23 Şubat 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

23 Şubat 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

I Gençler Dağınık Ve Pejmürde Dimağlar Bazı dimağlar, muntazam, iyi tarhedilmiş, temiz ve güzel bah- çelere benzerler. metrük, yabani ot ve dikenlerle örtülmüş gibidir. Dimağı işler irebilmek - için bu eei arsalar bir hale abani ot Mzımdır. Dimağı, lözumsuz ve muzır otlardan — temizlenmiş kimselere pek az rastgelinir. Bu, uzun ve devamlı bir sây ile elde edilebilir. Hafızayı Fazla zorlamak, faz- çalışmak di- rışık olmasının en büyük sebebi kararsızlıktır. Bu kararsızlık, bah- çesini temizlemiyen — kimsenin tembelliği gibi, dimaği tembel- Hikten gelir. Bir adam ki, dimağını işgal eden lüzumsuz şeyleri bir kenara alıp temizliyemer, ©o adamın muntazam bir dimağa sahip ol- ması mümkün değildir. Bir dostum vardır, eline ğe- ’G.:ı hiç :imyl yırbıp hı:mıı len mektupları, aldı; itapları, hatta evinin pdekirü İıııı.ıklııılı— rını masasının Özerinde biriktire biriktire, artık masası görünmez bir bâl alır. Yavaş yavaş odasın- da oturacak yer kalmaz. Kitap- ları çıkarup başka yere yerleş- tireceğine, odayı kendi terket- meği tercih eder. Lüzumsuz eş- yayı atamamak yüzünden şuraya buraya fazla kira verir. Bir çok kimseler dimağlarına karşı ayni muamele: e Di':ığlıy:ıı ıüb—d’iıyem ha İüzumsuz şeylerle doldurur, fakat nihayet dimağlarında boş yer kalmaz. O vakit dimag bir çöp tenekesi haline döner, Alınan malümat — muntazam bir surette alınmadıkça, bu ma- Mâmat tasnif edilip üzumsuz ve muzir. unsurlarından — ayrılmadık- dimağ —ne yapacağını ir Hesetdk Geske Tüdeli dimağın büyük bir iş yapmasına imkân yoktur. Napolyon — kendi — dimağımı, muhtelif gözlü bir masaya ben- zetir ve her şeyin bir gözü olb- duğunu söylerdi. — Muayyen birşey istediğim zaman, onun DÜ — açarım. Uyumak ııudiğizıü:ımıı bütün gözleri kaparım, derdi. Dimağlarında bu derece inti- zam bulunan kimseler enderdir. Fakat dağınık ve pejmürde di- mağlardan da hayır yoktur. Bir fş yapabilmek için, yalnız okumak değil, okunan şeyi çerçöpünden temizledikten sonra, tasnif edip yerliyerine yerleştirmek lâzımdır. Ve İzmir Halk Evinda İzmir İş Bankası Müdürü Firuz Bey tarafından Halk Evine 50 cilt kitap hediye edilmiştir. Tali- matnane mücibince Halk evine 50 cilt kitap hediye eden zatin MHalk Evinde bir kütüpanesi bu- kunacak ve bu kütüpane kendi mamına yazılacaktır. ı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu Vüsfi Raşit Bu kıymettar eserin ikinci cildi çıkmıştır. Bu cilt te birinci cilt gibi yirmi formadan mü- rekkeptir ve fiati daha ucuz- dur. Eser ince kâğıda basıldı- gından hacmi de küçülmüştür. Fiati ( 200 ) kuruştur. Akhisar (Hu- sust ) — Bizim kaza merkezine iki saat mesafe- de güzel bir çam ormanına malik olan (Süleymanlı) isminde bir köy vardır. Bu köy Garbi Anadolu- da iktısadi nok- tai nazardan çok eh em miye tli dir ve ismi bu hava- Hde çok mi lıııî'ıurî Snl; manlı köyünde (300) ev ve (1500) * nüfus vardır, Kavun' ihracatile meşhur olan bu köyün #senelik ihracatı 150 den 200 vagona kadardır. Sileymanlı kavunları çok ne- fistir. Mahsulât İzmir limanı vasıtasile İskenderiyeye ve diğer ecnebi Himanlara sevkedilmekte- dir. Ayrıca mühim miktarda incir, üzüm, zeytin va tülün da yetişmektedir. Fakat bu büyük köyün mü- him dertleri vardır ki derhal çare bulunması lâzımdir. Meselâ köy yol itibarile çok sıkıntı çekmek- Mengende Kış, Kar Ve Ziraat Vaziyeti M Hasusi ) — Bu har ü “!;y( ııııııcllıhod kısa fasılalarla devam eden kar şimdi dinmiş gibidir. Havalar birkaç /denberi iyi gittiği için biriken ar erimiye :ı'hınıı ve Men- gen deresi bayli yükselmiştir. Dağlardaki karların erimesi Üze- rine dere mecrasının daha çok genişlemesi ve etrafına taşarak tahribat yapması tehlikesi her- kesi korkutuyor. Bu #sene kış erken geldiği için sonbaharda ekin ekilememişti, verim nisbeti çokaz olan bu havalide llkbahar zeriyatı yapılamıyacağı için köylü biraz endişeye düş- müştür. Osman Edirnede Kar Fırtınası Bütün Münakalâtı Durdurdu Edirne, ( Husust ) — Bir haf- tadanberi devam eden kar fır- tınası, iki gün zarfında şiddetini arttırmış, bu yüzden münakalât kesilmiştir. Şimdi hava açıktır, fakat kar 30 santimden fazladır. Tütün Piyasası Yükseldi Akhisar, 23 (Husasi) — Son günlerde tütün piyasasında bariz bir faaliyet vardır. Fiatler bir miktar yükselmiştir. T Adanada Pamuk Piyasası Adana, 21 (A.A.) — Bugün borsada pamuğun okkası 167 kuruş 20 paradan, buğdayın ok- kası 5 kuruştan satılmıştır. SAAT Köyün Birçok Derdi Var Te Akhisarda köy mahsalât nın satıldığı pazar yeri tedir. Evvelâ köyü kaza merke- zine bağlıyan yol çok bozuktur. Kış günlerinde arabaların bile geçemiyeceği — derecede — çamur bataklığından — farksızdır. Köyü istasyona bağlıyan yol da çok fenadır. Süleymanlı köyünün ikinci mü- him derdi mektep meselesidir. Köyde eski zamanlardan kalma köhne bir mektep vardır. Nüfusu çok fazla olan bu köye asri bir mektep binası yaptırmak zamanı Malatyanın Manzarası Çok Değişti Malatya, ( Husust ) — Son seneler — zarfında Malatyamızın manzarası okadar değişmiştir ki İstanbulda ve diğer yerlerde uzun seneler kalıp şimdi geri dönen hemşerilerimiz hayret et- mektedirler. Buna sebep birçok yeniliklerle kasabamızın mamur bir hale gelmesidir. Bu yenilik- lerin başında yollar gelir. Evvelce halkın nefretini mucip olan bo- zuk yollardan şimdi eser kalma- mış gibidir. Eskiden kapısı ve bacası belli olmıyan, pislik içinde yüzen Ççarşı dükânları bugün baştan başa temiz ve camekânlı bir manzaraya bürünmüştür. Her rarsf) ta piril piril elektrik ışığı içindedir. İstanbuldan yeni gelen hemşerilerimiz t çarşıyı şimdi Beyoğluna benzetiyorlar. | Belediye kasap dükânlarile de meşgul olmuş, eski Kasap- pazarına civar bir yerde yeni ve asri dükkânlar yaptırarak bütün kasapları burada toplamıya ka- rar vermiştir. Soğuklar bitince kasaplar bu dükkânlara taşına- caklardır. IRSAN Adanada Halepten Gelen Trenden Kaçak Eşya Yıkılındı Adana ( Hususi ) — Halepten buraya gelen ekspreste yapılan taharriyat neticesinde 500 defter kaçak cıgara kâğıdı, 6 paket cıgara, tömbeki on beş paket çakmak taşı ve saire yakalan- mıştır. Bu eşyayı taşıyanlar da Adliyeye verilmiştir. çoktan gelmiştir. Köylüleri çok yakından alâka- dar eden dertler- den birisı de şudur: Süleymanlı kö- yü ile Medar köyü — arasmda müşterek bir mera vardır. — Medar köyünden Seyit Ali ağa bu mera yanında on dönüm- lük bir tarla a- mış ve bir de ko- yün ağılı yaptır- : miştir. - Ağıldaki çoban köpekleri gelip geçen köy- lüleri azrar etmektedir. Ayr- ca bu ağanın köylüye ait mera ve zeytinliklere tecavüz ettiği de ileri sörülmektedir. Hatta otome- bil yolcuları bile Seyit Ali ağa- nm bazı hareketlerinden dolayı şikâyet etmektedirler. Bu tafsilâtı — verirken, kaza kaymakamı Zeki Beyin köylünün bu dertleri e uğraşacağını ümit ediyorum. M A, Alâi vede Havalar O Kadar .. .) . Güzel Gidiyor Ki.. Alâiye ( Hususi ) — Ancak birkaç gün devam eden soğuklar nihayet buldu ve havalar tekrar eski güzelliğini iktisap etti. Her tarafta çiçekler açmaktadır. Ha- rice portakal sevkiyatına devam olunuyor. Kasabamizda cuma günleri deve güreşleri yapılmakta, hal- kın — rağbetini - celbetmektedir. Yeni teşekkül eden muziki vo spor klübü faaliyete başladı. İlk könserini bayramın üçüncü günü verdi. Gündüz hanımlara, geco de erkeklere verilen bu konser, muallimlerin de — iştirakile — çok güzel oldu. M. Asım Zonguldakta Maden Mühendisleri Bir İçtima Aktettiler Zonguldak ( Hususi ) — “ Türk Maden Mübhendisleri Cemiyeti, umumi koöngresi bayramın ikinci ve üçüncü inde to; tır. îl?ıı cip Bey İgı;m—h. Havzai febmiye heyeti fenniye- sinden Mustafa Nermi Bey umumi kâtipliğe, müteahhit Tevfik Bey muhasipliğe, Mustafa Sami, Yu- suf Sadık, Emin Beyler azalıklara intihap edilerek heyeti — idare teşkil edilmiştir. Kongre münase- betile çekilen tazim telgraflarının cevapları ıı;lııiniı. Elektrikten Tasarrufl Balıkesirde sokak ve cadde- lerde elektrik lâmbaları küçül- tülmüş, bazı sokaklardaki lâmba- lar ise büsbütün söndürülmüştür. Bunun bir tasarruf kararile alâ- kadar olduğu ileri sürülmektedir. Tarihi Fıkra Efendiyi Götür! Kapanan (Osmanlı tarihi) büyük bir kısmı sayısız an devirlerinin hikâyelerile, masalif rile doludur. Böyle bir anarşi d& rinde isyanları ve ihtilâlleri b tırtmak için saray bir vezir dı. Nihayet meşhur Köprülü met Paşayı buldular, Padi: huzuruna çıkardılar. Koca © mralarda (Trablusşam) V: ğine tayin edilmişti. Fakat cebil de bir akçesi bile olmadığı İ$ mabhalli memuriyetine gitmekti birkaç gün gecikmiş, stanbı aâlmıya mecbur olmuştu. Köprülü Mehmet Paşanın mane Padişahına ilk teklifi oldu:. — Ben bu kıyamı tesli ederim. Fakat saray rahatı baksın, bana müdahale etmesin Zaten memleket hudutların böle eahili olan padişahın isted ği şey de (sarayın istirahatı) id Ve Köprülünün bu tek şartıl kabul ederek kendisini o sadrazamlık makamına oturttu. Köprülü Mehmet Paşa Sadi rete geçtiği zaman vücut ilib rile çok yıpranmış, ihtiyarlık hü dudunu bile aşmıştı. Fakat kafi genç ve çok sağlamdı. İlk i devlet varidatım — tesbit etmi oldu. O zaman Osmanlı Devletim maliyesi, içinden çıkılamıyacı kadar perişan bir vaziyette idk Hele gümrük, hele gümrük... Bi tün gümrük resimleri padişah dalkavuklarına — tahsisat — ola veriliyordu. Köprülü Mehm Paşa bu tahsisatı keskin bıçak çibi bir çırpıda kesti gümrük varidatını bazineye tarma etti. Şunu da söyliyelim ki Köpı W& Mehmet Paşa sevdiği adami ra karşı çok sert, sevmediği adamlara karşı da ziyadesile mü tefitti. Bir gün odasındaki sedil üzerinde tesbih çekiyordu. İçel ye iri sarikli, koca sakallı b hoca girdi. Yaşlı vezir bu adat hemen tanıdı: Padişahın büyücü başısi idk Gümrük varidatının üç aylı; kendisine tahsis edilmişti. Tab ün keskin bıçağı bti adamın tahsisatmı da kökünde budamıştı. İri - sarıklı hoca raydan aldığı cür'etle Köprülüni Üzerine atıldı: d — Ya vezir, diye bağırdii| sen benim cinlerimden, peril rimden korkmaz mısın? Ferm ile bağışlanan varidatımı nidf kesersin? Köprülü vezir hiç oralar değildi. — Büyük bir iltifat mukabele etti: — Efendimizi — tanıyamamıf tan, Ancak - devletlenun fermali bizim icraatımızı durduramaz. Bu cevap herifi — büsbütüf kızdırdı: — Şimdi — cinlerimi — top seni Kafdağının arkasına atarı Köprülü artık kararını mişti. Damarları su yolu giğ” derilerinin Üzerinde beliren el rini hızlıca biribirine çırptı. V anda içeriye eli kamalı, beli Pif lah bir çavuş girdi. Köprüt Vezir yine sakin ve mültefi! Sadece iki kelime söyledi: — Efendiyi götür! Ve bir saat sonra iri sarıf #fürükçünün kellesi gövdesind” | ayrılmıştı. «/ |

Bu sayıdan diğer sayfalar: