5 Kasım 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 17

5 Kasım 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 2098—413 Büyük Şan'atkâr Şarlonun iki res- mi: Birinde filmlerdeki kıyafetile, diğerinde hakiki çehresile görü- nüyor, Aylardanberi büyük bir me- rakla beklenilen ve etrafına ge- niş bir alâkayı toplıyan Charlie Chapline'in son filmi <Asri Za- manlar» nihayet İstanbulda gös- terildi. Charlie Chapline büyük bir komedi artisti olarak tanı- İir. Fakat, onun filmlerindeki başlıca hususiyet, sâdece bu değildir. Büyük etneklerle orta- ya çıkardığı eserlerin kazandı- gı muvaffakiyet, sosyal tarafla- rının kuvvetindedir. Evet, Şar- lo, güldürürken, düşündüren adamdır. Ve bunun içindir ki, ona büyük sam'atkâr sıfatını veriyoruz. Yeni filmine gelince : <Asri Zamanlar» dada diğerleri gibi derin bir sosyete görüşü ve içtimai birtez vardır. Fakat, şunu peşinen söyliyelim ki, Şarlonun bu yeni filmi, evvel- ki filmi olan <Şehir ışıkları» kadar kuvvetli değildir. Bunun- la beraber, bu demek değildir ki, bu eser muvaffak olamamış- tır. «Asri Zamanlar>da Şarlo, büyük bir fabrikada amele ola- rak karşımıza çıkıyor. Bir da- kika dinlenmeden okadar oto- matik bir şekilde çalışıyor ki, âdeta canlı bir makine gibidir. Nihayet bir gün çıldırır ve has- tahaneye kaldırılır. İyileştikten sonra, yeni bir iş bulmak ümi- dile ötede beride, avâre dolaş- UYANIŞ 381 Sinema : CHARLIE CHAPLINE'in son filmi: ASRİ ZAMANLAR tanışır. Ve onunla aralarında derin bir sevişme, sosyal ya- kınlıkları itibarile sarsılmaz bir anlaşma husule gilir. Eser bu suretle uzayıp gider. ilm umumiyetle ber biri birer buluş mahsulü, sahneler- den ibarettir. Bu dağınık sah- neler, her nekadar filmin kül halindeki kuvvetini azaltıyorsa da, seyircilere bol kahkaha at- mak imkânlarını veriyor. Şer- lonun bu filmde ilk defa olarak sesini de işittik, Okuduğu şarkı ve okurken yaptığı orijinal jest- ler cidden zevkle seyredilmek- tedir. Netice itibarile, «Aari Zamanlar*a muvaffak olmuş bir eser denilebilir. maktadır. Buradan itibaren ge- ne eski şahsiyetini, yani bütün filmlerindeki masfüm serseri ti- pini yaşatmıya başlar. Nihayet bu avâre dolaşmaları sırasında, kendi gidi sefil bir genç kızla Greta Garbol.. bu İsveçli ilâhi yıldız, beyaz perde üzerindeki hâkimiyetini el'en de vam ettirmektedir. Sesli sinema çıkıktan sonra birçok yıldızlar eski nüfuzlarını kaybetti- ler ve yerlerini yenilere bıraktılar. Fakat Greta için böyle birşey mevzuubahis değil- di. Çünkü e, hakiki ve dahi bir san'atkârdı. Daima ağır filmler çeviren bu büyük artist, diğer bazı sinema yıldızları gibi, muvaffakiyeti güzelliğine ve diğer harici gö- rünüşlerine borclu değildir. © sadece asil bir san'atkâr olarak tanılır ve ötekiler gibi unutulmaması, daima yaşaması da, bunun başlıca delilidir. Yukardaki resim Greta Garboyu bir filmin sahnesinde gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: