1 Haziran 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

1 Haziran 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Parti nizamname ve programında değişiklik (Baş tarafı 1 inci sahifede) Kesa, Parti nizamnamemizde iç ça- Jışmalarımız için çok ameli ve tatbi. Esi bakımından da ç nisbette faydalı Biz şekil almıştır. Bununla beraber umumi heyetiniz Gördüncü büyük Kurultaydan bugü- ne kadar geçen dört senelik müşahe- de ve tecrübeleri ve bilhassa değişmez Ye yeni bir iki esasın konulmasını İmükemmeliyette yetiştirilmeleri ve bun- Jüzumlu görerek bu mevzulâara şid hükümleri ve değişiklikleri (o ih- Uva eden yeni program ve nizamname (projelerini (o hazırla. mış yüksek huzurunuza sunmuş- ur, Yüksek Kurultayınızca tefrik edilen encümen tarafından tedkik ve yüksek tasvibinize arzedilen ve Parti- mizin program ve nizamnamesindeki esaslara dokunmuyan ve yalnız iç çalış. malarımza ve Parti teşkilâtımızın organizasyonuna taalluk eden bu yeni hükümleri mücib sebeplerile ve #rasile mücmelen erzedeceğim: Program A — İktisat: 1 — Ziral kredi: » Zirai kredininen büyük hedefleri olan çilçinin işletime sermayesi un- surlarını tamamlamak, Zirai istih- sali verimlendirmek ve ehilleştirmek, çifçiyi toprağa ve Zirai işletme vası- talarına sahip kılmak, zirai mahsul- Yerin sürüm ve satışlarını kolaylaştır- mak ve arttırmak hususlarına ciddi bir ehemmiyet verdiğimiz için bu ci- hetler '7 nci maddenin «B. fıkrasında HA bir hüküm olarak tavzih edilmiş- — Ticaret mübadelesi: 12 nci maddenin eski şekilde bulu- man ve ticari mübadeleyi alâkalandı- tanson fıkra, iktisadiyatımızın is- tikbali noktai nazarından faydalı gö- rülmediği için kaldırılmıştır, 3 — E) işleri ve küçük sanatlar : Bi işleri de dahil olduğu halde kü- çük sanatlarımızın inkişaf ettirilmesi ve-halkın mutat işler haricindeki va- kitlerinin hedredilmiyerek kıymetlen- dirilmesi gibi zahiren küçük görünen hususların hakikatte ne derecelerde mühim birer iktisadi âmil oldukları meydanda olduğundan bu cihetler de proğranımıza yeni bir madde halin- | de ital edilmiştir. (Madde 14) 4 — Şoseler, devlet yapıları ve şe- hircilik : Memleketi iyi bir şose şebekesine kavuşturmak için yapılıp tatbik cdi- Jecek olan proğramda milli iktisad icaplarile yurdun emniyet ve müda- faası düşüncesine dikkat edilmesi ve ehemmiyetle merkezleri bağlıyan ana yollardan bir kısmı ile büyük köp- rülerin devletçe yaptırılması, vilâyet yollarının umumi ve mıtakavi bakım- Yardan sımflandırarak iyi geçit ve. rir bir halde bulunmaları için dalmi tamir işlerine dikkat edilmesi ve dev- Jet yapıları ile şehircilik işlerinde tek- »ik ve plânlı esaslara göre çalışılması bususlarındaki ehemmiyet göz önün- de bulundurularak eski 26 ıncı mad- denin son fıkraları daha vazih bir şekle konmuş ve yeni 27 nci madde- nin sonuna eklenmiştir. | B — Milli talim ve terbiye: 1 — Dk tahsil ; Aziz arkadaşlarımın da malümu ol- duğu veçhile milli talim ve terbiyede esas düstürumuz cehli gidermektir. Öğretmen kadromuzun kifayesizliğine ve koy okullarının azlığına rağmen Partimizin bu yüksek emelini tahakkuk ettirebilmek için Maarif Vekâletimiz son senelerde bu mevzu üzerinde yap- tığı tetkikat neticesinde köy eğit menleri yetiştirip çalıştırmayı muva- fik görmüş ve az zamanda önemli 50- muçlar elde elmişlir, Öğretmen gön- derilmesine imkân bulunmayan küy- Jerimizin öğretim ve eğitim işlerinde Yöytüye rehberlik etmek üzere hususi şekilde yetiştirilen ve yetiştirilecek olan bu küy eğitmenlerinin çalıştırı- ması ve sayılarının süratle çoğaltıl. ması muvafık görülerek köy İlk okul işini ve Parti prağramımızın bu mev- xua ait ana hükümlerini yerine ge- tirmek için bü sistemin » ilk tahsil hakkındaki esaslar gözden uzaklaş- tırılmaksızın « tamim ve inkişaf et- tirilmesi maksadile programın 45 in- ci maddesinde gördüğümüz «B> fik- rası tedvin edilmiştir. 2 — Yüksek tahsil ; Üniversitelerimizle yüksek okulla- rımışın kendilerinden beklenen ilim ve ihtisas elamanlarını ği ve memleket dahilinde ilmi hareket lere destek ve kaynak olabilecek bir ların sayı itibarile de çoğaltılarak Ma- arif Vekâletinin idaresinde birleşti- rilmeleri maksadile 45 inci maddenin eski eP: fıkrası tevsi ve tavzih edile- rek yerine «E» fıkrası ikame edilmiş- tir. 3 —'Türk dili üzerinde çalışmalar: A — Dil işi: Proğranın 44 üncü maddesinin «Gi; ve «Hs fıkralarından anlaşılaca- ğı veçh üzere milli dilin tekâmülü uğrunda şimdiye kadar sarfedilen ha- yırlı çalışmalara devam edilmekle be- raber bu kutlu gayretler neticceinde elde edilecek semerelerden bütün ilim ve tedris müesseselerinin istifade ede. bilmesi için bu işin Maarif Vekâletin- çe sıkı ve şumullü bir nezaret altında düzenlenmesi uygun görülmüştür. B — Türk Lüğat ve ansiklo- Şimdiye kadar tedvini müyesser 0- lamıyan Türk lügat ve ansiklopedisi- nin bir an evvel hazırlanabilmesi için eski 45 inci madde buna ait bir hü- küm ilâvesile genişletilmiş ve bu su- retle yeni 49 uncu maddede görülen şekle konmuştur. 4 — Halk terbiyesi: A — Halk odaları: Klâsik okul terbiyesinden başka yurt içindeki büyük kitlenin kültür seviyesini yükseltmek ve görüşlerini düzeltmek, inkılâbımızın kutsal ba- tıra ve heyecanlarını yaşatmek, Par- ti umdelerimizin temiz manalarile icaplarını öğretmek, hülâsa vatandaş- ları bir drada ve bir emel uğrunda yü- rütmek maksadile kurulmuş; olan Halkevlerimizin meşkür mesaisinden Halkevi açılmasına imkân olmuiyan yerlerinde İstifadesini temin etmek üzere Halk odaları teşkilâtının yayık ması lüzumlu görülerek proğramın | 51 inci maddesinde bu noktaya da işa- | ret edilmiştir. B — Sinemalar: Aramızda sinemanın, halk kitlele- rinin ahlâk ve karakteri üzerinde yap- tığı müsbet ve menfi tesirler göz önü- ne getirilerek milletimizin yüksek ahlâkını ve selâbetli karakterini if sat etmeyecek ve bilâkis manevi bün- yemizin sıhhat ve selâmetini temin edecek bir terbiye vasıtası olarak in- zibata alınması ve alâkadar mükam- larca daha sıkı bir mürakabeye tâbi tutulabilmesi için eski 50 nci maddenin bu işe ait fı tevsi ve yeni proğ- ram projesinde 30 uncu madde olâ- rak tesbit edilmiştir. C — Adli işler: “Tevkifhane ve hapishaneler: Hapishanelerimizin tevkifhaneler- den ayrılması hakında ötederiberi güt| tüğümüz noktai nazarı muhafaza et- | mekle beraber genç yaştaki mevkuf | ve mehkümların büyüklerden ayri bulundurulması hususunun temin edilmesi lüzumu da 64 üncü madde nin son fıkrasında asrih edilmiştir. — Hayır cemiyetleri: mme hizmeti gören bayır cemi- yetlerimizin ve bilhassa bunlardan umumi, hususi ve beledi bütçelerden yardım görenlerin gelişigüzel sarfiyat ve israfatta bulunmalarına mani ola- cak bir şekilde mürakabeleri lüzumlu ve faydalı görüldüğünden, bu cihet te yeni tedvin edilen 68 inci maddede tebarüz ettirilmiştir. Nizamname Aziz arkadaşlar, Proğramda yapılan değişiki'klerin ve yeniliklerin nelerden ibaret butun- duğunu arzetmiş bulunuyorum. Söz- lerime nihayet vermeden biraz da ni- İ rinde müessir olması , olduğu takdirde «Parti zamnamede göreceğiniz yeni müddeler hakkında maruzatta bulunacağım: Bilirsiniz ki, şimdiye kadar meri olan nizamnamede Genel başkan (vekilliğinin kime tevcih edileceğine dair biçbir kayıd mevcud değildi. Bu cihetin vanh ve her türlü tereddüde mani olmasındaki ehem- miyet İzaha muhtaç olmadığından 77 nci madde bu maksadı temin için ilâve edi- miştir. Nizamnamenin 28 inci maddesi de yeni bir hüküm olarak nazarı dikkatinizi cel- bedecektir. Hükümet ve Parti birliğine dâ- Ir Genbaşkur tarafından 18/6/936 tarihin- de ittihaz edilen kararın tatbik mevkiinde kaldığı üç seneye yakın bir zaman zarfın- daki müşabedeler, bu vayiyetin idamesin- de bir fayda olmadığı kanaatini tevlid et- miş ve bir mürakabe cihazı olan Partiye daha emin ve salim bir faaliyet imkânmı temin edebilmek için evvelemirde Genel sekreterlikle Dahiliye Vekâletinin obiribi- rindn ayrılmasına lüzum görülmüştü. Ay- ni sebebin vilâyetlerdeki teşkilâtlar Üze- icab edeceğinden, Vilâyet Parti reisliklerinin de valiliklerden tefrik edümesine zaruret hasil olacağını takdir buyururmumuz. Esasen oGenbaşku- run yukarıda argettiğim kararından kas- dedilen gaye, hükümet ve Parti işlerinin bir ahenk dahilinde sevk ve idare edilme- si imkânının temininden ibaret iken, maksadın hasi olamaması ve buna mu- kabil matlâb ahengin behemehal tesis ve teminine zaruret bulunması Genel sek- reterlik makamında bulunacak satın Par- ti Kabinesinde yer almasını ieab ettirmiş- tir. Bu suretle Genel sekrelerin, halkın şikâyet, dilek ve ihtiyaçlarına müteallik meseleleri Kabinedeki arkadaşlarile görü- şüp anlaşrak halletmesi ve devletin iç ve dış politikası üzerinde devaralı bir suret- te tenevvür ederek Parti işlerin! ona göre | sevk ve idâre edebilmesi mümkün olacağı | gibi, Parti başkanlıklarından aynlan vali- lerin de Parti işlerini az çok bir devlet işi addederek bu işlerle alâkslarnı temin edecektir. ı Müstakil grup Nizamname koyduğumuz yeni hüküm- lerden birkaçı da Partimizin B. M, Mecli- #indeki 21. grupundan başka «Parti Müstakil grupus adı ile yepyeni bir müra- kabe uzvunun doğmasını temine matuf olanlardır. rtimizi, tipki diğer grapumuz gibi, B. M. Meclisinde temsil edecek olan Müstakli grupon ne sürelle teşekkül ede- ceğine, den bare nlsamıemenin 117 tel maddesile 124 ün- cü maddesi arasındaki 6 maddede bula- Aziz arkadaşlarım; Çey:ek asriik siyasi tarihimizin pek dağdağalı geçen salahatı göz önüne geti- rilirse, tek fırkalı kalmanın, aziz ve mü- barek vatanımızın yüksek menfaatlerine | en uygun bir siyaset olduğu teslim edilir; fakat buna mukabil tek bir siyasi fesek- küle mensup âzadan vücut bulan bir Mec- Bste kendi kendini tenkid ve mürakabe imkânlarının da teminine zaruret bulun- duğu red ve inkâr edilemez bir hakikattir, Yüksek tasvib ve müzaheretinize mazhar Müstakil grupu- Bun. bu pek inühim hayati vazifeyi te- mamlle başarabilecek dine bir kuvvet ve xinde bir uzviyet olacağına kani bulumu- yorum. Aziz ve muhterem arkadaşlarım; Nizamnamenin şimdi sra Wibarile 18 İnel olan eski 128 Inci maddesine de 'İ nazari dikkatinizi celbetmek isterim. Bu maddenin, Partili mebus arkadaşlarımızı bir takım memnuiyetlere riayetie mükel- lef tuttuğunu bilirsiniz. Bundan maksud olan gaye. arkadaşlarımızı haddizalında belki pek meşru olan bir takim haklardan mahrum etmekten ziyadeğ aziz Partimi- zin yükrk otoritesini ve alâkalı arkadaşla- rın şahsi şeref ve baysiyellerini korumak- tar ibarettir. Bunun da yüksek tasvibini- ge lâyık gör wüjeceğini ümid ederim. İşte azla arkadaşlar; gerek program ve gerekse hizamnameye konan belli başlı- başı hükümleri arzetmiş bulunuyorum. Diğer ufak tefek tay ve üveler hakkında ayrica izahat verip ie kıymetli vakitleri- nizin israf edilmesine meydan vermiyece- #im. Maruzatıma nihayet verirken hepinizi hürmet ve muhabbetle selâmlar, Partimi- zin tekimül ve inkişafında pek müessir birer âmli olacaklarına emin bulunduğum bu lüyihaların yüksek tasvibinize iktiran etmesini temenni ederim. (Alkışlar) Vincin sapanı kırıldı, bir amele ağır yaralandı Dün imanda bir deniz amelesinin ağır yaralanması ve birkaç Kişinin denize dökülmesile neticelenen feci bir kaza olmuştur. Rıhtımda bulu- nan Aksu vapurunun deniz cephesin- den 1 numaralı ambamnâ bir mavna- daki karyolalar yüklenirken vincin sapanı kırılmış ve karyolaların de- mirleri deniz amelesinden < Rizeli Mehmedin üzerine düşmüştür. Ame- le #ğir suretle yaralanarak hastane- ye kaldırılmıştır. Kazaya şahid olan mavnadaki &m€- leler birdenbire korkmuş ve kendile- rini denize almışlaresa da derhal kur- tarı mışlardır. Kaza hakkında tahki- kata başlanmıştır. İ aşağılara bakıyor, sonra bir tayyare İ bustan bahsederken Şefimiz «Bugün Sahife 11 Talâkat kat çağlayanı (Baş taraf: birinet sahifede) Cümhurreisi ikinci mülâhaza ham- lesinde ortaya koyduğu birinci düstu- run en tabii neticesine varıyor: Halk idaresinin kıymeti ve bunu günden güne kemallendirmek dava- sında gerek kendisinin, gerek parti ile tekmil Türkiyenin dünkü, bugünkü fesi... İsmet İnönü, bunları söylerken ne sarp bayırlara ne kadar kolaylıkla un vadisinde iken bir dakika sonra görüyorduk ki, tâ tepelere çıkmıştır. eler erime Gk ikarleri ie bir seviye terketmek, başlıca emeli- misdir.» Ne mutlu yarının Türk çocuklarına! Nutkun bundan sonrası bütün an- lamı ile bir «feveran» ve «feyezan» hey-| beti almıştı. Nasıl ki, bir Kartal yük- seklerde uçarken uçurumlarda #aklı bütün tehlikeleri hem tam tamamı- na, hem de hiç pervasız bir gözle gö- rür; İsmet İnönü de öyle yaptı. Kuv- vetli bir rasıt gibi dalma yukarıdan halinde tekrar havalanıyordu. Beşer mukadderatına abanan kâ- | insanlık, milletler arasında ciddi bir emniyet buhranı geçirmektedir. di- yor. Evet emniyet buhranı... Hergün bir türlüsünden bahsedilen sayısız buhranın işte ana kaynağı buradadır. Zira emniyet buhranı demek, ruhlar- | da, vlodanlarda asayişsizlik demektir. Bu asayişsizlik sarası, sirayetini, hat- tâ saldırışını ilerlete ilerlete beynel- milel kalbe kadar vardırırsa insanlık- ta artık huzur ve sükün aranabilir | mi? Fertler arasındaki bağların in- kişafı, mütekabil inan ve güvenden daha kuvvetli hangi âmile meliktir? Şu halde milletler arası itimadın yı- | kılmasını bir nevi medeniyet ve şeref inkirazı saymak hiç de yanlış olmaz. Emniyetsizlik, cihan havası içinde bir boğucu gaza benzedi. Onun içindir ki, Türk milleti de, bütün sulh sever me- deniyet camjaları gibi büyük ödevler almiş bulunuyor. Ana toprağın aziz haklarını, yüksek istiklâl ve şerefini muhafaza kadar, sulh kurumunun da | temellerini sağlamlaştırma ödevi. Bu dava üzerinde hükümetimizin |! şamatasız ve açık vaziyetini pek iyi | biliyorduk. İsmet İnönünün nutkun- daki keskin ve yalçın sarahatse vazi- yete büsbütün katiyet vermiş bulunu- yor. Cümhurreisinin şu hükümleri gele- cek insanlığın değişmez bir medeniyet şiarı olacak mahiyettedir diyebiliriz; «Nüfusu çok milletler gibi nüfusu az milletlerin de müstakil ve milli bir hayata müstehak oldukları samimi su- rette kabul edilmelidir, İnsan cemi- yellerinin büyükleri tarafından yutul. ması mukadder olduğu mazariyesini hiç bir yer için kabul etmiyoruz, ka- bul etmiyeceğiz!» İsmet İnönü Balkan ve Saadabat pâktlariyle son Türk - İngiliz anlaş- masının sulhçu vasıflarını bütün ca- © niyle tebarüz ettirdikten sonra pek kıymetli başka Haberler verdi. Sovyet dostlarımızla aramızda mevcut sevgi ve samimiyet duygularının ber 78- mankinden daha sıcak olduğunu ve - bitmek üzere olan Hatay mestlesin- den sonra Türk - Fransız desiluğu- nun kopmaz bağlarla büsbütün per. çinleneceğini gene aziz Şefimizin ağ» zından duymuş bulunuyoruz. Bütün bu dürüst ve güzel sözler yurdumu- zun dış varlığında yeni bir inkişaf mevsiminin açılmaya başladığını gös- termektedir. Mili Müdafaamızla insanlık aile- sindeki medeni mevkiimize gelince; hemen şunları söyliyeceğiz: f Vaktiyle de işaret ettiğimiz gibi donuk yaradılışları kolayca buzlaştı- ran vazife fikri, zaten sıcak milletleri büsbütün kaynalır. Türkiye ise bu duygunun en yüksek tepesine her zâ- man yurd müdafaası mevzuunda çik- mıştır. Şu hakikatin tek bir istisnası gösterilebilir mi? Sakarya, Kızılırmak ve saire gibi ne , hirler, toprak üstündeki bin türlü arı- zayı yenerek nasıl yoluna devam eder- se, nutkun bu kısımları da ilerideki ide- al ummanıma öylece uzanıyordu. Geç- tiği kıyıların siyasi ve içtimal manza- Tulurından göğsüne temas eden hiç bir peyizajı unulmıyarak! Hepimize yeni bir kudret şuuru veren şu safır- ları bir kere de beraber okuyalım: «Türk milleti yüksek ideali ve ha- yali menfaati kendisiyle beraber olan milletlerle birlikte göz kamaştıracak yeni kahramanlık menkibeleri yaz- mak için tamamile hazır ve kati ola- rak karar vermiş bir haldedir.» İsmet İnönünün hakkı var; şu va- sıflarda bir milletle medeniyet ailesi neye öğünmesin? Makalemi bitirmeden evvel bir nok- tayı itiraf edeceğim: Kudretli, hikmetli ve haşmetli tala- | katını saygı ile dinlediğim İsmet in- önünü en asil belâgatinin tâ zirvesin- de ne vakit gördüm bilir misiniz? Atatürkün muazzam hatırası önün- de sustuğu ve bütün kurultayı süküta davet ettiği zaman! Millet büyüğünün heybetli susu- şundan sonra bizi tesellilendirmek için Milli Şefin sadasından daha cana yâ- kın hiç bir ses yoktur! Fazıl Ahmed Aykaç Doktorsuz kazalara birer hükümet tabibi verilecek (Baş tarafı 1 inci sahifede) ebelere umumi müvazeneden maaş verilmesi meselesinin tetkik edilmekte olduğunu Belediyelerce bütçelerine tahsisat konulduğu takdirde ebe ih- tiyaçlarının derhal karşılanacağını söylemiştir. Doktor ihtiyacı etrafındaki di'ekle- re cevaben de B. Hulüsi Alataş bu s€- ne, doktorsuz kazalara birer hükü- met doktoru gönderilmek suretile bu ihtiyacın karşılanacağını bildir- miştir. Vekil, nahiyelere kadar dok- tor gördermek imkânlarının arana- cağını ve bu sene mektepden çıkacak 42 sıhhat memurunun memleketin muhtelif noktalarında açık bulu. nan memuriyetlere gönderilmek si- retile &hhat memurlukları açığının da kapatılacağını söylemiştir. Gümrük ve İnhisarlar Vekili B, Ra- if Karadeniz, içkiler meselesine te mas ederek, halkı ağır içkilerden kur- tarmak için bira ve şarap fiatlerinin ucuzlatılacağını, bir vergi mevzuu ol- duğu için, tuz fiatlerinin indirilmesi hakkındaki dlleğin karşılanamıyaca- ğını söylemiştir. Dilekler encümeni öğleden sonraki | Içtimaında, Ziraat Vekilinin, bu Ve- kâleti alâkadar eden dilekler üzerin- deki izahatını dinlemiştir. B. Muhlis Erkmen, Orman kanu- nunun talbikatında tesadüf edilen güçlüklerin kaldırılacağını, baylari aşılardan para alınmaması işinin köylü lehinde halli çarelerinin araştı rılacağını, memlekette bir çay fabri- kası kurulması işinin tedkik edildiği- ni söyliyerek bu işler üzerinde uzun izahat vermiştir, Bundan sonra encümen, Emlâk ve Eytam bankasile Çocuk Esirgeme Kur; rumunu alâkadar eden dilekler üze- rindeki izahatı dinlemiş ve mesaisini bitirmiştir. Bir motosiklet, başka bir - motosiklete çarptı, 2 kişi yaralandı Mehmed isminde biri, idaresindeki motosikletle İstinyeye gitmekte iken bir virajda, Boyacıköylü Nobar adın- da birinin idaresinde bulunan bir motosikletle çarpışımış, her ikisi de muhtelif yerlerinden yaralanmışlar- dır. Polis, ise el koymuş, her ikisini de tedavi altına aldırmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: