13 Ocak 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

13 Ocak 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Siyasi miyette — fertleri — birbirlerine bağlıyan ve — toplum, gerekli hayatiyeti veren konuların başında ahlâk meselesi gelir. Ahlâk cemiye- tin varlığını ve yaşamasını temin eden müeyyidelerdir. Bu müeyyide- lerin temeli hak, adalet ve hayır duygularıdır. Ahlâk konusu ferdin seciyesi ile yakından ilgilidir. Bu i- tibarla ferdi ahlâkın önemi başta gelir. Ferdi ahlâk insanların iyiliğe ve hürriyet hududu dahilinde ahenk- li yaşamaya olan fıtri istidatlarının tabii inkişafı ile tegarrur eder. Bu hususda cemiyetin rolü mühimdir. Cemiyetler de varlıklarını ferdi ah- lâka medyun olduklarından onlar da cemiyet içinde bir takım ahlâk umdeleri yaratmak — mecburiyeti karşısında bulunurlar. İçtimai ah- lâk, toplum halinde yaşamanın icaplarıdır. Bir cemiyetin içtimai ahlâk itibariyle mütekâmil bir du- ruma gelmesi, o cemiyeti teşkil e- den fertlerin, ferdi ahlâk ve karak- ter itibariyle çoğunluğu teşkil et- melerine mütevakkıftır. Toplumların ahenkli gelişmesi, içtimat ahlâk üstünde cemiyette bir de siyasi ahlâk prensiplerinin hâ kim olması ile mümkün olur. Siyasi ahlâkın gelişmesi, cemiyette tam bir fert hürriyetinin ve insan hak- ları esaslarının yerleşmiş bulun- masına Vabestedir. Fertlerin tam bir hürriyet içinde bulunmadıkları toplumda, siyasi ahlâktan bahsedi- lemez. Demokrasinin temeli işte, bu siyasi ahlâktır. Siyasi ifadesi i ü san haklarını kavrama zihniyetidir Siyasi ahlâkın gelişmediği cemiyet lerde hilekârlık, dalevera yolları gelişir ve cemiyetin çürümesine yol açar. Bunun içindir ki muhtelif fi- kirleri temsil eden parti liderleri, bü- yük mesuliyet karşısında bulunur- lar. Cemiyetin ahenkli yürümesi on- ların hareketine bağlı olduğu gibi cemiyetin sarsılması ve Demokrasi nin anarşiye veya diktatörlüğe git mesi onların hareketlerinin tabii neticesidir. Bu bize partilerde lider lik meselesinin ne kadar önemli ve ne derece hayati bir konu olduğunu gösterir. Siyasi ahlâkın temeli dürüstlük olduğunu söylemiştik. Bir partinin AKİS, 13 OCAK 1960 Ahlâk Möeselesi Şemsettin Günaltay Her işin başı! Ahlâk.. prensip olarak millete arzettiği e- saslara ve dâvalara , her vaziyette ve her durum karşısında riayet et- mesi ahlâkın tabii neticesidir. Mil- lete karşı taahhüd edilen esaslar hakkında önceden çok düşünmek ve bunlara riayet edilip edilmiyeceğini uzun uzadıya incelemek icap eder. Tâ ki sonunda taahhütde riayetsiz- lik gibi durumlarla karşılanılmasın. Karşılanıldığı takdirde bütün risk- ler kabul edilerek taahhüdlere sa- HERKES a n — Şemsettin GÜNALTAY dakat göstermek veya vaidden nu- kül etmek durumu hasıl olmasın. D.P. nin bugünkü iflası Muha- lefette yaptığı vaidleri tamamiyle unutması ve bambaşka yollara sap- ması neticesidir. Muhalefette bulu- nan . P. nin milletvekili maaş- ları meselesınde olduğu gibi son ba- zı milletvekillerinin Bedelsiz İtha- lâttan otomobil almak teşebbüsleri de partinin prestiji bakımından en- dişe verici bir durum yaratmıştır. Alelade insanlar için mubah ve ca- iz olan hareketler mesuliyet mevki- ine geçmiş insanlar için çok defa Amme efkarında hoş görülmez, tak- bihle karşılanır. Kendilerinde bu an- layışı, kaabiliyeti görmeyenlerin bu gibi mesul mevkilere gelmemeleri veya istedikleri gibi hareket edebil- meleri için bu mevkilerden çekilme- leri tabii olur. D. P. tecrübesinden sonra bütün vatandaşlar vaidlerine inanılır, sözlerine güvenilir mert si- yaset adamlarına bel bağlayacakla rını her halleriyle açıktan açığa be- lirtmektedirler. Bu — vatandaşları haklı görmek hakşinaslık olur. Siyasi hayatta bu kabil "siyasi ahlâk müflis"lerine ziyadesiyle rast- lanmaktadır. Madem ki siyasi ahlâkın temeli- nin dürüstlük olduğunu kabul edi- yorsunuz ve mademki içimizde mevcut böylelerin ayıklanmasını çare-i halâs kabul ediyoruz. O hal- de süratle harekete geçmemiz ikti- za ediyor demektir. Aksi halde ile- riye tek bir adım atmamıza imkân yoktur. Kim ne derse desin içinde bulun- duğumuz "demekratik rejim" hiçte iyi bir rota üzerinde seyretmemek- tedir. vaadlerini yerine getirmeyen, siyasi ahlâkın temel prensibi "dü- rüstlük"e riayete bir nebze olsun ya- naşmayan D. P. iktidarının bu mil- leti rejim bahsinde bir adım dahi ileri götüremediği bir bedahattir. Demokratik hayatlarda vaidle- rine riayetsiz olan partileri yola ge- tirme çaresi o cemiyette tam bir hürriyetin bulunmasıdır. Bu bizde olmadığına göre, bu durumun mem- leketimizde hâkim olacağı zamana kadar, Muhalefet partisi mensupla- rının, türlü fedakârlık ve feragate katlanmalarına Tıza göstermeleri vatanperverlik icabıdır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: