8 Mayıs 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

l& « ULUS 8 MAYIS 1937 CUMARTESI 19 Mayıs Spor ve Gençlik bayramıdı : eesE ADIMIZ, ANDIMIZDIR /— HER YERDE 5 KURUŞ ON SEKİZİNCİ YIL. No: 5666 : Sınaf mülkiyet hakları Günün ihtiyaçlarını karşılıvan çok mühim bir proje hazırlandı Ekonomi bakanlığı, bugün yuruu- muzda tatbik edilmekte olan sınai mül. kiyet kanunlarının, büyük bir sürat ve muvaffakiyetle gelişmekte olan sanayi- leşme hareketine uygun bulunmadığını göz önüne alarak yeni bir sınat mül- kiyet kanun projesi hazırlamıştır. Pro. jenin ihtiva ettiği esaslar şöyle hülâsa olunabilir: Eski mevzuata göre: “Eski mevzuatımızda yet hakları biribirinden ayrı olarak muh- telif kanun ve nizamnamelerle temin e- dilmekte idi. Mahiyet ve esasları itiba- riyle biribirlerine çok yakından bağlı bu. lunan sınaf mülkiyet haklarının böyle bir tefrika tâbi tutulmaları, gerek tatbi- kat ve gerek hak ve vazifelerin sıyanet ve tanzimi bakımından çok zararlı görül- müştür. Yeni kanun projcsi sınaf mül. kiyet haklarıma mevzu olabilecek bütün ( Sonu 6. ıncı sayfada ) sınaft mülki- r Belediye meclisi toplandı Belediye meclisi dün saat 17.30 da B. Fevzi Kütükçünün reisliğinde top- lanarak belediye zabıtası talimatnamesi- nin müzakeresine devam etmiştir. Dün görüşülüp kabul edilen fasıllar arasın-, da furunlar, ekmekler, kasablar, sakat satanlar, tavukçüu dükkânları, balıkçı- lar, bakkal dükkânları, lokantalar, pasta ve şekerleme yapanlar ve satanlar, çu- kulata ve bisküvi imalâtheneleri, süt ve sütlü grda maddeleri satanlar, turşu- cu dükkânları, kuru kahveci ve çaycılar kahvehane, çayhane,' gazoz ve birahane ler ile buz satılan yerler vardır. Top- lantıya pazartes! günü devam eldilecek- tir. Başbetke K e. .. omur Falih Rıfkı ATAY Belgrad, 28 nisan Kömür sergimizin açıldığını Yugoslavyada iken öğrendim. Kö- mürün bin faydasının yanında, ve belki başında, Türkiye ormanları- nın kurtuluşunu görenlerdenim. İstanbulun tahrib sahasını bel- i düşünmemişsinizdir. Şişliden Şikarak etrafa bakmız: dünyanın en güzel iklim ve suları ortaSEl'l_daı bu çölü nasıl vücuda getirmişiz: Ankara merkez olduğundan beri, şimaldeki ormanlar kıyılarından tıraş edilmeğe başlandı; şimdiye kadar yeni devlet merkezi kimbi- lir kaç orman-dağı, kendi etrafına benzetti. Fakat Anadoluda bütün kasa- balar büyüyor; demiryolu nakli- yat işlerini kolaylaştırıyor: bunla.r her bakımdan müjde, yalnız bir bakımdan kara haberdir: hep or- man tahribinin sahasını büyülti.i- yor! Aksaraydan sahile doğru bir yol açılmak üzere idi. Antalyalı bir dostüm: — Yazık olacak ormanlara, de- di, şimdiye kadar yol olmadığı i- çin içine müteahhid ve köylü gire- Bir hava faciası “Hindenburg,, balonu Amerikada düşüp yandı geçen bir seferden sonra Avrupa- 7 (AA.) — Güçlükle miyordu. Lekhörst, “Hindenburg” balonu Avrupaya dönmek üzere ğ elen “Hindenburg z -i Yani bütün Anadolunun ba- | dan Amerikaya £ da bulunduğu sırada, sebebi henüz anlaşıl- ç ” a meydanında bu d BErLa âıi:dn_-hı_gı lya:lı_ıız or_ıîıaıııların nll:î' ıl;ıî];ı;:rîirh;:thma neticesinde yel:e ı:uş;ı;lâ:anmıştır. Balon, 21 inci e idi. İmdi, yeşil olmaya a n NERT üzere bulunu: . ç tan, güzel olur mu? Amerika seferini bitirmek ü Balon, havanın Ş lr1u açılmasını bek Vatanın tabiatini kömür ısıtı- .. ee | liyerek bir saatten fazla Lekhörst tay- mı kurtaracaktır. Ancak bu suret- Ka mutayın dllnkll yare meydanının u_zerınde uçmuştur, le ormanları yalnız fenni işletme- y Baş aşağı olduğu halde inmeye ha- lere bırakacağız; ancak bu suretle toplanllsl zırlanırken kıç tarafından müthiş alev- Uran'ın başkan- | ler fışkırmağa başlamış ve muazzam Kamutay dün Hilmi r ” plantıda, inhisarlar u- 1936 mali yılr büdce- ması- yeni ormanlama plânlarını başa- rabileceğiz. Yıkayan ve temizliyen hamam- lar, ekmek pişiren furunlar, ısıtan balon bir kaç saniye içinde bir âlev küt- lesi haline gelerek yere düşmüştür. Faciayı görenlerin — söylediklerine göre balon, pek az bir yükseklikte bu- lrğında yaptığı to mum müdürlüğü sinde 80 bin liralık münakale yapıl Sovyet Rusya -sosya- ocaklar, bunlar artık bize vatanın Türkiye ile â x i tabiatini kemiren korkunç dev a- “n;tvîumhuri);/etleri birliği arasında ak- | Junuyordu. Fdağî::;ir;e:;ik;çıı ;alı:]ıye Zızları karanlığı ile görünmiye- dedilen anlaşmanın tasdikine aid' kanun önce Xolcuların adıkları cek; havalar serinlediği vakit, rojesi konuşulup kabul edilmiştir. görülüyordu. P İlk yardın yaprakları sararan ağaçları, aca- Kamutay pazartesiye toplanacaktır. ba bir daha görebilecek miyiz? diye kaygılanmıyacağız. Bütün bunlar edebiyat, diye- lim! Fakat medeniyetin bir tezek devri var mıdır? Orman tahrib o- lunan her yerde, köylüler bu dev- re dönmektedirler. On sene evel Bolu taraflarında başınızı kaldır- dığınız vakit gök görmediğiniz ormanların yerinde şimdi, müba- lâğa ediyorum sanmayınız, tezek yazığı kokuyor ve dıvarlar kerpiç- Palamar kordonlarını tutanların sür- atle işe karışmaları sayesinde yaralılar- la bazı cesedler ateşin içinden çekilip çıkarılmıştır. Bu kordonları tutanlar, infilâk vukua gelir gelmez telâşa düşe- n her husus- | eç kordonları bırakıp koşaraktan kaç- mağa başlamışlar ise de biraz sonra so- guk kanlılıklarını elde ederek hemen balonun düştüğü noktaya gelmişler ve n örülüyor! i bi Ankarada elektrik ve tezek te- zadı arasında bir kilometrelik billî mesafe yoktur. Bu tezadı anca kömür kaldırabilir. Kömür Anadolunun her hustl ta medeniyetçisi, terbiyecisi, yüz ağsrtıcısıdır. dün çıkan Enternasyonal tesinden alınmıştır. Bu yazı (Sonu 7. inci sayfada) kömür sergisi gaze Bir patlama neticesinde Amerikada Lekhörst'de düşüp yanan “Hindenburg,, balonu | Kapitülâsyonlar mukavelenamesi bugün imzalanıyor Montrö, 7 (A.A.) — Mukavelename yarın imzalanacaktır. Monttrö umumi anlaşması kapitülas- yonların ilgasına dair bir mukavele ile on iki sene sürecek olan intikal devresi içinde muhtelit mahkemelerin adli teş- kilâtı hakkında bir nizamnameyi ve devletlerle Mısır arasında mektub mü- badelesi veya Misır hükümetinin beya- natı şeklinde birçok merbutu ihtiva et- mektedir. Bu merbutlar, Mısır hükümeti tara- fından görüşülmesi teahhüd edilen i- kamet andlaşmaları akdedilinceye ka- dar, Mısırdaki yabancıların statülerini tanzime matuf prensipleri muhtevidir, Mukavele Birinci madde, kapitülasyonların ve bu esasa dayanan andlaşmaların kaldı- (Sonu 7. inci sayfada) Türkçe ana dildir Güneş - Dil analiziyle yeni etütler Aydınlık anlatan sözler Ahmet Cevat EMRE ı V Tekarrür unsuru ile olan bu temin baş vokali düşmüş (aferetik) tipi hin » döropeen dillerde de aynı anlamlı söz - ler vermiştir; Slavca yar “ilkbahar, yaz: aydınlık mevsimi”, eski almanca yar “yıl: ilkba- harda yenilenen çağ”, lâtince ver “ilk- bahar”, germence var (eski islanda) “ilkbahar” başlıca mümessilleridir. Er- menice garun “ilkbahar” türkçe yarın fecir zamanı, sabah ağarırken” ile tam bir mutabakat arzeder. Bu iki sözün de etimolojik şemala- rı: Yarın (türkçe): () (2) vt) V. ğ den (a) y * ar * 1n (ığ) (Garun (ermenice): » — (a) g t Semantik kıymetleri: (1) Aydınlık ana mefhumunu, (2) prensipal kök temsil etmiş; (3) tekar- rür unsuru da muayyen suretlerle te - cellisini ifade etmiştir; dördüncü -ın -un ünsurü çağ - zaman anlamiyle sözü » H un (uğ) tamamlar. Güneş - Dil prensipleri, görüldüğü gibi, her iki aile dillerinin türümünde ayniyle hâkim olmuştur . * &* 4 Saha unsuru ile hindöropeen aves temi “parıldamak,, anlamiyle kaydedil- mektedir (Alois Walde I. sah, 26). Bu tem aüs-, aes- ves-, us- uş şekil « lerini alır. Başlıta mümessilleri şun - lardır: Sanskritçe uşah “sabah ışığı, fecir” Grekçe (eoliyen) avös (homerik) eğös — “fecir”; ( Sonu 4. üncü sayfada ) Bugün 12 Ssayfadır