'a 3 ——— 2-5- 1937 İngiltere ve Fransa i ngiltere ve Fransa Belçikaya müşterek bir nota vererek bu devleti Lokarno mukavelesi ve 1936 mart anlaşmasiyle giriştiği teahhüd- lerden serbest bırakmışlardır. 1936 mart anlaşması malümdur ki, Lokar- no muahedesinin Almanya tarafın- dan yırtılması üzerine, Londrada İngiltere, Fransa ve Belçika tarafın- dan karşılıklı yardım için yapılmış bir itilâf idi. Beş Lokarno devletin- den Almanyanın mukaveleyi yırtma- sı ve İtalyanın da Habeş meselesi yü- z n gücenerek herhnngî bir te- DIŞ HABERLER B / Bilbao şehrine sığınan sivil halkın tahliyesi başladı Muhtelif bandıralı gemiler Bilbaodaki halkı fransız limanlarına taşıyorlar Londra, 1 (Hususi) — Hükümetçi kaynaklardan bildiriliyor: Madrid dün :den bombardıman edilmiştir. 2 ölü, ahhüd altına girmek ist Si ü.ze— rine, Lokarnocular üçe inmişti. Şim- di Belçikada Lokarnodan çekildikten sonra garb istatükosunu muhafaza için 1935 senesinde yapılan geniş an> laşmadan ancak bir fransız - ingiliz itilâfı baki kalmıştır. k Garibtir ki ingiliz - fransız müna- sebetleri, on sekiz senelik bir istiha- leden sonra 1919 senesi haziranında- gelmiştir. Fransa Ver- ki vaziyete geri evam eder- sailles sulh müzakereleri d ken, Ren nehri boylarını Almanyadan ayırmak istemişti. İngiltere ve Ame- rika: buna vazı . olmadılar; -Erahsai kendi emniyeti bakımından bu arazi- nin Almanyadan ayrılmasında ısrar edince, İngiltere ve Amerika, fransız topraklarını Almanyaya karşı garan- ti etmeği vadetmişlerdi. Bir taraftan Versailles muahedesi imznla-nll'ke_;" ile diğer taraftan da biri İngiltere Fransa, diğeri de Amerika ile Fran- sa arasında iki mukavele imzalandı. Bu mukavele ile Amerika ve Ingiltefe Fransanın hududlarını garanti edi- yorlardı. 1920 haziran muahedesini Ameri- ka âyanı tasdik etmedi. İngiltere mu- kaveleyi tasdik etmekle beraber bu- nun mer'i olması da Amerika muka- velesinin tasdikine bağlı olduğundan o da suya düştü. Binaenaleyh F_rııııı açıkta kalmıştı. Ingiltere ile bir ga- ranti mukavelesi imzalamaya mu- vaffak olamıyan Fransa, bundan son- ra emniyetini, küçük devletlerle yap- tığı bir takım ittifaklarda aradı. Erâüsanın 1921 senesi ile 1926 59” nesi arasında Avı-upadn kurduğu ge- niş ittifak şebekesinin hikmeti b!ı idi. Fakat Fransa için en ehemiyel.lı' em niyet âmili İngilterenin garantısi idi. Bilhassa ingiliz yardımının N© dere- ce müessir olduğu büyük harbta an- laşıldıktan sonra.. Fakat ingilizler iki taraflı ittifaklara girişmekten kaçın- dlıar. Nihayet Rur mıntakasının işg rine husule gelen karışık vaziyeti tas- fiye etmek için İngiltere, yalnız başı- na değil, fakat Almanya, Belçika ve İtalyanın iştirakiyle Fransanın hu- dudlarını garanti etmeğe raz! oldu. İşte Lokarno bunun üzerine imzalan- mışlır. Lokarno yalnız Almanyaya karşı Fransanın hududlarını garanti etmiyor, Fransaya karşı Almanyanın hududlarını da garanti ettiğine göre, İngilterenin yapmaktan kaçındığı it- tifaklara da benzemiyordu. Lokarno on sene devam etti. Bundan sonra A_l' manya muahedeyi yırttı. İtalya çekil- di. Belçika teahhüdlerden kurtulmak istedi. Binaenaleyh İngiltere kendi kararına rağmen, bugün yalnız başı- na Fransanın garb hududlarını ga- ranti etmiş bulunuyor. Yani amerika- sız girişmek istemediği 1920 haziran teahhüdüne bugün girişmiş bulunuyor: Filhakika Avrupa politikasının yeni istihalesi ingiliz - fransız dostlu- ğunu takviye etmiştir. İngiliz - fran- sız teşriki mesaisi habeş harbının son safhalarından başlar. Büyük mikyas- ta Laval'in beceriksizliğinden doğan bu mesele, hem İngilterenin, hem de Fransanın vaziyetini zorlaştırdı. İtal- ya İngiltereye karşı tehdidkâr bir va- ziyet aldı. Fransa, İtalya ve İngilte- re arasındaki tesanüdün yani Streza cephesinin bozulmasından istifade e- den Almanya, silâhlandı. Lokarno mu- ahedesini yırttı. Ren nehrinin boyları- nı askerileştirdi. Sonra da Berlin - Roma mihveri kuruldu. Bu karıık ve tehlikeli vaziyet karşısında lngij- tere ile Fransa beraber yürı'imek lü- zumunu hissettiler. Lokarnonun yı” tılmasına karşı müttehid cephe ıldf- lar. İspanya işinde beraber yürüdü- ler, Belçikanın ayrılması bile ingiliz- ali üze- M 32 yaralı vardır. Askeri kumandanlığın âsilere karşı büyük bir taarruz hazırladığı sanılmak- tadır. Son günlerde milislere takviye kı- taları, silâh ve cephane gönderilmiştir. Bask cephesinden bildirildiğine göre vaziyete çare aramakla ve Paris hükü- metiyle temas etmekle meşguldur. İlk mülteci partisinin Bordo'ya gelmesi bek- lenmektedir. Fransız hükümeti bunların iskânı için tedbir almıştır. B. Del Vayo- nun teşebbüsleri üzerine, BB. Blum ve Delbos Bilbao'daki vaziyeti uzun uzadı- ya konuşmuşlardır. Barselonda ısyan mı? Sensebastiyen rodyosu Barsalonda dün hükümet kıtaları Ââsi — taarr durdurduktan sonra mevzilerini ıslâh et- mişlerdir. Guipuzkoada hükümetçi kıi. talar bir tepeyi işgal etmişlerdir. Âsi tayyareler yeniden bazı kasabalâftı bom- bardıman etmişlerdir. Hasar yoktur. Âsilere göre Âsi kaynaklardan bildiriliyor : Fran- ko kıtaları dün dinlenmişlerdir. Bu kıta- Bilbao'ya 7 kilomctre ve hükümetçi- lar ğ evzilerine 5 kilomet- lerin müstahkem mı oet re uzakta bulunmaktadırlar. Âsilerin girdikleri şehirler bayraklarla donatil- mış ve halk bunları beyecanla karşıla- mıştır. Yeisin artmakta olduğu Bü.bıo' da milisler şehrin teslim olmasını iste- mektedirler. Hükümetçiler sağ cenahtan bazı şahsiyetleri rehine olarak Bilbao'ya götürmüşlerdir. : Guernika'nın tahribi âsileri kızdırmış Viteria'dan bildiriliyor: Guernika'nın kasden tahribi Franko ispanyasını kız- dırmıştır. Bask memleketinin Franko kuvvetleri tarafından işgal edilmiş yer- lerinde çıkan bütün gazeteler bu şehrin tahribinden Biskay hükümetinin mesul olduğun uyazmakta ve hükümetçilerin Franko kuvvetlerine bu şehri alacak o- lurlarsa, ellerine harabeden başka bir şey geçmiyeceğini bildirdiklerini kayde- derek, bu suretle hükümetçilerin yüz binlerce masum sivilin felâkteine sebeb olduğunu ilâve etmektedirler. “Espana,, nasıl tahrib edildi? Bu hâdiseye şahid olanların anlattık- larına göre 3 bombardıman tayyaresiyle bir kaç avcı tayyaresi bu kruvazöre sal- dırmış ve muharebeye sahil bataryaları da iştirak etmiştir. “Espana” ile Vales- ko destroyerinin şiddetli ateşine rağmen tayyareler bunlara yaklaşarak yedi bom-- ba atmışlardır. Bunlardan ikisi krvozö- rün arka güvertesinc düşünce muazzam bir duman sütunu destroyeri “Espana )7 lerce asker kendilerini dır. “Espana”nın ingiliz ticaret gemisine 3 millik mesafe dahilinde taarruz etti- ğini teeyüd ederse, İngiltere protesto tü bulunacak, taarruz ve formülleri lgınde âsilerden zarar Ve ziyan iste ecektir. Bilbao'daki mülteciler meselesi Bilbao ingiliz konsolosü vazıyctjn gön. den güne fenalaştığını blldlırdl.glnden İngiltere hükümetinin mültıîcıleı:m tah- liyesi için lâzım gelen t_edbırşe.nn alı_n-. masını Hendey'deki ingiliz elçısı.ndcn in tediği öğrenilmiştir. Bilb.ao'dakı Yapur' lar ancak yüz bin mülteci t—".lşmıaga ıfâ' fi gelmektedirler. Mültecik.:nn' SAYINI ise 200.000 dir. Tahliyeye 9 ingiliz gfrrusı. de iştirak edecektir. İngiltere hükümeti yükıelmiştir. Valesko ” ya yaklaşınca, yüz- denize atmışlar- fransız tesanüdünü ııkvi“yfye yardım etmiştir. Fransız milli müdafaa ba- ier, İngiltere ile askeri teş- riki mesai plânları üzerinde görüş- mek için İngiltereye gitmiştir. Bu as- keri görüşuıeleriu, iki nıemlek_et ara- sındaki siyasi anlaşmayı tık_vıyo hu- susunda ne derece eheııfıye_ıl_ı rol oy- nadığını harbtan evelki ıngılız_ * fran- SIZ erkânıharbiye ıörü.ş'mîlîrı ı:ıl.ı. mıştır. Gicir guücuür gurııltu ile dönen Roma - Berlin milıvennde.n çok bı.lı: sediliyor. Fakat hidiıe.lerın tazyiki ile geçen sene içinde bir de l:ıondrı - Paris mihveri kurulmuştur kı, İspan- ya meselesinde gön"ıldüğu ugıbı, Avru- pa politikasını, hiç gürültü .yıpmı- dan etrafında döndüren mihver de budur. kş ESMER isyan çıktığını ve geçen gece sokaklar- da çarpışmalar olduğunu, isyan civa- daki birçok köylere de sirayet ettiğin- den vaziyetin vahim bir şekil aldığını bildirmektedir. Barselon'dan bildirildiğine göre de vuku bulan bazı müessif hâdiseler ka- sabada asabiyet uyandırmış. Ve silâhlı gruplar nöbet beklemek zorunda kal- mışlardır, Generalite meclisi vaziyeti gözden geçirmektedir. Reis Komponis hâdiseler hakkında teessüflerini bildir. miş ve meclise karşı yapılan tazyikle. lerin nihayet bulmasını dilemiştir. İspanyol kıyılarının kontroluna iştirak eden ingiliz Hud kruvazörünün topları Karışmazlık komitesinde Tâli karışmazlık komitesi dün top- lanarak İskandinavya memleketlerinin, İspanyaya giren ticaret gemilerinin himayesi hakkındaki teklifini gözden geçirmiştir. Lord Plimut, İngiltere kendi gemilerini himaye ve karışmaz. lık işini kontrol için ağır yükler altına girdiğini ve yeni teahhüdlere yanaşa- mıyacağını söylemiştir. Mesele çarşam- ba günü bir daha gözden geçirilecek- tir. Londrada otobüs grevi büyümek istidadında Yüz binlerce kişi işlerine yaya gimek mecburiyetinde kaldı Londra Londra, 1 (A.A.) — 25,000 kişiyi işlerinden alıkoyan Londra otobüsleri grevi, gece yarısı başlamıştır. Grevcile. rin delegeleri bir beyanname neşrede- rek eyaletlerde bulunan 120,000 otobüs işçisini de grev ilân etmeğe çağırmış- lardır. Londra gtevcileri gece yarısından sonra garajlar civarındaki kahvelerde mitingler yapmışlardır. Her garajın ö- nünde polis devriyeleri dolaşmaktadır. Şimdiye kadar hiç bir hâdise kayde. dilmemiştir. Yüz binlerce işçi ve memur vesaiti nakliyesiz kalmışlardır. Bunlar yaya o- larak gitmek mecburiyetinde bulunu. yorlar. İngiliz radyosu grevi emreden Levinin radyoda nutuk söylemesine mü- saade etmemiştir. Otobüslerin işlememesi yüzünden ditenin sokaklarında her günden daha az bir faaliyet görülmektedir. Bununla beraber merkez mahalleleri ve bilhassa pikadillydeki kahvelerle restoranlar sa. bah saat 6 dan itibaren ingiliz kupası. nın final maçlarını seyrederek taraftar. larını teşçi etmek için şimal kontluk. larından gelen binlerce heyecanlı vatan. daşla dolmuştur. Saat 10 da sokaklarda hiç bir otobüs görülmemekte idi, Şehrin 51 garajında tam bir sükünet hüküm sürmüştür, Glasgov, 1 (A.-A.) — Deniz tezgâh- ları sendikalar konfederasyonu üç haf- tadanberi grev yapmakta olan 12.500 çırağa 5 mayısta tekrar işe başlamaları- nı tavsiyeye karar vermiştir, sokalarında otobüsler Mm. Simpson'un boşanması katiyet kesbediyor Londra, 1 (A.A.) — “Simpson'un Simpson'dan boşanması,, dün İpsviç boşanma mahkemesinin dıvarlarına a- sılmıştır. Hâkim Sir Deyd Merriam, bu işle pa- zartesi günü meşgul olacak ve boşanma kararının tasdikine kimsenin itiraz e- dip etmiyeceğini soracaktır. Bir cevab alamadığı takdirde boşanma kararna- mesi katiyet kesbedecektir. Vindsor dükünün avukatı dan “taç giyme hakkında tefsirler,, i- simli kitabın muharriri Cefroy Dennis ile naşiri Haynemann aleyhinde. açılan davâ, Londranın bütün mahfillerinde şiddetle münakaşa edilmektedir. Kitab, piyasadan toplattırılmış ol- duğu için bu davânın sebebi ne olabi- tarafın- leceği merak edilmektedir. Anlaşıldığına göre takibat önce, ki- tabın bütün memleketlerde piyasadan kaldırılmasını, sonra da Vindsor dükü- neşriyatın te- kerrürüne müsamaha etmiyeceğinin herkesçe anlaşılmasını temin etmek i- çin yapılmaktadır. nün, şahsı aleyhindeki Garb sanatkârlarını görüp dinlemeliyiz CNMHURİYET'te Yunus Nadi, ti- yatro ve musikide iler!emek için, bu sa- natların büyük üstadlarını görüp din!le- menin en esaslı şartlardan olduğunu hatırlattıktan sonra, cumhuriyet Türki- yesinde biran önce güzel sanatların kök- lü olarak yerleşmesi ve yayılması için garbın bu sanat şubelerinde çok - ileri gitmiş i nt ar da görmek ve işitmeye ihtiyacımız olduğunu, eskiden memleketimize cidden yüksek sanat grupları ve üstadları gelirken ,bir za- mandanberi bu hareketin ardı kesil- miş olduğunu buna sebeb de ecnebi sa- natkârlar için konulmuş olan vergilerin lduğ işaret ederek diyor ki; “— Bunun bir yanlışlık olduğunda bizim şüphemiz yoktur. Neye yarar ki, iki üç yıldır zaman zaman olanca ehe- miyetiyle mevzuu bahs olduğu halde bu , '.'; düzelti y imkân bul mıştır. Bize öyle geliyor ki bu yanlışlığın düzel, ini bebi şimdiye kadar bu işi kendisine mal edecek devlet şube- sine hitab edilmemesinden ibarettir. Öy- leya, maliye vekâleti güzel sanatlarla kendisini niçin alâkadar etsin? Bu işin bir alâkadarı olacak ve o giderek çekişe çekişe haklı olan meselesini hal ettire- cek. Esasa gelince hakikat şudur ki biz garbın mütekâmil sanat mü illerini zaman zaman memleketimize hattâ üste para vererek getirecek vaziyetteyiz. Şimdiki halde üste para vermek bahsini bir tarafa bırakarak ya!lnız onla- rı alâkadar eden o üç beş kelimelik ver- gi kaydını normale irca ederek düzelt- sek bir kerre meselenin esası kendiliğin- den hal edilmiş olur. Memleketimizde güzel sanatların arzet iğimiz şubelerine alabildiğine revaç ver- mek fikrini inkişaf ettirecek olan bu hare ketin cumhuriyet hükümetimizce umu- men güzel karşılanacağında bizim şüp- hemiz yoktur. Memleketin kültür mef- tunu ve sant aşıkı halkı ise bu tam ye- Ka rinde hatten dolayı ve kültür bakanımıza müteşekkir ve minnetdar kalacaktır.” TEŞEBBÜS ZİHNİYETİ SON POSTA'da Müuhiddin Birgen, Türkiyede eskiden gözülmiyen yeni bir teşebbüs unsurunun peyda olduğuna i- şaret ederek, bütün işleri ecnebilerin ve gayrı türklerin elinde olan imparatorluk devrine nazaran bir unsurun meydana ç l .’:v h ;ycuıı eseri olduğunu, yalnız Türkiyede değil, kom- şu memleketlerde de türk müteşebbisle- rinin iş yapmaya başladıklarını söyliye- rek diyor ki: « . Türkiyede yeni peyda olan bu unsuru yaratan kuvvet, senelerdenberi devam eden imar faaliyetidir. Bu imar faaliyeti, bir taraftan meydanâ demiryo- lu gibi, köprü, yol gibi, fabrika gibi bir takım eserler vücude getirirken, bu eser- lerin yanı başında bu yeni türk tipini de doğurdu, besledi, büyüttü, onu hem bil- gi, hem tecrübe hem de sermaye ile techü ederek kapıp koyverdi. Şimdi bu tip, ge- rek memleket içinde, gerek memnleket dr şında çalışıp duruyor.” B. Çemberlayn milli mü- dafaaya yardım proje- sinden vaz mı geçiyor? Londra, 1 (A.A.) — Umumi husu. met ve ekonomik aksülâmellerin veha. meti karşısında nevil Çenberlaynin “mil. l1t müdafaaya yardım,, hakkındaki pro. jesinden vaz geçeceği parlamento mah. fillerinde söylenmektedir. Bununla beraber bakanın bu pro. jelerin yerine aşağı yukarr aynı fikre dayanan fakat tenkidle daha az karşıla, şacak yeni bir yardım sistemi bulma. sı da imkân içindedir. Bakanın bilhassa bu sene geliri artanları alâkadar eden bir yardım pro. jesi düşünmekte olduğu söylenmekte. dir. Dolaşan şayialara göre, Çenberlayn bugünlerde kati ve emniyet verici be. yanatta bulünmazsa, perşembe günü bir kaç iflâs daha ilân edilecektir.