25 Ocak 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

25 Ocak 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

"Ölmiyen İnsanlar" Vincent van Douglas Sinemacılar Harika çocuklar 938 yılının bir gününde, — radyo stüdyosundaki temsiliyle, Ameri- kalıların çoğunu Merihlilerin baskı- nına Uuğradıkları zannıyla korku ve dehşet 'içinde sokaklara fırlatırken Orson Welles henüz 23 yaşındaydı. | ki yıl sonra, ilk defa girdiği sinema studyosunda "Citizen Kane - Yurttaş Keyn"i meydana getirerek genç ihti- yar Holİywood sinemacılarım — şaş- kınlığa uğratan da yine aynı Wel- les'ti. Boylece ilk defa "sinemanın harika çocuğu" sıfatına hak kazan- mıştı. Harika çocuklar çabuk ihtiyar- lar, ama Welles öyle değildi. İki yıl önce "Confidential Report - Ölüm Raporu" nu Sseyredenler, Welles'in kendine mahsus damgasını hemen farketmışlerdi Ne var ki, Harika çocukların üç barınacagı yer Hollywood' dur Nıtekım Welles de da- ha dördüncü filmi "The Lady from Shanghai Shanghay'lı Kadın"dan sonra Hollywood'dan göç etmek zo- runda kaldı. FFakat — Hollywood'da kendi istediği — gibi film — çevirmek imkânsızlığına — karşılık, — Avrupada a sermaye temin etmek güçlüğüyle karşılaştı. Oldukça uzun aralıklarla çç_virebildiği "Macbeth", "Othello", lüm Raporu" ancak, degerce bir- birini tutmıyan f'ılmlerdekı aktörlü- ğünden edindiği paralarla İngiltere, Fas; İspanya gibi değişik memleket- lerde rekor sayılacak kısa zaman- larda meydana getirilmişti. n iyi elemanlarının — Avrupaya göç ettiğini gören — Hollywood sine- macıları onları ya yabancı memle- ketlerde kendi hesaplarına filmler çevirtmeğe, ya da yeniden Holly- 30 SİNEMA wood'a çekmeğe çalışıyorlardı. Geçen yıl Welles aktörlük — ve rejisörlük teklifleri alarak yeniden Amerıkaya döndü. Fakat geçen yıl piyasaya çı- kan "Pay the Devil'deki aktörlü- ğünden sonra beklediği are]ısorluk sı- rası bir türlü gelmek bilmiyordu. Bu- nun üzerine Meksikaya geçtı Orada, meşhur Luis Bunuel'in flmlerını finanse eden prodüktör Oscar Dan- ciğer'in yardımıyla yenı bir film çe- virdi: "Don GÇuixote. Modern Don GÇuixote W elles'in "Don Çuixote"u bir gi- riş ile» her biri yirmi yedi da- kikalık Uç bölümden meydana gel- mektedir. Hikâye Mexico City'de bir otelde başlıyor Welles bir yanda Don Ouixote"u okurken öte yanda küçük bir kız ("The Bad Seed - Ca- navar Tohumu"nun küçük artisti Pat McCormack) oyun oynamaktadır. Bir ara Welles'in yanına sokulan kü- çük, ona ne okuduğunu sorar; Wel- les de ona romanı anlatmıya çalışır Burada bir geriye dönüşle — Cervan- tes'in eserinden seçilen Uç epizot, modern — dekorlar içinde " canlanır Welles'in Don Ouixote'u zamanımız- da yaşar; bir sinemada film seyreden Don GOuixote'un, "kötü" adamın ka- ın kahramana eziyet edişi üzerine *perdeye saldırması; bir boğa güre- şinde meydana atılarak boğayı gü- reşçinin elınden kurtarmak istemesi; Rosinante'yi — "yeldeğirmenleri" — ne karşı yeldeğirmeni burada bir ener- ji santralidir- surmesı gibi eğlenceli sahnelerle doludu Giriş kısmındaki kısa rolü bir yana bırakılırsa —Welles filmde rol almamıştır. Sadece filmin açıklayı- cısı olarak kendisi - görünmeksizin sesi duyulmaktadır. Dulcinea rolün- deki küçük P; McCormack'ın ya- nında Sancho Panza'yı "Ölüm Ra- poru"nun unutulmaz budala "Zouk"u Akim Tamiroff — canlandırıyor. Don Cuixote'a gelince Welles bu rolü İs- panyol asıllı Francisco — Reiguera'ya vermiştir. Yaşlı bir aktör olan ve 1913 ten beri Fransa, İtalya, Ameri» kada filmler çeviren Reiguera, uzun aktörlük tecrübesi yanında, ressam- asırlardır tasarladıkları Don Ouixote'a şaşılacak derecede benze- mektedir Welles'in filmi, şimdi sadece te- levizyonda gösterilecektir, fakat o- radan beyaz perdeye atlamaması i- çin hiçbir sebep yoktur. "Zafer yolları" W elles'in Meksikada "Don Oui- xote'u çevirdiği sıralarda, Holly wood'un yeni harika çocuğu sayılan Stanley Kubrick de — Hollywood'da "Paths of Glory Zafer Yolları"nı çeviyordu. "Zafer Yolları"” bir savaş filmiydi, ama Hollywoodlun — klasik savaş filmlerinden apayrı" bir karak- ter taşıyordu. Savaştan çok, büyük bir savaş düşmanlığım ortaya koyu yordu, hem de bir Hollywood fîlmı F. Reiguera "Don Ouixote"ta Modası geçmiyen kahraman için cüretkârane sayılacak bir atıl- ganlıkla. Nitekim bundan bir ay ka- dar önce piyasaya çıktığı vakit se- yirciler de tenkidciler de alışama- dıkları bir eserle karşılaştıklarını he- men anladılar. Kubrick bir kahra- manlık hikâyesi değil, savaşın buda- laca yonunu ortaya koyuyordu fer Yolları", kendilerine şöhret temin etmek için emrindeki insanları fütursuzca — ölüme süren komutanları ele almaktaydı: Kub- rick, filmine konu olarak zamanın- da meşhur olan Humphrey Cobb'un aynı isimdeki Tomanını seçmişti Cobb'un romanında, batı cephesinde hücuma kalkan bir Fransız birliğinin başından geçenler anlatılmaktaydı. Bu lüzumsuz hücum, kendisine şöh- ret sağlamak isteyen birlik komu- tanı -Adolphe Menjou- tarafından teklif edilir; aynı fırsattan kendisine pay çıkarmak istiyen üst komutan tarafından -George McReady- bul edilir. Ama daha başlangıçtan başarısızlığa mahküm olan bir hü- cumdur. Nitekim birliğin yarısı daha sıperlerden çıkarken — sapır sapır ökülür. Geri kalanlar tekrar siper- lerıne sığınırlar. Bu durum üst ko- mutam çileden çıkarır; - topçusuna bu siperleri topa tutmasını emreder, ama iki seferinde de topçu subayı tarafından reddedilir. Büsbütün çıl— gına dönen komutan bu defa birlik- ten seçilen on kişinin divanıharbe ve- rilmesini ister Araya giren albayın -Kirk Douglas- sayesinde kurbanlar üçe indirilir. Bunlardan biri kura ile seçilmiştir; biri teğemeniyle araları bozuk, olduğu için; sonuncusu "sivil 'hayattakı yaşayışı hoşa gitmediğin- den". Bu trajediyi bir ıkıncısı takib eder: Divanıharp. Bu mahkemedir: ayip bir Bir ıddıaname mevcut AKİS, 25 OCAK 1958

Bu sayıdan diğer sayfalar: