25 Aralık 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 33

SPOR Belçika ordu takımı Çekirge üÜüçüncü defa sekecek mi? Futbol Fener muamması Mammayı halleden Alo, İstanbul mi efendim. — Evet efendim, konuşma şudur: . Dağlaroğlu'nun evi Dağlaroğlu'nun e- vi. Ankara arıyor efendim, ayrılma- yın baglıyorum Dağlaroğlu, ben Kavrak. Merhaba nasılsın bakalım Sağol, nasıl olacagız, maça hazır- lanıyoruz — Selâhattin'in durumu nasıl, oynıyabilecek mi bari yarın aalesef, yarın oynatamıyoruz. Yarınkı maç için biz şöyle bir tertıp hazırladık, bakalım ne dersin; Şükrü Nedim, Basri - Naci, Melih, M. Ali - Fikret, Hüsamettin, Ferıdun Burhan, Lefter Olmaz, hiç böyle çıkılır mı, Gala- tasaray karşısında bizi rezil , edecek— siniz. Olmaz. Lefter ile Fıkret bu ta- kımda oynıyamaz. Antrenmana gelme- yen adamı nasıl böyle bir maça çıkarır- sınız. Takım şöyle olacak: Şükrü -Ne- dim, gün - Naci, Basri, M. Ali - Fe- ridun, Hüsamettin, Yılmaz, Burhan, Ni- yazi; Hepsi bu kadar, hadı gözlerinden öperim. Ve telefon kapanır.. İşte aziz okuyucular, yukardaki ko- nuşma hâlâ devam eden Fenerbahçe — Galatasaray maçının dedikodularından biridir. Fenerbahçe idarecilerinden Rize Mılletvekılı Osman Kavrak oğlu ile umu- arasında akisleri bu gidişle daha da devam ede- AKİS, 25 ARALIK 1954 cek gibi görünmektedir. Eğer doğru ise hayret ederiz. Bu na- sıl iştir anlayamadık. Bir takım vardır, İstanbul'da profesyoneldir. Bu takımın bir reisi vardır milletvekilidir, Ankara- dadır. Takımı İstanbul'da çalıştıran bir Yugoslav antrenör ve idareciler vardır, onlar takımın durumuna yakinen Vakıf— tırlar, haklı olarak yaptıkları tertipde daha çok isabet beklenir. Fakat başkan Ankara'dan bu tertibi beğenmez, kendi- ne göre bir kadro yapar ve böyle çı- kılsın der. Tıpkı Futbol Federasyonumuzun lışmalarına benziyor. Yugoslavlarla bir milli maç Oynanır. Federasyon reisi A- merika'da, ikinci başkan Macaristan'da, genel sekreter de Roma'dadır. Fakat ta- kımı İstanbul'dan federasyon müşahidi Adnan Akın tertipler. Galatasaray maçı net bir şekilde ka- zandı. Burada bu galibiyeti küçültmek istemeyiz. Fakat — kabul etmek lâzım- dır ki, Fenerbahçe'nin mağlübiyetinde yanlış tertibin de rolü büyüktür. İlk yük hata Lefter gibi Fenerbahçe için herşey mesabesinde bir elemanın an- trenmana gelmiyor diye takımda oyna- tılmamasıdır. Belki böyle düşünenler bir dereceye kadar' haklıdırlar. Fakat Lefter maçın havasına göre, antrenmanı az da- hi olsa bambaşka bir atmosfer içinde oynayan futbol yıldızlarımızdandır. O- nun varlığı hiç şüphesiz takıma çok şey- ler kazandırırdı. Bu arada uzun zamandır takımda yer verilmeyerek yedekte bekletilen Yılma- zın, böyle bir maçta denenmesi hücum hattının ahengini bozmuştur. Haklı o- larâk, Yılmaz bu atmosferdeki — maçta elemanlarla beklenildiği şe- kilde anlaşma imkânı bulamamış ve ak- samıştır. Aksayan hücum hattının kar- şısında Galatasaray'ın dikkatli oynayan müdafaası kolaylıkl ener hücumları- nı tesirsiz. bırakm Müdafaada Basrı nin ortahafta tekrar mından isabetli bir tertip Ortahafda daha çok mücadele kabiliye- tine sahip olan Melih'in yer alması her balamdan isabetli bir hareket olurdu. Böylece Fenerbahçe'ye sanki bilerek mağlübiyet yolu açılmıştır. Bu neden böyle oldu acaba diye düşünmeye, mağ- lübiyetin sebeplerini aramaya lüzum yok. Her hâdisede neticeyi veren şey dedikodudur. Dolaşan söylentilere göre Fenerbahçe kulübü idare heyetinde u- zun zamandanken bir kaynaşma ve iki- lik mevcuttur. İşte bu ikiliktir ki; otur- muş, kıymetli elemanlardan kurulu Fe- nerbahçe onbirine beklenen neticeleri al umumi heyeti yaptığı bir fevkalâde kon- sonunda beliren ikiliği yatıştırmış, olacak idarecileri seç- miştir. Netice de meydandadır: Fenerr bahçe'den sonra gençleştirdiği kadrosu ile ula amandan evvel şampiyon- mu luğa doğru gitmektedir Memleketin en populer kulübü Fe— dişin önünü almak lâzımdır.— Ordunun imtihanı O rdu sporu ımtıhanın ılk adımını atm e spor bürosu çetın bir ş bulun- maktadır. 1954-55 ordulararasr dünya futbol şampiyonasına takımımız hazır- lanmaya başla ştır Geçen yıl Belçika- da yapılan şampiyonada; guzl çıkarıp kıymetli galibiyetler elde eden ve finalde beklenmedik şekilde Belçika- ya yenılerek dunya ikincisi olan takımı- şampiyonluğa ulaşmak i- çın işi cıddı almışa benzemektedir. Ankara ve Brüksel'de iki yıl üstüste şampiyon olan Belçikalılar, hiç şüphesiz bu sene de aynı neticeye ulaşmak is- teyeceklerdir. Fakat bizim takım da ay- nı gaye için şimdiden başlamıştır. İ maçlar bolcu bulunmaktadır. Sistemli ve başa- rılı bir çalışma, bu yıl takımımızı has- ret çektiği dünya şampiyonluğuna ka- vuşturabilir. Gelen haberlere göre, kuvvetli bu- sına almış olan bu takım kuvvetli bir ekiple sıkı bır maç yap- makta ve açık farklı galibiyetler elde etmektedir. Bu takım, Suriye'yi yendi- ğimiz takdirde — şehrimizde karşılaşaca- ğımız ikinci ekiptir. Bi cak ayının ba- sında Şam'da Surıye ıle oynarken, Fransızlar da i karşılaşacaklardır libi, Şubat içinde Ankara'da ikinci tur maçını oynıyacaklardır Bu iki takımın 33