—1 mayıs bayramı her t(ı;. Tilili AİECIRMANDUANULKKAKAK NU ALOYAK DINTATIĞİ uıııanL:.umn—n*uısn.wun_uıııı YKMK 'bLuganie ) .5- 1937 —— Avrupada bir mayıs yerde hadi Moskova, 1 (A.A.) — 1 mayıs bay- ramı Sovyetler birliğinin her tarafında ve hassaten Moskovada çok büyük tezâ- hürlerle kutlanmış ve bu münasebetle Moskovada Kızılmeydanda, büyük bir halk kütlesinin ve Leninin mezarı yanın- daki tribünlerde yer almış olan BB. Sta- lin, Molotof, Kalenin, Kaganoviç, diğer hükümet ve parti ileri gelenleri ile elçi- ler heyetinin huzurunda muazzam bit geçid resmi yapılmıştır. Kzılmeydanda orduya hitaben nutuk söyliyen mareşal Voroşilof, tesbit edilen tarihten dokuz ay önce bitirilen ikinci sosyalist beş yıllık plânım muvaffakiye- tini tebarüz ettirmiş ve sonra enternas- yonal vaziyete temas ederek demiştir ki: ,— Faşizm, işçilerin ve köylülerin en | büyük düşmanıdır. Faşizm, dünya katli âminin — organizatörüdür. Faşizmin Sovyetler birliğine karşı hücum etmesi- ne ve yeni bir dünya katliâmına sebebi- yet vermesine yalnız kızılordu mani ol- maktadır. Kızılordu, bütün dünyada sulhun muhafızı olmuştur, halen olmak- tadır, ve daima da olacaktır. Mareşal Voraşgilof, kızılordunun ta- mamiyle tedafui mahiyetini tebarüz et- tirerek sözlerine nihavet vermiştir. Mü- teakiben geçid başlamış ve diğer sivil teşkilâtm geçmesi ile beraber saatlerce sürmüştür. Bu aralık kızılmeydan üzerinde, bü ana kadar Moskovanın gördüğü en bü- yük hava tezahüratı olarak bin kadar tayyare uçmuştur. Pariste Paris, 1 (A.A.) — Bu sabah Paris hemen hemen tam bir sükünet içinde Uyanmıştır. Çünkü taksiler bile pek en- der olarak geçiyordu ve sonra matbuat tarihinde yine pek ender olarak k'ayde- dildiği üzere dün gece Bazete idare- haneleri hiç çalışmamıştır. Sabahın ilk saatlerinde biraz hareket veren gazt kamyonetleri bugün gazeteler çıkmıya- cağı için meydanda görünmüyordu. Bu- nunla beraber inci çiçeği satıcıları, _Pa.- risin bütün kaldırımlarını işg?xl etmişti. Çünkü Pariste 1 mayıs aynı zamanda bu çiçeklerin de bayramıdır. Bugün yalnız “Action Franç gazetesi çıkmıştır. Hüsnüniyet $ satıcılar, kapalr kalanı gazete satış KU- leleri arasında bu gazeteyi sürmekle meşgul olmuşlardır. Eyaletlerde de iş bayramı kutlan- mıştır. Büyük şehirlerin bir çoğunda her türlü faaliyet tatil ve alaylar tertib edilmiştir. Berlinde Berlin, 1 (A.A.) — 1 mayıs alman millt bayramı münasebetiyle Lustgâr- tende büyük bir nümayiş yapılmıştır. Göbels, Ley ve Hitler biribirini ta- kiben söz almışlardır. Ley'in kısa hitabesinden sonra alan Hitler, ezcümle demiştir ki: “— Geçen mesud seneler zarfında sokaklara te ve tevZi ais€ ahibi söz Ozamrmumr sesiz geçti 1 mayıs bizde de diğer milletlerinkine benzer bir bayram idi. Bugün bir bay- an ziyade siyasi bir nümayiş ma- hiyetindedir. Evelce 1 mayıs bizde da- hilt delenin bir bolü idi. Fa- kat bugün millı bir bayramdır.” Halkın talim ve terbiyesinden bah- seden Başbakan, şu sözleri söylemiştir : « — Alman milletinin otoritesi olan otoritenin hiç kimse tarafından — tehli- keye düşürülmesine müsaade edemey—i?. Bu sözlerim, herkes için bilhassa ki- liseler için de muteberdir. Kiliseler yalnız dini meselelerle uğraşmağa .de- vam ettikf€ri müddetçe devlet kendile- rini rahat brrakacaktır.,, Bütün alman gazeteleri milli bay- ya bahsederek bil- le- ramdi ramdan uzun uzadı 6 hassa alman milletiyle diğer millet rin vaziyeti arasında mukayeseler yap- maktadır. ç— mmilmaş Etibank Ereğli şirketini tesellüm etti Zonguldak, 1 (A.A.) — Ekonomi b_a— kanlığı tarafından — satın alınan Ereğli kömür şirketine aid ocaklarla Zongul- dak liman tesisatı bugün Etibank tara- fından devir ve tesellüm edilmiş ve “E- tibank Ereğli kömürleri işletmesi” namı altında çalışmaya başlamıştır. ——— Musahipzade gecesi : İstanbul, 1 (Telefonla) — Şehremi- ni halkevi bugece güzel bir programla Musahip zade gecesini yaşadı. . .ooooıoo.ooooooıçooöCUÖ'. İ * :ocaıc.oqoııA:ooDooıoıooıooo.o' ANKARA: Öğle neşriyati; — 1i2.30 - 12.50 Muhtelif plâk neşriyatı:. 12.50 - 13.15 Plâk: türk musikisi ve halk şarkı- ları. 13.15 - 13.30 Dahili ve harici haber- ler. 3 Akşam -neşriyatı: — 18.30 - 18.35 Plâk neşriyatı. 18.35 - 19.00 Çocuklara masal (Nurettin Artam). 19.00 - 19.30 Türk musikisi ve halk şarkıları (Safiye 'Tokay ve arkadaşları). 19.30 - 19.45 Sa- at ayarı ve arabça neşriyat. 19.45 - 20.15 Türk musikisi ve halk şarkıları 'Served Adnan ve arkadaşları). 20.15 - 20.30 Plâkla dans musikisi 20.30 - 20.45 kon- ferans Nasuhi Baydar. 20.45 - 21.00 Plâkla dans musikisi, 21.00 -"zı_ıs Af' jans haberleri. 21.15 - 21.45 furk z.nusı. kisi ve halk şarkıları, (Salâhaddin ve tanburi Ömer). 21.45 - 21.55 Muhtelif plâk neşriyatı. 21.55 - 22.00 Yarınki program ve İstiklâl marşı. talebeleri İstanbulda 1 (Telefonla) — Yugoslav talebelerinden 35 kişilik Şehrimiz ticaret Yugoslav İstanbul, ticaret mektebi bir grup bugün geldi. mektebi talebeleri tarafından karşılandı. Misafirler şehri gezdiler. Bir müddet burada kalacaklardır. İkinci kafile öbür gün gelecektir. zaman alitasıdır. Kudretli kimseler arzu- AKEs ULU S- Yugoslavya mektubu: 5 Ağaccılık ( Başı I. inci sayfada ) kısımlarında muvaffak da olmuş- tur. Hemen her tarafta genç orman- lıkların, büyümeğe, yetişmeğe bı- rakıldığı görülüyor. Belgrad şeh- rinin bütün etrafı için mühim ve geniş ormanlama plânının bir kıs- mı başarılmıştır. Belgrad şiddetli rüzgâr sağnaklarından rahatsız - dır: orman, sular gibi, rüzgârları da tanzim eder. Belgrad şehri 1914 de bir ve iki katlı binalarla dolu bir Balkan kasabası idi. Gördüğümüz bütün yenişehir, Ankara ile hemen he- men yaşıddır. Gerçi ilk zamanlar- da tam bir plân yap ve inşalar onun değişmez esaslarına uydurulmamak yüzünden birçok cehidler ve paralar ziyan olmuş - tur. Fakat mimarlar artık plân di- siplinini kurmağa muvaffak ol- muşlardır. Eğer Belgrad'daki bi - nalar, on senedenberi böyle bir di- siplin içinde ve daha iyi âr- lara emanet edilerek yapılmış ol - salardı, Belgrad şimdikinin bir - kaç misli avrupalı olacaktı. Geçerken şunu söyliyeyim ki Bel- grad'ın bu hali, onu, İstanbul'un cumhuriyetten sonraki yeni ma- hallelerinden yüz kat daha garblı olmaktan menetmiyor. Fakat Vidinya ve Topçudere sırtlarından şehre ve etrafa bakıl- dığı vakit, yeşillik'e verilen elııe- miyet burada çalışanlara karşı in- sanda derin bir hürmet hissi uyan- dırıyor. Alabildiğine ormanlar, henüz bizim Orman Ç'ıftliğmm ağaçları yaşındadır. ağaç dikme ve yetiştirme, herkese, bilhassa mekteb çocuklarına vazife olarak verilmiştir. Topçudere'den şehre dönerken geçtiğimiz bir caddenin iki sıra ağaçlarından her biri o ci- vardaki lisenin bir talebesi tara - fından dikilmiş, bakılmış, büyül - tülmüştü. Bizim Ankara ve diğer şehir mekteblerinin bahçelerinde her talebeye her sene bir ağaç ye- tiştirmk vazifesini veremez miyiz? Bu yalnız bahçeleri çıplaklıktan kurtarmağa değil, çocuklara ağaç sevgisini aşılamağa ve ağaç yetiş- tirme tekniğini öğretmeğe yarar. Belgradın etrafında ağaçlama gayretini İstanbul etrafında da gösteriniz. Şişliden Boğaziçine doğru, Topkapıdan Filoryaya doğ- ru, ve Üsküdar arkalarında! Tuna rutubetinin birkaç senede vücude getirmeğe kâfi geldiği bu tabiatın Boğaz, Marmara ve Haliç havası içinde, daha pek güzelini birkaç senede elde edebiliriz! halbuki Boğaziçi koruları bile hâlâ tenha - ta devam ediyor. Ankara için dahi bugünkünden çok daha masrafsız, fakat çok daha geniş ve şümullü ormanlama usulleri bulmamız lâzım. Bizim mütehas - sıslarımız, Yugoslavya ormancila- — yının, en kurak yerlerde bile hiç su masrafı yapmaksızın elde et - tikleri mükemmel neticelerden ve derin tecrübelerinden istifade e- debilirler. Falih Rıfkı ATAY binde sükünetle oturan kuzuyu, yeryüzünün Türk bayrağına saygı Bayrak çekmek ve indirmek nasıl olacak (Başı 1. inci sayfada) keninin çördek yakasına, kara vasıtala. rının baş taraflarına, meydanlarda hu. susi yapılmış yerlere asılacaktır. Hava kuvvetleri bayrak kullanmıyacaklar ve temsil keyfiyetini ay yıldız nisbetleri göz önüne' alınmak suretiyle boya ile yapacaklardır. Harb muavin, ticaret ge- mileriyle, resmi ve hususi gemiler seyir halinde iken temsil bayrağını giz deni. len yere takacaklardır. Şerefi ihlâl e. decek yerlere bayrak çekilmiyecektir. Temsil bayrağının çekiliş ve indiriliş şekli Ordu kuvvetlerindeki törende bir zabit kumandasında silâhlı bir dizi veya bir manga bulunacaktır. Borazan varsa çalacak, muzıka varsa milli marşı çala. caktır. Bu esnada asker resimi selâm a. lacak, zabit elle selâm duracaktır. Küçük harb gemilerinde, muavin gemilerde muzıka ve borazan yoksa si. lisre denilen düdük çalınmak suretiyle bayrak çekilecek veya indirilecek, ay.- rıca silâhlı asker bulunmıyacaktır. Po- lis, jandarma gibi kuvvet bulunan res. mi dairelerde tören tüfekli olanlar var. sa ordudaki usule göre, tüfeksiz olanlar aynı merasimi yaparak elle selâmlamak suüretiyle yapacaklardır. Mekteblerdeki törende mümkün ol. duğu kadar çok talebe bulunmasına ça. lışrlacak ve istiklâl marşı söylenmek suretiyle yapılacaktır. Deniz kuvvetleri dışında kalan resmi hususi ve ticaret gemilerinde tören mürettibat çıkarıla. rak elle selâmlamak suretiyle yapıla- caktır, Resmi dairelerle, köy ihtiyar he.- yetlerinde, yabancı memleketlerdeki resmi ve milli binalarda ve sair yerler. deki tören de bu suretle yapılacaktır. Bayrak sabahları saat sekizde çeki. lecek, grub anında indirilecektir. Tem. sil bayrağı tatil ve bayramlarda, tatil ve bayramın başladığı saatte çekilecek tatil ve bayramın devamı müddetince geceli gündüzlü çekili kalacaktır. Her gün bayrak çekilmesi, en büyük mül. kiye memurunun müsaadesiyle olabi- lecektir. Vapurlar seyirleri müddetince bayraklarını indirmiyeceklerdir. Bay. rak hızla çekilecek ağır ağır indirile. cektir. Temsil bayrağının indirme ve çekme beraberliği için muhitin kolay. lıkla duyabileceği, görebileceği müna- sib bir yer hükümetçe işaret mahalli olarak tesbit olunacaktır. Deniz de ise en büyük komutanın bulunduğu gemi- den verilecek işaretle bayrak çekilip in- dirilecektir. Türk bayrağına saygı Türk bayrağı çekilir ve indirilirken hiç kimse yere bakmıyacak ve yakında bulunanlar yüzlerini bayrağa doğru dönerek tören müddetince hareketsiz durarak saygı göstereceklerdir. Tören esnasında (tren müstesna atlar dahil) bütün kara vasrtaları da hareketsiz du- racaklardır. Motörlü istimli ufak de- niz vasıtları, motörlerini — durdurarak yelkenliler yelkenlerini laçka ederek, kürekliler de küreklerini denize muva- zi bakacak bir şekle koyarak saygı gös- terecelerdir. Bayrak yarı olarak çekilemiyecektir. Yas alâmeti olarak çekilecek bayraklar- la, bunların devam müddeti protokolca tesbit olunacaktır. Temsil ve süs için kullanılacak türk bayrağı, yırtık, sökük, delik, kirli, soluk ve buruşuk olamıya- caktır. Hususr alâmet ve flâma çekecek resmi daire, resmi ve hususi müessese- ler temsil bayrağını sağa, hususi alâmet ve flâmayı sola çekeceklerdir. Alâmet ve flâmalar temsil bayrağından büyük olamıyacaktır. Bayrak tezyinat için kullanılabilecek- tir. Bu takdirde, bayrak süs bayrağı o- lacaktır. Türk bayrağına, ecnebi dev- letler bandralarına benzememek şartiy- le süs bayrağı yapılabilecek, kullanıla- bilecektir. Türk bayrağı büyüklerin ölülerinden başka hiç bir yere örtülemiyecek, sarı- lamıyacaktır. Türk bayrağının renk ve biçiminde işlenmiş halr ve sair eşya yapılamıya- cak ve hiç bir yerde, her ne süretle ©- lursa olsun kullanılamıyacaktır. Süs için ay ve yıldızın kullanılması halinde, ay ve yıldızın kanun ve nizama uygun olmasına dikkat edilecektir. Nizamname projesinde bunlardan baş- ka Fors, gidon, flâma ve flandraların şe- killeri, boy, en ve nisbetleri ve kullanış şekilleri etrafında geniş izahat vardır. Hava tehlikesine karşı İstanbul, 1 (Telefonla) — Beeldiye muhtemel bir hava tehlikesine karşı ze- hirli gazlardan korunma için esaslı ted- birler almaya başladı. Bu maksadla itfa iye teşkilâtının kuvvetlendirilmesi için 70 bin lira tahsisat ayırdı. İKÜÇÜK DIŞ HABERLER X Pondizeri: — Paristen kalkan iki kadın tayyareci buraya gelmişlerdir. X Berlin: — B. Hitler bugün “al- man kartalı” adlı bir nişan ihdas etmiş- tir. X Londra: — Simlâ'dan bildirildiği- ne göre Veziristan'da âsilerle askerler a- rasında bir çarpışma olmuştur. X Roma; — Merkezi korporatif ko- mite işçi gündeliklerinin yüzde 10 - 12 arasında arttrılmasını kararlaştırmıştır. X Paris: — Po radikalleri halk cep- hesi ile iş birliğinde bulunmaya karar vermişlerdir. X Hollivud: — Buradaki makiyajcı, ressam v. s. den mürekkeb 2500 stüdyo işçisi grev yapmışlardır. X Paris: — Nevyork - Paris hava yarışı için şimdiye kadar, muhtelif mille- te mensub 22 tayyareci iştirak etmek ü- zere kaydolunmuştur. X Berlin: — İyi malümat alan mah- filler, Von Noyrat'ın Roma ziyareti hak- kında yabancı gazetelerde bildirilen he- yecanlı haberlere işaret ederek bu ziya- retin alâkalı devletler arasındaki mese- lelerin aydınlanmasına ve Berlin - Roma mihverinin mevcudiyetini teyide yara- yacağını söylemektedirler. KARZEAR U S IRİR Z AĞ lileri ezip toz haline getirmek ve kendini, u- Yefrika no. 48 Gran KKAINEMDNDAKTTMKUĞIKAKAAASI L K yzcaSIkDNNNU VA US IRKAMKKLARIKARTUMLLILILA.CLIANIMIAMLAD TUi Yazan: Honor& de Balzac Türkçeye çeviren: Nasuhi Baydar Bu umulmadık yumuşaklılş bu #0 £ y Madam Grandet'ti)ı]) kadşar hayrete duîıbîal; ki kadıncağız dikkatle kocasına bakm kendini alamadı.. Grandet, birden bire şapkasını, lerini aldı ve: A — Bizim Cruchot'ları buLmak için mey - danlığa gideyim, diyerek çıktı. CAR —gEğgânşe, babğnm, muhakkak ki, zih- ninde bir şey var.. çe Filvakşi, Zız uyuyan Grandet, gecelelı'l'_f;lfî yarısını, görüşlerine, müşahedelerine, plâ m larına o şaşrlacak doğruluğu veren Ve aıI mur'lülerin harikulâde buldukları devam z E arıma mı ki i eden hesabl ıvaifakiyetleri temin « *.24! kie aeahır Ve eldiven - TUNMANALUN DA lar ve tey: E hayatı, t değ akkuz içinde bulunurlar. Pintinin insan kudretinin şahsiyet emrine ve- rilmiş devamlı bir faaliyettir. Bu aşıcak_ iki hisse istinad eder: bunlardan biri, izzetine - fis, diğeri menfaattir. Fakat me_nfaz;ıt bir ne- vi sağlam ve iyi anlaşılmış izzetı!ıcfıs, ı_ıakıkı bir üstünlüğün mütemadi ifadesi o.l_dugunda_m izzetinefis ve menfaat aynı bü.tünun, yani bencilliğin iki cüzüdür. Belki, meharetle sahneye konan pintilerin uyan_dırdıkları me- rak da bundan ileri gelı_nekt_edu:: Herkes, bü- tün beşeri hislere - o hislerin cümlesini teıaiı his etmek suretiyle - hücum eden bu gibi şah- siyetlere birer iyilikle kgağlıdn'. TZUSUZ în - san nerededir, ve hangi arzu parasız halle - ilebilir? dııelıâıansmm ifadesi veçhile Gra_gıdet’d_e ha - kikaten bir şey vardı. Onda, butun hasisler - de olduğu gibi, diğer bütün insanlarla oyun nların meşru surette parala- oynamanın Ve O! € rıîu kazanmanın ısrarlı bir arzusu vardı. Baş- ü ları için ye- kalarına hükmetmek, zayıf old_uk_ ” nialiîı yutulmağa Tazı olanları istihfaf k;ilhkkı- nt daima kendinde bulmak iktıdarını kul! adr;_ mak demek değil midir? Tanrınm dizleri bütün mazlumlarının bu en yürek sızlatıcı remzini, hulasa tebcil olunan ıztırab ve zaa - fi kim anlatmıştır? Hasis bu kuzuyu şiş- manlamağa bırakır, ağılda korur, öldürür, pişirir, yer ve istihfaf eder. Hasislerin yiyip içtiği paradan ve istihkaktan mürekkebtir. Gece, Grandet'in düşünceleri başka bir şekil almıştı: yumuşaklığının sebebi de bu idi, Parislilerle alay etmek, onları kıvrandır- mak, alt etmek, hamur gibi yoğurmak, götü- rüp getirmek, terletmek, ümidlendirmek, yüzlerini sarartıp soldurmak için başlarına çorap örmeğe karar vermişti. Bunu yapacak olan da kurşuni salonunun dibinde oturan es- ki bir fıçıcı idi. Yeğeni onun zihnini meşgul etmişti. Ne kendisine ve ne de yeğenine on paraya mal olmadan rahmetli kardeşinin şe- refini kurtarmak istiyordu. Kendi nakid parası üç sene için faize ya- tırılacaktı; artık yapacak işi mallarını ida - reden ibaretti. Demek ki onun kurnazca fa- aliyetine bir grda bulmak lâzımdı. Ve o bu - nu, kardeşinin iflâsında keşfetmişti. Avuç - cuzca, mükemmel kardeş göstermek niyetin- de idi. Yaptığı plânda aile namusunun pek az yeri olduğu için iyi niyeti, ancak, para koy- madıkları bir oyunun iyi oynandığını gör- mekten zevk alan kumarbazların hissettik - leri ihtiyaçla mukayese olunabilirdi. Bunun için de onun Cruchot'lara ihtiyacı vardı. Fakat gidip onları aramak istemiyor, kendi evine getirterek plânını düşünmüş ol- duğu komedyayı, daha o akşamdan itibaren oynatıp, kendisine hiç bir paraya mal olmak- sızın, bütün şehrin hayranlığını kazanmak kararını vermiş bulunuyordu. Eugönie, babasının evde bulunmamasın- dan istifade ederek sevgili yeğeni ile açık - tan açığa meşgul olmak, kadınm ulvi üstün- lüklerinden biri olan merhametinin haznesi- ni çekinmeden ona bezletmek bahtiyarlığı - na nail oldu. Dört beş kere gidip Charles'ın nefes alışlarını, uyuyup uyumadığını, uya - nıp uyanmadığın dinlemek istedi. Ve yeğe- ni kalkar kalkmaz, yumurtalar, meyvalar, larının içinde sıkıp suyunu çıkaracak bir şey'i tabaklar, bardaklar, yani sabah kahvaltsına bulunmadığınden Charles'ın hesabına paris- (Sonu var)