar okudum. Kasımpaşa Ha dikai maarifinde hafız oldum. Fakat sonra teverrüm ettim. Eşin, dostun yardımiyle yaşıyorduk. Anası vasiyet mi etmiş? — Bay Halit, valideniz ne oldu? — Sizlere ömür irtihal buyurdu. — Ne vakit?.. Halit içini çekti ve: “Eğer beni affa şayan görür de serbest bırakir- sanız size herşeyi olduğu gibi anla- tırım, dedikten sonra sualimi karşı- ladı: — 5 Şubat Cumartesi günü saat 8.5 ta öldü. Annem 5 Kânunusanide teyzemin evinden gelmişti. Teyzem kendisine büyülü çamaşır giydirmiş. onu Üremi hastalığına tutturmuş. E- ve geldi. Vefatından dört gün evvel bana: a N A eşe eğ kadınım. Yabancı ölülerin içinde kor karım. Beni umumi mezarlığa göm- me, Sana sütümü helâl etmem. Mut fağın önünü kaz, oradan çıkacak taş ları kâmilen kaldır, samanlığa koy. Yumuşak toprağı bir adam boyu ka- dar indir altına tahtadan bir yer yap. Ben pislikten hiç hoşlanmam. Bana temiz elbiselerimi giydir, me- zarın altına temiz bir yorgan ser, bir de yastık koy. Beni de temiz bir yor gana, sonra da bir çarşafa sar, Üstü- me de mutfaktaki raf tahtasından bir kapak yap. Yüzüme, gözüme ka- tiyyen toprak dokunmasını istemem. dedi. Ve nihayet ayın beşinci günü öldü. Nasıl gömmüş? Ben, çok sevdiğim anamin vasiye tini yerine getirmek için dediklerini fazlasiyle yaptım. Hattâ fazla olarak onun yüzüne, gözüne pamuklar da koydum, gömdüm. Annem daha ev- vel şunları söylemişti: — Oğlum ben seni, sen beni çok severiz. Ben senden uzak olmak is- temem. Beni evimize göm, her vakit mezarımın üstünde Kur'an oku. Halide sorduğum suallerin sayısı artınca o, beni resmi bir memur san buyurunuz. Nasıl an'aşıldı Halit hâdisenin nasıl meydana çık tığını da anlattı: — Ben dayıma mektup yazdım. Annemin öldüğünü ve onu bahçemi- xe gömdüğümü söyledim. O da jan- darmaya haber vermiş ve beni yaka tadlar, Müddeiumumi Halldin üstünde İç- timai Müsvenet müdürlüğüne bhita- ben yazılmış bir mektupla bir de va- siyetname süsveddesi ( bulmuştur. Sıhhiye müdüründen geçen sene 8 gün Bakırköy hastanesinde kaldığını söyliyerek yardım istiyordu. Morgun ve müşahedehanenin . ve- receği raporlara göre tahkikata de- vam edilecektir. Suriye ve Lübnanda (Başı 1 incide) bu muahedenin Şam Parlâmentosun- da aleni müzakereye konulacağını Şami, 18 (A.A) — Mardam, şu beyanatta bulunmuştur: “— Ekalliyetlerin ahkâmı şahsive- si hakkında prensip itibarile bir itilâf hâsıl olmuştur. Fransız memurları « nin daimi kadrosuna müteallik müze kereler hemen hemen ikmal edilmiş tir. Ve yakında Iraktaki memur sis- temine benzer bir heyet teşkil edile- iie işletilmeleri hakkindaki müzake- relere devam edilmekte olup bu hu sustaki itilâfname imza edilir edilmez. ve İcap eden tesisat yapılır yapılmaz, Irak şirketleri için kabul edilmiş o- lan esaslar dairesinde işletme işine başlanacaktır. İhraç bankası imtiyazı nın tecdidi hakkındaki müzakereler devam etmektedir. Suriye, ecnebi ser mayelere düşman değildir. Fakat her iki tarafın menafiini muhafaza etme» yi iltizam eylemektedir. Köylüye Ne Kadar Toprak Verildi? Yeni toprak kanunu projesi üze“ rindeki tetkikler bitmek Üzeredir. 1930 yılındanberi hükümet topraksız çiftçiye 4623965 lira o kıymetinde 1280881 dekar toprak dağıtmıştır. Bu toprakları, Maliye Vekâleti, dev- lete alt yerlerden tevzi etmiştir. Bir çok aileler toprak sahibi olmuştur. dı. Benden şefaat istiyen bir sesle: — A benim aslanım. Senin annen olsa, böyle bir vasiyet yapsa sen ne yaparsın? Beni affa şayan gör ve &- zat et, diyordu. Sonra Halit aşk maceralarını an- lattı: — Bir gün köprüde Üsküdar is- kelesinde oturuyordum. Bu sırada kitap okuyan telgraf memurların. dan bir bayan yanıma yaklaştı: — A benim kara gözlüm. beyaz tenli gülüm, dedi. Ben hakikaten be yaz tenli, karagözlüyüm, Ben 34 ya- şıma kadar hiç kimseyi , sevmemiş. tim, Ben bunu alelâde bir sarkıntılık saydım. Ehemmiyet vermedim. Kız beni mestedecek sözler söyleyince dayanamadım. Gönlüm aktı. o Öyle bir sevdim ki... Ben biraz da şairim Şen şiirlerimden bü kiza konser- ler verdim. Ve adını dahi öğrenmi- ye cesaret edemediğim bu güzel kı- za pırlanta adını verdim. Onun için tam sekiz şiir düzdüm. — Bay Halit, Siz eve ölü gömme- En çok 1934 - 1935 yıllarında toprak tevzii yapılmıştır. Yalnız bu seneler içinde 1996393 lira kiymetinde ve 804537 dekar genişliğinde toprak tev. zi edilmiştir. Yedi senelik tecrübe göstermiştir ki, Türk köylüsü toprağa kavuşun” lâyetimiz Eskişehirdir. Eskişehirde | yedi sene içinde 1400000 lira kıyme tinde 643510 dekar toprak tevzi edil miştir. Bilhassa göçmenlerin kesif surette yerleştirilmiş oldukları mın taka olan Trakyada tevzi işi, dahs dolgun rakamlar göstermektedir. Yeni toprak kanunu ile mesele kürden halledilmiş olacaktır. Bütün Türk köylüsü ve çiftçisi toprak sahi” bi olacaktır. Yeni kanun eski proje” ye nisbetle çok daha essali maddele”

Bu sayıdan diğer sayfalar: