29 Ekim 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 46

29 Ekim 1938 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 46
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

pale doğru sokulan seyyar hasta- de iki ateşli bir çalış- ma ie la a gece,. bazadı uyku.. büra- i da İstirahat yok. Buradaki insanlar, gün, gece farkını unutarak bağlanmış lar m ie astaların arasında canlı bir teselli | er dolaşan beyaz başlı doktor, ancak j bu akşam, dinlenecek zaman bulabildi.. Yemekten sonra, çadırına çekilmiş, portatif karyolasına uzazanarak dü- | İ şünüyordu!. | Bütün benliğine dalgın bir hüzün Ni şarılmıştı il Aylardanberi, kasap gibi, kurtar- | mak için kesiyor, parçalıyordu... istı- l raplarla buruşan yüzlerinde canlı bir | haykırış gibi parlıyan gözlerile, kopan | b>caklarına.. kesilen etlerine, sökülen yl. bakan insanların mütevek- ik kil ii karşısında gibiydi!. m değirmeni gibi, insan ö güten b bal savaş ne zaman bite- cek!.. diye söylendi ği Ne zaman, alan ateşten kurtu- lacaklar.. Yurdlarını yabancı çizmele rden me atılarak göçüp giden yurd çocuk- | ları, ne zaman kari neşeli hür top- raklarında dolaşacaklar!. Daha sabahleyin, iki kuvvetli gem ci, dudaklarının çocuk gülüşile ölü- i mün kollarına bırakmıştı... İ 46 KURULUN KARININ TN Yazan : MUAZZEZ KAPTANOĞLU o Hele bir tanesini hiç unutmıyordu: ha açmamak üzere kapadı gözlerir, ik — «Doktor, demişti... yurdumu ve Beyaz başlı doktoru bu Bir ra düpei düne: annemi kurtarmak için koştum ateşe.. celerinden, sert bir ayak sesi beğ ların fakat hiçbirinin kurtulduğunu görmeden tardı.. genç asistanı küçük bir eği rum! göçüp gidiyorum, Ve eğer kurtarılmar- uzatıyordu... (o heyecanla! doğruldu il larsal... , aylar vardı ki, bu ölüm“çenberi'di# ii Başka birşey söyliyemeden, bir da- da ne olduğunu bilmiyorlardı... Zarfı elleri kişi açtı. Neşsiğie İlerg hiç kaybetmi bakışları önünderğe ihsan ce bir Ed ie uzamıştı : z “Döktor > dedi Senin müşfik kollarına doğan ke tan , tekbaşına yollara atıldı. Sana geliji B Gü mai gece gündüz deri ln den yürüyorum... Anadoluya çıkt hn: ilk iler rl kıyrıla sonsuüs lara doğru uzanan ince yollarda, & izler” gördüm... bunların ne olda > sorduğum zaman, bana acır gibi İn si tılar... sıkıldım.. şaşkınlıktan gözle pia ıslandı... Me: Sonra anladım ki, bu iz.. Türkü İçi dınlarının çatlıyan tabanlarından si saad kanın işlediği kurtuluş yoludur... Ç& miyı kü ben de, bu yolda, ayaklarını ki j tan bir yolcu oldum... İlk günlerin karanlık ıssız geri i rinde, çok uzaklardan geldiğini © İnk nettiğim derin bir uğultu duymuş!” Yüzi bunların ne olduğunu soracak İnğE bele yoktu yanımda.. içim titremiş, Vi“ dum ürpermişti.. Damarlarımdaki # bzal nan kan, yepyeni bir heyecanla S1 ken, kağnı gıcırtılarına karışan, hast” — şe mi e kurtuluş şarki imei li çizmelerdden kurtarmak için. ağlı ateşe, ölüme atılarak

Bu sayıdan diğer sayfalar: