23 Şubat 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

mıîlhyct itibaren MA JİK'te ArAM aA A M Perşembe akşamından ymamaza DİTA PARLO ve GUSTAV FRÖLİCH tarafından Telgraf adresi: İst. Milliyet Telefon Numaraları: Başmuharrir ve Müdür 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matbaa 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Müddeti geçen nüshalar 10 ku- ruştur. - Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete — müracaat edilir. Gazetemiz ilânların mes'u- Tiyetini kabul etmez. BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy — asker! rasat merke- Sahte dilenci ismindeki ma- tah yeni bir mal değildir. Dün- yanın her tarafında her zaman tesadüf edilen — şeylerdendir. Bunları her tarafta takip eder- ler. Cemiyet bunlara hiç taham mül edemez... Halbuki: Sahte zenginler, sahte âlimler ve sah Mün rızasile.. Sahte zengin bin lerle kaldırır, sahte âlim fikri. müzi harap eder ve sahte kibar cemiyetin vekarını yıkar... Birinciyi takip, tecziye ve ter' hip ederiz.. İkinciyi tedip et- “mek aklımıza gelmez. sa beş kuruş alır.. O da gönlü- ki 'ıl“â Kaş yapayım derken... İki tuhafiye mağazası, kar- şı karşıya! Birinin ismi “Hüs- sının kapısını aralayarak, dedi — Ferit Bey, geçen günkü al kordelâdan bir metre lâzım oldu. Şimdi bizim hizmetçi ge- Hirse kendisine ver.. — Peki' hanımefendi. Ferit Bey kutuları karıştır- dı. Allah, Allah.. Al - kordele. | nın önünden geçer. Ferit Bey onu da durdurdu: lip benden satın alınız. Ferit Bey, Naim Beye de on beş kuruş verdi. Ona da karşı magızadııı kordele aldırdı, Na |. im Beyin de gözü önünde kor- deleyi ölçtü. Tam seksen sekiz santimetre.. — Gördünüz ya Naim Bey, bir metre değil.. Tavsiyemde hile yapılıyor Bu sene beklenilmiyen tarzda ha vaların soğuk ve karlı gitmesi yü- zünden ihtikâra sapan odun ve kö- mürcüler meyanında antrasit kömür satan bazı müesseselerde bulunmak- tadır. Salamandra sobaları için İngi liz antrasit kömürü satan bu mües leri ise 30 liradır. Böyle bir müesse- Asrm ümdesi “MİLLİYET” tir. 23 ŞUBAT 1932 mış., Bursada sahte dilenci bul 'a n Kari sütunu n didesi L bete .i ı.waıı::n ha bılımeıııı:nneıl':r.'ı.çdmuş ça H l K AY E Antrasit kömüründe Yvain'in meşhur opereti ve NICOLAS RIMSKY ile Mogador tiyatrosu yıldızlarının temsili Ağzımdan Değil (Pas sur la bouche) Türkiye için Hariç için nü tabiat”, ötekinin ismi “Bin| —— Nasılsınız Naim Bey? İ- | seseler, son zamanlarda çok açık bir t ildi Si < HK :ıe k'bîrı"i vardır. Bunlınhhlç bir gömlek,,.. Birinin sahibi Fe | yisini inşallah.. Bugün bir şeye | hileye tevessül ettiklerinden alâka- Bütln dünya halkı tarafından tiy ıtroc-la.beyenıldıkten ER 3 aylığı 4 — a n:; tğum leşdmez cîmıyet US- |rit Bey, ötekinin Cezmi Bey. ihtiyacımız var mı? Yoksa Za- ::t' ""h"'"f"' ::;""__djkh“" cl;lt Yarın akşamdan itibaren Ö, ÖÜ a , AA 14 — va SÜ er ve her yere gi- Cumartesi sabahı — Leman | rarı yok. Şayet bir şeye ihtiya- lümm:ıydı“ı;: ei 'l':ır:iî'i:rmuiı > İ s B ah ere ll rr 28 — Sçlkuıhte d“;;îld eee ee $ Hanım “Hüsnü tabiat,, mağaza | cınız olursa karşıdan değil, ge- | kömürünün tonu 46 ve Rus antrasit MELEK Slnemasında Fevkalâde bir mutaffakiyet kazanacaktır. < | — Sinema -Tiyatro - | bulunduğum için hem fazla para ver Hd TaEalak GON fim, Bügün Akşam —— içtonbul Belediyesi Saat 21,30 da ŞehinTiyatrosul ENİNDE RADYO Bugünkü program zinden verilen malümata göre bu Ş den hiç kalmamış. Ne yapsın! | hakkım var mı imiş.. Turgut Mithat Şükrü A """ Ilm ISTANBUL. — Saat 18 den 19 a gün hava kısmen bulutlu olacak- Yenıbahçede Stady A Müşterisini yirmi dört saat bek —3— aF SONUNDA kadar gramefon, 19,5 Hafız Burhan | tır rüzgâr — mutehavvil kuvvetle Nihayet, galebe!.. Belediye | letsin de, gidip İstanbuldan mı Ferit Bey akşam üstü dük- Bu usul doğru değildir| Komedi 4 pende Bey heyeti, 20,8 Opera, 21 Hafız J esecektir. 22-2-932 tarihinde taz-ÜÖ| heyeti fenniyesi memnun ve 'ı’m?'d İ di kânmı kapatırken, sevincinden ŞA0 M İK ha diR Y“î' :V Ş '| Burhan Bey heyeti, 22 orkestra. i yiki nesimi 764 milimetre en faz-Bl| bahtiyardır. İstanbul şehrinin Birden aklına geldi. “Bin bir | kabına sığmayordu. Çünkü sa- | .. Celâl Beyin refik briraik e nn | la sıcaklık sıfır en az sıcaklıkll| stadı onun istediği yere yapıla- | Söralek,, mağazası rakip mağa- | bahtan akşama kadar tam elli ';ı:_ Ş':hh:m Pa oğ::m'm M d:l; Tercüme: edeü; î:ı_ıg- (ızı;ı X nE m"ı:' , nakız 4 sant *rat gaydedilmiştir.B| cak, Bu işten az çok anlayan | Za, amma oradan aldırsa ne o- | altı kişiye 15 &r kuruş vermiş, Ve öz TüRRSAk | Mediha ile bir M'“RM' Vaeti """I" hisadir 20,(5;0 n:;" o:: 5e Bi IZA ; '0 estrası. w — evimin telefon numarası aklım- — na daha basit bir numara ver- — İi olacaktır. Yangınlar neden Büyür? yangınların büyümesinin ıebe. bi itfaiyeye vaktinde haber ve- rilmemesidir.. Başka memleketlerde derhal itfaiyeye haber verilmesi için camlı telefonlar vardır. Bu ku- tulardan yangın olan civardaki. ne gidip camı kırarlar ve tele. fon âletini alıp “filân yerde yan gin var” derler.. Bizde böyle bir şey yapsanız her gün bu camları kıran ve asılsız yangın sporcuların fikirleri kâğıt sepe- tine atılmıştır.. Şehir meclisi sporculardan ziyade belediyeci- leri dinledi ve onları tercih etti. Ben den olsam böyle yapardım. Zaten spor, spor diyoruz... Bu o kadar ehemmiyetli şey midir lıga çıkarılacağına yemin ede- rim.. Bu belediyenin bir zaferi de- ğil, sporcuların ve spor teşkilâtı nın bir eseri zaafıdır... İstanbul mıntakası başında bır belediye mensubu varken İstanbul stadı nın belediyenin istemediği şekil de yapılmasına imkân yoktu. Ne yapalım kaderimizdir. Çeke riz., FELEK haber veren -— den baş alamazsınız... Onun i- çin bizde bunların yapılmasın- İrtihali müessif Merhum tüccar Kazanlı Hacı İs- lur? Derhal çırağına emir verdi: — Küçük, al şu on beş kuru şu da, karşıda Cezmi — Beyden bir metre kordele getir. Ferit Bey al kordeleyi alın- ca, bir kâğıda sarmağa hazırla- santimetre.. Bak, bak, — sen şu Cezmi Beye bak. Bir metrenin parasını al, seksen sekiz santi- metre ver.. Bunu öğrendiğime memnuün oldum., BŞ YEL, ; Her gün saat birde Osman Recai Bey Ferit Beyin mağaza- sının önünden geçer. Pazar gü nü Ferit Bey Osman Recai Be yi durdurttu: — Nasılsınız Recai Bey? de di, büğgün bir şeye ihtiyacınız yok mu?. — Teşekkür ederim. Bugün- karşı mağazadan bir metre kor dele aldırmış, — bü kordeleleri hepsinin gözü önünde ölçmüş ve hepsine de kordelelerin tam bir metre olmadığımnı göstermiş ti, Filvâki epice para sarfetmiş O neş'e ile her zaman gitti- ği kahvehanenin kapısını aça- rak girdi. Sağdan soldan tanıdı ğı bir çok kimselere selâm ver- -| di,ellerini sıktı.Kendisi de bir ke nara oturarak bir kahve ısmar- ladı. Derken kııı'ıçddı Bu sefer de “Bin bir göülek,, mağ likte muhasses eytam maaşımızı ö- DNĞT karladan a maktayız. Dun yoklama için şubeye müracaatımızda yoklama ilmü habe- rinin nahiye müdürlüğü tarafından dahi tasdiki lâzım geldiği tebliğ edil di. Yoklamaları icra edilecek eshabı 'dan Şeh kıdır kittim, tasdiki yaptırdım. Fa- kat mesele bu yof:unluxnmuılı bit medi, bu sefer de “sizin yoklamanız Eyup wbeunce yıpılıcıktır bina- h orayı denil- di, İlnmetgahım Hekimoğlu Alipa- şada olduğu ve bunca zamandanberi maaşımız oraca tevzi ve yoklamala rımız yine oraca ifa edildiği halde, tıı ıe(er ne dıye Eyııbe nakli muame nın sahibi Ca.ıîıî“Bey u;erıye girdi. O da sağa ıolı selâm verdi, eller sıktı ve Fçnt Beyin karşı tırıfıııdıkı masaya oturdu Fe : âr bir ıfnde ile Pa ve halde Iııılındııı.ıı memurlar ihtarla- rında ısrar ettiler, İşte beyefendi derin 'teessür ve ıztıraplar içinde halimi size arzedi- yorum. Allah ışlnnı samimi sütunla Tenzilâtlı talebe gecesi 3 mart perşembeden itibaren YALOVA TÜRKÜSÜ —— Pangaltı sinemasında Fransız Tiyatrosunda Bu akşam saat 21,30 te Rouketa, Yarınki çarşamba akşamı son defa olarakLohagos Lily. Pek yakında Rose Marie, Horos tis tihis. —— RAŞİT RIZA TİYATROSU Bu akşam saat 21,30 da ilk defa SERSERİ Piyes 4 perdı Tercüme eden: Munhntar B. Talebeye, muallim - ve zabitana birinci 50 dühüliye 30 k. BÜKREŞ (394,2 m.)—16 kilovat. Saat: 18,10 muhtelif musiki, 19,40 müntehap musiki parçaları, 20 radyo orkestrası, yıp PEŞTE (550,5 m.) Saat: 19,40 konferans, 20,30 kon- Hu * k Ki, Belediye reisini, belediye er- nfyordu. El alışkanlığı olacak, | .. MiEr) imdi .« | Mmaaşın yapacakları işleri tasrih eden Hem tiyatro hem 'sinema şu i Hi P Eğer şimdiye kadar yangın- kınım kırıp ta onlırm dedikle- | bir kere ölçtü ve şaşırdı: ıt:.î:î;: r iî::i::vbî:—n;:;l:;eîlh ve muteber gazetenizin 7 şubat 932 | tın 22 inci );:.h günü akşamı xşgîîk ::r:::'nz:_'“ SEri İ GÜNY v:ı larm ned_' büyüdüğünü ke?fş rini — yapmayalım.. Yeşa. |.. — Vay, bu.da ne? Kordd_e tiyacı olu;'u göz göre göre al-| de intişar eden yedi — maddelik | Şevki Bey — tarafından DENİZ B demedilerse ben haber vereyim: İsm — Yenibahçe — stadı ve | bir metre değil, seksen sekiz dalmada rız’ı olacak değillerdi | izahnamede buna dair bir kayt | KORSANLARI 3 perde. Varyete- | BUDAPEŞTE (550,5 m.)—25 kiloyat. — — Yangımlar ateşten büyür...'onun — kahramanları.. — Sta. | Santimetre., ya? Sonra bu elli altı kişi gör- | Yoktur dedik memur beyler nuf | Jer, danslar, Her yer 30 kuruş. Saat: 18,30 operadan nakil. — ÂAteş çok olur, rüıgıı- da eser,|dın ne Zaman biteceğini bil- Bir kere daha ölçtü, bir kere düklerini sağa sola da anlata- | Ve #iddetle hayır! Ofasınm da ç — büyür... mem amma, yapıldıktan altı ay | daha ölçtü: caklardı. Bundan daha mükem- | tatdiki lâzımdır,, dediler. Bunun ü- DN LONDRA (300,5 m.)—70 kilovat — Bazıları iddia ediyorlar ki; | sonra ıçıude ot bitip çayırı satı- | — Evet, tam — seksen sekiz | * | yrr . lur v AT zerine kesif kar fırtınası içinde yav ECONOMOU OPERET HEYETİ | Saat: 21 keman konseri, 21,30 ko- medi, 22,15 askeri muzika, 23,35 dans havaları, PRAG (48B8,6 m.)—120 kilovat. Saat: 18,25 Radyo jurnal, 19 jim- nastik, havadis, 19.05 konferans, 20,55 havadis ve saire. ROMA (441,2 m.)—75 kilovat. Saat: 20,15 Muzika, 21 komedi. VARŞOVA (1411 m.)—158 kilovat. Saat: 18,50 muhtelif, 19,45 Rad. —— yo jurnal, 20,15 halk konseri, 22,40 Radyo jurnal, dans muzikası, VİYANA (517,2 m.)—20 kilovat. n faide beklemem. Yalnız iti y ” ÜY a p ra il Efendinin haremi iç- | lük bi & ği 5 rınızda /buna Iıırhç Cumartesi akşam 21,30 da ”» e - — Meri eri a-' iniz. il lar otometik olduğu zaman it. | "" ve tüccar Faik Beylerin validele. | — — - Zararı yok. Şayet bir şey (p . ra çok teşekkür ederim. | Alipaşa caddelinda” Tef ı..ıa'l AŞKIN MANASI ri, 20,15 musikili komedi, 22,15 ha- faiye idaresi tarafımdan yangın ri Mıınıre Hanım - irtihali daribeka lu.ım olurıı, sakın “Bin bir biri üç ve diğeri yedi yaşındaki yav | — HER— vadis, 22,30 dans musikisi. İllaran Kalaylatmak için Bu'tü iştir. Cenazesi bugünkü salı dan almayı| —— Bana mi teşekkür ediyor- mı.m_ı,uııın Brilolene kader Ürlünidetaşi ğ afalak' gözetelöcie ilks " edil :u':ı: Düyunu Umumiye ve Cümhu- nız. Benden alınız. sun? Ne yaptım ki neye teşek- ıoııltlrdılızgnn a Tataddeli ikidei iSlle meraaolağöh mişti. Ben unuttum, Tayyare | den kaldırı!arak ikindi namazını Fa- Ve ilâve etti: DERE çe ” kür ediyorsun? 4 ! Hel:im:iıı *Alipaşa — caddesinde FERAH SİNEMADA dan: Müflis Sultanhamamında i- tih camiinde badeleda Edirnek: — Evet, Recai Bey. Hani| — Canım, sabahleyin bizim | 46 numaralı hanede: Sabire | — 8Su gece haik gecesi duhüliye 20 | kinci vakıf hanında 11 No, da Ku- bileti alıyorum da bir türlü nu- ,marasını aklımda tütamıyorum. Allah sizi inandırsın, çok defa nız muhakakk bir şey varsa o da ' mek yahut ıîmdiki halde tele. fon santralından “itfaiye” yi is- — temek esasını koymak çok faide Sahte dilenciler!.. Pariste sahte dilenciler var- sındaki aile kabristanıma defnedile- cektir. Mevlâ rahmet eyleye.. Zührevi ve idrar yolu hasta- *Yeni neşriyat Holivut Holivut'un ikinci sene altıncı nu- marası dün zengin mündericat ve bir çok Artist etmiştir. resimlerile intişar bunu “Bin bir gömlek,, mağaza sı rakibimdir diye söylemiyo- rum, Buyurun şu on — kuruşu.. satın alın ve sonra buraya ge- — Bakım ölçeceğim, dedi, bir metre ne eder? Yüz tantimetre değil mi, işte! Bu koördele tım nüzle gördünüz değil mi? Mak sadım da bu idi.. Naim Bey her gün sabahle. yin “Hüsnü tabiat,, mağazası- çırağa bir metre kordele verme miş mi idin? Kahvede bulunan Recai Be. metresiz'nasıl alış veriş yapaca ğım? Aklıma bir şey SCİ : He. men çocuğu senin dükkâna gön .derdim. Bir metre kordele al. dırdım. Bütün gün senin verdi. ğin kordele bana metre vazife- sini gördü. Onun için teşekkür ediyorum. aa n me --0 n —e a eee armn B a eee car S RSMrR ci meneram ÜLLMEM X MN MLAT TT A işliyor.. Kendi kendime ıırılı 3 üncü Kolordu Iılânlırı vinin Sirkecide Saraciyye am- günü saat 15 te satılacaktır. Taliplerin kösele kıvrpmn:ılm— | nı görmek üzere mezkür am- bar MD, ne ve şu*mamesım almak ve münakasaya iştirak etmek üzere Klom, a müracaat- ları. (82) (583) triğe benzetiyoruz. Onu sevmi malıyım. Ben de onunum. umumi koltuk 35 komik dümbüllü İsmail ve Ahmet Beyler temsilleri, maşçı Abraham Hasan ve Mahtumu Halefi Moiz, Hanri, Nesim Bahar 2 oyun bir arada Cihaz S 2 YFA URA ait mallar tasfi ) şudunYıngm telâşı arasında it- İlekları mütehassısı: Sirkeci, || Hin- — Anlatayım. Bu sabah dük | harında mevcut 10,000 ikilo kö- | l P gi i 5 y i Bey ördeleyi ânı ükkânda bir tane KÜti Dü faiye telefonunun — numarasını (Bi Muradiye caddesi - No. 35. Recai kordeleyi aldı, | kânı açtım. D d sele kırpıntısı aleni münakasa y y ç ici Her gün saat 14-18. geldi ve Ferit Bey — de hemen | metre var. Ararrm, ararım, yok, z Ittihad.ı Miılî bulmak güç olur... Onun için bu g inetfağk cek gel keydar Bizlik mölre kıybolmlli Eh, usulile 9 Mart 932 çarşamba TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ Harik ve hayat üzerine sigorta muameles. icra eyleriz. Sigortaları halk için müsait şeraiti havidir. Merkezi idaresi: Galatada Ünyon Hanında Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır Tel: Beyoğlu : K Benden izahat te istemeyin. Sa | : K 5 kx Kİ dan çıkıyor. Kabahat aklımda B ri ÜS e ea yin, Naim Beyin ve diğer elli perde pansiyoncu Cevriye 3 Me ye '-'dUmİ! ve mahkemece — iflâsın mı, numarada mı bilmem. Yal- | Dr. Ce lal Tevfık '::: gâl;::! ı,il;"llll!k.. mk:ı—id.:l: altı kişinin huzurunda izah et- İSİM'M V İN DEÇEŞ :;: hlivanlar ve 'Anattı kap Kai iş olduğu ti: . ilân olunur . 4887 Naran'ı kime bırakıyorsun?. Fakat, tam bu anda telefon- Mı"ıyet in Edebi Romanı: 18 dan... konuşüyordum: yen, beğenmiyen, hayran ol- Ve.. kat'iyetle ilâve ediyo- O ne olacak?. .. — Müsteşar Bey sizi istiyor — Karım haklı.. | mıyan kimse yoktur. Fıkıt, rum: Dedi. Ve hemen Naran goz v ' lar.. Onu ben terkettim! "|hiç birimiz ona el süremeyiz. — Karımın hakkı var. lerimde canlandı, dirildi; sanki ğ Dediler. Ben telefonda: Ondan ben ayrıldım. sürersek yanarız, mahvoluruz: Yerden göğe kadar — hakkı | karşımdaymış, yanımdaymış, — Müsteşar Bey mi?.. Ona ben hakaret ettim.. Kadını da böyle görmek iste- | var. benimle konuşuyormuş, bını Derken amca da bunu duy- Karılık hakkı düşünmedim. | riz. ğenilsin, sevilsin, lıo;ı Hem düşünüyordum: — Olmaz.. Etem İZZET Hiç sesimi çıkarmıyordum. onun için tek kelime söyliyo- du, — Eh ben de gidiyorum! Çocuğumu yüzüstü bırak- tım ! gıtsın, fakat kimse ona el sür- mesin, süremesin! — deriz. Bu — O çok hassas, çok vekar- k, izzeti nefsine düşkün bir ka aramadıktan Diyormuş gibi oldum. Titre dim. Utandım. Kalbimin: — be olduğunu unuttun ha.. M — bundan fazla olamaz.. Devlet, — millet te seni bir insan zannet- — pan, canı ciğeri ç$ uğunu gö- — sam eşek çobanlığı bile yaptırt — dürlüğü, L lrkk ödil; ise miş ve iş emniyet etmiş. Yazık lar olsun. Karısına bunları ya- desin, ne yapıyorsun, gelsene?.. desin. Benim yeğenim, kanımdan gelen Nesrin hiç bir zaman onu — yapmaz. Âncak, hiddet, hayret ve asabiyetim- dir ki beni seninle karşılaştır- dı. Hakikaten hayret — ediyo- zü görmeyen ve orosp şine düşen bir adama ben ol- mam, Nerede kaldı ki şifre mü- Ve.. ikide bir ilâve ediyor- dü: R — Sakın ha — bir mana çıkarma. Buraya ne rum: Sen bu kadar ıdılığı na- sıl yapabildin? Yar bu iğrençliği nasıl şımdıye kı. dar saklıyabildin?. — Amcacığım.. * Dedim, bir şeyler de ben söy $ A W K | tım: — karın namına — geldim, ıçdı 2 ——Hıklmııım Nesrin.. - dim. Hâlâ kafamın içinde amca Bey, Nesrin, Ergin — biribirini kovalayan birer — hayalet gibi dolaşıyorlardı. Düşündüm: — Amca Beyin hakkı var.. Dedim. Ne kadar ağır söy- lese, ne kadar hakaret etse ye- rinde idi ve.. tek kelime ile bile olsa cevap verilmezdi. Zaten amcanın bütün bana söyledik- lerini ben daha evvel kendi ken dime — söylememiş mi idim?.. Yalnız fikirlerim şimdi kafam- da daha canlı bir inkişaf bulu. İyor, ve muhakemem daha çok benı beklerdi?. merak etmekten, ıozlemekten başka he yaptı?. Kim olsa benim yaptiğıma tahammül ederdi?. Ve.. daha sonra kendimi 0- nun yerine koydum. İyice dal- dım. Derin derin düşündüm. Korkarak, haşyet duyarak dü- şünüyordum ve kendimden s0- ruyordum: — Benim yaptığımı karım yapsaydı ne olurdum?. Yine bunun cevabını yordum: veri- ) — Biz erkekler. kıdmı dek' e bağei n eee nti seydi ve benim kendisine yap- tıklarımı yıpııydı ne olıırdum? Yah onu ğa kalkar, yahut ta ıııbıyetle kimbilir neleı- yapmağa kalkar- dım?. Ve.. her vakit — olduğu gibi yine hükmümü veriyordum: — Bir koca için vaziyet ne ise, karısı için de tıpkı odur. Ben nasıl onun — sahibi isem o da benim sahibim. Ben nasıl — onun en küçük bir şey yapmasına tahammül edemiyorsam, o da, dıyınımı- makla haklıdır. Ben de onun onu aramalı, af dilenmeli ve bir daha bir şey yıpı!ıımağı yemin etmeliyim. Belki, ancak böyle- likle kabahatimi affettirebili- rim, Hattâ bir aralık: — Gideyim.. Diye düşündüm. Hele ço- cuğumun mehtap gözleri göz- lerimin içine doğdu ve.. kalbi - me bir sızı, çok azaplı ve hü. zünlü bir sızı düşürdü. Fakat, tam bu anda sanki bir el, kuv- vetli bir el omuzumdan yakala dı, beni-silkeledi: - ll '_Ne yapıyorsun?; Söyliyecek sözüm yoktu ki, se- | rum. Yeiemm çok yukıek ı'uh Dedi, yerinden kalktı; elimi | — Ve.. gittikçe dılınk düşü. | düşüncenin esiri — iken Nesrin | dındır. Ben onu — Olmaz.. Olmaz.. sim çıksın.. Halbuki, o durma- | lu bir kadındır. Onu filân sikmağa lüzum gör nüyordum: bir gün bana — gelse: “Benim | yalvarıp yakarmadıktan sonra Diye çırpınışını hissettim. — Macasına söylüyordu: evinde bırıkıp çıktıktın sonra, | çıktı gitti. — O çok masum!. sevdiğim bir erkek — var. Onu | benim ne yuzume bıkıı-, ne de Ve bu çırpmış bir anda hulüıı — Üstelik bir de karının ge- | o da senin kadar alçalabilme- ŞİÇ DAT Melek gibi temiz kadın!. çok seviyorum. Ona bayılıyo- | bir lokma el ç olsa- varl lidir ki peşinden koşsun; nere Müsteşarla konuştum, gel- Kim olur da sabaha kadar |rum. Ben onsuz olamam..,, de| gelir, beni arar . Ben ııtınelı, lııkım oldu, sar' ılı alevli bir hâkimiyetin hüfümasına esir ol dum, kararımı verdim: — Ben gidemem.. Artık — Naran'dan ayrıla- mam.. Ayrılmık Bu, imkânsız b Ve tekrar bu sarhoşluk be- ni sardı; tekrar onun sürüyen, bağlayan ve büyülüyen gözleri gözlerimi — çekti ve ben bütün hüviyetimle tekrar , — Onunum.. Diye diye o hayaletin peşin den yürüdüm. z f XDevamt var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: