1 Ağustos 1987 Tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 34

1 Ağustos 1987 tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

çizim programının kullandığı grafik modu 640-400 noktaya 16 renk. Ya- ni, bir grafik ekranı 640x400x 4/8 — 128000 byte bellek harcıyor. Bu programın, aynı anda iki adet ekra- nı bellekte tuttuğunu gözönüne alır- sak, belleği genişletilmemiş, 256 KByte'lik AMIGA 1000'lerde neden çalışmadığı hemen meydana çıkar. Çünkü, ne sisteme ne de programın kendisine yer kalmamaktadır. Demin, 'Interlace” olayından söz ettik. Bunu biraz daha açalım. Bilin- diği gibi, ekranda görüntüyü yaratan şey ekranı dolaşan bir elektron ışını- dır. Bu ışın, ekranı soldan sağa ol- 'mak üzere yatay olarak tarar. Tüm ekranda bu satırlardan toplam ola- rak 625 adet vardır. Bu satırları tek numaralı ve çift numaralılar ola- rak iki gruba ayıralım. Görüntünün devamlı görünmesini hedefleyen prensiplerden dolayı, önce bir ekran- da tek numaralı satırlar, sonraki ek- randa çift numaralı satırlar çizilmek- tedir. Eğer, bir ekranda 400 satırlık grafik gösterebilmek istiyorsak, bu- nun 200 satırını ayrı, diğer 200 satı- rını ayrı ekranda göstermemiz gere- kir. Şayet, sadece 200 satır göstere- cek olsaydık, bu satırların tek veya çift satırlara rast geldiğine dikkat et- memize gerek olmadan her ekranda gösterecektik. Burada, çok düşülen bir yanılgıya karşı uyarırsak yu- karıda anlatmak istediğimiz şey çok daha iyi anlaşılacak; dikey çözünür- lüğü 200'den 400/'e çıkarırken, aynı yükseklikteki bölge içinde ayırt edi- lebilir satır sayısı artıyor. Yani ekra- nımızın boyutları değil görüntü yo- ğunluğu ve hassasiyeti büyüyor. Interlace modunda ekrandaki taze- leme oranı yarıya düştüğünden, (ya- ni, sabit bir resim varken aynı içerikli satırların birbirine göre daha uzun aralıklarla görünmesinden dolayı) ve Commodore'un AMIGA için geliştir- diği 1081 model monitörün ekranın- daki fosforların “hızlı fosfor” olup bu tazeleme oranına yetişemediğinden, bu tip görüntülerde rahatsız edici bir titreme keşfettik. AMIGA'nın elek- tronik yapısının kesinlikle hiçbir ha- tasının olmadığı bu durum, uygun bir monitör kullanılarak giderilebiliyor. Fakat, bu monitörün hangisi olaca- ği ve nerede bulunacağı hakkında ke- sin bir şey söyleyemiyoruz. Sadece, Commodore firmasının yeni tasarla- dığı 1082 model monitörde bu soru- nun giderildiği iddia ediliyor. Şu an- da, bu ürünü test edemediğimiz için bu konuda da kesin bir şey söyleye- 34 miyoruz. TUŞ TAKIMI AMIGA'da tuş takımı, daha ilk bakışta profesyonel bir çalışmanın ürünü olduğunu belli ediyor. Bakar bakmaz, tüm tuşların olması gereken yerde bulunduğunu görüyoruz. Bun- lara, yukarıda yanyana sıralanmış on adet fonksiyon tuşu, kolay ulaşılabi- lir ve büyük 'SHIFT” tuşları ve göz- le kolayca görünen kocaman 'RE- TURN” tuşu dahil. Ayrı olarak öbek- lenmiş dört adet cursor tuşu, ekran- ranlar üzerinde gidip gelirken olduk- ça büyük rahatlık sağlıyor. Sağ taraf- ta yeralan 13 tuşluk numerik tuş ta- kımı bilhassa rakamlarla işi çok olan- ları rahatlatan bir unsur. Büyük harf moduna geçmek için kullanılan *“CAPS LOCK” tuşunun LED ışığı ile donatılmış olması, tuş takımının tü- müyle kontrolunuz altında olduğunu ve her olayı rahatça izleyebildiğiniz hissini yerleştiriyor içinize. Tüm tuş takımının altında bulunan iki adet açılır, kapanır çıkıntı sayesinde yaz- ma açısını istediğiniz biçimde ayarla- manız mümkün kılınmış. Eğer, tuş takımını o sırada kullanmıyorsanız (mouse ve window'larla çalışırken) tüm tuş takımı bloğunu CPU'nun al- tına itebiliyorsunuz. Böylece, ortalık- ta bulunup işlerinizi karıştırmıyor. Tuş takımının esas gücünü, içini açarak gördük. Kendine ait bir ana işlem ünitesiyle, başlı başına bir bil- gisayar, AMIGA'nın-tuş takımı. Bir- buçuk megahertz darbelerle çalışan 6500/1 ana işlem ünitesi, içinde iki ki- lobyte ROM, 64 byte RAM ve dört tane sekizer bitlik giriş/çıkış kanalı barındırıyor. Sistem darbelerini üret- mek için 3 MHZz'lik bir osilatör dev- resi, frekansı ikiye bölerek, ana işlem ünitesini sürüyor. Kendisine özel do- nanım ve yazılım sayesinde, tuş takı- mı, herhangi bir tuşun basılmasını ve kaldırılmasını anlayıp CPU'ya bildi- rebilecek kadar becerikli. İlk başta da belirttiğimiz gibi, tuş takımı CPU”'ya dört kanallı bir kab- loyla bağlı. Bu kanallardan iki tane- si besleme voltajını taşıyor. (4 5V ve şase). Üçüncüsü, CPU ve tuş takımı devresi arasındaki senkronizasyon bilgisini taşırken en sonuncu kanal bu senkronizasyona uygun bilginin ken- disini taşıyor. Bilgiler 8-bitlik (yani byte'lik) paketler halinde gönderili- yor. Taşıma hızının saniyede 17000 bite erişebildiği belirtilmiş. Yani, sa- niyede 2000 tuşluk bilgi. Eh yani, en usta steno veya operatörü bile rahat- ça idare eder bu hız. AMIGA'nın tuş takımında toplam 91 tuş var. Bunlardan yedi tanesi ol- dukça özel işlemlerle yüklendiği için kendi hatlarına sahipler ve ötekilerle birlikte matris işlemine girmiyorlar. Geriye kalan 84 tuş, 6 sıralık ve 15 kolonluk bir matrisin elemanları ola- rak dağıtılmış. Basit bir matematik- sel hesap daha altı tuşluk boş yerin olduğunu göstermektedir. Aslında, plaket üzerinde 15 değil de 16 kolon- luk yer olduğunu da belirtirsek, AMIGA'nın ileriki versiyonlarında 12 değişik tuş için daha yer var de- mektir. Tuş takımı, normal şartlarda gayet rahat çalışabildiği gibi, anormal şart- lar karşısında aciz kalmıyor. Mesela, bilgi gönderirken, bilginin yanlış gön- derildiği konusunda şüpheye düşer- se, bunu bildirip bilgiyi tekrar gön- deriyor. Devrenin tasarımı da olduk- ça esnek kullanımlara izin veriyor. İs- terseniz, tuş takımının soketini bilgi- sayar çalışmaya başladıktan sonra ta- kabilivorsunuz ve hiçbir sorun çıkmı- yor. Tuş takımı, besleme gerilimini alır almaz çalışmaya başlıyor ve ilk yaptığı iş kendi kendini test etmek. Herhangi bir hataya rastlarsa bunu “CAPS LOCK” ışığını yakıp söndü- rerek bildiriyor. Bunlardan başka, tuş takımına 'hardware' olarak sistemi resetleme olanağreklenmiş. “CONTROL/ tuşu- nu basılı tutup aynı anda her iki “AMIGA/” tuşlarına basarsanız, tüm sistem resetleniyor ve WORK- BENCH yeniden yüklenip sistem yeni baştan başlıyor. Bu tip durumlarda, WCS RAM'inde bulunan KICK- START”ı yeniden yüklemeye gerek kalmıyor. SONUÇ Aslında burada yapacağımız iş, bir sonuca varmaktan ziyade, bir ara vermek olacak. Her ne kadar, bu okuduğunuz yazı, AMIGA hakkında bir yazı dizisi değilse de birbirlerine bağlı olarak takip eden birkaç yazı- lık incelemeler sonunda bu aleti bir- çok yönden tam olarak tanıtabilece- ğiz sizlere. Önümüzdeki sayıda yer alacak olan “Teknik Açıdan AMIGA' adlı yazıda daha çok, AMIGA'nın donanımının nasıl gerçekleştirildiği ve “multitasking' işletim sisteminin tüm işlemleri nasıl yürüttüğünün de- taylarını göreceğiz. Gerçekten de tek- nik konularla ilgilenenler için bir zi- yafet olacak bu yazı. Bir ay sonra, görüşmek üzere hoşçakalın!..

Bu sayıdan diğer sayfalar: