8 Nisan 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Gündelik Gazete BAŞREAUHARRıRı TAN Tet Emin YALMAN k;Aı: T.eı:edefi: Haberde, fi- rüst, . _!e_!'dîmt:miz, dü- gi imimi olmak, karii w!a çalışmaktır. GUNUN MESELELERİI A"'el'îlm Geçiyor Taarruza INonn.ı erle Lo, tan | ;înnyaum Davis'i fevkalâde salâhiyet- fdraya göndermiş, öte taraf- gazetecileri vaziyeti ve tetkik üzere Avrupaya Âvrupa devletleri iktısaden sıkışık %:erer. Yaşayabilmek - için lar, Bu İle para bulmağa mecburdur- u Parayı da ancak Amerikadan * r. hAm"n“ı Avrupaya kredi açmığa, Para vermeğe hazırdır. Fakat ti, n Un mucibince Amerika devle- Tçlu bir devlete para ikraz ede- Halbuki İngiltere, Fransa, Al- _"YI ve Belçika Umumi Harpte A- z:f':dııı aldıkları borçları — henüz mişlerdir. h%'lkl. bu borçların tediyesi I- bir anlaşma yapmak ve sonra bu ::;“"e para ikraz etmek arzusun- B Yalnız bir şartı vardır: Bu pa- VI silâhlanmağa sarfetmemek. hşlmııı Amerika hükümeti, gazeteci- vasıtasile Avrupada tetkikat . Alacağı Taporlara mâvmpıyı sarih teklifler yapa- Avrupalılara gittikleri yolun tehli- kesini anlatmak için galiba hariçlen bir Yardımemın el uzatmasına ihtiyaç Vardır. İşte Ruzvelt bu kurtarıcı rolü 9Ynamak için hazırlanmaktadır. * * k g*hrcüa Neler luyör 7 D Belgratta mühim siyasi hâdiseler Oluyor, L vansa, Yugoslavyaya - tedafüi ve Yor, Küçük Antant eski şekilde Fran- 5a ve Rusyaya bağlanırsa, Besarabya- din da Romanya için teminat altına Almacağı ileri sürülüyor. Fakat geçmiş seneler zarfında Yu- 8oslavyanın başından geçmiş tecrü- var, Fransa, Laval hükümeti Zamanında İtalyaya temayül etmiş, Yugoslavya ile olan bağını gevşetmiş- Ü. Bu sebeple Yugoslavya, Fransanın üdüne güvenilemiyeceği kanaa- varmıştır. Sonra İngiliz — Fran- Sız itilâfı henüz bir ittifak halini al- tır, Milletler Cemiyeti sözünü iyecek kadar zayıflamıştır. Bu sebeple Yugoslavya kendi başının Taresine bakmağa mecbur olmuş, Bul Baristan ve İtalya ile münferit — bir yap ur. Yugoslavyanın bu hareketi — hem yı, hem Küçük Antantı telâşa Fakat ortada telâşı mucip hâdise yoktur. Yugoslavya eski taahhütlerine sadık olduğunu, yalnız baska vasıtalarla temin edemediği İstiklâlini kendi teşebbüsile temin et- Meğe çalışmaktadır. Onun için şimdi Yugoslavya mühim Bir siyasi faaliyet merkezi halini al- » Bu siyasi faaliyetlerin tevlit î““ği kat'i netice henüz belli değil- * * * Fransa Şarka Ehemmiyet Veriyor Fransa uzun müddet yalnız Yugos- lavyayr değil, Balkanları ve Şarkı da İhmal etmişti. Almanlar bu vaziyet- fen istifade ederek Şarkta ve Balkan- şiddetle faaliyete geçmiş ve Pagandaya girişmişti. Bu Ppropaganda tesirini gösterme - St başlayınca Fransa gözünü açtı. O :' Şarka ve Balkanlara ehemmiyet *rmeğe başladı. Şimdi sırf Şark ve h'nmlılarlı meşgul. olan Fransız ::mııı ve gazetelerinin biribiri ar- Ca çıkmağa başladığmı görüyoruz. —Bn faaliyet çok geç kalmış olmak- T T, Şarkın ve Balkanların Av- Pa için kazandığı ehemmiyeti gös- ? AZİ AOA VE KA MEVZULARI KARŞISINDA ZA ANKET Hayatınızdan Memnun musunuz ? Bugünkü anketimiz şudur: Hayatınızdan memnun Kazancınız sizi tatmin ediyor mu? Hayat ucuz mu, pahalı mı? "TAN" muharrirleri, halk arasında bu suallere cevap topladılar. Bugün şu sayfadaki satırları okuduktan sonra muhtelif hayat ve geçim telâkkileri hakkında fikir edinmiş olacaksınız. * musunuz ? Diş Tabibi Suat İsmail — Hayat pahalı mı dır, ucuz Mudur, bil. mem... Bunu anla- mak iktısatçıların i- şidir. Onlar tetkik et sinler, hesaplasınlar, hayatın ucuz veya pa halı olduğuna karar versinler. Benim bil- diğim bir şey varsa, biz. diş tabiplerinin * jşlerimiz, günden gü- ne azalıyor. Bunun sebebi nedir? Bu hususta bir çok sebepler ileri sürülebilir. we a Neşet Halil Atay Eğer anlamak istediğiniz şey, gıda maddeleri, gi yim eşyası gibi ihtiyaç maddelerinin maliyet ve satış fiyatları arasındaki farkım yüksekliği ise, bu bir şahsi kanaat değil, maliyetlerle satıslar :g'asn f ki farkı gösteren bir rakam meselesi- ea ğ%â" da dâîrıl de: rsâyxenp S'etpse'ı':ı xa%: tıran vasıtalarım çokluğu ve iptidailiği ise ma- alesef bu memleketlerde hemen hemen her is- tihsal şubesinde böyledir. Bunların dışında bir de büyük müstahsil sınıfların ihtiyaçlarına ki- fayet edecek kadar kazanamamalarından mü- tevellit bir geçim ıstırabı vardır. ki, bu hence hayat pahalılığı çerçevesi içinde değil; memle- ğîfm v;şattımaışiet seviyesini yükseltmeğe ma- — Fiyatlar siyaseti — çerçevesi içinde tet- kik edilebilir. bi ker di * & &* Avukat Mustafa Hayri — Adliye sarayı ya " nıncıya kadar avu. ç katların derecelerine göre kazançları var. dı. Bu da şikâyeti mucip değildi. Adliye binasının yanması, a. vukatları, senelerden beri uğraşan_ık mMmey- dana getirdikleri ve neticesine yaklaştık. ları dnvalaıı;tm uîît- lerini almaktan alıkoydu, : R İadığı âdeta bir sörvetti. Bu ise, senelerin top *Bu servet, yandı, kül oldu. Arası çok geçme- den piyasada buhran başgösterdi. Ticaret er- babı, iktısadi sahada darlığa uğradılar. Bu da öteki ziyanlara inzimam edince, tabii avükatla- rın vaziyeti de güçleşti. O tarihe kadar, kazanç vergileri, kazanılan para üzerinden beyannameye tâbi iken tam yan gın senesinde her $ey yanmış, 'sermaye de, kâr da, zarara inkılâp etmiştir. Beyannamelerin,bu zararlı şekilde maliyeye verilmesi lâzım gelirken, cıkan muaddel kanun, avukatları işgal ettikleri yazıhanelerinin vergi kıymetleri üzerine yüzde yüz zam ile maktu ver giye tâbi tuttu. Bu vaziyet karşısında, avukat- ların kazançlarından memnun olacaklarını zan- netmiyorum. Doktor Galip Ata — Hayat ucuz mu, pahalı mı? Doğrusu ben bunun hiç farkında değilim. Çünkü, bütün mas. rafları bizim hanım görür. Yaşama şartlarında hakikaten bir pahalılık var mı, yok mu, — pek bilemiyorum. Maamafih, hayatın sureti umumi- yede ucuzladığını zannederim. Hayatımdan memnun olup olmadığıma gelince; bunun ceva- bı öyle kestirilip atılamaz. . . Eminönünde Berber Adil v * — Evimde beş kişi besliyorum. — Kazan- cım ayda 32 lira.. Ev kirası da bu parada dahil. Siz kendinizi benim yerime koyun da kolay kolay geçi- nin bakalım. Hayat ucüz mu, değil mi, bunu bilmem. Fakat kazanç az olunca ha- yat pahalı demektir. hayat pahalılığından Kazanç yolunda giderse, korkulmaz. n ee 4 Balıkpazrında Kasap Kâmil : Mâllar son zamanlarda, eskisinden daha pa- halı.. Hele nakliyenin pahalılığı büsbütün beli- mizi büküyor. Eti ucuz satabilsek, biraz kazanç yapacağız. Fakat, dedim ya bu vaziyette bize Lokanta Sahibi İbrahim — Hayat belki u- &z amma y vergiler biraz çokça geliyor.. bize... Bu dükkân için senede beş yüz lira vergi veriyorum, Söz- de patronum amma, şu kıyafetime bak!.. İrgat gibi çalışıyo- rum. Yanımda çalış- tırdığım adamlardan AŞ ğ bir farkım var mı? Fakat çok şükür geçiniyorum. Bu vaziyet kar- şısında hayat ucuz gelmiyor bana... Ucuz olsa, daha az çalışarak geçinmek mümkün olurdu. &.. wES Kundura boyacısı Şükrü — Bir kundura boyacısının kazancımdan ne olur? Günde elime geçen kırk elli kuruş?. Ek- mek parası çıkıyor demektir. Bazı günler işler çokça olunca gel keyfim gel. Amma bu gün da- ha sabahtanberi siftah etmedim! — Uzat şu is- karpinleri de, bir güzel cilâ yapayım. Ayna gi- bi olmazsa, para verme!. * * ak Seyyar Satıcı Mehmet — Namusile çalış- y e mak istiyen — bir P bir şey kalmıyor. İnanmıyan z beraber yapalım. Mezbahadan eti kaça getirti- yor, kaça satıyoruz. İş çabucak meydana çıkar, Uzaktan davulun sesi hoş gelir, İşin içyüzünü bilmiyen, bizim fazla ka*zandığımm zanneder. * * Seyyar Fotoğrafçı Emin — Hayat ucuz mu, pahalr mı? Ben bunu ne bileyim. Cebimde para oldukça, yevmiyeyi doğ. rultunca bana ucuz geliyor. Şükür ki, her gün geçinecek kadar para kazanıyorum. Fakat be. nim asıl istediğim şey, kötü günler için bir ke. nara beş on kuruş atmaktır. Bunu henüz yapa- mıyorum. Eğer kazançlar biraz daha çoğalıp, para biriktirmek nasip olursa o zaman bana hayat daha ucuz gelecek ve hayatımdan daha çok memnun olacağım. Günün birinde belki bu muradımıza da ereriz. ** * & ç Koyun Tüçcarı Bitlisli Arif Ağa T — Ben buraya, Ur- | fanın Arapbunanu-m dan koyun getiririm. Fakat nakliyesi ateş Pahası... Üstelik te hayvanlar, yolda üç gün susuz, yemsiz ka Palı yerde kaldıkları için zayıflıyorlar. A- Tapbunanardan bindir diğimiz koyunlar, ku- / Zülar, buraya gelin- ce, yarr yağlarını kaybediyorlar. Bu yüzden zi- yan ediyoruz. Bu vaziyet karşısında hayat bize pahalı geliyor. Masrafrmız ucuz olursa, hayat ta ucuz gelir bize.. Hele ticaret durgun olduğu zamanlarda ziyanımızı çıkarmağa imkân bulun- maz. Hayatımdan memnun olacağım amma il- le şu nakliye işini bir düzene soksak, Gel belediye buna müsaa- de etmiyor. Elimde iş porta ile nerede gör- se, derhal memurlar geliyor. Haydi ara- mızda bir kovalama- Ca oyunu başlıyor. Yakalandın mı, ver on lira ceza.. Üç kuruş kazansak, onu da belediye elimizden alı- yor! Ne yapacağımızı biz de şaşırdık. Şu bele- diye cezaları biraz daha hesaplı olsa o zaman hayatın Şu, pahalılığı vız gelecel * * * Seyyar fotoğrafçı Dikran — Allaha şükür, aç kaldığım yok. Çalışmp :ğ: GUNÜN H—IKRASI Ne Tatlı Hayal!. Avrupâ milletleri arasında bir birlik yapmağı düşünen Pan Eu, ropen reisi Kont Condenhove Ka. lergi Sofyadan İstanbula geldi. Ga. zete muharrirlerine verdiği beya. nata göre “bu birliğin gayesi Av. rupada tam bir tesanüt vücuda getirmek için çalışmaktır. Bunun için de evvelâ efkârı umumiyeyi hazırlamak icap etmektedir. Her memleketin istiklâlini garanti et. mek suretile bir Avrupa devletleri fed vücuda getii isti. sükün ve dostluk vardır. Almanya ile Fransa da Balkanlar gibi an. laşmıya muvaffak olursa, Pan Eu. ropen kendiliğinden ortaya çıka. caktır.,, Avrupa birliği reisi böyle deyor. & Cihan harbinden sonra, Avrupa milletleri arasında sulhü muhafaza etmek, milletler arasındaki anlaşma mazlıkları halletmek için Millet. ler Cemiyeti kuruldu. Hem de U. mum dünya milletleri buraya gir. diler. Muahedeler imzalandı, tah. didi teslihat konferansları yaprldı, iktisadi konferansları kuruldu. Fa. kat günün birinde Japonya Mançu, riye saldırdı, Milletler cemiyetin. den çekildi. Ertesi gün Almanya Lokarnoyu yırttı, silâhlanmağa baş ladı, Reni aldı, şimdi de müstemle- keler istiyor. Daha ertesi gün İtal. ya Habeşistana saldırdı. Bir baş. ka gün de, Alman ve İtalyan or. | dularının yardımile âsi bir genera!, İspanyol topraklarını kanlı btr ! mahşere çevirdi. Avrupa - birliğini kurmağa çalışan Milletler Cemiyeti bütün bu badireler karşısında sade- ce el uğuşturdu. D Şimdi konferanslar kuran Avru. pa birliği reisine soramaz mıyız”.. Milletler Cemiyetinin yapamadığı bu işi, o, hangi esaslara, hangi kuv. vetlere dayanarak yapacağını dü. şünüyor?.. Efkârı umumiyeleri hazırlamakla mı?, Hangi efkârı - umumiyeler?.. Eğer halk kütleleri- ni kasdediyorsa, bu külfete hiç lü. * zum yok., Cihanın her yerinde, halk harp değil, sulh istiyor, Baş. kaları hesabına dövüşmekten, in. san kütlelerine gına geldi.. Kütle- ler müstemleke istemiyor, istilâ iste miyor, silâh fabrikalarımı, büvük sanayi mü l ginlı . Harbi istiyenler, lerin, men'i müdahale komisyon- larmın, siyasi tehditlerin para et- mediği yerde, Kont Kalergi'nin ü- topisi, ne kuvvetli bir tedbir olacak ki, Fransa ile Almanya birleşecek İtalya ile İngiltere kan yalayıp kardeş olacaklar.. Almanya şınk: raştıkça ekmek parası çıkıyor. Yaz geli ha fazla kazanırız belki, Uzun sorma işte. * * * Şapka Mağazası Sahibi Hakkı Meral — Biz şapkacılar, senenin altı ayında çalışırız, diğer aylar- da boş otururuz. Mes- lekdaşlarimız arasın- da hayatından mem- nun, kazancı yolun. da kimseler pek az- dır. Bizi asıl rekabet öldürüyor. Hayatm pahalılığı da — Üüste biniyor. 2 liraya sat. tiğimız şapka bile, orta halli geçinen kimselere pahalı geliyor. Bununla beraber, büsbütün ha- limizden şikâyet etmiyelim. Başkalarına muh- taç olmıyacak kadar geçiniyoruz. OKUYUCU MEKTUPLARI Piatar Tarihi Vesikaların Tasnifi Dosya ve tasnif işlerinde tecrü. beli bir okuyucumuz yazıyor: « —. 90 milyon tarihi vesikanm ftasnifi işinin T0 senede ikmal edile. bir seneliği tefrik olunursa tasnifin elli, altmış senede bitirilmesi de ka. bildir. i z Her hin vesikanın bir sandık içine Sebepsiz İşinden Çıkarmışlar Bir gaz şirketi memurlarından İz. zet, gazetemize gelerek şunları söy. ledi: Piyer — Benuva Suriyeye Gitti Fransız romancıların- karisile birlikte miştir. Fransız edibi, bal seyahatı yapmaktadır, Suriyeden dönüşte tek- rar İstanbula gelecektir. tarihlerinde Türk memurlardan bir çoğunun vazifesine durup durürken nihayet verdi. Elimize bir aylık is. tihkakımızın yarısı kadar tazminat göre bileceği hakkında gazetenizde çiıkan yazıyı okudum, Profesör B. Fekete'- nin söylediği gibi, bu evrak sene ü. zerinden tefrik edilmeli, sonra ayrı ayrı gözden geçirijerek aidiyetine sandıklarma konulmalıdır. Ma. evrakın her ay —-ex aNN cenelik konulduğu taktirde 90 bin sandığa ihtiyaç var, demektir. Bu, külfetlidir. Bence Ayasofya müzesinin birinci ve ikinci katlarma raflar yaptırıl. malı, ayrılan evrak buralara yerleş. tirilmelidir.” dum., Memurdum. Bizden iş beyan. nameleri aldılar. Şirketin çalıştırdı. Ş1 amele ve memurlar tesbit edildi. Şirket, 15 haziranda tatbik edilecek olan yeni iş kanunu ahkâmmı düşü. nerek 15 şubat, 1 mart ve 1 nisan * — Bir gaz şirketinde çalışıyor. tutuşturdular. Bittabi zararımız bü. vüktür. 10 — 15 sene çalıştıktan sonra ecnebi memurlarını kadroda bı- rakarak birkaç Türk memurunu kadrodan çıkarmak haklı bir infial uyandırdı. Alâkadarların nazraı dik - Sovyet Rusya ile sarmaş doluş 0. lacak, biz küçük milletler de kar. şılarında milli havalar çalıp hora tepeceğiz.. Ne tatlı hayal!, ADSIZ YAZICI İnhisarların yeni Bütçesi İnhisarlar Umum Müdürü Mitat — Yenel, önümüzdeki pazartesi günü — Ankaraya giderek idare bütçesinin — tasdiki için temaslarda bulunacaktır. ları geçen senekinin aynidir. Büyük bir değişiklik yoktur. Mitat Yenef, etrafında da vekâlete izahat verecek- tir. Vinç Konulacak_. Antalya, (TAN) — Hububat ihra- catı çok ehemmiyetli olan limanımı- — zın rıhtımmıma on tona kadar olan » gırlıkları kaldırabilecek bir vine * & masına karar verilmiş, bu maksa & vilâyet bütçesine munzam tahsisat konulmuştur. 3 Almacak vincin fennf evsafı ne olması lâzım geldiği hakkında İkti- sat Vekâletinden malümat isten katini celbederim.” tir. Bütçe tamamen hazırlanmıştır. Esas- — bundan başka Avrupadaki tetkikleri — Antalya Rıhtımına - ——

Bu sayıdan diğer sayfalar: