19 Kasım 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

19 Kasım 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER nı bugunlerde duyuracaktı Bir mu- miş gribi gös ılmege çalışıl n ıktısadı vazıyetımız de büt ıplak- lığiyle yakında ortaya dokulecek ra- kamların hakikatte nasıl konu: ştıık- ları anlaşılacaktı. Unı rsite muhta- riyeti kâğıt üzerinde kalamazdı Ü- nıversıtenın ensupları ona layık ol- duklarını patla mükelleftiler. Tıp- ki basın gı İ asın hürriyeti ve ispat hakkı avazeleri koparırken bunlara hak kesbettiğini tutumuyla belli etmeliydi. Mukabil hareket hazırlıkları Bu — değişiklik, elbette ki alâkalıla- rın da gözünden kaçmıyordu. Ya- pılan toplantılarda — meselenin üze- rinde duruluyor ve — düşünülüyordu. Zecri tedbirler almak veya almamak.. Zecri tedbir almak iyiydi, ama sert- lik söktürülebilir mıydı" yolun bir defa daha denenmesine taraftar olan- lar ıktıdara yakın çevrelerde yok de- « Bunlar buyıık bir nevmıdı için- e "yok. demokrasi bu de- dıye başlarını sallıyor ve li- derleri kışkırtıyorlardı. Yükselen ses- lerin kendi kulaklarına hoş gelmeme- sinden daha tabit bir şey bulunamaz- dı. Zira o sesler, kendilerinin gidişi- ni tasvip etmiyor! d Bu. b kımdan "iyi havadan sonra agmur un gelmesi neviindem yeni bir "zecri tedbır devresine girme te— şebbusune geçılmesı kımseyı şaşırt- ama evre kıs, fakat terek bir mukavemetle ebedıyen kapatılabilir. Zira hadiselerin geliş- e tarzı sertlik politikası şampiyon- malı Dünyanın her tarafında mul htelıf muesseselerın haklan böyle korunmaktadır. Üniversite muessese ; sine bir tecavüz vuku buldu mu bü- tün Üniversite mensııpları mııteca- vizin karşısına dikilmektedirler. Ho- casından talebesine kadar.. Bir gaze- tecinin başına dert açılması bütün ba- sında ünlerle ve günlerle, buyuk puntolu başlıkla rla en mühim hâdis olarak ele alınmaktadır. Teşrii hakla- ra toz kondurulması karşısında ise müsbet misal olmamak gerekir. Ya- hut bu misali tarihin çok eski devir- lerinde aramak lâzımdır. Zira buna, artık teşebbus dahi edilmemektedir. i de sağanak halinde gelebi- lecek e fırtınanın kimseyi gafil avla- maması şayanı temennidir. Sağanak, son sağanak olacaktır. Seçimler Kuma gömülen başlar Bu —haftanın başında Salı akşamı, Ankara radyosunda "Radyo gaze- tesi" ni okuyan spikerin bir tuhaflı- ğı yardı. İlk cümleyi garıp bir eday- la okudu, sonra sustu, bir müddet mikrofon kapalı kaldı, tekrar açıldı- ğında mat nası kolay kola, ay anlaşılmaz bir cümle söylendi. İki gün evvel ya- pılan Belediye seçımlerınden bahse- 8 diliyordu. Hemen hemen istisnasız bütün buyuk gazeteler bunların De- mokrat ti için nasıl bir hezimet teşkil ettıgını belırtmışlerdı Bir çok başmuha ünkü yazısının baş- kelımesı yer alıyordu. mid ve enni olunuyordu ki ik- tidar partisinin liderleri millet tara- fından kendilerine verilen bu ihtar- dan ibret alırlar ve yanlış yolda bu- lunduklarını görüp anlayarak partı— lerim yeniden "halkın sevgili partisi" haline getirirler. Seçmenler Demok- rat Partiye rağbet gostermemışlerdı O kadar ki iktidar partisi - Bölükbaşının tabiriyle - "tek b ş koştuğu bir yarışı kaybedecek hale düşmüştü. ikaten teşkılatsız ve handikaplı mustakıller öteki siyasi partilerin girmedikleri bu seçimde tli Dem Partiyi bir çok lıgında "ders kudre okrat şehirde yere çalmışlardı Fakat, o ne? Salı akşamı Radyo gazetesinin bu seçimlerin neticesini, bazı rakam oyunlariyle Demokrat Partinin bir zaferi şeklinde takdim etmeye çalıştığı hayretler içinde ka- hnarak görüldü. Efendim, Türkiyede 825 tane beledıye vardı. Bunların sa- dece 731 inden kati netice alınabil- mişti. Hııku m vermek için öteki 94 ü de beklemek lâzımdı! Ama bazı kim- seler ilk neticelerden bir takım hü- kümler çıkarmak ve umumi efkâra telkin etmek istiyorlardı. Bunların aslı yoktu. Millet Demokrat Partiye, eskisinden de fazla itimat göstermiş- ti. Buna mukabil Cumhuriyet Halk Partisine verilen reyler korkunç şe- kilde azalmıştı! Mevcut Belediye â- zalıklarından sekiz bin küsurunu ge- ne Demokratlar kazanmışlardı. Müs- takiller üç bin küsur yer elde etmiş- lerdi 197 azalık Köylü partısıne git- mişti H.P. nin aldığı ise 17 azalık- tan ıbarettı Bu hesaba gore iktidar partisi reylerin yüzde 63,55 ine, müs- takiller 28, 21 ine. Koylu partısı 4.40 ma, CH e 0.12 sine sahip oluyor- lardı. Halbukı 1950 yi takiben yapı- lan seçimlerde D.P. sadece reylerin yüzde 87,12 sini almıştı. . ye düşen nisbet ise yüzde 35 idi. Bu da gösteriyordu ki beş sene zarfında halkın D.P. ye rağbeti artmış, C.H.P. ye rağbeti azalmıştı. Evet, Salı gecesi Ankara radyosu bu neticeyi ciddi ciddi ilân etti ve iktidar hesabına büyük bir ıftıhar payı çıkardı. ihtimal ki o ceki Radyo Gazetesini hazırlıyanla C H. P. nin seçimlere katılmadığını unut- muşlardı. Yahut unutur görünmeyi tercih etmişlerdi. Seçimlerin görünümü Pazar günü bazı yerlerde sandık başları hoş, bazı yerlerde doluydu. Istanbul ve Ankara gibi müstakille- rin kuvvetti olmadıkları yerlerde ge- ne bir sayım havası esiyordu. Bu se- fer halk sokaklara çıkmıştı ama, gez- meye gıtmek için.. Yoksa, reyını ver- meğe değil. Buna mukabil müstakil- lerin kuvvetlı bulundukları yerlerde iştirak nisbeti yüksek old bu sefer de seçmenler reylerini de- mokrat adaylara vermediler, müsta- kıllerı seçtıler Teşkilâtlı, kudretlı bır par arşı müstakiller belediyı zalıklarının yüzde unu kazanıyor— lardı. Netıce, ınanılacak gibi değildi. Demek ki efkâ amamiyle degışmıştı ve Demokrat Parti artık tasvip edilmekten çok uzaktı. Bir çok yerde rey pusulaları teksır edılmış dıye ıptal olunmuştu Yeni seçim ka- unun e partiler matbu listeler- den ıstıfade ettıklerı ha lde müsta- killerin adının yazısıyle yazılması mecburıyetı vardı. nasıl bir emek işi olduğu ortadaydı İktidar, seçim kanunundakı tadilât tasarısını hazırlarken müstakillerin veya kar ma İlistelerin kazanma şansını kır- maktan başka şey düşünmüyordu. Halbuki halk Demokrat Partıye su- reti katiyede rey vermemeğe oylesıne azimliydi ki bütün güçlükleri yenmiş ve gene müstakilleri seçmıştı Pek çok kimsenin kanaatı, eğer girseydi seçimleri C.H.P. n kazanacagı mer- kezindeydi. C.H.P. nin girmesiyle bü- tün İliste müşkullerı halledilecekti. Düşünmeli ki Demokrat Partinin za- ferleri arasında ilân edilen yerler a- rasında hesaba katılan Malatyada be- lediyeyi, müstakiller dört bine karşı 19 binle, yani 15 bin rey farkla ka- mışlar, fakat rey pusulalarının teksır edılmış olduğu mucip sebebiy- le Belediye dört bin rey alanlara ve- rilmişti O kadar ki bazı yerlerde aynı el- den çıktığı iddiasıyla bir takım el yazması listeler makbul görülme- mişti. Anlaşılan seçim — kurullarına bundan böyle hakimlerin yanında el yazısı mütehassısları, grafologlar sokmak gerekecekti. Belkide iktidar, seçımlerın selâmetini bu çarede göre- cekti. Eee, grafologa da itiraz olun- mazdı ya... Fakat halk meseleyi böy- le anlamadığından Başbakan Adnan Menderes'e telgraflar yağıyordu. Son yurt seyahatinde Başbakan Adnan Menderesin en ziyade hara- retle karşılandıgı yerler arasında bu- lunan Çor e Am a Demok- rat adaylar kaybetmışlerdı Anlaşılı- yordu ki toplattırılan meraklı kala- balıklarının oralar halkının hakiki hissiyatını ifade gibi bir meziyetleri yoktur. Seyhan neviinden 'yerlerde bir takım rey listelerinin Genel Mer- kez müfettişi — Atıf Benderlioglu ya teslim edilmiş olmas ıma rağmen İç huzursuzluklar zünden zafer de- mokratlara gulmemıştı Şu ana kadar seçimlerin tam ve kati netıcesı ilân olunmamıştı. Fa- kat her şey gösteriyordu ki Demok- rat Parti sadece ve sadece müstakil adayların bir kıymet ifade etmediği veya hiç katılmadığı mahallerde e- hemmiyetsiz rey sayısıyle kazanmış, ciddi bir mücadelenin cereyan ettiği her yerde yenilmiştir. Bu neticenin e- hemmivetle kaale alınması gerekirdi. Gösterilen alâka Hakikaten Pazar günkü gerek Cumhurbaşkanı Celal Ba- yar, gerekse Başbakan Adnan Men- deres tarafından dikkatle takip olun- muştu, Cumhurbaşkanı Celâl Bayar AKİS, 19 KASIM 1955 seçimler

Bu sayıdan diğer sayfalar: