8 Temmuz 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

8 Temmuz 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ in a Ssetirinin Gözile | Milli savaşta kadın Anadolunun vatansever, özlü kadını Milli mücadelede bütün cesaret ve asaletini göstermiştir Herhangi serbesti ile seçilmiş parlâmentosu- nun bundan daha asilâne duygu - larla kendi merkezinde yerleştiği var mıdır? Ankarada Gazi'nin gayet mües- sir bir levha olan atlı heykelinin kaidesi çevresinde, tabii cesamet- te, adeta canlı üç resim var. Önde, gözlerini uzak Sakarya savaşma dilemiş ileri doğru adım açan iki piyade var; yirmi iki gün süren bu savaşın top seslerini, üzüntülü sa- atler yaşıyan hükümet merkezi a - y Hü kadım bu müselles şekli tamam- Jamaktadır. Görmüş olduğum bü- tün harp abideleri arasında bu a- bide kadar, sevgili anayurdu mü »- dafaa için bir milletin elele vere- rek canla başla çalışmasmı tenasil edeni yoktur. Bu, mükemmel bir liderin etrafıma dizilmiş mükem - bir gruptur; milletin kadınları iyeyi düşmandan, Anadoluyu süpürerek içeride devlet merkezi- nin kapılarına dayanmış istilâcı Yunanlılardan kurtarmıya hazırla- nan erkeklere yardım ediyor. Bu vatansever savaşçı kadın, arkası- nı duvara dayıyarak şiddetli hayat memat mücadelesi; milletin çok şanlı Kadın orada hem Türk ırkının müs tahsil ruhunu hem de erkeklerile birlikte ömuzomüza harbetmek ar- zu ve iştiyakmı gösteren bir timsal gibi duruyor. Anayurtta Türkleri temsil etmiyen bir hükümete ve dı. şarrdan gelen istilâya karşı Türki- yenin kıyammda bütün Türk ka- 'dınları işte böyle ( durmuşlardır. Hadiseleri gözlerile gören bir şahit bana milletin yaptığı hazırlığa da- ir şu dokunaklı vak'ayı anlatmış- tı: Ruslarm memleket içine taşma- rak Türk inkılâpçılarma teslim e- dilmek üzere, Karadeniz yalıları nın muhtelif noktalarına cephane * çıkarmış olduklarını biliyoruz. Ne- rede ve ne vakit olursa olsun cep- hane yükü geldi mi, erkek, kadın ve çocuk herkes kol ve ( paçaları sıvıyarak derhal yükü boşaltmıya koşmuş ve hiç vakit kaybetmeksi- zin cephaneleri en yakım köye gö- türmüşlerdir; o köyün halkı gelen cephaneyi ayni veçhile ve derhal daha ilerideki köye nakletmişler ve böylece cephane köyden köye ta şınmak suretile gideceği yere ulaş- tırıkmıştır. Bana bu âyeyi an- latan zat günün birinde bu dört gözle beklenen ve çok lâzrm olan harp malzemesinin tesadüfen nak- liyatına şahit olmuştur. Çocuğunu sırtma bağlamış ve üstüne de bir örtü sarmış olan bir kadın bilhas- sa gözüne ilişmiştir. Kucağmdaki top mermisini iki tekerlekli kü cük kağnı arabasma yerleştirdik. ten sonra yağmur yağmıya başla- mış, kadın hiç düşünmeksizin ve bir an bile tereddüt etmeksi cCuğu saran örtüyü hemen al merminin üstüne örtmüştür! Anadolunun vatanperver kadın. ları işte böyle özlü insanlardır. Mermi taşıyan köylü kadın tam ist'klâl içi itsiz bir savaş ha- zırlığına girişmiş bir milletin sade- ce silâhlanmak faaliyetlerini gös- teren bir timsal olmakla kalkmıyor, ayni zamanda bize Büyük Millet Meclisinin toplanmalarına başla - dıktan sonra verdiği . ilk mühim kararı da hatırlatıyor. Bu ilk karar, Moskovaya hususi bir sefaret heyeti göndermekti. He. yet 1 mayıs 1920 de Ankaradan yola çıkmış ve 24 ağustosla Rusya Hükümetle bir uzlaşma imza et - “mişti. Mezkür uzlaşmayı kucakla- makta olan şimdiki muahede an - cak 16 mart 1921 tarihinde imza edilmesine rağmen, Ruslar, çok İ5- zım olan silâh ve cephaneyi Tür- kiyenin muhtelif Karadeniz liman. Jarma teslimden geri kalmamışlar- dır. O vakitler Ruslar Türkiyenin biricik dostu idi ve Türkler bu ha- kikati hiçbir vakit unutmamışlar- dır. Türkler Rusyadaki | Sovyet tarzının memleketlerine girmesine kat'iyyen müsaade etmedikleri gi- bi Italyadan da herhangi bir fa - şizm şeklini kabule kat'iyyen ta - raftar değildirler. Ancak Ruslarm bir vakitler o tek başına ve dost - suz harbeden Türkiyeye uzattığı el hep hatırda o kalmaktadır; bu noktayı ecnebiler bilhassa akılda tutmalıdır. Simdi srkıntı ve ıstrap birçok bir milletin kemali | yerlerde başgöstermiye © başladı. 15 mayıs 1919 da İzmire asker çi- karan Yunanlılar 22 haziran 1920 de umumi taarruza girişti, diğer ta- raftan da İngilizler 25 haziranda Mudanyaya ve 2 Ban- dırmaya asker çıkardılar. Kendile- rine “Yeşil ordu,, adı takan eşki- yalardan ibaret, o hem ecnebilere hem de vatandaşlara dü: olan bir sürü, Mustafa K. in müsa- mahakârane bir surette “zarar veri ci mahiyette,, vasfını verdiği birta- kım harekâta girişti. — * Türklerin sıkıntısmı arttırmak için Ermeniler şarkta bir istilâya kalkıştılar. Ancak bu hareket he - men söndürüldü. 5 teşrinievvelde Kars zaptedildi. 6 teşrinisanide de Ermeniler sulh istedi. O 1920 se- pesinin yaz ve sonbaharı yeni top- amd meclis için hiç te hoş değil- i. Fakat 1921 yılı ümütverici bir möjde getirdi. Ezeldenberi vefa- kâr ve sadık olan İsmet Paşa 6 kâ- nunusanide Yunan ( istilâcılarma karşı ilk İnönü zaferini kazandı, yeni Meclisi de, milli istiklâlleri i- çin birçok cephelerde (o harbeden Türk kuvvetlerinin tevhidi için 20 kâmmusanide yeni bir kanun çı - kardı. 2 tta açılıp 12 marta ka- dar devam imar dren eds Lodi râ konferan- sı Türklere, 23 martta Yunanlıla- zak ve selen geldi. Onlar evvelce girmiş oldukları Bırsadan yola çıkarak evvelâ 29 ağustos 1920 de Uşağı işgal etmiş- lerdi, Burasını Mustafa Kemal'in Dumlupmardaki ezici muzafferi - yetinden sonra Uşak'ta Yunan je- neralleri teslim oluncıya kadar el- lerinde tuttular. 1921 yılının yürek üzücü kışına gözlerimizi çevirince dehşetli bir surette yorgun düşmüş Türklere Allah tarafından bir ve ulüvvücenapla etmesidir. İsmet Paşaya yazdığı mektuptan da anlaşılacağı gibi Mustafa Ke- manasile mal tam büyük kalpli bir devlet adamıdır: “Bütün tarihi âlemde sizin İnö- nü meydan muharebelerinde de - ruhte ettiğiniz vazife kadar ağır lâl ve hayatı, dâhiyane idareni: tında şerefle vazifelerini o gören kumanda ve silâh arkadaşlarınızın kalp ve hamiyetine büyük emni - yetle istinat ediyordu. Siz orada düşmanı değil, milletin ma- küs talihini de yendiniz. İstlâ al - tındaki bedbaht topraklarımızla beraber bütün vatan bugün mün - tehalarma kadar zaferinizi tesit ediyor. Düşmanın hırsı istilâsı a - zim ve hamiyetinizin yalçın kaya- larma başmı çarparak hurdehaş oldu. Türkçeye çeviren: Ahmet EKREM Türk kadını Ve İsviçreliler asly Pr. M. Malche Cenevrede bir konferans verdi Cenevreden gazetemize yazılıyor: Cenevre Kadınlar Birliği 2 kon Üz ere pa zartesi akşamı cemiyet salonunda Türk kadınlığı hakkında bir konfe - rans tertip etti. Bu konferans 1935 se. nesinde kongresini İstanbulda decek olan beynelmilel kadmlar bir- liği içtimaında bulunacaklara Türk tmak gayesini taşıyordu. Konferansın bu sahada en salâhiyet- le söz söyliyebilecek © olan Türk dostu ve memleketinin maruf hatibi Prof. Malche tarafından verilmesi de ken- disinden rica edilmişti. Tayin edilen bir aamiin kütlesi önünde hatip Türk kadınlığını İsviçre kadılığına takdim ediyordu. M. Malche konferansında Pierre Lo- tinin tansttığı Türkiyenin, bu maruf muharririn iş görüşü neticesi, benzemediğini talâ isbat ettiğ me ağ ğini ve mokta- larda garp kadınlarının henüz ereme dikleri mevkileri salâhiyetle isgal et- BELEDİYEDE İndirilen Tabelalar Belediye yeni bir şekil ve tedbir arıyor Hükümet, son kanunla levha ve tabela resmini bir misli arttır- mıştı. Bazı esnaf, vergiyi fazla bulduğundan levha ve tabelâları - nı dükkânlarınm üzerinden indir- mişlerdir.. Belediye bu suretle, ken di aldığı resimden mühim bir mik darda zarar etmiştir. Belediye, kendi levha ve tabela resmini bir mikdar indirmeğe karar vermiş - tir, Bu hussuta tetkikat yapılmak. tadır. İndirilecek mikdarla hükü- metin ilâve ettiği tekabül edecek, esnaf gene eskisi kadar levha ve tabela resmi vermiş olacaktır. Bebekte Belediye oteli Belediye, Bebek bahçesine as- ri, büyük bir otel inşa ettirmeğe karar vermiştir. Otelin projesi ik- mal edilmiştir. İnşaat bir mütcah- hide havale edilmiştir. Müteahi oteli inşa ettikten sonra kendisi iş- letecek, masraf çıktıktan sonra be İediyeye devredecektir. Bu husus- ta mukavelenamede bir müddet tayin edilmiştir. Yıldız davası bitti Yıldız bahçesini bir zamanlar kiralayan Maryü Sera ile belediye arasında senelerdenbe:i süren ihti Iâf nihayet bulmuştur. Maryü Se- ra belediyeyi dava ederek 5,5 mil İira zarar ve ziyan istemişti. inci hükuk mahkemesi de 32 bin liraya sulh teklifini karârlaştırmış ta. İkinci hukukun bu kârarmı tem yiz tasdik etmiş, belediye ilâm al- mıştır. Belediye Marü Seraya 32 bin lira verecek, senelerce sürük - Penen ihtilâf bitmiş olacaktır. Gazi köprüsü ne zaman yapılacak? Gazi köprüsü üzerinde tetki - Kat yapan hakem komisyonu me- saisini ikmal etmiş, raporunu Na- fin elleme ele e 'dermiştir. im Vekâleti, köprüsü projesinin esasından de- Brürülmesi yordu. Belediye ise p'bjede tadilâtı muvafık bul- muwyordu, Komisyon, projenin tat bikat kısmında bazı tadilâta ka - rar vermiştir. Bu hususta, projeyi yapan mü- bendis Pijo'nun da noktai nazarı almacaktır. Belediye, Gazi-köprü- süne ait diğer evrakı da Nafin ve- kâletine göndermiştir. On beş gü- ne kadar Vekâletin bir cevap ver mesi beklenmektedir. Bir yaz için de, köprünün münakasaya konma ümit olunmaktadır. Plâjların fiatı Plâjların bedeli pahalı olduğu na dair belediyeye bazı şikâyetler olmuştur. Belediye mutedil had - den fazla fiat isteyen plâjların, fi- at listelerinde tadilât yapacaktır. Afişaj imtiyazı mukavelesinde yeni tadilât İlân ve Afijaj imtiyazin: bele- diye Anadolu Ajansına vermişti Mukavelenamede yeniden bazı ta dilât yapılmaktadır. Bu husustaki Anadolu Ayincı umumü müdürü Muvaffak Bey de iştirak etmekte- dir. Mukavelename yakında kat'i şeklini alacaktır. İyi suya kötü su mu katıyorlar Bazı sucuların pis küyu suları nı iyi su ile karıştırarak sattıkları anlaşılmıştır. Belediye şehir için - de, yangm yerlerindeki ağzı açık metrük kuyuların kapatılmasını kaymakamlıklara tamim etmiştir. Fena su satanlar hakkında zabıt tu tularak kendilerinden ağır para ce zası alınacaktır. mekte olduklarınz sözlemitşir. Mem - İekette ilim hayatımın kadınları nasil yetiştirdiğini sitayişle söylerken İs- met Paşa Kız Enstitüsünün Avrupa ve Amerikanın herhangi hükümet mer- kezinin bile gıpla ile bakacakları bir müessese olduğunu ilâve etiliştir. Türkiyenin yeniliği yolunda Türk ka i ile, zekâsı ile kendine dü şen vazifeyi her yerde muavffakiyet- İe başarıyor. Bu hal Türk kadınına ve- rilen haklara lâyik olduklarını 'sbata kâfidir. Sözlerine nihayet verirken M. Malche Gazinin Ankaradaki âbidesini, omuz mermi taşıyan güzel yüzlü Türk kadınını canlandıra- rak, onun memleketinin kurtuluşu yo- Bin Mi nasıl yardım eti > Ne güzel bir semboldür) ei M LLİYET P, PAZAR 8 TEMMUZ 1934 Ihtikâr Bahri Doğan Bey bazı tedbirler tavsiye ediyor | Fiatları sıkı bir kontrola tabi tutmak, kooperatif hareketlerine geçmek lâzım Ihtikâr var ms, yok mu diye düşü- nülüp dururken piyasada bizzat iş ya panlar ihtikârım mevcut olduğunu, hem de belediyenin tedbir alamama” #rnn buna sebep olduğunu söylüyor- lar. Halkın en fazla ehemmiyet verdi y muhakkak ki gıda maddeleri rıdır.. Gene bunların içinde her kesi en fazla sebze ve meyve kiniları dar etmektedir. Çünkü her e vin her gün mühtaç olduğu maddeler bunlardır. Fakat bir taraftan da asıl ihtikârm bu maddeler üzerinde oldu ğu anlaşılıyor. Daha düne kadar İktı- #at Vekiâletinin Şirketler komiseri bu lunan Bahri Doğan Bey şimdi Yemiş iskelesinde bir dükkânda kabzımallık yapıyor. Babri Bey diyor ki: Kabamnallar meselesi hakkında gazetelerde intişar eden yazılar bu mesele etrafında gazeteci ai , larla yaptığım ufak bir hasbühailn noksan olarak inikâsından ibaret Evvelâ, meyve sebze fintlarınn müs tehlike pahalıya geçtiği bir emri mu hakkaktır. Bu; müstahsilden müsteh dike kadar rol alan eşhasın iyi ve kuvvetli bir teşkilâta malik bulunma» ları ve bu işte nazami faideyi istihdaf etmiş bulunmaalırıdır. Bana kalırsa istihsal kredisini ko- operatifler delâletiel ve Ziraat ban - kası vasıtasile yapmalıdır. Burada be iyenin ve Hal i ro- lü bulunacaktır. » bu iş tama - men kabzımallar elindedir. O halde kabzımal bugünkü Tolile gerek sermayesine işlemekle serma - yesinin hadsiz faizini kazar a siyam giri Ni öleli alay nu bu kazanışa ilâve etmeğe sexvur olmaktadır. Ba anormal ve kontrolsüz kazanç lar müstahsilin eline bütün senelik e- Madenlerimizde İnkişaf az Türkiye dünya krom istihsalinde en önde mevki alıyor Mubtelif maden istihsalâtında Türkiye ciddi bir inkişafa doğru yürümektedir. 1933 senesinde sevkedilen her cins cevherlerimizde mühim faz - Wklar göze çarpmaktadır. Kömür istihsalâtımız 1933 senesinde 1.323.222 tonu bulmuştur. 1934 senesinde ise bugüne ka- der alnan metite geçen seneden daha fazla olacağını göstermek - tedir. Mühim miktarda ihracı artan cevherimiz kromdur. 1933 senesi zarfmda alınan imrariye mikta- Tı 75.379 tondur. Halbuki takas- tan istifade kararı verildikten son- ra bir sene zarfında 29.000 tonu mütecaviz krom harice sevkedik miştir, caviz krom harice sevkedilmiş - tir, Yunanistan hariç olmak üzere diğer memleketlerde ihracat ise mühim miktarda tenakus etmiş- tir. Her sene yüz ( binlerce ton krom istihsal merkezi olan (Ro- dezya) da bu sene ancak on beş — yirmi bin tona baliğ olmuştur. Türkiyenin bu seneki krom is- tibsali Avrupa sanayi © âleminde mühim tesir ika etmiştir. Adalarda şenlik haftası yim çalli #ailrali gag önümüzdeki perşembe akşamından iti. baren başlıyor. Ö akşam Yat klüp bah- gayet eğlenceli on dört tabloluk “Ada lar revüsü” Darülbedayiin en müm- taz artistleri tarafından temsil © edile cektir. Bu temsilden sonra oda şehrin en ile geç vakte kader dans edilecektir. zl Bu müstema şenliğe iştirak etmek” istiyenler davetiye almak için Tepeba- şında şehir tiyatrosuna (Darülbedayi) ve yahut Büyükadada Yat klübüne mü- racant ederek davetiye wabilirler. Şe- hirden gelecek zevat için sabah © saat me bir vapur tahsis edilmiştir. 13 temmuz cuma günü saat on sekiz- arklar ve mukavemet koşuları yapılacak ve ka- zananlara bediyeler, en iyi bakılmış ve &n güzel palana malik merkep sahiple- rine de münasip mükâfat tir. Bu varışlardan birisi Darülbedayi rm binecekleri merkepler ara- m. vır mı? 1 meğine mukabil az mikdarda bir ne- lde göreme- mesi veya görecek kuvvetli teşkilâta malik olamaması -ve kabzrmajlardan müsteblike kadar araya gelen muta- veresiye (bittabi a a) mal al ları neticesi olarak müstehlike de mal pahalıya geçmektedir. Demek oluyor ki kabzımal evvelâ açtığı kredi ile müstahsil ve gene aç- tığı kredi ile müstehlike kadar oörta- da oynayan mutavasartları kendi bandetmek, birisinden asgari fiatla mal almak, diğerine de dilediği k: 'dar bir kâr ilâvesile mal vermek gi niz bir ruhun sabi - ir. Ve işte ihtikârın esası budur. “Buna mâni olmak için yapılacak tedbirlere gelince; Gasmielerile çıktğı ortadan kaldırılması değ Idir. Bon ce icabatına riaycti öğ Onun için do bele diyenin kuvvetle müdahâlesi icap e- der. im gibi İs tanbula mal gönderen mıntakalarda müstahsilleri bir arada toplanmak ve kooperatifler tesis etmek ve | Zira, Bankasmn ha kooperatiflerin faaliyeti- ni tanzim etmektir. 2 — Hal idaresini çok kuvvetli ve işten bihakkin znlayan ellere tevdi etmek ve bugünkü kabarmalar ce miyetinin saltanatma nihayet vermeli- MAHKEMELERDE Muayene edilirken yutulan iğne Bkarköyünde dişçi Koço Efen- dinin muayenehanesinde dişlerini tedavi ettirmekte olan Ömer Yıl - maz Efendi tedavi esnasında diş sinirlerini öldürmek için kullanı- lan şusnga iğnesinin kasden yut- turulduğunu iddia ederek mahke- meye müracâat etmiş, maddi ve ve mânevi beş bin lira zarar iste- miştir. Dün bu davaya bakılmış, dişçi Koço Efendi iğnenin kasden yutturulmadığını, Ömer Yılmaz Efendinin kendi ihtarına rağmen ağzımı açık tutmayıp kapadığı için iğneyi mihaniği bir hareketle yut tuğumu, söylemiştir. Mahkemede bu hususta muhtelif raporlar okun muş, neticede keyfiyetin Adli Tıp işleri müdürlüğünde tetkikine ka- rar verilmiş, muhakeme başka gü ne bırakılmıştır. Topkapı cinayeti Topkapıda sütçü Mehmet a- ğa ismindeki komşularını öldür. mekten suçlu Ahsen ve Reşat i- simli iki Kardeşin muhakemele- rine dün ağır ceza mahkemesinde devam edilmiş, birkaç kişi şahit o- larak dinlenmiştir. Fakat bu şahitler bir şey söy- lememişlerdir. Muhakeme gelmi yen diğer şahitlerin celbi için bir başka güne bırakılmıştır. Sigortalı dükkândan. Beyoğlunda Asmalmesçitte - ki mobilya mağazasından gecele- ym yangı çıkan İstimat efendi - mim düldkândeki eşyasının on bin liraya sigortalı olduğu anlasılmıs- tar. * Arşak ismindeki mağaza bek- ira zannaltına alınmıştır. Tahki - atı müddelumumi muavinlerin - den Ekrem Bey idare . etmekte ir. Yangın nasıl çıktığı henüz tesbit edilmemiştir. Abdülhamidin varislerinin bir iddiası İkinci Abdülhamidin varisleri asliye birinci hukuk mahkeme - sine müracaatla İstanbulda bulu- nan iki mühim arsa kaydının ken- di üzerlerine geçirilmesini istemiş- ler ve her ne kadar padişahlarm emlâk ve arazisi bir o kanun ile millet Bazmesine intikal etmiş bu- lunmakta ise de Abdülhamidin bu kanundan evvel vefat etmiş oldu- 7anu ve kanunun neşrinden evvel bu arsaların kendi uhtelerine inti- kal etmiş bulunması icap ettiğini, iddia etmişlerdir. Hazine avukatları bu emlâkin tasfiyesi için konulan bir sene müd det geçmiş olduğu cihetle bu iddia- VİLAYETTE Türk kültürüne Göre Türkiye Yeni İskân | kününü çok mühim hükümleri ifade ediyor Yeni iskân kanunu dün vilâye- te tebliğ edilmiştir. 52 maddeden mürekkep olan kanun çok mühim maddeleri ihtiva etmektedir. Kanuna göre, Türkiyede Türk kültürüne bağlılık dolayısile nü - fus oturuş ve yayılışmın, bu ka- nuna uygun olarak icra vekillerin ce yapılacak bir programa düzeltilmesi Dahiliye vekil Dabiliye vekâletince yapılan | ve icra vekilleri beyetince “tasdik olunacak haritaya göre Türkiye, iskân bakımından üç nevi mınta- kaya ayrılır. ir numaralı mıntakalar: Türk kültürü nüfusunun tekâsüfü iste- nilen yerlerdir. İki numaralı mıntakalar: Türk kültürüne temsili istenilen nüfu - sun nakil ve iskânma ayrılan yer- lerdir. Üç numaralı mtakalar: Yer, sıhhat, iktisat, kültür, siyaset, as- kerlik ve inzibat sebeplerile boşak tılması istenilen ve iskân ve ika- met yâsak edilen yerlerdir. Muhacir ve mülteciler kimlerdir Türkiyede birleşmek maksa: le dışarıdan münferiden veya temian gelmek istiyen Türk se yundan meskün veya göçebe fert- ler ve aşiretler ve Türk kültürü- ne bağlı meskün (kimseler, işbu kanunun hükümlerine göre Dahi- liye vekilliğinin emrile kabul olu- nur. Bunlara (muhacir) denilir. Dördüncü maddede (yazılan sebepler bulunmıyan mülteciler, Türkiyeye yerleşmek isterler ve bunu yazı ile bulundukları yerin bükümetine bildirirler ise muha- cir muamelesi görürler. Öbür mühteciler için vatandaş- hk kanma hükümleri tatbik olu- nur, Türkiyede yerleşmek maksadi- le olmayıp bir zaruret ilcasile mu- vakkat oturmak üzere sığmanla- ra (mülteci) denir. Kabul edilmiyen muhacirler Dördüncü madde şudur: Türk kültürüne bağlı olmıyanlar, anar- le çe mm kayi r, dışına şow lanlar Türkiyeye muhacir olarak & nmazlar. hı , İskân isteme hakkı Türk ırkından olup hükümet- ten iskân yardımı istememeyi ya- #4 ile bildiren muhacir ve mülte- ciler Türkiye içinde istedikleri yerde yerleşmeğe serbest bırakı - ırlar. Hükümetten iskân yardımı istiyenler hükümetin göstereceği yerlere gitmeğe mecburdurlar. Türkiyeye geldikleri tarihten itibaren öd yıl içinde iskân iste- miyen muhacir ve mültecilere is- kün yardımı yapılmaz. Gizli nUfusun kaydına devam ediliyor Gizli tema yazılmasıma de vam edilmek! Belediye teşki- lâtma gizli zi meydana çı 'karılması tamim olunmuştur. Undan alınan vergi Undan ve undan yapılan ma- mülâttan almmakta olan verginin için lâzım gelen talimat Bameler tamamen gelmiştir. Tatbikatta görülen bazı tered- dütlü noktalar hakkında Valinin riyasetinde bir komisyon da teş- “i i olamarak yakında toplanacak - Hava raporu Sıfır derecei hararete ve deniz 86 viyesine indirilmiz . barometre: Saat 7 de 762, 14 te 760, derecei hararet 7 de 19 14 te 25. i Azami dereci hararet vi derecei hararet 15,5. Dimi Rüzgâr yıldız poyrazdan esmiştir. Azami sürati saniyede 9 metredir. Iktisat ve ticaret Yüksek Iktısat ve Ticaret Mekte bi Talebe Csiniyeti tarafından meşre” lunan bu aylık mecmuanm üçüncü #8 is bir tabı ve zengin mün- . Karilerimi" nın kıymeti ve ehemmiyeti haiz olmadığı mütaleasında bulunmak: | tadırlar, 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: