12 Şubat 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

12 Şubat 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Diyarıbekirde kış MEMLEKET HABERLERİ AKŞAM 2 Subat 1937 —— şiddetli Bir çok yollar kapandı, yiyecek fiatleri Diyarıbekir (Ak- ; şam) — Bu sene ; Diyarıbekirde kış | ( çok şiddetli geçi- yor. Bu havalide kar nadir görülür, Halbuki bu sene © kadar çok kar yağmıştır ki birçök yollar kapanmış- far. Bu yüzden oto- tir. Buğdayın ki 1osu 5 - 5,5, arpanın 3,25 - 4, yağın 50 - 67, pirincin 14 - 15, nohudün 3,75 - 4 kuruştur. Zahire pazarı kar içinde kalmıştır. Belediye burasını 24 saat cereyan verilirse fabrikalar bundan istifade edeceklerdir. ÇOCUKLAR KAHVELERE GİREMİYECEK de mühim surette yükseldi Diyarıbekirde kar içinde kalan zahire pazarı temizlemeğe çalışıyor. Et ancak öğleye doğru kasaplarda bulunuyor. Koyun etinin kilosu 37,5, keçi 275, sığır 225 kuruştur. Patates 12,5, yumurtanın üç tanesi 5, tavuk 25 kuruşa satılıyor. ELEKTRİK TENVİRATI Diyarıbekire elektrik cereyanı ve- ren fabrika elektrik kuvvetini sudan alıyor. Bir hafta evvel su kanalına dağdan büyük taşlar düştüğü için Zabıta memurları kahveleri dola- şarak 18 yaşından aşağı olan garson- ları toplamış ve karakola götürmüş- lerdir. Mektep talebelerinin kahvele- Te gitmesi de yasak edilmiştir. Bu ted- birler çok iyi karşılanmıştır. Geçende lise müdür muavini Hüs- nü bir gece kahveleri dölaşarak olur- makta olan talebeleri kaldırmış ve bunlar hakkında inzibati ceza da tat- bik edilmiştir. Zabıta, 18 yaşından gündüzleri cereyan verilmiyordu. Taş-| aşağı hiç kimsenin kahvelere alınma- İ lar temizlenmiş ve gündüzleri de ce. | masını kahvehane sahiplerine bildir- reyan verilmesine başlanmıştır. miştir. Bu tebliğe riayet etmiyenlerin Burada iki un, bir de kiremit fabri- | kahveleri kapatılacaktır. kası vardır. cereyan veril- KROM MADENİNDE FAALİYET mesi üzerine bunlar elektrikle işlemek Ergani madenine ötüz kilometre Krom madeninde kış olmasına rağ- men faliyet devam ediyor. Yüz kadar amele yolları te- mizliyerek krom taşıyan kamyon- “larm © geçmesini teshil ediyor. Et Bank şirke- ti tarafından işle- tilmekte olan Krom © madeninin daha geniş mikyasta Çı- 'karılabilmesi - için Guleman dağının Krom madeni bu- Tunan kısmında ve maden (dağınn yüz metre kadar aşağısından dağın içerisine doğru büyük bir tünel açılmağa başlanmış ve yirmi beş metre kadar da delin- Maden bu tünelden daha kolayca çıkarılabilecektir. Kışın ve karın şid- detine rağmen maden nakline mah- süs hattı havainin direkleri mütema- diyen dikilmektedir. Şirket ilkbahar aylarında hattı havaiden nakliyata başlanılabilmek için bütün kuvvetile çalışmaktadır. Eti Bank tarafından mühendis, müdür, memurin ve ame- Jeler için yapılmış olan muntazam ve betonarme evlerin miktarı dokuzu bulmuştur. İlkbaharda bir de munta- sam, haslanenin inşasına başlanacak- tır. Hattı haveinin elektirik cereyanı için bir santral binası yapılacaktır. Hasılı Krom madeninin kolay çıkarı- Tabilmesi için her me Tâzımsa yapıl için hazırlık yapmağa başlamışlardır. ! mesafede Guleman dağında, bulunan ' maktadır. İzmirde maçlar | Burdurda linyit | İzmir (Akşam) — Bu hafta lig maç- | Burdur (Akşam) — Vilâyetimiz. larının en mühimi yapıldı. Puvantajda| de bol miktarda linyit çıkmaktadır. €n ileri vaziyette bulunan Göztepe spor Şehrin garp tarafındaki ocaklardan çi- takımı ile ikinci olan Altay takımı kar- | karılan linyitler hergün vagonlarla Şılaştılar. Bu maçın neticesi heyecanla | Keçiborlu kükürt fabrikasına nakledil beklenmekte idi, İki takım da alkışlar | mektedir. Linyitin kilosu 3-5 Ira ara- srasında sahaya çıktılar. sında satılmakta ve bunlar sobalarda Birinci devre, tek kele halinde ve | yakılmaktadır. . Altay takımının hâkimiyeti altında geç- Bundan başka Burdurda 12 kilomet: ti. Altayhılar, İzmirin en kuvvetli takı- | re mesafede bulünan Çerçin köyünde mına galip gelmek azmile canla, başla | halkın Sürür adını verdiği bir maden oynuyorlardı ve devreyi 2-1 vaziyette | bulunduğu anlaşılmıştır. bitirdiler, * İkinci devrede Gözlepeliler bir gol da, | vaziyete geçen Altay takımının, mili ha attılar ve oyunu 3-2 galibiyetle 80- | kümeye behemehal girecek takımlar- na erdirdiler. Şimdi puvantajda en ileri) dan biri olacağı anlaşılmış bulunuyor. KIRILAN BEBEKLER Nakleden : Zeyneb İdil Tefrika: No, 21 bir şemsiye açıyorlar, Tuhaf bir tesadüf neticesinde kızla- rı ile tanıştık. Evlerine yerleştikten sonra bir hafta on gün kadar iki kardeş tenis kordumüuzun etrafında boyunları bükük, mahzun, mahzun dolaşlılar, Se- limin bütün israrlârına rağmen grupu- muz, yabancı olan bu komşu kızını ara-| muza sokmak istemiyor, hattâ uzaktan uzağa onunla alay ediyor, yürüyüşü- ları şık bir adama benziyor, gözünde bir de monoki ver. Anneleri ahçı ka- dınlar gibi tostoparlak; oğlan şöyle böyle... Fakat kız... Kız görülecek şey. — Artık canımı sıkmağa başladın. İ İsimleri ne?, l — Bay Mehmetler, galiba kışın Şiş- Mide oturuyorlarmış. Belim de fazla bir şey bilmiyor, fakat) tafsilât almak için beni öne sürüyor- — Ben de bir şey bilmiyorum, bâba- | du. Hem havadis yetiştirmek hem de bir ip ucu elde etmek ümidi ile doğ- Tu anneme koştum. Esasen her şeyi zih- ninde yarım tutan annem: — Böyle bir isim hatırlıyorum ama adamın şekli gözümün önüne gelmi- yor.. dedi, O günden itibaren yeni komışularım- Ja gayrı ihtiyari alikadar olmağa baş- ladım, Selimin dediği gibi bütün şıklı- ğına rağmen aile reisini sevemedim. İri yapılı, oldukça şişmanca bir adam, gözlerinde çekindiğim sabit bir bakış var, Karısı bir dakika yanından ayrıl nün, bakışlarının taklidini yapıyorlar- dı. Bir gün Selimle iskeleye kadar yürü- müş dönüyorduk, yolda şiddetli bir yağmura tutulup koşmağa başladık. Tam bahçe kapısından içeriye gireceği miz sırada iki kardeşle karşılaştık. Se- lim fırsattan istifade ederek şapkasını çıkardı, kendisini takdim etti, tabli ben de nezaket icabı bize gelip çay içmele- | rini beklif ettim, Kızcağız teklifimi bü- yük bir sevinçle karşıladı. O günden itibaren Emel isteklerimin aksine ara- mıza karıştı. İ Bay Mehmedin kızı bana çok “— | Burdurda köy kalkınma proğramı Burdur (Akşam) — Vilâyet umumi meclisi toplantılarına devam etmekie- dir, Bu seneki toplantılarda köy kal- kınma programının tatbik esasları köy girlikleri kurmak işi ve vilâyetin beş senelik kalkınma programı tedkik © dilmektedir. , Burdurda yoksul çocuklara yardım Burdur (Akşam) —.Çocuk esirge- me kurumunun Burdur merkezi yoksul çocukların öğle yemeklerini temin et- mek üzere bir mutfak açmıştır. Bu mutfakta 112 çocuk doyurulmakta- kuruş tutmaktadır. bakışla fazla ciddi hattâ kibirli duran KADIN KÖŞESİ Suare elbisesi ve sandal Bu sene suaro elbiselerile sandal giyildiğini geçende yazmıştık. Yukarıda- ki resimde Hollivutun genç yıldızlarından Dorothy Leamur zarif bir suare - e sandalla görünüyor. Elbise re Gaziantep belediyesinin varidatı artıyor Kemik ihracı Demiryol ücretlerinin indirilmesi isteniyor Gaziantep (Ak-... şam) — Beledi- yemizin varidatı $ devamlı surette İf artmaktadır. Ge- Kemik ihracile meşgul olanlar ALa- doludan gönderilen kemikler için de- çen yıllardan miryollarımın fazla ücret aldığından ve kalma alacakla- ç. v ecnebi vapurların da navlun tarifcle- rın çoğu tahsil © rinden şikâyet ediyorlar. lunmuştur. 'ğ Şehrimizden senede 500 ton kadar Antep beledi - mutfak kemiği ihraç edilmekiedir. Te- yesinin muhase- lef olmuş hayvan kemiklerinin istih- be işlerinde düz- sali de senede 20 ton kadardır. Bunlar günlük ve mu- çöp istasyonlarında 4-5 ay bekletilerek vaffakıyeli temin edenlerin başın- Belediye muhase- da şarbay Ham- .becisi Ruşen di Kullarla muhasebeci Ruşen gelir. Eski ve mukledir bankacılardan olan bay Ruşen muhasebe işlerini büyük bir inlizama sokmuş, bulduğu tahsil usul- lerile varidat bütçesini dalma fazla- sile kapatmıştır. . 935 mali senesi varidat bütçesi (150) bin lira iken bunu on beş bin lira faz- kurutulduktan sonra sevkedilmektedir, "Kemiğin fenni tarzda kurutulmasına çalışılmaktadır. Bir mücssese kemik- leri toz haline getirip çuval içinde sev- ketmek için tedkikat yapmaktadır. İh- racat bilhassa Almanyaya yapılmakta ve bu kemikler sanayide istimal edil- mektedir. Tiyatro mektebi için ça'ışmâlar Şehrimizde bulunan yüksek orta ted- Jasile (165) bin lira olarak kapatmış ve | risat umum müdürü Cevad dün gaze- (165) bin liralık 936 bütçesinin (108) bin Tirası şimdiden tahsil olunmuştur. İkinci altı ay için yalnız (57) bin lira kalmış demektir ki, sene sonunda vari- dat bütçesinin yüz doksan, iki yüz bin tecileri kabul ederek şu izahatı vermiş- tir: — Üniversitede yeni açılacak olan enstitü vaziyetlerini tedkik ettim. Gü- zel sanatlar akadamesinde meşgul ol- ira olarak kapatılacağı şüphesizdir. dum. Profesör Dossav'dan izahat alk İran maliye nazırı öldü dım. Tiyatro mektebi için çalışmalara devam ediyoruz, Talebenin kabul imti- Tahran 11 (A.A) — Maliye nazırı | manları marttan evvel bilmiş olacaktır. dır. Bir yemek için yapılan masraf beş) B. Davar, dün kalb sektesinden ölmüş- | Bilhassa kız talebenin alınmasına bü- tür, yüzünde insan dikkat ettikçe her dakis| yanıbaşımda çimenlere uzanıyor; ba- zen bir iki saat hiç konuşmadan böyle- | mek için gayret sarfediyor, didiniyor, ka artan bir güzellik buluyor. Başlan- giçta bu genç kız bende hususi bir sempati uyandırmamıştı, onunla az ve resmi konuşuyordum. Açık sarı saçları, koyu mavi gözleri, yabancı şivesile onu kendi ırkımdan farklı görüyor ve ya” bancılara güslerilen yalancı samimi- yetten bir türlü ayrılamıyordum. Gün geçtikçe Emele karşı haksızlık ettiğimi anlddınt. Gururla yanan ka- palı bir ruhu olduğunu zannetmiştim, tamamimel yanılmışım. Yüzü kadar güzel, temiz bir kalbi var. Mevcudiye- tini nazarı itibare almayıp ailesi için ulu orta taş atanların bu kaba hare- ketlerine bir çocuk masumiyetile bö- yan eğiyor, dudaklarında eksilmiyen gülümsemesi yine kaybolmuyordu. Emel bana, vaktile köyden getirttiği-) beslediği arkadaşlık hissini kırmadı. miz bir ahretliği hatırlatıyor. Bu kü- çücük ahretlik boyundan büyük işler- den yılmaz, kovalarla su taşır, sabah- tan akşama kadar süpürge süpürürdü. Bir gün de şikâyet ettiğini duymamış» tık, Nihayet sadakatinin mükâfatını gördü, ahretlikten evlâtlığa yükseldi. Şimdi evde bizim kadar nazı geçiyor ve hepimiz de “seviyoruz. Belki bir gün i Emele de kalbimdeki temiz hislerden bi-| den o kadar çok tattım ki... Maamafih rini ayırırım. Yeni arkadaşım da benim gibi ne de- nize giriyor, ne dans ediyor, ne de spor ce dinleniyoruz. Emelin çimenlere uza- nışında lüks hayvanların tembelliğinin yapıyor. Ben hamakta yatarken o da |. küçük bir iz bile yok. Bana karşı gös- yük bir ehemmiyet veriyoruz. terdiği sevgiye aynen mukabele et- çabalıyorum, fakat şimdiye kadar uğ- Tadığım sukutu hayallerin neticesin- zarafeti var. Saçının telinden mevzun | den midir bilmem bu en güvenilecek ar- bacaklarına kadar bütün bir güzellik taşıyan bu kıza bir tablo seyreder gibi bakıyorum. Bir sabah: — Bugün sizi sıkmam, kitabımı ge- tirdim okuyacağım.. dedi. Sesinde fevkalâde bir sadelik vardı. kadaşa hislerimin emrettiği fakat man tığımın reddettiği dostluğu veremiyo- TUM. — Bay Mehmedler... Demek yanımı- za taşınanlar onlarınış. Nasıl ol yor da sen o ahlâksızın kızı ile arkadaşlık 'Bu çocuğun yegâne müdafaa silâhı da | ediyorsun Süzi?. esasen sadeliği. Kitabına baktım «La Sagesse et la destin&eş idi. 5 Anlıyabiliyor musunuz? diye sor- dum. — Evet, fakat... Babamı biraz evvel iskeleden karşı- adım, otuz saniyeden beri yürüyoruz. — Bugün muammalı konuşuyorsun baba, anlıyamıyorum. Babam yumruklarını sıkarak anlatı- ir: vi Mehmed aslen Avusturyalı imiş. Onun bunun parasını dolandırıp ticâ- — Hakkınız var, diyerek kitabı bir | ret yapmağa kalkmış. Bir defa İngil- tarafa fırlattıktan sonra yine her za- | terede bir defa da İsveçte hapse gir- manki yerine uzandı. Ertesi sabah ta | miş. İşini uydurup sonuncusundan kur- kocaman bir gül demeti hediye etti, | tulur kurtulmaz doğru Türkiyeye pe- öpüştük. miş. Karşısına İlk çıkan kadın şimdiki Süratle ilerliyen samimiyetimiz, sağ- | karısı olmuş, sevişmişler, Her Massig lamlaşan bağımızın istikbali için fazla | ismini Mehmede çevirerek dinini, mil- hayaller kurmuyorum; çünkü lezzetini | liyetini de terketmiş ve evlenmişler. çabuk unuttuğum bu yaz yemişlerin. | Şimdi de bir Rusyalı yahudiyi kandır- mış, gaz işile uğraşıyormuş' Babam gite Emeli onlardan çok farklı buluyorum; | tikçe coşan bir nefretle anlatıyor: uzak enginlere benziyen sakin gözlerine) | — Eminim ki, gaz işi filin değik deriyaya, fesatlığa, dönekliğe benziyen| dir. Yahudiyi kafese sokmuş paraları. nı çekip duruyordur. o (Arkası var) Yüzü kıpkırmızı olmuştu, ben gül- meğe başladım. Gülüşüm, bana karşı |*

Bu sayıdan diğer sayfalar: