15 Mayıs 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

15 Mayıs 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOSYAL HAYAT siyle, küçük evlâtlık kızın belirttiği gibi, bol bol dansetmişler, twist'i bi- tirenler hully, gully ve madison'u de- nemişler, gerçekten dayı eve dönünce de, terbiyeli bir şe- kilde, müsaade alarak o ayrılmışlardı. Fakat gençler, Başkentte, bazı çev- relerde 21 günlük partilerin verildiği. ni duymuşlardı. İstanbuldan gelen ar- kadaşlarını kandırdılar ve gene muh- telif okullara, (o başlıyan partinin 21 ini, herkesin davetli ol- kesin bir kere kapıdan olsun uğrama- sını bildirdiler. İkinci gün işler biraz daha büyü- dü. Akşam eve dönen dayı, mutfak- ta boş bir Çubuk şarabı şişesi bulun- ca etrafın dağınıklığından, partinin devam ettirildiğini anladı ve yeğeni- ne çıkışarak, artık kendisine anahtar vermiyeceğini bildirdi. Ancak yeğen çok erken saatlerde, öğleden sonra, okulu asarak, kapıya gelen arkadaşla- rını geri çeviremedi ve ev, kısa manda bir gençlik lokali halini Fakat dayının ani baskını üzerine, hele tam o sırada yanlış bir hareket- le pikap motorunun yanması sonucu paniğe kapılan çocuklar (kendilerini camlardan sokağa attılar. Birkaç gün sonra Ankarada yayı- lan haber, Kavaklıderede "B" soka- ğında bir evin polis tarafından basıl- dığı ve gençlerin tevkif edildikleri ol- du. Çeşitli uydurma hikâyeler, aile- leri ve okul idarelerini huzursuzluğa sürüklerken, yarım kalan "21 günlük parti"ye giden bir liseli öğrenci, göz- lerinden yaşlar akarak, ailesine şöy- le ii veriyordu — Vallahi, billahi; bu obiçim bir parti değildi..." Nesiller çatışması Gecek şudur ki, bugünün gençliği dünün gençliğinden çok daha de- Sişik şekilde eğlenmekte, bu yüzden bütün şimşekleri üzerine çekmekte- dir. "Seks Partisi" hurafesi yalnızca büyükleri değil, gençleri, ve özellikle ailelerinden izin alma durumundaki küçükleri de endişeye götürmekte ve onları, gidecekleri (o partinin "o bi- çim" bir parti olmadığına dair temi- nat vermeye sevketmektedir. Dil Tarih ve Coğrafya oFakülte- sinden bir genç, AKİS muhabirine : en, ömrümde, bir defa bir seks, partisine gittim ve orada pek az öğrenci gördüm. O sırada İstanbul- e bir partiye çağırmıştı. £ Partide ei AKİS/24 eğlenmişler ve yerlerde halıların, yastıkların üzerine oturmuş film seyrediyordu. Bu, cin- sel bir filmdi. Sonra sıkı sıkı dans- lar edildi ve erkekler kadınları oda- lara atmağa başladılar. O parti da- ha çok, zenginlerin tertiplediği bir o- turak âlemine benziyordu. o Eğlenceli değildi. Gençliğin oObu tip partilere gittiğini söylemek, gerçekten onu ta- nımamak, bilmemek olur. Gençlik eğ- lenceli, fakat aynı zamanda entellek- tüel partileri diğerlerine tercih eder Sonra... Aramızda eğlenen azdır. Nor- mal bir üniversiteli genç için bugün bir kızla otobüs durağına kadar yü- rüyebilmek bile çok bir şeydir" itira- fında bulundu. Gene Dil-Tarih ve Coğrafya Fa- ülieşinden bir gençkiz, şöyle dedi: olmuş bir genç erkek ise şöyle konuş- tu: izim zamanımızda sevgililer partilerde. bir batonsaleyi iki ucun- dan yakalar, beraber yer ve dudakla- rı batonsalenin ucunda birleşince de öpüşürlerdi. o Fakat bugün batonsale terkedilmiş, yerine elma, armut, şef- tali gibi şeyler konmuş ve tabii iş, sululuğa binmiştir. Normal partilere kızlar ve erkekler karışık (o âdetlerde gitmekte ve bu partilerde daha çok twist gibi hareketli danslar yapmak- tadırlar. Partide yalnız kalmak, 'sop olmak,' gençlerin en çok korktukları birşeydir. Bu bakımdan herkesin kı- zı ile geldiği partiler de vardır. Bun- lar daha romantik olur. Slow danslar Bir Fakülte kantininde sohbet İnsanlar konuşarak anlaşırlar '— Grupumuz en çok eğlenen, ge- zen bir gruptur. Fakat biz, etrafta sözü edilen o biçim partilere hiç te- sadüf etmedik. Arkadaş partileri ya- parız. İçimizde anlaşanlar ve flört e- denler vardır, fakat bu, hiçbir zaman, yanak yanağa dans etmek veya el tu- tuşmaktan ileri gitmez. Eğer, birbir- leriyle ileri münasebetler kurmak is- teyenler varsa, bunlar da herhalde bu iş için yalnız kalma yollarını bu- lurlar ve ev partilerinin müşterek bir hoş vakit geçirme ötesinde bir mâ- na taşımayacağını bilirler. Fakat bu- günkü ev partilerinin dünkü çaylar- la aynı olduğunu söylemek elbette ki her zaman mümkün değildir." Hukuk Fakültesinden yeni mezun hızlılara tercih edilir, ışıklar karar- tılır ve müsait ortam bulununca ö- püşülür. Bu partilerde içki vardır, kuru yemiş vardır. Öylesine sigara içi- lir ki, dumandan bazen gözgözü gör- mez. Okulları asanlar partilere ba- zen sabahtan başlarlar. Bunun hari- cinde bazı erkekler, eğlence partileri tertiplemektedirler. Böyle partilere imse 'kızı'nı götürmez. Davet edi- lenler daha çok, 'müsait kızlar' dır. Ço- yolda tatminler arayan gençler ter- tiplerler. Bu partilere gençlik parti- si demek gerçekten mümkün değildir. Çünkü profesyonel (oOgenç kadınların

Bu sayıdan diğer sayfalar: