13 Ağustos 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

13 Ağustos 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ankara Kanser Hastahanesi İki başlı ejder kiyedeki veremlilerin saflığı gelmek- tedir. İleri memleketlerde hemen he- men ortadan kaldırılan bu hastalık Türkiye ve benzeri - iktisaden geri kalmış memleketlerde - hükmünü in- safsızca yürütmektedir. Türkiyedeki veremli sayısı 600 bin civarındadır. Bu rakam son fa- kat hatalı istatistiklerin sonucudur. Devlet Plânlama Teşkilâtı tarafından belki de ilk defa açıklanan bu rakam bilinmiyen bir şey değildi. Ne var ki şimdiye kadar bütün resmi ağızlar gerçeği açıkça ifade etmekten çekin- miş, olayların üzerine örtülen kaba örtüyü kimse kaldırmak lüzumunu Veremli o sayısının 600 bin civarında olması ortaya bü- yük bir mesele çıkarmaktadır. Zira her veremlinin aile çevresini hesaba katmak ve mücadeleyi bu sayı üÜze- rinden yapmak gerekmektedir. o Bu- na sebep Türkiyede Veremlilerden pek oğu - hatta basil çıkaranlar - hasta olduklarını bilmemekte veya hasta- lıklarının ne olduğunu bilmediklerin- den tedavi çâresi olarak yobaz hoca- ların nefeslerine başvurmaktadırlar. tes- bit etmek ve mahallinde tedavi altına almak.. Verem aşısı Böyle bir tedaviye gitmek ve mü- cadeleyi bu yönden yürütmek im- kanları halihazırda Türkiyede cut değildir. Herşeyden evvel yani mücadeleyi bu şekle sokabilmek için gerekli para mevcut değildir. Ve- remle mücadele için bu yıl Sağlık Ba- kanlığı (o bütçesinden 10 milyon lira ayrılmıştır. Meseleyi derinine doğru götürüp incelediğimizde bu paranın devede kulak bile kalmıyacağı daha kolaylıkla anlaşılabilecektir. 600 bin veremlinin etrafındakile- ri - yani aile efradını - hesaba katar kişinin kontrol altında bulundurulma- sı, gerekli önleyici ilâçlarla donatıl- ması, zaman zaman yoklanarak du- rumun ne olduğunun farkına varılma- sı bir sürü teşkilât işidir. Evvelâ mem- lekette bulunan veremlinin tesbitine girişilecektir. Bu en ücra köye ka- dar makinelerin - radyoskopi - rönt- gen v.s. gibi - götürülüp tarlada ça- lışan adamı zoraki muayeneyle elde edilebilecek bir husustur. Aksi tak- tirde dispansere müracaat edecek ve- remlinin tedavisiyle memleketteki sal gını önlemenin imkânı olmıyacaktır. Bu işlem yapıldıktan sonra, basil çıkaranların hastaheneye sevki gerek- mektedir. Hastanın sevkinden sonra onunla temas halinde bulunanların kontrol altına alınması lüzumu oOr- taya çıkmaktadır. Tesbit edilen ma- hale en az ayda iki defa bir hemşi- renin uğraması ve verilen koruyucu ilâçların tesirini gözden o geçirmesi mücadelede galebe çalmak için şart- tır. Böyle bir teşkilatın gerçekleşmesi sosyalizasyon ile belki mümkün ola- cak, ama herşeyden evvel büyük çap- ta paraya ihtiyaç gösterecektir. Paçalar sıvanırken İste bitirdiğimiz haftanın başında Muş pilot bölgesine doğru yola YURTTA OLUP BİTENLER çıkan yeni Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Dr. Azizoğlunu politikanın ö- tesinde son derece önemli memleket dertleri beklemekteydi. Azizoğlu bu- nun için bakanlık koltuğuna oturur o- turmaz elinin tersi ile kısır politika münakaşalarını itti ve (o Türkiyenin Sağlık problemi üzerine eğildi. Zira sağlam insanların bulunmadığı memlekette çalışma gücünün masına imkân yoktur. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: