30 Ağustos 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

30 Ağustos 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

General de Gaulle bir toplantıda Kapıyı — açık giymeyi kabul edeceklerini ummak- tadır. Generalin tahminlerinin pek de yanlış olduğu söylenemez. Menfi bir şekilde de olsa ıstıklal kapısının a- çık tutulması ve yen asanın denızaşırı memleketleri ilgilendiren kısımlar y atılması birçok Afrikalı lıderın tereddutlerını yen- miştir. Bu sebeple yeni Anayasa le- binde propaganda yapacaklardır. General de Gaulle'ün önündeki yegane mânda Cezayir — meselesidir. Cezayir Kurtuluş hareketi referan- dumun aleyhinde cephe almıştır. Ce- zayirli müslümanları sandık başına gitmekten vazgeçirmek için, kurtu- luş hareketi korku ve dehşete daya- nan kanlı bir mücadeleye girişmiştir. Maamafih terör metodlarında daha az tecrübe sahibi olmıyan Fransız ordusu, birçok müslümanın referan- duma katılmasını temin etmeyi her- halde bilecektir. Yalnız ne var ki referandum ne netice verirse versin, Cezayir meselesi halledilmiş olmıya- caktır. Zira Kurtuluş Hareketi so- nuna kadar mücadeleden vazgeçmek nıyetınde degıldır Cezayir mesele- Fransanın istiklâl 1 lâzımdır. Ne çare ki Afrikadaki diğer toprak- lar için istiklâl kelimesini esirgemi- yen, General içinden — geçirse bile. Cezayire istiklâl vâdedecek kudrete sahip değildir. Şu sebeple ki. De Ga- uülleü işbaşına getiren Ordu ve Ce- Avrupalılar, istiklâl lâfını işitmeye bile tahammül edememek- Kudretlü General de Gaul- le, bu imtiyazlı Fransız vatandaşla- rına, Anavatandaki fiyata petrol satmıya bile muvaffak olamamıştır! AKİS, 30 AĞUSTOS 1958 tutmak — yetmiyor A. B. D. Beyaz derililerin okulları kulların açılmasının yaşlaşması dolayısıyla, geçen hafta, Ameri- kada zencilerin beyazların gittiği o- kullara alınmaması meselesi yeniden alevlendi. Eisenhower, geçen seneki kanaatini muhafaza — ettiğini söyle- mektedir. Yüksek Mahkemenin aldı- ğı karara itaat edilmeli ve zenciler beyazların okullarına gidebilmelidir. Bunu temin için gerekirse, geçen yıl olduğu gibi, Federal kuvvetlere baş- vurmaktan çekinmiyecektir. Ancak, geçen yıldan beri köprü- lerin altından çok sular akmıştır. Zencileri ikinci sınıf vatandaş olarak görmekten vazgeçmiyen Güneyliler, kanuna saygının çok kuvvetli oldu- ğu Amerikada bile, Yüksek Mahke- me kararlarını hiçe saymanın müm- kün olduğunu öğrenmişlerdir. hovver'e ve Yüksek Mahkemeye kafa tutan Vali Faubus, sırf zencileri Lit- tle Rock'un meşhur okuruna sokma- ya yanaşmadığı için, büyük bir ço- ğunlukla yeniden — vali — seçilmesini garantilemiştir. — Vali, seçim kam- panyasında tek bir vâadde — bulun- muştur. Bu vâad "beni seçin, gerisi- ne karışmayın. Zenciler okullarımıza girmiyecektir" demekten — ibarettir! Hakiketen Vali Faubus, —geçen yıla nazaran, daha büyük bir celâdetle, zencilerin okula girmesini önlemek için gerekirse kendi emrindeki bir- likleri kullanacağını söylemektedir. Daha evvel, Arkansas teşrii mesli- sini toplıyarak, kanuni yollardan zenci talebeleri, beyazlardan tutmak niyetindedir. Esasen mah- kemeler de, Faubus'un işini kolay- laştırmaktadırlar. Mahalli bir mah- kemeden sonra Sekizinci İstinaf DÜNYADA OLUP BİTENLER Mahkemesi de, zencilerin beyazların okullarına alınm amasının hirini kabullenmiştir. İstinaf mah— emesi geçen haftanın başında, ma- halli mahkemenin tehir kararını boz- muştu. Fakat birkaç gün sonra biz- zat kendi kararını tehir etmek kara- rını almıştır! Tabii ki bu tehir kara- rı zencileri ancak ikinci sınıf va- tandaş görmeye tahammülleri o- lanları son derece sevindirdi. Gü- neydeki okul direktörleri bayram yapmaktadırlar. Little Rock Lisesi direktörü, bu karara "harikulade" dedikten sonra, lise talebelerinin bu yıl tamamiyle beyazlardan teşekkül edeceğini — müjdelemiştir. Ve — hasılı zencilere, dertlerini Marko Paşaya anlatmaktan başka yapacak bir iş kalmamıştır! Tabii ki dış âlemi tanıyan ve me- suliyet mevkiinde bulunanlar bu zen- ci meselesinin Amerikâyı dışarda ne kadar zarara soktuğunu çok iyi bil- mektedirler. Asya ve Afrikada mil- yar aşan ve derileri beyaz olmıyan insanın dostu olmak isteyen Ameri- ka, zenci —meselesini halletmeden, onlara batı sisteminin — faziletlerine nasıl inandırabilecektir ki? Ne ça- e ki, kudretlü Eisenhower, bütün kalbiyle istediği halde, zencileri tam haklara sahip Vatandaşlar yapmak- tan âcizdir! Geçen hafta, Amerikadan diğer bir haber, bir kısım Amerikan vatandaşlarının zenciler hakkında neler düşündüğünü açıkça — göster- yordu. Mahalli bir mahkemede, jüri, bir zenciyi idama mahküm etmıştı Zenciye isnat edilen suç ufak bir hır- sızlıktı. Ufak bir hırsızlık, onun ida- mına kâfi gel kanunları, gelen mişti. Zira o eyalette eğer zora baş vurmuşsa, Vali Faubus Astarı bulunca... 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: