25 Aralık 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

AKİS KIBRIS OLAYLARI »ir başkası da, silâhsız ve tarafsız bir Kıbrıs göri i düşünmekte şektiği zorluk oldu. Kıbrıs Meselesi, Makarios ve perde arkasından da Yunanistan tarafından, tarafsız devletlere, Batı Emperyalizminin yeni bir oyunu olarak tanitılmıştı. Türkiye, Adadaki ingiliz üsleri konu sunda sustukça, bu devletler gözün- ie, Batının maşası durumuna düş- mekten kurtulamıyordu. Kıbrıstaki 'ngiliz üslerinin Türkiyenin güvenli- gine kazandırdığı neydi? Adadaki vunan kuvvetlerinin çekilmesi sağ- lansa, Kıbrıs rumları -kendi iç â- sayişlerinin gerektirdiği kadarının dışında- asker ve silâhfan yoksun bırakılsa, bunun Türkiyeye bir za rarı dokunur muydu? Haydi rum- lar, bütün çabalara rağmen silâbla- rı bırakmadılar. Adadan yunan kuv- vetleri çekildikten sonra, Makarios, burnunun dibindeki kuvvetli o Tür- kiyeye rağmen, Adadaki türklere karşı bir davranışa girişmeye cesa- ret edebilir miydi? Bütün bu sorular, Demirel ve ar- kadaşları tarafından üzerinde tar- tışma bile açılınayan sorular oldu. Böyle olduğu içindir ki o Türkiye, Birleşmiş Milletlerde, ortaya yapıcı bir tezle çıkamadı ve Adada üsleri bulunan İngiltere de, utanıp sıkıl madan, Türkiyenin dâvası karşısın- da kayıtsız kalmaktan başka birşev vapmadı. Demirel Hükümetinin, bizim gü- veriliğimize hiçbir şey kazandırma- van ingiliz üslerine karşı cephe ala- maması ve silâhtan tecrit edilmiş bir Kıbrıs düşünememesi, Türkiye- ve bir zamanlar o kadar yakın gö- rünen Sovvet desteğini de kaybettir- miştir. Eğer Türkiye, Atatürkten devraldığı dış politika görüşüne uy- gun, gerçekçi ve cesur bir tutumla ingiliz üslerinin karşısına dikilmeyi becerseydi, bizi diplomatik alanda başarısızlığa (ouğratmak isteyenler büyük hayal kırıklığına tığrarlardı Sam Amcanm hesapları Gatfletin büyüklüğüne bakınız ki, Siyasi Komisyoridâ yapılan oyla- manın daha birkaç gün öncesinde bile Ankarada, Hükümete yakın çev reler, Tarafsizlar tasarısımn bu ko- misyonda da, Genel Kurulda da kö- bul edilmek şansına sahip Bulunma- dığını ileri sürüyorlar ve “türk tar sarısı gerekli çoğunluğu sağlayama- sa bile”, bir “ortalama hal ea bulunabileceği"ni söylüyorlardı. Bu. nu söylerken de düşündükleri. Bir & e mi? i 25 Aralık 1965 Alaturka Kurnazlığın delili Hasan Işık dünyada alaturka kurnaz» gelmeyince, bildi- ğin millete dönüp “Bak, CHP bizi sabote ediyor!.” diyecek- sin.. sana kimse sormaz leşmiş Milletlerden sahiden, hemen hiç bir karar suretinin, tâdilsiz geç- iği Halbuki işte, bizim aleyhimizde- ki geç i çevreler şimdi, “i- şin içindeki iş”i aramaki dürler. Bunlar, tabii, ya kondurmamayı “vatanseverlik”in bi» bile Türkiye için oy vermeye sağır madığı gözden uzak tut tadır. Amerika, İktidara yakın ağız ların bile fısıldamaya mecbur kal dıkları gibi, bütün Batı blokunun kütle halinde çekimser oy ku ğı bir yerde, “Türkiyeyi bu kadar da yalnız bırakamayız” diyerek oy- lamada, kandırır gibi bizden ana yer almıştır. Bu desteği ise 9 kadar isteksiz ve Z0 sağ ki, Birleşmiş Milletlerdeki da temsilcisi Goldberg'i oOgörüşmelere sokmamış, onun leri yardımcısı Yost'u görevlendirmi Türkiyenin Çağlayangil ile katıldığı bir toplantıya Birleşik Amerikanın Yost ile katılması, kimseyi şaşırt- mamalhıdır, Bir rahat adam at insanları, New York'ta ve Türkiyede asıl lin polisten kırıp Dışişleri Bakanı camiasının başıma getirdiği Topaloğlu gibi bir eski polis olan ye bu haftanın başında dönüşü İstanbulda her- a: imera garkeden şu söyledi: “ — Prensiplerimizden fedakârlık cumediimiz göre, muvaffak olmuş