15 Temmuz 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

15 Temmuz 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Termometre KAMERA EE Bizim mahallenin sucusu idi. Eşeğinin arkasından sopasını sa! | byarak mahallenin bütün sokak- larını, sabahtan akşama kadar de Yazan: İki yıldız | köylüler çok, pek çok zeki insan- lar. Hal ve tavırlarına bakınca in- san onları miskin ve kalın kafalı zannediyor. Hiç de böyle değil..! İ Gösterilen işi o kadar mükemmel yapıyorlar ki azizim, hayret eder Yirmi üç, yirmi dört yaşlarında | ya var, ya yoktu. İri vücutlu, kan- kı canlı bir adamdı. Şehrin istih- salâtından olmadığı, açık kır ha- vasiyle beslendiği daha ilk bakış- ta belli oluyordu. Bu fani dünyada bir tek akra- bası yoktu. Her nasılsa köyünden bu şehre düşmüş ve bir daha dön- memişti. Suyu, şehre bilmem kaç! saat uzak bir yerden getirirdi. | Günde ancak üç sefer yapabiliyor on beşer kuruştan kırk beş kuruş kazanabiliyordu. Bu kırk beş ku- ruşu kazanmak kendisi için epey! pahalıya mal olmasına rağmen! kırk altıncı kuruşu kazanmak im-| Geçenlerde bunlardan biri fab-! rikaya müracat etti. Talii varmış. O zaman açık olan gece bekçili «| ğine kendisini tâyin ettim. Vazi - fesi akşam üstü fabrikadan her- kes gittikten sonra kapıları kapa- mak ve sonra; yukatda üzerindeki termometrede hararet derecesini takip etmekti. Bu işi'ne kadar mükemmel yap- tığını tahmin ödemezsin.. Biraz dan onu sana iş başmda gösteri- Dostumun izahatından sonra zeki köylüyü hakikaten merak et- meye başladım. Biraz sonra fab- rikayı gezerken onun bulunduğu yere geldik. Kendisini derhal ta - nidım. Bizim mahallenin idi. Yüzünde fevkalâde canı sıkıl- mış bir insan hali vardı. Beni gö- rünce hürmetle selâmladı, gülme- Bu işe başladığındanberi hiç- bir beyaz kuruş kırk altıncı ola - rak eline geçmemişti. Dünyaya bir tebessüm refaka - tinde batığı zamanlar hayreti ar- tiyordu, Günde kırk beş kuruş ka- zanan bir adam nasıl olur da bir tek kuruş kazanamazdı?. Fakat bu bir daha fazla kuruş”! ların gelmesine mâni olan sebep yolun çok uzak olması ve bu yüz- den günde üç seferden fazla ya pılamamasıydı. Neyse.. Bu bahsi (Ouzatmamak istersek diyebiliriz ki bizim ma- hallenin sucusu günde topu topu kırk beş kuruş kazanabiliyor ve bundan fazla zırnık bile kazana- mıyordu. Ve bu para kendisi gibi cümlemizin de takdir edeceği veç- — Allah ömürler versin beyim, — Rahat mısın, daha fazla pa: ra kazanabiliyor musun?. Evet makamında başını önüne iğdi. Biz yürümöye devam ettik. Bundan sonra epey zaman ken- disini görmedim. Temiz yerleşmesi ve fazla para kazan:| * ması beni memnun etmişti. Bir gün şehrin uzak bir mahal- lesine gitmiş, oradan dum. Yol düz ve uzundu. Yüz el- li metre kadar ilerde sırtında su tenekeleri olan bir eşek ve arka - kasında sopasının sallıyarak yü - rüyen bir köylü vardı. Derhal ta- nıdım ve hayret ettim. Adımları- muısıklaştırarak yetiştim: — Neden biraktın?. Paranı mı Kırk beş kuruş yalnız kendisi- ne kalsa öpüp de başına koyacak- tı, Fakat bu parada eşeğinin de | bir hissesi vardı. Eşeğini çok severdi. Ona karşı sonsuz bir muhabbeti vardı. Bü - tün iltifatlara olduğu gibi tekmil haksızlıklara da daima sükütla iaukabelç ederdi. Bu ağırbaşlı fi- losof kırk beş kuruş yevmiyeyi tamamlamak için bütün gayretile çalşan çok vefakâr bir dosttu. Aksamları bu hakikatli dostunun yıkık bir dam altından ibaret o - lan ahırına bıraktığı zaman, yi - yeceğini önüne koyar ve yanından! adeta hürmetle ayrılırdı. Bazan kendisi için, bazan ken- disini unutup onun için üzlürdü. Daha fazla kazansalardı daha mü reffeh yaşıyabilirlerdi. Madem ki kazanamıyorlardı, tahammül et- — Hayır, paramı muntazaman veriyorlardı ve çok rahattım. Fakat ben termometrenin ya -! nınla çalışmak istemedim. Çünkü 'l « Arna ona o kadar alışmıştım ki termometreye bakmadan derece - nin pe kadar olduğunu anlıyabili- yordum. Ve ben de artık yavaş ya- vaş bir termometre olmıya başla- mıştım. Fakat insan bunun için düny: ya gelmemiştir ki.. Sustum.. O sopasını sallıyarak ihtiyar eşeğinin arkasında yolu - | Günlerden bir gün bizim ma-! hallede bir su buhranı baş göster- Sahte antika yapıyorlar! Şilenin Sofular köyünde elde e- dilen ve mahallince asarı atika - dan olması tahmin edilerek mü - zeye gönderilen dört adet üzeri resimli bakır levha tetkik edilmişi neticede bunların asar: atikadan olmadığı, bazı antika meraklıları- na satılmak üzere sureti mahsu - sada imal edildikleri anlaşılmış - tır, Geçenlerde Üsküdar ve İs - tanbul cihetlerinde de zabıta ta - rafından musadere edilerek mü - zeye gönderilmiş olan levhaların ayn! olduğundan bu hal müze ida!l 5 Mahallemizin sucusu dört gün- öenberi oratdan (kaybolmuştu. Beyhude yere mahalle halkı onu günlerce bekledi. Fakat her gelen günün unutturucu hassası kendin- den evvel geçen günden daha faz- la olduğu için bizim sucu ergeç * Anadolu Reji a) Tanıdıklarımdan bir fabrikatör vardır. Arasıra kendisini ziyarete piderim. Geçenlerde gene uğra - mıştım, Birçok şeylerden bahse- © — derken söz köylere, köy insanla- > Gün doğusu Gün -bansı Sabah matiz Öğle namazı İkindi samaz Alişam Bamazi j) Yatsı namaz İmsak Yilrs gıçen güsleri Yılın kalan süsleri I RApyo | PAZAR 1S Temmuz 2 R. Atar “si 1948 441 1210 16.19 10.45 v7 280 18) 116 Sugün İSTANBUL: 18,30 dan 19,20 ye kadar Plâk neş- | riyatı. 19,20 den 19,30 a kadar Ajans haberleri 19,30 dan 21 e kadar Türk musiki neşriyatı (Eliza, İnci, Ülkü, Sevim Selim Hanımlar) 21 den 21,30 a kadar Ateş - Güneş klübünden nak- len konferansı 21,30 dan 22,30 a kadar Bedriye Rasim © Hanımın iştirak'yle 966 Khr. BRESLAV $16 m. 21: Müslkili deynek koşusu Çtagannıli) 28.20 Khz, VARŞOVA, 1345 m. 15.10 Solist konseri 19/15: Çift piyane &- le caz. 19,15: Kdebi neşriyat. 20: Muhtelif, | 0.15 Hafif erkestrn konseri, 27,2: muhnse | be. Tİ15: Popület tagunnllı senfonik konser, 7158; Haberler, 28; Musahabe. — Neseli seğriyat, TAX Haberler, 28.30: Dans pik. Meru 24: Musahabe, 7005; Dans pilkları 913 Khz, BÜKREŞ, 864 m . 11.80: Rabi v edini neşriyat. 1S,1ğ5: Gün-! düz neştiyatı. 18: Musahabe, 18,30: Köylü neşriyatı. 1845: Musahabe 19.0: Sibiekamı orkestrası, 20.30: Konferan- 21.45: Piâk. 21: Hafta femai, İf: Römer #msikist, — Maberer. 32.20: Madyo orkesi tras. 78: Haberer. 28.3: Kahvehane konsa. ri. 24 Kir, LÜKSEMBURG. 1506 m. 1i: Dans müslidisi, 23.20: Mosarahe, Plâk. 2250: Plâk. 28; Pihk. 23.50: Dans mu. sikisi (taganalli) 608 Kiz. PRAG, 470 m. 20.05: Asker konser? İ: Musahabe, FI,5: Taganmi Yi.40: Meeihahs 1210 Kidünlite 2120: Hrükndan Mizahi neşriyat, Pihk. 33.30: Sigun musikisi, 543 Khz. BUDAPEŞTE, 550 m. ADAM: Mekin Mekailye Masahabe, 21,25: Sisdyodan operet. tem Leharm weşeli dul kadm, 2330 5: Dans müsiklei 24.30: Kurina algan t karnı. 191 Khz. Deytsehlandeender 1571 21: Karişik mesiliden mürekkep 15: Haberler, 28.25: Müshahe. 24: havalar ve mans mmsikisi, 599 Kir. VİYANA W 20,20: Şarkılar piyano refakatile, (Viyana, ziyana ienlnenktrr) Holzer ve tagasnl heyeti İştirakile radyo popur' sikisi, 24.30: Dans musikisi BOR. Hizalarında yıldız işareti olanlar üzer. erinde 14 Temmuzds muamele görenler. dir | Ratamlar kapanış fiatlarını göst Nukut (Satış) 64 vik, — 168. — 116. # Töndra # Nevyork « Paris i e Milâmo » Brie » Amsterdam hira | Yokohama * Pap | İş Bankas Şir. Hayriye Merkez Bankası 5: UV. Siper İstikrazlar o tahviller »1983TürkBor.i #40) “a i'şrisö) i in “5.50 İstikrâzrDabili 1 C0— |, Ergani istikraz 53 1928 MA Radar 10,15 *7.a5| » Viyana * Mari » Berlin *Ceterre — 87, —| # Belgrat » Sofya ?4, --| # Yokohama 36 — « Amsterdasi 84, © | # Altın *Praş tor a Mecidiye İs sinin 3 | a Benkenr Çekler (kap. sa. 16) »İskdra o 65460 (* Stokholm « Nevyor. 05095 Je Vivânz . Piris (205 Je Madrit « Milâne 9.9075) Berlin » Brükser o 34075) $ Varşova * Ati 85105 |* Budapeşte | w Genevre 14396 | « Bükteş | » Sofya 630 | Beler: # Moskova 108975 —— -—— —— ESHAM Terkaş Çimanta as —.00 Ünyen Değ — “ark De! Ralya Yark mec felefon Elektrik Tramvas Rabtüm Asadolu ! * Apadolu li Asadote M —.09 fi —omİ, Wümesi £ 4409' Harp Olacak Mı?. Amerikalı muhabir Knickerbocker'in ihtisasları: nolunan ve yarın çıkarsa kayb leceğinden dolayı önüne gı si lâzımgeldiği tahmin edilen harptir. Bazı Almanlar vardır Aşağıdaki manzara bunların yallerini mütemadiyen Avrupanın alâmeti farikaşı ü- niformadır. Avrupa harbe gire - Birleşik Amerika cümhuriye- tinden üçte bir nispetinde daha küçük olan bir sahaya sıkışan Av- rupada bugün altı milyon ünifor- malı adam vardır. Bunlar sokak- larda geçit resmi yapıyorlar, $o -! selerde karakol vazifesi görüyor-| lar, hudutlarda nöbet bekliyorlar | manevralar ve sun'i muharebe - lerle vakit geçiriyorlar. Rusya hariç olmak üzere, Avru pada yaşıyan on beş ile kırk do- kuz yaşındaki erkeklerin dokuz / da biri üniformalıdır. Bu yaşlarda! talebesinden istirahate, çekilmek üzere olan erkek yaşına| kadar sayılan adamların adedi el- li beş milyondur. Bugün bunların altı milyonu üniformalıdır. Bu al- tı milyonun bir kısmı muvazzaf asker, bir kısmı da askeri teşkilâ- Fransız hariciye nazırı bir fp Paristeki Alman sefirini çağırarak ona diyor ki: Eksel gırek sizin milletiniz, gerekse, zim milletimiz sulhü Sizin hükümetiniz sulhü mul za etmek istediğine dair müt diyen beyanatta bulunuyor. 7 mek ki sulhe taraftar olmak h sunda müttefikiz, Fakat maatfj; süf memleketinizdeki bâzı sat bizim bu müttehit arzu Onun için bugün biz bu t tın ortadan kaldırılması hus da size yardım etmeğe karar dik. İğte takdim ettiğim bu Hu sizin memlekette mevcut olan 9 hane ve tayyare (fabrikal gösteriyor. Aramızda daimiflı dostluk mevcut olmasına mani? İ lan bu tesisat yirmi dört saat Bunların en büyüğü olan Fran-| fında Fransanm tayyare filo“ >: merkerinde Fransa, Lehistan, ! tarafından ortadan kaldırılac# Yugoslavya, Çekoslovakya, Ro - | manya ve Belçika bulunuyor. Bu| etmek istediği mıntakalarda memleketlerin hepsi son harpte | yan ahaliyi haberdar etmeğe istediklerini kazanmış olan mem- Avrupa korku içindedir. Avru-| panın beş milyon müsellâh mer « kezi süngülü tüfekli olduğu halde bekliyor. Ne bekliyor?, Hava filolarımızm zi fayet edecek kadar vaktiniz Alman merkezi ristan baluniyor Bu va ae l çu vi z n rin hepsi son harpte istediklerini | de kaybeden ve binaenaleyh onları| sinin meşhur “Gizli dosyasın tekrar elde etmek istiyen memle-| alınma haritalar vardır. Ta; Yirmi dört saat sonra hi inde Almanya, ii a ansız tayyareleri h İtalyan merkezinde yalnız İtal-! Fransanın emniyet ve asa ya vardır. Bu memleket sor harp-| ihlâl ettiği zannolunan Almaf| te istediği bütün şeyleri kazanmı- sisatını arıyorlar. Bu tesisat ya muvaffak olamıyan memleket- rine bir bomba yağmuru Yı yorlar. Fakat bu bomb filâkından hasıl olacak aksi nerelere kadar sirayet edec: Diğer taraftan İtalyan, i lovak, Yugoslav, Macar v İTİ man orduları süngüler tüf. i duğu halde Avusturyanın İ kuşatıyorlar. Çünkü bu mefli Avrupadaki yeni adam,, ım gittikçe kuvvetten tüğünü görüyorlar ve onu” Bitaraflar merkezinde İsviçre, Hollanda, İspanya, ve Baltrk omemleketleri vardır. * Bunların hepsi umumi harbe işti- rak etmemişlerdir ve yeni harp çıkmasından çok korkmak - İngiliz merkezinde bulunuyorlar. İngilizler ticaretle geçinen yegâne millet oldukların- dan sulhün muhafazasını hayati | hepsi birden, içlerinden bii bir mesele telâkki ediyorlar. Hap; veya sulh anahtarı bugün onların onun mirasını çalmasına Bundan başka Danzig if Sovyet — Lehistan mün# İtalyan — Fransız zıdd Fransız — Yugoslav ani mazlıkları, Yugoslav — Avrupa kıt'asının en kenarında Sovyetler vardır. Sovyetler Japon tehliksiyle pek ziyade meşgul ol- dukları için isitkbalde büyük bir kuvvet âmili ve Fransanın Al- manlara karşı kullanmak istedik- leri bir tehdit olarak ortaya çıka- meseleleri ve bir de Sarf€ İtalya bir çok şeylerde” yor. Bunların en büyüğü A yanın nasyonal » sosyalist dır. Çünkü o zaman nasyonal sosyalist İtalya " na dayanmış olacaktır. Lr Bitaraflara gelince; 9” ay, man ittihadından ü yet Almanya kuvvetlenir!* rede, Danimarkada lâf memleketlerinde manları Hitler devleti İ$ leştirmeğe kalkışma: | Bütün bu müsellâh merkezleri! birleştiren yegâne şey korkudur. * Fransızlar, Almanların tekrar si- lâhlanarak Fransayı ezmelerin - den, küçük itilâfı dağıtmaların - dan, Avrupada mevcut 80 mil - yon Almanı kancalı salip bayrağı! altında toplamıya muvaffak ol - malarmdan ve Avrupayı hakimi» yetleri altına almalarından kor * Almanlarise Fransızların pre- ventif harbe girişmelerinden kor-| kuyorlar. Preventif harp denilen

Bu sayıdan diğer sayfalar: