14 Eylül 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

14 Eylül 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KİTAPLAR SANAT VE DÜŞÜNCE (Nureddin Şazi Kösemihal'in ma- kaleleri, Anıl Yayınevi, Yeni Matbaa, İstanbul — 1957. 144 sayfa 300 kuruş) ureddin Şazi Kösemihal muhtelif mecmua ve gazetelerde çıkan ya- zılarıyla tanınmış bir yazardır Daha ziyade sanat mevzuları ile uğraşma- sı onun bilhassa sanat muhitlerinde tanınmasına sebep olmuştur. dan beri yazı yazan Nureddin Şazi Kosemıhal yazılarının kendince de- ğerli bir kısmını elimizde bulunan "Sanat ve Düşünce" adlı toplamış. Bu kitaba aldığı yazılar daha ziyade 1949 — yılından beri yazdığı Cumhuriyet ve Yeni İs- tanbul gazetelerınden derlenmiş ya- -ılar. makale. — Muharrir bunları Ataç, Batılılaşma Sanat üze- rine, Pariste musiki ve sanat hare- ketleri adları altında dört bölümde toplamış. Muhtelif sanat meseleleri- ne temas eden kitapta Atac'a niçin genişbir yer verdiğini izah ederken muharrir"Son otuzbeş yıliçinde ede- biyatımızı köksüz kamlardan kun- tarmağa. düşünceye, gerçek sanata ulaştırmaya çabalayanların başında Ataç gelir" diyor ve kitabımı hazır- larken onu düşündüğüm ıçın kitabı- "Sanat ve Düşünce" adını Verdım diyor. Ama ne kadar garip tir ki Ataç hakkında böylesine kök- lü bir sevgi besleyen Nureddin Şazi Kösemihal kitabındaki dili ile Ataç'ı hiç anlamışa Ataç'ın dil verimini hiç kabulenmişe benzemiyor. — Atac'ı Sokrat ile mukayese etmekten çekin- meyen Nureddin Şazi Kösemihalden "Ataç Türkçesi" değilse bile — ona yakın, yabancı kelimelerden sıyrıl- mış, duru, temiz bir Türkçe bekle- nirdi. Ama ne yazık ki Ataçı gök- lere çıkaran yazılarına rağmen Nu- reddin Şazı Kösemihal, "Hocanın dediğini yap, yaptığını yapma" me- selesindeki manaya uymak ısterce— sine dil devriminden yana — Ataç'a taban tabana zıt bir anlayış içinde davranıyor. KIT KANAAT (Orhan Asena'nın şiirleri, — Di- yarbakırı Tanıtma Derneği Yayınla- Tı sanat ve edebiyat serisi 2. Rüzgâr- lı Matbaa, Ankara 1989. 94 sayfa, 159 kuruş) rhan Asena, bilhassa tiyatro ile ilgili okuyucular için; — yabancı olmayan bir imzadır. 1921 — yılında Diyarbakırda doğmuş olan Dr. Or- han Asena dahalise sıralarındayken şiir yazmaga başlamış ve ilk şiirle- rini Yem Mecmua ve Yücel'de neş- retmiş, Dıyarbakır Halkevinin açtığı bir şiir yarışmasında birinciliği ka- zanmış ve ondan sonra çalışmaları- nı daha çok hikâye ve tiyatro saha— larına yöneltmiştir. 1939 da bitiren Orhan ÂAsena, İstanbu Fakültesine kaydolmuş, sanat çalış- Dr. Orhan Asena İlki ile sonu farksız malarına da orada devam etmiştir. 1941 de ilk şıır kitabı "Masal" yayın- lanmıştır. "Bu şiir kitabı, hececi ler devrinin kötü bir taklıdınden ileri gidemiyen şiirlerle doludur. Tıp Fakültesini bitirdikten sonra 7 yıl Anado l ükümet tabibi — olarak dola Asena,,1952 de Ankaraya yerleşmış bir taraftan çocuk has talıkları üzerinde ihtisas yaparken bir taraftan da muhtelif mecmualar- da şiirler ve hikâyeler yayınlamaya devam etmiştir. Bu arada Şadırvan Mecmuasının açtığı bir hikâye ya- rışmasında da birinci olan Asena 1954 den sonra kendisini iyiden iyiye tiyatroya vermiş ve Devlet Tiyatro- sunda temsil edilen "Tanrılar ve İNGİLİZCE ÖĞRENENLERE VE BÜTÜN TALEBELERE Sizlere — İngilizceyi ögrete— cek ve 11er1ettırecek olan yegâ- ne m TEMEL İNGİLİZCE DERGİSİ olacaktır. Dergi, bayilerde sa- tılımıyacak, yalnızca abonelere gönderilecektir. Yıllık abonesi için 7,5; altı aylık için 4 liralık posta pulu yollanılmalıdır. Abone adresi: Posta kutusu 43. Saman- 3 ara pazarı İnsanlar" Ve "Korku" isimli piyesle- ri kaleme almıştır. Muhtelif radyofo- nik piyesler de yazan Orhan Asena asıl şöhretine geçen yıl Devlet Ope- rasında temsil edilen Van Gogh adlı operanın liberettosu ile yapmıştır. Orhan Asena'nın son şiir kitabı "Kıt Kanaat" şiirden bir hayli za- mandır uzaklaşmış bir insanın şiir- leri olmaktan öteye gidemiyor. Ki- tap iki bölüme ayrılmış. BİZİ "İlk şiirler” öbürü de "Son şiirler” adım taşıyor. "İlk şiirler” Âsenanın ilk yayınladığı "Masal" adlı kitaptaki- lerden zerre kadar farklı değil. Ve- zin, kafiye zorlukları içinde boğul- muş mısra yığınları. Bayatlamış bir edebiyatın meyvaları. Ne kadar ya- zıktır ki daha çok şey vaad etmesi gereken "Son şiirler"de ilk şiirlerden pek farklı değil. Yer yer vezin ve kafiye atılmış ama busbutun de kurtulunamamış. Mısralar umumi- yetle zayıf ve çelımsız Daha çok ma- razi hisleri işliyor. Şiir anlayışı ba- kımından da bu şiirlerin edebiyatımı- za hiçbir yenilik ve canlılık getirdiği iddia edilemez. Hemen bütün şiirlerde bir yeknesaklık ve eskilik göze çar- pıyor. Gerçı Asena bu şiirlerde ken- mek, yeknesaklıktan ve bi- tevıyelıkten kurtulmak için epey gay- ret sarf etmiş. Şiirlerde sayfalar bo- unca bu seziliyor. Ama bu yeter bir gayret ve çalışma değil. Kısacası Or- han Asenanın "Kıt Kanaat" ile başa- rıya eriştiğini iddia etmek güçtür. DERTLER (Muammer Ünal'ın şiirleri. M.K - E.K. matbaası Ankara 1957, 48 sayfa, 125 kuruş) uammer Ünal, öyle, adı duyulmuş bir şair değil. Dertler adını ver- diği kitabın da ilk şiir kitabı olduğu- nu sanıyoruz. Dertler'in kuşe kâğı- dından, kabına, baskısına kadar si- nen özenti Muammer Ünal'ın da bir Şi ir heveslisi olduğunu göstermeğe ye- tiyor. Üstelik Muammer Unal günü- müzün şiir. cereyanlarına da sırt.çevir- miş, eskiye bağlı kalmış bir hevesli. Vezne, kafiyeye sıkı sıla sarılmış. Bir türlü bunları bırakmak istemiyor. Şi- ir anlayış ağlamaklı, inlemekli, fer- yad fîgan dolu tekerlemeler yazmak— tan, içi iti lâflar etmekten ileri git-, miyor. "İste benden sevgilim, ıste gökler delinsin, - İste de gok yü den melekler yere insin. cınsınden tekerlemeler düşürdü mü şiir yazdı- ğını sanıyor. Bir şiir- heveslisi için a- cı da olsa söylemek gerek, böylesine ucuz laflarla şiir yazılmaz. Bunlara olsa olsa verilebilecek bir tek isim, vardır, o da: Manzume. Bu günkü kelime manası ile manzumenin ise pek matah bir şey olmadığını söyle- meğe lüzum yoktur sanırız. 125 ku- ruş fiatı ve kuşe kâğıda basılmış o- lan bu kitapta yer alan 32 şiir içinde hiç dişe dokunur olanı yokmudur? Su- âli akla gelebilir. Doğrusu, yazarının bütün masraf, zahmet ve — emeğine rağmen bu hususta da müsbet cevap vermek hemen hemen imkansız AKİS 14 EYLÜL 1957

Bu sayıdan diğer sayfalar: