15 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

15 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| a S VARIP 8 EYLOLİSA ; Hiç evlenmiyen kızların TAKViM Golç Paşa Türkiyede Ii Harbiye mektebine ve harbe ait hatıralar.. Gümartesi |, HAZAR i » 15 Eşi | te Eri $ C Atir)6 G Atir Gis doğuyu <0 var barometresi nedir ?! o Batısı 181 1616 Bâman “4 im Çeviren: AC. Yy Mo.si 1 1 Öğle namazı 0 1405 wanna Ya2' ki içe evvelki yazımızda evs | 42 yaşında, bu da fayda etmez, || !kisdi sama» dal ty GE Ein İK Girerek İni Çil va yeğin enmiyen erkeklerin bermek | büt erkeklere küteder. «© üm | | GR | ianbalavâsl olmuş O trk | ga imparatorun, gereke bene ş yi 1984 19.85 i - NE pr eril menim px a a Tie rma batalanberi har ; ÜL lkmnkayne yendi mökamae i rometresini neşrederek (bekârlar | disi ei Ar evi Til kalan salar ii Ta be girmiş bulunuyordu, Golç paşa | di raporlarında harp seferinin te- © barometresini bu suretle tamam! © 44y iğ yi Türkiyenin o zâmanki veziyetine | hir edilmesinden vahim neticeler lamış oluyoruz. Hayatında ev-| ha; Meb TI dair yazdığı raporlarından biri * | çıkacağını, Türkiyenin cephane - emiş plin bie Mim yöyme| Ge veya kadın cemiyetlerinden | | R A D Y o sinde diyor ki: siz kalacdğinr, Balkan devletleri- aza olur. “lik Türk muvaffakiyetlerin - | ninde bitaraflıkları bile sarsıla - b memnuniyetle bahsetmeğe baş- © Kek bulamaz. göre barometresi şu olmak lâzım gelir: 16 yaşında, erkekler âleminin ! nazarı dikkatini celbetmeğe baş. | lar, 17 yaşında, fakir ve genç bir a- damla evlenerek ortu mesut ötme- ği tahlil eder. 18 yaşında, güzel ibr film artisti. | nin sevgilisi olmak ister, İ 19 yaşında, erkekleri daha faz« la peşinde koştürmak için bitaz çekingen olmağa başlar, 20 yaşında, modaya fazla rin- yet etmeğe ve hayatın zevkini tat- mağa başlar. 21 yaşında, zengin bir adamla evlenerek mükemmel bir izdivaç Yapacağını zanneder. , 22 yaşmda, yüksek mevkii ol madığını söyliyerek iyi bir memur tarafından teklif edilen güzel bir izdivacı reddeder. 23 yaşında, arkasından koşan | her bis genç adamla firt yapmağa | şlar, l 24 yaşında, neden o zamana ka- | dar evlenmediğine (birdenbire hayret eder. 25 yaşında, etvar ve harekâtın- da daha makul görünmeğe baş- lari” 26 yaşında, kocanm mutlaka zengin bir adam olmaması İâzım geldiğine karar verir. 27 yaşımda, modaya tabi olan züppelerden ziyade yaşını bağını almış erkeklerden hoşlanmağa başlar, 28 yaşında, varidatı emin iyice bir memur olan koca arar. 29 yaşında, nevmit olmağa baş- lar. 20 yaşında, evlenecel erkekler» den bahseden ve araya girmek İs- tiyen kadınların sözlerine fazla e- hemmiyet verir, 31 yaşında, yüzünü mutat olan rl fazla boyamağa baş- ar, 32 yasında, danstan hoslanma- ğa başlar, cünkü dansedecek ep- 33 yaşında, erkekletin genç İaztara âşık olmalarına hayret e © 34 yaşında, garip tavırlar takı- nır ve kullandığı kelimeleri seç meğe başlar. 35 yaşmda, bir erkek başka bir kadmı methederken kıskanır. 36 yaşında, yakında evlenmiş İ olan arkadaşlarına düşman olur. 37 yaşında, izdivaca talip er- kekler tarafından ihmal edilmek- te olduğunu hisseder. © 38 yaşmda, arkadaşlarının ev- lenerek -betbaht olduklarından lar, 39 yaşında, hırçınlığı histeri derecesine varacak kadar artar, 40 yaşında, her şeye karışmak- tan hoşlanır, 4İ yaşında, şayet zenginse sev. diğini fakir bir adama belli eder, 45 yaşında, fallara, rüyalara, ispirtizme gibi şeylere çok inan- mağa başlar, 46 yaşında, hiddet ve gazap ke- silir, 47 yaşında, bu hiddet ve ga- zapla üç yaşında bir. yetim kızı / evlâtlığa kabul eder, 48 yaşında; köpeklerden hoş“ | lanmağa başlar ve bir iki köpek tedarik eder. 49 yaşında, biraz içki kullan- mağa başlar. 50 yaşında, artık yanma varı" lamıyacak bir hale gelmiştir. 51 yaşında, bütün akrabası a- zılı bir belâ kesilir, 52 yaşında, artık görüşebilede- 3i tek bir insan bile kalmamıştır. 53 yaşında, mümin olur, vak- tini ibadetle geçirir. 84 yaşmda, fukaraya sik sik sa- daka verir. 55 yaşında, hizmetçi kızlarin- | dan memnun olmadığından müte- madiyen onları değiştirir. 56 yaşında, kendisini büsbütün metrük bir halde görür. 57 yaşında, evlâtlığını tamamiyle serbest bırakır. 58 yaşımda, kalbi sızlamağa başlar. 59 yaşında, evlâtlığının çocuğu olur. 60 yaşında, bu hâdiseden dola- yı evlâtlığına kızar, ondan ayrılır, mirasını da ona bırakmıyarak ni- hayet öbür dünyaya göçer. Dedikoducu Bütün şehit yetimleri çağırılıyor Kadıköy Askerlik şubesi müdür - lüğünden: Şubemizde kayıtlı olup ta ön se nelik maaşları verilmek süretiyle ha » ine ile alâkaları kesilen şehit yetim. leri ile halen Kadıköy kazası mal mü - dürlüğünden maaş almakta devam eden şehit yetimlerinin maaş cüğdanı, ves- mi senet (On seneliklerini alanların yedlerindeki vesika) nüfüs kâğıtlarını beraberlerinde getirmek üzere 16 - Teşrinievvel » 934 tarihine kadar şu- bemize müracaat eylemeleri, AKBA Ankarada AKBA kitap evinin. birinci şubesi modern bir şekilde Maarif Vekâleti karşısında açılmıştır. AKBA kitap evleri her dilde kita, 0 mecmua, gazete ihtiyaçlarına cevap vermektedirler, Gerek kitaplarınızı gerek Kırtasiye. nizi en ucuz olarak AKBA kitap evlerinden tedarik ede. bilirsiniz. | Devlet Matbanis; kitapları ve VAKIT'ın neğri- yatımn Ankârada satiş yeri AKBA kitap evleridir. AKBA Merkezi Telefon Birinci Şube bent Şube: Saman Dazkı 318? 1761 18.0 Fratisizcn ders, 19: PAk meşiyatı, 10.80: Türk musiki neşriyatı: (Fahire, Sa. fiye hanmlar ve Rerik, Fikret Beyler) 21 Kşref Şefik Bey tarafından konferana, 21.30: Stüdyo caz ve tango orkestrası, VARŞOVA, 10.45 feportajı 20: Casband (tağükalli). 20.20: Kunferana, 20.80: Kemun maslkisi, (Pk), 2045: Meanhabe, 2050: Spro ba « berleri, Sit Nakih 7180: Sarlular. 2146: Haberler, 21.50: Masahabe. 23: Piyano mu sindai, 2245: Umumt hârp batırılam. 98: Kanserli roklümlar, 28.13: Dans musikisi, 24 Musahabe. — Temsil, 24.55: Dans pilklarıi Dans rwusikikl. M5 Kh. BUDAPEŞTE, 650 m. 1040: Mâcar şarkıları, 2050: Üç perde- ilik, “Fruska,, İsimli radyo tiyatrosı, 2285: Akşam hâberleri, 22.55: Piyano ketseri, 93. 45: Polls memurları takım konseri, 133 Khz. PRAG, 410 m, 3145: Milninhovesky takımının konseri, 73: Haberler, 22.80: Kane plâklârı, 28: Mu, sahsbe, 18: Haberler. 2315: Pihk. 2840: Ferman Sohrammel takımı tarafından ka, Piğrle vasi, 502 Kaz, VİYANA, #15 m. 10 Viyana oporasmdan şnklen, Miaasenet- ser tadyo orkestrast, *A451 Dans msikiki, VAKIT iğ Büyük, tarla, derki hn vereniere alt Ayrı tesallat vardır Rasim! ÜAmlarm bir sateri 10 kuruştur. KÜÇÜK HANLARI Bir defası 10, iki Gemi 60, nç detam 86, dört delasi 75 va on defam 100 kuruytur, satırları beş kurugtan benap edilir İstanbul Tapu Boş memurlu - ğundan: İstanbulda Sarı Timur mahal- lesinde Ali paşa hanı namile ma- ruf hanım 20/13 hissesi bahüccet Haralambos veledi Tanaşın uhte- sinde olup vefatile bu defa vere- İ sesi tarafından intikal için müra- caat edilmiş ise de tapuda kaydı olmadığından vesaiki tasarrufiye- si hukuki kıymetini kaybetmiş ve 1815 No: lu kanun ahkâmı tatbik > edileğeğinden işbu yerde salifüz- zikr 20/13 hissesi hakkında tasar» ruf iddiasında bulunanlar on beş gün zarfında vesaiki tasarrufiye- lerini hamilen İstanbul tapu ida“ resİne müracaat etmeleri İlân olu nur. (2238) ; Göz Hekimi Dr. Süleyman Şükrü Habilli, Ankara caddesi No. Gö Telel.n 99344 den sonra Alman matbuatında görüldüğü veçhile Türkiyenin u - mumi harbe iştirak etmesine taş- kın ümitlerle bağlanmamalıdır. Harbin zuhurunu orduyu ve mil - ! leti ani bir surette: karşılamıştır. | Hazırlanmak için biraz daha za - | man geçeceği bekleniyordu. Tür- İ kiyenin harbe girmesine sebep o- lan Karadeniz hâdiseleri zuhur ettiği zaman büzrseyler natamam- | dı. Ordunun, mağlâbiyetiyle ne- ücelenen 1912 harbinin he- nüz o tesiratmdan kurtulma - mış (olduğu © unutulamama - dır. — Milletin — bütün (o kuv- vetinden istifade edebilmek için silâh ve cephane yoktur. Alman askeri heyeti tarafından başlanı » | lan talim ve terbiye ancak pek kı- sa bir zamandanberi devam et- : : : i kerlerini orada tevkif etmekten başka bir işe varamıyacaktır., Golç paşa İstanbula muvasala- çıkarılmasını muvafık buluyordu. Fakat bu işin ancak kara tariki i- le yapılabileceğine kani bulunu - yordu. Zira deniz yolu, Rus da - nanmasının tevâkkufundan dola - yı kapalıydı. Halbuki kara tarikini ibtiyar etmek Bulgaristanm ve Romanya» nın Almanya (tarafımda harbe girmeleriyle açılabilirdi. Ö #& - man Türk « Bulgur, Romen kuv » setleri Besarabya tarikiyle mües- sir bir taarruz tenahı olarak Ga- liçya ve Lehistan cephesine iştirak edebilirlerdi. Onun için Golç pa* şa bu iki Balkan devletini kazan- mak için Alman diplomasisi târa- fından #arfedilei mesainin mu » vaffakıyetle neticelerimesini bek- liyordu.. Bu neticenin bir an ev » vel alınması, Golç paşanın fikri hayn Golç paşanın vip etmişse de bu sefer için kâfi gelâcek kuvvetlere malik bulun * madığını itiraf etmişti. Bundan " dolayı harp taarruzunun 1915 lan ceneral Hötzendorf bu tarihi bile kabul edemiyeceğini söyle - caağını bildirmişti, Göle paşa İstanbula geldikten bir müddet sonra Sultan Reşat tarafından izhar edilen arzu Üze- rine harbiye nezaretinin o askeri müşavirliğine de bakmıya memur edilmişti. Ona Bronsart paşanın 0- dası yanmda bir oda verilmiş ve paşa orada çalışmıya başlamıştı. Bu sifatla Göle paşa İzmirdeki kı" İ taati ve Çanakkaleyi de teftis ot- müşti, Canakkale muharebelerine dâir refikâsna vazdığı bir mek » tupta diyordu ki: “Boğazlarm müdafaası çok dikkat ve itina ve bövük bir azirn» İle idare edilmişti. O suretle ki Çanakkalede başlıyan Uç haftalık muharebeden sonra kendimizi mu zaffer addedebiliriz. Bu vafer büyük bir tefevvuka karşı ibraz edilmekle © 'daha < ziyade hemhiyeti > haizdir... Bu za“ feri Türklere © bütün kalbimle İ bahâederim. çünkü - Almanlar'bu iste onları ihmal ettiler. Cünkü bize mart ortasına kadar Sırbis tan yolunun açılmış olacağı vaa * dedilmişti. Şimdi mart ortası gel- diği halde Sırp hududünda hiebir | hareket görtilmüyor. Şimdi ik hür İ cumu deteltik, fakat be tekrar edecektir: Bununla beraber ük muvaffakıyetle pek çok (181 kazanıldı demektir. Almanların yardımı da Alman amirallerimizin, ve Alman deniz topçularının hep bir arada Türklerle hem ahenk 6 » İarak çalıştıklarından dolayı çok İse yaramıştır. Böyle devam etme- si ümit olunur. Berlinde bizim (- çin endişe edilmesine ve bizim de kafamızın patlatılmasına ( lüzüm yoktur. Bir kere silâh ve cephane de gönderilritğe başlanırsa o za" man düşmanlarımızın işini bitire- ceğiz... Çanakkale kumandanı Cevat paşanın tarastut mevkiinden sey- vettiğim 8 mart O börmbardımanı muazzam bir #ahne ârzediyordu. Muhteşem bir manzara iten &den boğazlar sahası en güzel bir gü ” neş ziyasi altında parıldıyordu. Mavi,sakiri sü sathında büyük ztrhlılar devasa Kuğu kuşları gibi haşmetli etyar ile kavisler çeviri" Bunların etrafında bir Zırhlılar, ağızların” dan boğazın ber iki tarafındaki dağlara silâhlarnı fırlatıyorlardı. Bu silâblar dağlarda heybetli gök gürültüleri gibi kat kat aksi se - dalar hasıl ediyordu. Arada sira da bizim hafif bataryalarımız ds ateş açıyorlardı. Havaya döğrü fışkıran su sütunları atılan mer - milerin nsrelere düştüğünü rt da sırhlılara isabet ediyordu” Gemilerin büyük topları tarafın - dan atılan mermiler ise dağ Ya * lerini koparıp atıvordu... XDevamı var) zabitlerimizin

Bu sayıdan diğer sayfalar: