29 Ekim 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 23

29 Ekim 1938 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 23
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

an koşmaşın ir kalbi olduğu ı nuz, ra kalktı: gı yolda yiç sin. İmişti.. Memleji net meydanıyiiyeri yah bayraklar Aİ, seyi ılışanların ön r gün onu bul sevdiği erkeği musunuz ? ıkları gösteri, 5 davanın gür di. veyaz dişlerini elerle bir hay ellerini tuttur dedi. Meçhul 4 dar toy olmal zP Durup del ; atını ellerini oy ölçüşebileşii * bırakırlarsı ti 'örmüş bir çen ileri titriyordi Ne mükezsi davasını pek inliyorsunuz. Ti vi Ve onlar korkulu He yaşıyan İs- “anbulda böylece yalılar * “4 3 Yurt kurtuluşuna koşan asker, yur. #lunun ruhuna Samsun kıyılarından girdi. ai kerpiç Ankaranın çatlamış bağ- kında açılan Meclis, İnönü meydanlarının Sakaryayı kızıla boyayan Savaşın tarihi durduran müdafaa kudreti ve nihayet Dumlupınar sırtlarında li veren bir ordunun Akdenize dökülüş Belki bunlar göz açıp Kapama adi ça- buk, e, di asırlar arasında olmuş gibi sürekli o Ni anyon geçli Et, kan, kemik ve İennin, makinenin kudreti ile boy ölçüştü. Açlık, susuzluk, yorgunluk ve ölüm korkusu bilmiyen bir or rdunun enerjisi, dünya hazinelerinin haşmetini hiçe saydı. Tarihin yazayim değiştiren bu sa» yaş böyle kaz Herkes ei idi. Düşmanın kana bo- öylerde, yakıp yıktığı kasabalar- yordu, Bu davada ölen- i. sinir mücadelesi ferlerin çılgın neşesi içinde hayata sarıl» dılar. Bir zamanlar genç kızın hislerini gü- xel başında toplıyan, iradesini gözlerinin alin yangınında uyuşturan kuvayı inzi- batiyeci de cezasını bulmuştu. Nihal, ab- İâsinin sitemli bakışlarını zaman zaman Üslünde hissedince azap çekiyordu. ği diye isimlendirdiği, başka bi- n biri olarak tanınmıştı. iz bir çocuk i emek istediğl birşeyler sö idi. Fakat ri süs olarak onlarda içi ların arasındı çalışan bir İSİ larında bei ölurdu. nirlenmişli: diği şeylere # eler asrın ğe ie da e kün ol vd uri asr Ara rum. Şekle 5 sizden dt” dı. İzmir işgal iin de bir avuç yi müda- “İnn e kalkışanlardan biride o i meydanlarına, kahramanlık ha- ini “al bir destan gibi bırakmış, Sakarya sini bir parça da kendi kaniyle kızila boy Birkaç yi esir edilmiş, binbir zulme karşi sesini çıkarmamıştı, Me göz kamaş- irisi vaitlere kapılarak, ne de ölüm teh- didi ile ürpererek savaş sırlarına hiyanet etmemişti. Her defasında harikulâde zekösi Ve Zâpledilmez enerjisi ile kaçmağa mu- vallak olmuş, daima ateşe doğru atılmıştı. Mihayet son kurşun ya birkaçı genç ihtiyat zabitini yere serdi. Ve aylarca hastanede ölümle kucak ku- Cağa yaşadı. Ateşli gecelerinde başını bek- liyen, çatlak dudaklarım su damlalariyle Serinletmeğe © çalışan sevgiliden haberi yoktu. İyileşmeğe yüz tuttuğu sırada hüvi- yn gizliyen genç kız ortadan kaybol- murlarından İ cadundan, ileride an birkaç Şün ve sol tarafında boş bir eaket kolu taşıyan malül e her iş bittikten sonra döndüğü evinde Nihalle ai Yişman kurşununun ürküt, KL kahra mâni bu görünüş birden altüst cit enç kız: —Beni affeder ek misiniz?diye inliyordu. — Bu dünyada yalnız ben kalmadım Nihal Kanım ? — Bütün dünya erkekleri arkamdan koşsa,yine gözümde siz varsınız Halük Bey! — Niçin boş bir hayâle atılıyorsunuz Nihal Hanım ? Şimdi ben hayalımn en büyük ha- kikatı ile ii karşıyayım n ki bir MAY hiçte böyle İris Yani sakat, bitkin, bir insan çöküntüsü haline düşmemişken, sevdiğim bir kız tarafından reddedilmiş, gülünç gö- rülmüşlüm. Şimdi herşey mahvolmuşken uzatılan bir elin samimiyetine inanabilir miyim — Bir zamanlar o genç kız da, boş be- yinli bir kuş gibi vehme kapılmıştı, Sen- eledi, fakat düşmedi Halük Bey, Yur- dunu bu kadar çok seven bir erkek, ha- vr en sağlam yuvalarından birini kurar. Bana inanmanız ve herşeyi unutmanız için bayat ileri sürersem Halük Bey... — Yazık olur, Artık herşey bitti. Şim- di içimde o ali hissin sizısını da duymuyo> rum züten Son Gnle genç kızı yıldırım gibi çarp tı. Ezilmiş, kırılmış bir makine manaşız- lığıyla oradan szaklaşt 1. Cumhuriyetin bine yildönümü kut lulanıyordu. Meydan bir tek kalb halinde gere Gn Da Ikla dolu idi. Me- sim başlamıştı. Birkaç Yi sonra kürsiye genç bir öğretmen ge Yüzü solgundu. Alnında ve bakışla- rında sarsılmaz bir iradenin ateşi tütüyor- du. Sözleri yer yer alkış ve yaşa sesle- ii kesiliyordu Kayar kolunu, bacağını allam herhangi bir uzvunu kaybe- derek yurdu kurtaran vatanseverler | Siz- leri de gönüllerimizin engininde pürüzsüz bir sevgi ile yaşatıyor ve bize kazandır- dığınız yüksek eseri ebediyen korumağa and içiyoruz. Meydanı oldular halk arasında sakat bir ihtiyat zabiti gözlerinden taşan iki damlayı tutamadı, Yanındaki genç kadın zaten açık açık ağlıyordu. Geçit resmi Di bitmez bir arabaya atlıyarak eve di Nihal talebelerini dağıtıp, mektebe sit işlerini bitirdikten sonra eve geldi. Kar- şısına heyecandan sararan yüzü ve yaşlı örer. ablasi çıktı: — Beni de bir çokları gibi ağlattın yavrum, dedi. Halük ta halâ heyecan için de... Siz ar uzun 1 bir gönül savaşı geçirdi- niz, Şimdi | masalının fe yapacak deği. "Haydi anlaşın ve mesut olun çocukler | Genç ii çılgın gibi içeri atıldı, Başı dönüyor, vücudu titriyordu. Tatlı, hâkim bir erkek sesi: — Savaşta kolunu kaybeden biri gön- lünün an barınan sevgiye sığın- mak ii Mi de gözlerinde yaşlar vardı. ayacak temiz gözyaşları... a bu gün, Cumhuriyet inci yıldönü- nü çoluk çocukları ii bahitiya ar katleyörla r Bu davada ölenler, kurtarılmış bir namusun gururunu duymuşlardı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: