22 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

22 Eylül 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kari Gözile Gördüklerimiz EZMİTTE HÜR - FİKİR. GAZETESİNE CEVAP Tamitten Şazalıyor : Sehtimiade işrişar eden (Hür Filir) Türştesinde — muhterem — meb'usumuz Kılıcoğlu Hakkı Bey, Kecaeli” meb'usu ahim Hakkı Beyia yeği Yırkaya ilil hakı münasebetile “Hallan tecesürü ,, altında yazdığı makalede bu hadisenin İzmit ve mülhakatında göüya Yok menfi tesirler bıraktığından bahzet» Mekte ve bu venile ile İbrahim Hakka Beyi Halk: Firkası mamina kendisine Verilen vekületten istifaya davel etmek- Tedir. Bu satırların İzmit halkının hissiya- terceman olmaktan çok uzak olduğu- Bü makale müharriri muhlerem meb'u- Sumuz da pekâlâ takdir ederler. İzmit hal makale muharriri meb'usumuaz ie - İbrahim Hakkı Bey ve arkadağlarını Meb'us intihap ederken, reylerini hiç Yüphesiz Halk fırkasının © zaman ilân tdilen umdelerinin tatbikini temin için Vermişlerdi. Halk fırkası programının tatbil Verdiği neticeler berkesin malümu (!- Yüğu halde mphterem — meb'usumuzun bu akibetten — tegafül göstermeleri ACaba bir nezaketi siyasiye midir ?.. İit halkının mütcessir olduğu bir "okta varsa, © da kendi meb'usları ara- Mada halkın hissiyatını anlıyarak Ser- W Best aurkaya geçen İbrahim Beye diğer | e8'us arkadaşlarının da ltihalımı gör | Öemeleridir. Çünkü İzdileliler içinde | Yuvarlandıkları iktısadi sefaletin Önüne Atcak Fethi Beyelendi tarafından takip #*dileceği vadedilen prerram İle geçile- Stğtine kanldirler, | halt; Ziya % AYAK TAKIMLARI KİMDİR? Serbest Cümhuriyet Fırkası Lideri Fethi Beyelendinin İzmir seyahati hase- Bile ihdas edilen vak'alardan bahseder- lerken Politika gazetesi, ayak takımı işe karıştı; demiş. Bundan kimlerin maksut olduğunu pek İyi anlamamıştık. — Son nüshasında Karagösün koymuş olduğn temsili resim ve altıka yazdığı yanıda Ayak talomi diye tavsif edilenler, halk hükümetinde hükümetin istinat etmesi Kap eden ve halka İstinat ettikleri Fidia edilen halkı kastettikleri anlaşı-- Maktadır. Halk içerisinde fırsattan İsti- fade ederek uygunsuz hareket edenler unabilir. Teşkilâtı ezasiye — kanunumuzun Suncu maddesinde ( Türkler Bazarında müsavi ve bilâ istisna kanu- şe tle mükellektirler. Her türlü Hlare, sınef, alle ve feri .lmtiyazları Fransa, İu'gı'ıflerıç Vey AAlmaryada Manevralar... l Alman Manevmlannda Köprücüler., kanun Sonbahar Avrupada askeri | manevra mevsimidir. Bir ay I evel İngilterede, iki hafta ev- Fransada, şimdi de Al- askeri Memnu ve mülgadır. ; cenilmekte olma- Ona göre bukuku medeniyesine sahip “'an her Türk kanun nazarında müsavi * ayni hakka sahip olunca ayak takı- Mi sözünün yeri kalmaz . vel K, Cüküy İskele caddesinde Ne.löde manyada manevralar Hüseyin Cevdet yapılıyor: Bütün milletler hâlâ yeni gibi bir harbe girmek üzere imişler hazırlanmaktan — geri- durmu- Mektuplarınızın çabuk der- Sedilmesini istiyorsanız — kısa Yazınız. MUHARRİRİ MORİS LÖBLAN SAa Arsen Lüpen'in -Son Sergüzeşti mammamı | İMDAT GELİYOR Bazı duvarların — etrafında I defa sersem budala, orada ne Yolaştı, — kaçılacak * delikleri | haltediyorsun? | Sraştırdı. Birdenbire adımlarını | — Beşu da fena halde öfke- '&p limonluğa doğru sıklaş- | lenmişti: . İşte, diz üstü çökmüş | —— Ahmak sensin. Ne hal- Eibi bir gölge, Hatta iki.. tetmiye bizim işimize karışı- u,-c'?'lel—ıin üstüne — atıldı. | yorsun? — .)ınıq gölge kaçmıya muvaffak — Siz kim? 'dü. Bu sefer yakaladığı ada- — Şarlot be, hayvan... Ka- dını ilk defa kucaklıyordum, gözleri kararmıştı, sen çıktın, koca ahmak, koca sersem. | — Bütün öfkesine rağmen Ra- M otl; Ye bm::nlr:d"uuıu yuvarladı , 'İed?_ Bu sefer zor kurtulursun, Znyıf bir ses inildedi: al, Beşunun iğfal sahnesini 4 — Ne oluyorsun, yahu, çıl- | göz önüne getirince iki kat Tdin m be? olarak gülmiye başladı: Bu; Beşunun sesidi. — Alıçı kadın ha... diyor- Reul — büsbütün öfkelendi: du, ahçı kadın ha... Beşu ah- — Allah belânı versin. Üç gı kadını kucaklamıya karar Cemiyeti Akvam Sulhte sederken Milletler Manevra ““Yapmakla /Meşgul Bir Nehri Geçiş Manevrasi.. yorlar. Harp bütçesine milyar-- | larca para sarfediyorlar. Eski silâh rekabeti bitmiş değildir. Yalmız. harp şekli günden güne yeni bir şekil almıya - başladığı için herkes birbirinden korkuyor ve hazır- | lik arttıkça harp te uzaklaşıyor. İngilizler manevralarında en vermiş ve ben de bu merasi- me mani oldum demek... Ey- vah... Beşu ahçı kadım kucak- lamıya karar vermiş ha... Ko- ca Don Juan seni... n YÜrrem TUZAĞA TUTULUŞ — Birkaç saat uyuduktan sonra Raul Davnak uyandı, - giyindi ve kayalığa gitti. Bir gece ev- velki mücadele sahasını kolay- ça bulabilmek için mendilini bırakmıştı. Mendili ayni yerde değil; daha uzakta ve iki defa dü- gümlenmiş olarak buldu. Ayni zamanda, bir. hançerle ağaç- lardan birinin kökü üstüne sap- lanmıştı. — Anlaşıldı... Bana harp ilân ediyorlar. Demek benden korkmıya — başladılar. Âlâ... Maamafih X cenaplarinın cür- eti de var,. Hem de parmak- Fransız Ordusunun n Bah- dürler,., Resmi Geçidi. | tanklara, — Fransızlar ziyade tayyareler, Almanlar da zehirli gazlara ehemmiyet vermiş ve |en çok bu silâhların tecrübe- derile meşgulyolunmüştür. İ giliz — ordusundaki — tankların muvaffakiyeti hakikaten akıl- lara hayret kavvetlidir. verecek kadar j larımın arasından balık - gibi kayabilmek için ne yumu- şaklık. ) Bütün bunlar Raule daha fazla zevk vermiye başlamıştı. Müşahedelerinin son - neticelei büsbütün — hoşuna gidiyordu, Herifin kaçmıya muvaffak ol- duğu delik, toprak kayalarda ekseri bulunan ve iki tümsek arasına sıkışan bir yarıktır. Altmıştan seksen metreye ka- pek dar bir yarık. O koskoca kunduraları dan nasıl kayıp gitmişti? Fa- kat başka bir delik te yoktu. Bertrand ve Katerin, geceki heyecanın verdiği yorgunluk ve - uykusuzlakla; Ratle geldi- | ler. İkisi de Raule hareketi tecil etmesini rica ediyorlardı. Rav! sordu: dar derin, uzun ve bilhassa | | olmadım. Bu, ve omuzlarından | daha geniş şapkasile herif ora- | Bir Genç Kızın Detdi “VE "Suğli.. Fatihte N.İ. imzalı bir ka- rümden bir mektup aldım : “Ben mektepli bir kızım. Fakat — kırkımı - geçkin birile sevişiyorum. Bu aşka inanabilir miyim ? ,, Diye soruyor. Kızım, bu aşkın samimiyer Üne inanma. Sen gençsin, çocuksun. Teçrübesizsin. Hayat ve aşk nedir, bilmezsin, Sana karşı gösterilen alâkanın cid- diyet ve samimiyetine çabuk inanırsın. Sevda'nedir, tecrübe etmemişsin. Gösterilen iltifat karşısında duyduğun zaafı aşk zannediyor, aldanıyorsun. Seni — sevdiğini — söyliyen adamsa kırkımı geçmiş, tec- rübeli bir kurnaz. Senin saf- lığından istifade ediyor, seni aldatıyor. Kırkını geçmiş bir adamın devamlı - samimi bir aşkı olamaz. Maksadı seninle eğlenmek, — mümkünse — seni metresi gibi kullanmak ve sonra keyif ve hevesine bak- maktır. Kırk yaşında bir adam on sekiz yaşında bir. kım tatmin edemez. Aranızda ne kadar yaş farkı varsa, o ka- dar da tecrübe ve hayat farkı vardır. Bu fark, aranızda dai- ma doldurulması güç bir uçu- rum gibi kalacak ve kurmayı tahayyül ettiğin aile hayatını mahvedecektir. Benin sana tavsiyem mektebine * gitmek, tahsilini bitirmektir. Daha genç- sin, Hayat sana daha ne im- kân ve fırsatlar verir, bilemez- sin. * Beyoğlundan Bedia imzali kariime: ; Çok ileri gitmişsin yavrum. Hayatın - tehlikelerle doludur. Dikkat et. Düşündüğün mah- zurların hepsi varittir. Hanım Teyze Dr. Horhoroni Beyoğlu Mektep sokak No. 35, muayene sabahtan akşama kadar — Niçin? Dün geceki vak'a- dan dolayı mı? — Evet, gene başımıza bir felâket gelecek. Raul - kadınları teselli — için yalan söylemiye mecbur - oldu: — Hiçbir felâket ihtimali yok. Dün gece yuvarlânan » kaya — kendiliğinden — düştü. Fena bir tesâdüf. Başka birşey değil. görür gibi olmuştunuz? — Hiç birşey görür gibi bir şüpheden ibaretti. Fakat bu sabah ka- yaları tetkik edince, artık hiç şüphem kalmadı ki bu, bir. te- sadüften başka birşey değil. Hem de böyle bir sui kasti evelden hazırlamak lâzım. Si- zin dün gece orada bir gezin- ti yapacağınız. kim tahmin eder? Biliyorsunuzı ki bu ge- zintiye ani karar vermiştik. Mğktğpli Kızan ! Aşkı .. Dayra 5 'İKirklik Bir Adâmi Gönç |Bir Kızı Sevebilir Mi?. ü l[ « Ropt Ve" Maatö' ' Yazın olduğu gibi, siyah *beyaz sonbahar — için de modadır. Bu elbise siyah krep döşinden yapılmıştır. Kolların- da ve yakasında işlenmiş be- yaz kadife vardır. Manto, yeni bir kumaş olan “ reyli kaşa,, dandır. Yakasında ve kollarında — astragan — vardır. Bu mevsim astragan kürkler daha modadır. Alman Zeplini İstanbulda Gelecek —ayın yirmisinde, devri âlem yayan ve Bahri muhiti -geçen meşhur Alman zeplininin bir çok yolcuları ha- milen istanbula geleceği ve doktor Eknerin kumandasında olduğu halde Bağdata gideceği İstikbar cdimişüir. — Fakat siz tepede birini | -— TAKVİM — Gün 3021 - ;îylü] -1930 Hızır 139 Arabi 27-Rebitilahar-13468 Vakit-Exani- Vasati Güneş | TLSA | 5A6 Öğle “5.56 ı 7 kindi | sam İis3s Rumi 8 -Eylâl - 1346 Vakat-Ezanl- Varti Akşam (12 1811 Yatak — 132 194 İmsak 953 4.6 — Hayır, siz orada her ge- | €e dolaşıyorsunuz, bize değil, | size höcum etmek istediler. | — Raul gülerek dedi ki: — Benim için hiç endişe etmeyiniz. Katerin itiraz etii: — Hiç öyle şey olur mu? Kendimiz kadar sizi de düşü- | nürüz. Artık ondan sonra, kadınlar, Raulün yalnız başına bahçede dolaştığını - gördükçe, giriyor ve ona yalvarıyorlardı: — Artık bu şatodan gide- lim, rica ederim, etrafımızda büyük - tehlikeler var, Emin olun ki burada durmak bize hiçbir zevk vermiyor, korkus keluna yoruz. Niçin hareket etmek istemiyorsunuz ? Raul cevap verdi: (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: